Bilanço
Bilanço dilimize İtalyanca’dan
girmiş bir sözcük. Şirketlerin dönemsel faaliyetlerinde varlıklarında ve yükümlülüklerinde
ortaya çıkan değişimleri ve dönem sonucunda ulaşılan kar veya zararı gösteren tablolara
bilanço deniyor.
Görüleceği gibi tanım gereği
bilanço kurumsal bir dengeyi ifade ediyor. Buna karşılık kişilerin yaşamlarının
da bir bilançosu var. Belki ona, karışıklığı önlemek için, başka bir isim de
verilebilir ama önemli değil. Kişisel bilanço, yaşamınız boyunca ya da
yaşamınızın belirli bir anına kadar baştan beri yaptıklarınızın ve
yapamadıklarınızın bir özeti. Yapmak istediklerinizi sol tarafa yaptıklarınızı
sağ tarafa yazarsanız yapmak istediklerinizin ne kadarını yapabildiğinizi ne
kadarını yapamadığınızı ve yapmayı düşünmediğiniz neleri yaptığınızı ortaya
koyan bir bilanço çıkarabilirsiniz.
Ben birkaç yılda bir o ana kadar yaptıklarımın
bilançosunu çıkarır bir bakarım ne istemişim ve ne yapmışım diye. İş ve meslek yaşamı
kare bir masa gibi düşünülebilir. Bunun bir kenarı kamu kesimi, bir kenarı özel
kesim, bir kenarı medya bir kenarı da akademi (üniversite) olarak
düşünülebilir. Bazısı iş ve meslek yaşamı boyunca kamu kesiminde çalışır ve
oradan emekli olur, bazısı özel kesimde çalışır ve oradan emekli olur. Az
sayıda insan bu masanın iki tarafında, daha az sayıda insan masanın üç
tarafında ve çok az sayıda insan da dört tarafında oturur. Ben bu masanın dört
tarafında da oturdum. Meslek yaşamıma kamu kesiminde başladım ve 25 yıl kamu
kesiminde çalıştım. Kamu kesiminde görev yaparken bir yandan da geceleri
derslere giderek doktoramı yaptım. Kamu kesiminden ayrıldıktan sonra özel
kesime geçtim. Özel kesimde 10 yıl üst düzey yöneticilik yaptım. Bu süre içinde
medyada ve akademide de çalıştım. Medyada önce 1 yıl Yeni Yüzyıl Gazetesinde
sonra 10 yıl Radikal Gazetesinde köşe yazısı yazdım, televizyonda program
yaptım. Bir yandan da İstanbul Bilgi Üniversitesi ve sonra da Kadir Has
Üniversitesinde ders verdim. Şimdi Altınbaş Üniversitesinde öğretim üyesi
olarak çalışıyorum, kendi bloğumda yazıyorum ve kitap yazıyorum. Demek ki
masanın dört tarafında da oturmuşum. Bu birikimi çok değerli buluyorum ve çalışmamın
yanı sıra şansımın da yaver gitmesine bağlıyorum. Değerli buluyorum çünkü
masanın her tarafından farklı bilgi birikimi sağladım ve Türkiye’de bilgi
sahibi olmadığım bir köşe pek kalmadı. Genç arkadaşlar beni bloğumdan,
kitaplarımdan ve akademiden tanıdığı için hoca sanıyorlar. Oysa benim hocalığım
25 yıllık kamu kesimi görevimden sonra çıktı ortaya.
Bütün bu bilgi birikimimi son 8
yıldır bloğumda yazdıklarıma ve kitaplarıma dökmeye çalışıyorum. 19 kitabım
yayınlandı ve hepsi yüksek ilgi gördü. Şimdiye kadar en çok satan kitabım
Değişim Sürecinde Türkiye oldu. Birçoklarına göre o kitap benim başyapıtım.
Bloğum 2011 Kasım ayında yayına
başladı. Buna göre yaklaşık 8 yıl olmuş. Bu süre içinde bloğum 38 milyondan
fazla ziyaret edilmiş. Bu, inanılmaz bir sayı. Yazılarımı aynen alıp bloğumun
linkini vermek suretiyle yayınlayan site ve gazetelerden (onlara saygı
sunuyorum) ya da alıp başlığını veya içeriğini değiştiren site veya
gazetelerden (onları kınıyorum) okuyanları da sayarsak rakam çok daha
yukarılara gider. Bloğum dışında twitter’da da oldukça aktif olarak yer
alıyorum. Twitter’da 1 milyon 261 binden fazla izleyicim var. Bu da inanılmaz
bir sayı. Sonuçta ben masanın hangi tarafında hangi görevle bulunursam
bulunayım bir iktisatçıyım ve bu ülkede dolar kuru, enflasyon ve işsizlik
dışında ekonomiyle ilgili konulara ilgi duyanların sayısı çok sınırlı.
Buraya kadar yazdıklarım arasında
aklımda hiç olmayan bir şeyi de yaptığımı görebiliyorum: Televizyonda program
yapmak. Bunu hiç düşünmemiştim mesela.
Bilanço işine girince Yapmayı
isteyip de yapamadıklarımı da sıralamam gerekir. Daha çok roman ve öykü yazmayı
düşünmüştüm. Şimdiye kadar iki öykü kitabım yayınlandı. Orada düşündüğüm kadar
verimli olamadım. Ekonomik konulara dalınca edebiyatçılık geride kaldı ne yazık
ki. Mesela polisiye öyküler yazmak isterdim. Aslında yazdıklarım da var ama
oturup üzerinde çalışacak zamanı şimdiye dek yaratamadım.
Bugüne kadarki bilançom özetle böyle.
Bu yıl yine Altınbaş Üniversitesinde yüksek lisans dersleri vermeye, bloğumda
yazı yazmaya ve yeni kitaplar üzerinde çalışmaya devam edeceğim. Sırada üzerinde
çalıştığım Türkiye Ekonomisi kitabı var. Ocak veya Şubat’ta raflara gelecek
diye tahmin ediyorum. Yazımı bitti, eklemeler, çıkarmalar ve düzeltmeler
yapıyorum. Bu benim 20’nci kitabım olacak. Bir de üzerinde çalıştığım bir
polisiye roman var ama onu ne zamana toparlarım, yayınlar mıyım yayınlamaz
mıyım henüz emin değilim.
Kurum bilançoları kâr veya
zararla kapanır. Kişisel bilançolarda ise tatmin veya tatminsizlik söz konusu
olabilir. Şu ana kadarki kişisel bilançomdan tatmin duyuyor muyum diye kendime sorduğumda
yanıtım olumlu. Çünkü yapmak istediklerimden fazlasını yapmış durumdayım. Bu
beni mutlu etmeye fazlasıyla yetiyor.
Sonra? Sonrası hiç.
Ömer Hayyam’ın dediği gibi:
Ben olmayınca bu güller, bu serviler yok
Kızıl dudaklar, mis kokulu şaraplar yok
Sabahlar, akşamlar, sevinçler, tasalar yok
Ben düşündükçe var dünya, ben yok o da yok.
Kızıl dudaklar, mis kokulu şaraplar yok
Sabahlar, akşamlar, sevinçler, tasalar yok
Ben düşündükçe var dünya, ben yok o da yok.
Şimdiye kadar bana ve çalışmalarıma gösterdiğiniz
ilgiye teşekkür eder, sevgi ve saygılar sunarım.
Günaydın hocam. Hiç kusura bakmayın. İlk kez yorum yapıyorum. Küçük esnafım. Ekonomiye dair aklımın ucunda en ufak bir fikir yokken -malı ver parayı al mantığından başka- birçok terimi bilgiyi...öğrendim sizden. Bende size teşekkür ederim. Fakat bu bir teşekkür yazısı olduğu kadar, benden sonrası tufan diyerek hiçlik vurgusu, aslında hayatımızı sorunlarla doldurmanın ne kadar gereksiz olduğu sonucunuda beraberinde getirmiş. Fakat nefes aldıkça dokunabildiğimiz kadar uzağa ulaşmaya çalışıcaz biz yinede... saygılar
YanıtlaSilSevgiler
SilUstad Türkiye'nin en kaliteli insanlarından birisiniz.Uzun uzadıya yazardım da bilen biliyor.Tebrikler.
Silİyi ki varsınız Hocam 🙏
YanıtlaSilEksik olmayın.
SilHocam, üslubunuz ve olaylara yaklaşımınız çok öğretici . İyi ki varsınız. İnşaallah uzun yıllar öğrenmeye devam edeceğim.
SilSabahın bu erken saatlerinde yazınıza denk geldim, şahsi bilançonuzu okumak gerçekten keyifliydi. Gerçi halihazırda ciddi bir bilgi birikimine sahibim sizinle ilgili olarak. Kamu sınavlarına hazırlanırken Radikal'de Türk ve dünya ekonomisinin gidişatına ilişkin kaleme aldığınız köşe yazıları ile ekonomi kitaplarını okuma fırsatım olmuştu, bugün de güncel yazılarınızı ve son dönem eserlerinizi ilgiyle takip ediyorum. Günümüz Türkiye'sinde halkımıza iktisadi meseleleri okutabilmeyi başarmak, onların bu tür kitapları satın almalarını sağlamak birer mucize diye düşünüyorum.
YanıtlaSilSherlock Holmes'a yönelik sempatinizi "Ekonomide Analiz" kitabınızdan hatırlamama karşın polisiye roman yazma girişimleriniz olduğunu gözden kaçırmışım, taslak metinler oluşturduğunuzu öğrenmek ise ayrıca ilgi çekici oldu benim için. Nedeni basit aslında.
Sizin kariyerinizi, bilhassa kamu ve yazın alanındaki adımlarınızı, örnek alarak kendi yolumda yürümeye çabaladım bugüne dek. 33 yaşında biri olarak önümde katetmem gereken muazzam bir mesafe olduğunun farkındayım elbet, ancak şöyle ifade etmek isterim müsaadeniz varsa:
Yaklaşık 10 yıldır kamuda uzman olarak görev yapıyorum. 25 yaşımdayken babamla kamu mali yönetimi ve kontrolü üzerine bir kitap çalışmamız oldu, hakemli bir dergide kamu zararı üzerine bir makalem yayımlandı ve bir uzman dergisi için göçmen kaçakçılığı ile ilgili bir makale kaleme aldım naçizane. 2 yıl önce de müstear isim kullanmak suretiyle fantastik edebiyat alanında bir roman yazdım. Kariyerinize, başarınıza gıptayla bakıyorum, geldiğiniz noktanın ucundan kıyısından geçmek umarım bana da nasip olur.
Bir iktisatçının polisiye roman yazma arzusunun beni çok memnun ettiğini ve bir gün o kitap basılırsa kesinkes eseri alıp okuyacağımı belirterek yazdıklarıma son vermek, size başarılar dilemek istiyorum.
Çok teşekkür ederim. Yazma düşüncesini terk etmeyin ve sürekli yazın. Yazmak da okumak kadar eğitiyor insanı.
SilHocam Allah gecinden versin. Bizim için çok değerlisiniz. Asıl biz teşekkür ederiz.
YanıtlaSilSağ olun
SilAllah gecinden versin derken?
SilHocam elinize kaleminize sağlık,
YanıtlaSilDimağınız dinç olduğu sürece deniz feneri gibi karanlıkta yol arayanlara kerteriz olmanızı dilerim
Sağlıkla ve esenlikle çalışmaya devam ediniz
Saygılar, selamlar
Çok teşekkür ederim, sevgiler
SilPolisiye romanınızı da bekliyoruz :)
YanıtlaSilUmarım iyi bir şey olur ve yaıymlamaya cesaret ederim.
SilNasıl mutlu oldum sizin adınıza... Kendinize bakıp iyi ki yaşamışım diyebiliyorsunuz. Kendi adıma da bir o kadar mutluyum ki sizin gibi insanlar ile yaşama fırsatına sahip olmuşum. Etrafiniza bilgi ve görgü dağıtmaya devam etmeniz dileklerimle sizi selamlıyorum.
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim.
SilNe güzel dolu dolu bir yaşam. Teşekkürler. Seviliyorsunuz.
YanıtlaSilSağ olun.
SilMahfi bey ,
YanıtlaSilHarika bir bilanço bu , sizi kutluyorum . Radikal'deki yazılarınızı hep okumuş ve Tv'deki Ekodiyalog programlarınızı izlemiştim . Şimdi burada da izliyor , okuyor dağarcığımı zenginlestirmeye çalışıyorum . Teşekkür ediyorum , saygılar sunuyorum .
Teşekkür ederim, sevgiler
SilMahfi Bey. Çok güzel yazı tebrik ederim. Sadece ufak bir notum var, doğrusu yayınlamak değil yayımlamak. Saygılar
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim.
SilO konuda kafam net değil. Onun için bazen yayınlamak yazıyorum bazen yayımlamak.
Masallah hocam. Seviyoruz sizleri :)
YanıtlaSilSevgiler, teşekkürler
SilÖmer Seyfettin öyküleri okuyarak büyüdüm.Ne güzel ve etkili idiler.Herkesin içtiği su öyküsünde herkesin cahil ve deli olduğu yerde akıllı olmanın başa bela olduğunu anlatırdı.Yakinda başa gelecek gibi.
YanıtlaSilHocam emekleriniz ve çalışmalarınız için teşekkür ederim. Daha nice yazılarınızı ve kitaplarınızı okumak dileğiyle.
YanıtlaSil*Tüm zenginlik emeğin ürünüdür. John Locke *
Sevgili üstat,
YanıtlaSilYazılarınızı ilk Garanti Bankası’nın paragaranti.com köşesinde okumaya başladığımı hatırlıyorum.
Bilime ve sanata meraklı bir insan olarak yolculuğunu sürdürüyorum. Yolculuğum esnasında sizin gibi bana eşlik eden çok kıymetli yazarlar ve aydınlar oldu,
Karşılıklı İletişim kurabilme fırsatı verdiğiniz için sizin farklı bir yeriniz var.
Geri dönüşleriniz sayesinde kendime ait yeni fikirler edinme fırsatı bulabiliyorum. Kendimi daha fazla yeniliyebiliyorum.
Kişisel ve mesleki bakış açımı katkılarınızdan dolayı şahsınızda emeği geçenlere çok teşekkür ediyorum.
Çok selamlar.
Çok teşekkürler Cafer bey.
SilHocam söylenebilecek tek şey: İYİ Kİ VARSINIZ VE BİZE UŞALABİLİYORSUNUZ🌍
YanıtlaSilSağ olun
SilHocam şiir de yazmamışsın hiç.
YanıtlaSilYazdım.
SilSabahın en güzel sürprizlerinden biriydi bu yazı. Yaşam bilançonuza iş deneyimi ve ürettikleriniz gözüyle bakmışsınız. Bir gün "iş dışı" bilançonuzu da okuyabilmek dileğiyle.
YanıtlaSilCemile
Çok teşekkür ederim.
SilO Bilançoyu aslında Light Günlük adlı kitabımda yazmıştım.
ileri seviyede hümanizm, sizin bilançonuzda bu görünüyor, gelecekte nesiller sizin kitaplarınızı okuyup medeni insan olmanın adımlarını atacak, çok önemli bir kaynaksınız bu ülke için, nazar değmesin
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim, sevgiler
Silellerinize sağlık
YanıtlaSilEksik olmayın
SilMademki fazlasıyla mutlusunuz, başka mutluluk aramayın...mevcut hayatınıza böyle devam edin,düzenizi bozmayın. saygılar.
YanıtlaSilYaptıklarımdan mutluyum belki ama ülkemin daha iyi bir yerde olmamasından mutlu değilim.
SilSevgiler
Mükemmel yorumlarınızı çıkarımlarınızı okuyorum , çok faydalanıyorum ,yalnız bazen duygusal siyasal angajmanlarınız size hata yaptırsada en kısa zamanda doğruyu ve piyasanın özüne uygun görüp düzeltiyorsunuz , sezgileriniz , vizyonunuz olağanüstü , sevgiler hocam
YanıtlaSilTeşekkürler, sevgiler
SilCok mukemmel bir insansiniz hocam. Masallah.
YanıtlaSilEstağfurullah, mükemmelik diye bir şey yok. Sevgiler
SilHer urettiginiz iyilik ahiret hesabiniza geciyor insallah, bir de kamuda/okulda/burada/kitapta "insana" emek verip egittiginiz icin onlarin yaptigi yapacagi her iyilikte de sizin hesaba aynen geciyor, yetistirecekleri evlatlarinki de ve sonrakiler de.. tasavvufda denir ki "kul, sag cebinde aradigini sol cebinde bulsa, bu kadarcik bir sikintinin bile karsiligini gorecek".. sizinkini hesap edin! :) .. tabii ki emir olan farzlari onemsememe ifadesi degil bu, onlardan verdiginiz fire de hesabinizdan maalesef dusuluyor, ama bunca emekler de dunyada yasanip bitmiyor, cok guzel bir gelecegin zemini olsun insallah:)
YanıtlaSilTeşekkür ederim.
SilHayatımda hiçbir zaman bu dediğinizi düşünmedim. Sadece vicdanımı dinleyerek davranmaya çalıştım. Sadece kendime, vicdanıma karşı sorumluluk hissettim.
Bilanco nun kotu olup gelir gider tablosunun iyi olmasi butce acigi iyi olup car acigin kotu olmasi gibi bir sey en kotusu iki seyin ayni anda iyi olmasi cunku oyle bir sey yok,gungor uras bir sozu var butce fazlaligi kotu bir sey bu demek parayi calistiracak bir fikir yaratamamasinizdir bu yuzden butce aciklarini ben bir problem olarak hic gormemisimdir ama digeri cari acik kotu bizi kirilgan yapiyor
YanıtlaSilHocam bilançoların bozulma sebebi şudur
YanıtlaSil; İnternetin de yaygınlaşması arz ve talep dengesi Talep yönünde ciddi anlamda arttı Taleb'in o kadar artması, arz tarafının çok değerli olmasına sebep oldu ve üreticiler Hiç hak etmedikleri yüksek kar marjlarıyla çalışmaya başladılar. Bu da tüketicinin ve perakendecinin yani talep tarafının ekonomik olarak zayıflamasına yol açtı şimdi Geldiğimiz noktada arz tarafı bu açgözlülüğünün bedelini ödeyecek ve talep tarafından yani tüketiciler tarafından cezalandırılacak sadece Türkiye'de değil tüm dünyada süreç bu yönde ilerleyecek .
Bu da beraberinde arz tarafının yani üreticinin fiyatı indirmesine yol açacak ve arz talep arasında oluşan bu dengesizlik tekrar dengeye oturacak.
Üretici, gerekli kar marjı indirimini yapmazsa batacak.
Bu düzene uymayan üreticiler, bilançolarını düzeltemeyecek ve piyasadan teker teker silinecek.
Konuyla ne alakası var?
SilHocam, sizinle ilgili böyle değişik bir yazı okumak, bizim için güzel bir tecrübe oldu. İnşallah bundan sonra da hep olumlu kişisel bilançolarınız olur, sevgiler :)
YanıtlaSilTeşekkür ederim, sevgiler
SilMerhaba Mahfi Hocam
YanıtlaSilÇalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Öğrencisiyim.
Yaklaşık 3 yıldır; gerek kitaplarınız, gerek yazılarınız sizi merakla takip ediyorum.
Güzel olan şu ki bu yıl son sınıf oldum ve tez konum sizin yazı ve düşünceleriniz.
Üniversitemden çok değerli hocam gündemi takip etme alışkanlığı kazanmamız, ekonomi hakkında bilgi sahibi olmamız açısında bize bu tez konusunu uygun gördü.
Böyle bir konuda çalışma yapacağım için kendimi çok şanslı olarak görüyorum.
Saygılarımla..
Çok teşekkür ederim.
SilBaşarılar dilerim, sevgiyle
Sayın Eğilmez, yaptıklarınız ve açıkladığınız bilançonuz için çok teşekkür ederim. Bütün bu bilançonuzu tarafsızlıkla, maddi bir menfaat talep etmeden, bir ideolojiyi öne çıkartmadan, siyasi veya başka bir güç elde etme çabası olmadan, dini veya etnik ayırımcılık yapmadan gerçekleştirmeniz çok örnek bir davranıştır. Bu sizin yaşam felsefenizi belirtiyor. Yani bilançonuzu makyajlamadan hazırlamışsınız, vitrin görünümü vermediniz. Doğrularıyla, yanlışlarıyla ancak doğrularının çok fazla olduğu bir hayat sürüyorsunuz ne mutlu size ve ne mutlu sizi böyle yetiştiren kişilere. Siz kimi kendinize örnek aldınız bilmiyorum, ancak bir çok kişinin sizi kendine örnek aldığını anlıyorum. Ülkemizin sizin gibi kişilere çok ihtiyacı var. Sizin gibi vatandaşlarımızın çok artması temennimdir. Siz buna inanılmaz derecede katkı sağlıyorsunuz. Katkılarınız ve yaşam felsefeniz örnek bir vatandaş olduğunuz için en kalbi duygularımla sizi selamlıyorum. Sağ olun, var olun.
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim, siz de sağ olun var olun.
SilGüçlü bir kalemin var hocam ve bu kalemi gün geçtikçe guclendiriyorsun. Saygılar.
YanıtlaSilSağ olun.
Sil“Sonra?
YanıtlaSilSonrası hiç” demiş ya Mahfi Bey,bence bir hayli yanılıyor.
Bu kadar işle “hiç” olsun diye mi uğraştınız?
Hiç sanmıyorum.
Düşünce ürünleri verebilmek hiç kolay bir şey değildir.
Emek,sabır,irade gerekir.
Hele ki Türkiye gibi bir ülkede.
Paradokslarla yaşayan(yaşamaya çalışan),kaotik,popülizmin her türünün çok kolay prim yapabildiği bu ülkede insanın yolunu bulabilmesi hiç kolay değildir.
Para için,ün için,kariyer için, güç için mi bu kadar çaba?
Belki hepsinden az biraz vardır,bilemiyorum.
Bu sorulara en doğru cevapları verebilecek kişi,yine Mahfi Bey’in kendisidir.
Ama ben böyle bir birikimin mutlaka taçlandırlması gerektiğini düşünüyorum.
Nerede ve nasıl olur bilemiyorum.
Ama tersi durumun bu ülke için bir kayıp olacağını düşünüyorum.
Sonrası için Hayyam’dan bir dörtlük yazmış.
Hayyam şiiri severdi.
Şarabı da severdi.
Mısralarında her şeyi ve herkesi eleştirirdi
Hiç bir güç de onu bundan geri bırakamadı.
Bırakamazdı.
Şiiri de şarabı da sevdiği için severdi.
Başka bir şey için değil.
Ne kimseden yana olmak,ne güç,ne para için yazdı ve içti.
Hayyam olduğu için yaptı.
Hayatı boyunca en iyi yaptığını düşündüğü şeyi yaptı.
Yeri geldi insanı,yeri geldi iktidarları,yeri geldi Tanrı’yı bile eleştirdi.
Toplumun onu dışladığı zamanlarda da sanırım şarabına sığındı.
Yalnızlığını onunla paylaştı.
Çünkü öyle mutluydu.
Sanırım tarih boyunca,gerçeğe ulaşma ve onu haykırma derdinde olan insanların ortak bir kaderi bu.
Çünkü her dönemde hükümdar,iktidar,güç sahibi birileri olur.
Ve onların gerçeklerle arası pek iyi değildir.
Onlar kitlelerin kendi gerçeklerini kabul etmesini bekler ve isterler hep.
Nizamın sürmesini isterler.
Nizamın kimin lehine ve aleyhine olacağına da onlar karar vermek isterler.
Bu da Hayyam’ların kabul edebileceği bir şey değildir.
Mahfi Bey’ in yazısına tekrar tekrar okuduğumda aklıma şunlar geldi.
Sosyal medya hesaplarından ona ulaşanlar,soru soranlar,fikir almak isteyenler,kitaplarını merak edip okuyanlar,sanırım ondan sonrasının da bir “hiçlik” olamayacağının bir kanıtıdır.
İnsan netice itibariyle ölümlü bir canlıdır.
Sonludur.
İnsan için fiziken ölümsüzlük mümkün olmasa da bence fikren çok mümkündür.
Çünkü fikirlerin ölümsüzlüğüne inanırım.
Sanırım bu noktada tarihsel örnekleri saymak gerekmiyor.
Mahfi Bey in fikirleri ile etkileşime girmiş bu kadar fazla insan varken,bence umutlu olması için çok fazla nedeni var.
Fikirlerinizle kimde hangi ışığı yakabileceğinizdir bence önemli olan.
O yanan ışığın,başka hangi ışıkların yanmasına vesile olabileceği ihtimalini de unutmamak gerekir diye düşünüyorum.
Saygılarımla,
Çok teşekkür ederim.
SilBeni duygulandırdınız. Bir yandan da ben bunlara layık mıyım diye düşünmeme yol açtınız.
Sağ olun.
Sayın adsız 16:18,
Sil"Hiç"in Mahfi Eğilmez de saklı özel bir anlamı var.
Ben "hiç"in kullanımını mahfi hocadan öğrendim. Yeri gelir derin bir boşluktur, yeri gelir kendime sakladığım içi tıkabasa dolu bir fıçıdır.
Hiç bazen sadece hiçtir. Bazende hiç, hiçten fazlasıdır.
Belki bir gün kıymetli hocamız "hiç"in derinlikleriyle dolu bir felsefi konu yazar bizde yorumlarla ortak oluruz. ;)
Sevgili Adsız 11:05
SilKafamdaki hiç kavramını o kadar güzel anlatmışsınız ki ben böyle anlatamam.
Teşekkürlerimle, sevgiler
Sayın Adsız 11:05,
SilMahfi Bey’in yazılarını hep ilgiyle ve merakla okudum.
Çünkü merak ettiğim ve bilgi sahibi olmak istediğim bu alanda,güvenilir ve yetkin bir kaynak arıyordum.
Mahfi Bey’in yazılarında ve kitaplarında,aradığımdan fazlasını buldum diyebilirim.
Çünkü Mahfi Bey’in kitaplarında ve yazılarında sadece ekonomi terimleri ve rakamlar yok:
Tarih var,
Coğrafya var,
Edebiyat var,
Mitoloji var,(Hiç anlamasam da)
Antropoloji var,
Siyaset Bilimi var,
Tabii felsefe de var.
Yazıda bu zenginliği yakalayabilmek bence önemli.
Çünkü bu üslup,okuyucunuzu sıkmadan ve terimlere boğmadan daha rahat okunmayı ve kavranmayı sağlıyor.
Sanırım bu da bir yazarın arzu ettiği bir şeydir.
Mahfi Bey’in her fikrine katıldığım için değil;
• Alanına olan hakimiyetini,bilgisini ve çabasını gördüğüm için,
• Dürüstlüğüne ve hocalık sorumluluğuna(her ne kadar hocalık hayatının çok daha az olduğu bilinmese de) sahip bir insan olduğunu düşündüğüm için okuyorum ve beğeniyorum.
“Hiç” lik konusuna gelince;
20. kitabını çıkartmaya hazırlanan ve “Bir ben vardır bende,benden içeri” diyebilen insanların doğup yaşadığı bir coğrafyada yetişmiş bir insanın da,sanırım “hiç” derken anlatmak istediği bir şeyleri elbet vardır.
Paylaşmak istediğinde zevkle okurum.
Nacizane görüşlerimi de paylaşmak isterim.
Çok teşekkür ederim bu değerli paylaşım için.
SilBen teşekkür ederim Mahfi Bey,
SilEmeğiniz ve ilginiz için.
Moral bozukluğu sonrası yazılmış bir yazıya benziyor.
YanıtlaSilHayır. Ben arada bir böyle bir yazı yazar kendimle hesaplaşır, okura da bunu anlatırım. Bunu Radikalde yazarken de yapmıştım.
Silİyiki varsınız hocam, çok teşekkürler katkılarınız için.
YanıtlaSilSağ olun
Sillisans, yüksek lisans ve ardından şimdi de doktora aşamasındayım. kamu tarafında yer almak için 1 yıl uğraştım ama olmadı. şimdi hem doktora hem kamu tarafı için uğraşıyorum. sanırım bazı şeyler için erken başlayıp biraz da maddi imkanların yeterli olması gerekiyor. kim bilir belki bundan sonrası yaver gider... saygılarımla
YanıtlaSilUmarım dilediğiniz gibi gider her şey. Sevgiler
SilDeğerli birikimlerinizi bizimle paylaşmanız, bizim de gelişimimize katkiniz muazzam.Kitaplarınız kitaplığımın en özel köşesinde.Hatta biri de imzalı.İyi ki varsınız Hocam.
YanıtlaSilÇok teşekkürler sevgili Recep Gülseven.
SilSayın Eğilmez,
YanıtlaSilPek az kişi sizin kadar üretken bir kariyer ve yaşam çizgisine sahip. Yukarıda yer alan yaşam ve kariyer çizginizin analizi, bir bilançodan çok bizim finansal dünyada “value added statement” olarak tanımlandığımız finansal tabloya daha çok benziyor. Ne yazık ki bu terimin güzel bir Türkçe karşılığı yok. Bu kavram, bir kurumun yarattığı katma değeri (kar payı, ücretler, huzur hakları, vergiler, sosyal güvenlik katkıları, bağış ve yardımlar, sponsorluklar, şirket içinde bırakılan kar, vs.) nasıl dağıttığını ortaya koyuyor. Sizin tablonuzun en önemli kalemi, bedelsiz olarak, çok geniş bir etki ile ekonomik anlamda toplumsal bilinci ve farkındalığı arttırmaktır. Üstelik bunun size maliyeti önemli miktarda harcamış olduğunuz zaman ve emektir. Özellikle bu maliyet ileri yaşta daha kıymetli ve yeri kolay doldurulamazdır. Çok teşekkürler ile. Burak Köylüoğlu
Çok teşekkür ederim sevgili Burak bey. Sağ olun.
SilSize ne kadar kızsamda, küssemde, bazan öfkelensemde hakkınızdaki fikrim hiç değişmedi... Siz çok iyi bir insansınız (rütbelerin en güzeli ) hep öyle kalın... Vereceğiniz karar ne olursa olsun hakkınızdaki düşüncem değişmez..İyi insan ALLAHA uzak olamaz..sevgi ve saygılarımla.
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim, sevgiyle.
SilTeşekkür ederiz Mahfi bey, yazdıklarınız yanında karakteriniz ile de ders veriyor, örnek bir insan oluyorsunuz.
YanıtlaSilEstağfurullah, sağ olun
SilEmeklerinize sağlık sayın hocam. Türkiye Ekonomisi kitabınız keşke şu ana kadar çıkmış olsaydı. Önümüzdeki sınavlar için önereceğiniz kaynak var mıdır? Özellikle kaymakamlık sınavında sınavın %10'u TR Ekonomisi.
YanıtlaSilAncak Gelecek yıl başına yetiştirebileceğim.
SilAltınbaş Üniversitesi'ndeki (konuklarla beraber) periyodik konuşma ve soru-cevap programınızın tarih ve saatini hâlâ duyurmadınız. Niçin?
YanıtlaSilHenüz dersler başlamadı da ondan. Muhtemelen Ekin son Çarşambasıyla başlarız.
SilMükemmel insan var mıdır sorusuna örnek gösterilebilecek adamsınız. İyi ki varsınız. Saygı ve sevgiler.
YanıtlaSilEstağfurullah, iyi insan olabildiysem ne mutlu, mükemmellik çok ama çok zor bir durum.
SilNe mutlu size, sevgi ve saygıyla takip ediyoruz...
YanıtlaSilTeşekkürler
SilBaşarılar dilerim. Türk halkına verdiğiniz hizmetten dolayı teşekkürler.
YanıtlaSilHatırlatmak isterim, seyahat uzmanlığınız da var, bu konuda yazılarınız da çok başarılıydı.Bilançoya dahil etmelisiniz.
YanıtlaSilHocam verdiğiniz emekler için teşekkür ederiz. Müthiş bir insansınız sizi seviyoruz. Hayat süprizlerle dolu sizinle bir gün çay içip tecrübelerinizi akademik hayat için önerilerinizi dinlemek hayalimdir hocam.
YanıtlaSilDeğerli öğretileriniz için teşekürler hocam.
YanıtlaSilHocam şirket bilançolarını okumayı ve yorumlamayı anlatan bir kitap önerebilir misiniz ?
YanıtlaSilSoy isminiz gereği Eğilmek yok sevgili hocam,siz dahaniyinbilirsiniz lakin zafer bir saniye fazla dayanabilenindir. Saygılarımla..
YanıtlaSilHocam, çok fazla emek verdiğiniz ve çalıştığınız yazılarınızdan belli oluyor. Tahmin ediyorum ki bu zamanda sevdiklerinizden ödün veriyorsunuz. Sizin sayenizde güzel bilgiler ediniyorum. Ben ekonomi öğrenmeye yeni başlıyorum ve sizin yazılarınız sayesinde günden günde ufkum genişliyor. Bunun için size çok teşekkür ederim. Size bir sorum olacak. Cevaplarsanız sevinirim. Ekonomiye yeni başlamış birisi olarak bana önereceğiniz kitaplar hangileridir_? Tekrar çok teşekkür ediyorum. Başarılarınızın devamını diliyorum. İyi çalışmalar...
YanıtlaSilHocam polisiye romanlar ve polisiye roman yazarları önerilerinizi bekliyorum.
YanıtlaSilMahfi bey,
YanıtlaSilÖmrünüzde anekdotal kaynaklar çok ise, bundan sonraki yazılarınızda bunlara daha fazla ağırlık vermeniz mümkün mü?
Örnek olarak; şu yazınızdan çok şey öğrendim:
http://www.mahfiegilmez.com/2017/03/vagon-liden-yap-islet-devrete.html
"Benim kuşağım Vagon Li Şirketinin vagonlarını hayal meyal hatırlar. Tren garlarında bizim trenlere ekli lacivert renkli bir iki vagon olurdu. Bunların üzerinde sarı renkle Wagon Lits yazardı. Bunlar trenin normal vagonlarına göre çok daha lüks vagonlardı ve yolculuk ücretleri de ona göre yüksekti."
Bir de, Mihail Gorbaçov'un size "Keşke IBM bilgisayarlarımız olsaydı..." gibi bir şey söylediğinden, buna çok şaşırdığınızdan bahsetmiştiniz yıllar önce.
70. yaşınıza yaklaşıyorsunuz, iktisadi analizlerinize ek yukarıdakilere benzer tecrübe yazılarınızı daha sık okumak istiyoruz.
Cevabınız nedir?
Sevgili hocam merhabalar ben epeydir yazilarinizi ve kitaplarinizi okuyan birisiyim. Merakimdan dolayi iktisat ogrenmeye calisiyorum. Bu aralar da sizin Makro Ekonomi kitabinizi okumaktayim.Siz haricinde Ege Cansen, Atilla Yesilada gibi veteran ekonomistleri de takip etmekteyim. Ben Ege Universitesi Biyokimya lisans mezunuyum ve su an bir Kit kurumunda kimyager atandim. Sizlerin sayesinde iktisat ogrendikce hayata bakisim fazlasiyla degisti. Simdi ise keske iktisat okusaymisim diyorum. Bizlere ogrettikleriniz icin sizlere tesekkur ediyorum.
YanıtlaSil,Bkan Damat Berat Albayrak Bilancoyu aciklamis, siz uyuyun.
YanıtlaSil2019 Enflasyonu %12 olacak..
2020 Enflasyonu %8
2021 Enflasyonu %6
2022 Enflasyonu %4,9 ( %5 bile degil.. muhtesem bir ekonomi vizyonu)
2019 issizlik orani % 12,8
2020 issizlik orani % 11,8
2021 issizlik orani % 9,8
Ve bir vergi reformu yapilacak demis. Daha cok kazanandan daha cok vergi alacaklarmis Hocam.
Hocam Allah askina, Ülkemizin ender yetistirdigi Ekonomistlerdensiniz. Yukaridaki rakamlara bir yorum ypin lütfen.
Bir de Hocak ne olur Sayin Bakan Beyin sarfettigi su cümlelerin acilimini, tercümesini ve manasini aciklayabilirmisiniz?
""Avrupa ekonomisinin küçülmesinde dengelenme hedefi başarı ile uygulandı.""
""Ciddi bir dengelenme sürecinde Türkiye küçülmedi. ""
""IMF yalanları ve felaket senaryoları ile tüm toplumda korku hakim kılınmaya çalışılıyor.""
** Hocam size göre ekonomide dengelenme süreci ne demektir?
Özellikle bu cümlenin muhtesemligi konusundaki fikrinizi rica etsek. Hocam Ben de bir iktisat ögrencisi olarak Sayin Bakanimizin bu muhtesem tanimlamasina istinaden bu konuda bir tez yazsam Dünyada nasil bir yanki bulur?
""Doktora tezlerinde irdelenecek diğer ülkelere örnek bir bir yıllık dengelenme süreci yaşadık.""
Hocam son olarak.. Sayin Bakanin asagidaki aciklamasindan, kusura bakmayiniz ama ben bir b.k anlamadim. Ne olur yardimci olunuz.
""Özellikle yılın ikinci yarısında ertelenen özel tüketimde ivmelenme bekliyoruz. Makro ekonomik göstergelerin hemen hemen hepsinde o döneme geldik. Kur ataklarının piyasalarda tamamen hissedildiği dönemi diğer gelişmekte olan ülkelerle kıyasladığımızda görüyoruz.""
Teşekkürler hocam, sizi takip etmek beni mutlu ediyor.
YanıtlaSilEkonomist bir insani takip etmek sizi nasil mutlu ediyor. Örnegin takip ederken en cok mutlu oldugunuz an ne zaman?
SilHocam, bir "hiç" ancak bu kadar varken bu kadar güzel "hiç" olduğunu anlatabilir.
YanıtlaSilSevgi ve saygılarımla,
Bilanço, kaynakların nerede ve nasıl kullanıldığının özetidir. Hayatınızı güzel ve dolu dolu değerlendirmişsiniz hocam ve en önemlisi bunu paylaşabilme beceriniz. Keşke herkes kendisini hayata gelmiş en önemli proje olarak görmeyi ve gereklerini yapmayı başarabilse.. Saygılar
YanıtlaSil