Enflasyon Rehberi

ENFLASYON TANIMI

İngilizcede şişme, şişirme anlamına gelen enflasyon, ekonomide, fiyatlar genel düzeyinin sürekli olarak artmasını ifade ediyor. Çeşitli mal ve hizmetlerin fiyatlarının, aile bütçelerinde yer alan kullanım ağırlıklarına göre dâhil edildiği bir sepetin aylar itibarıyla değerindeki değişimle ölçülür. Bu sepete endeks denir. Endeksin genel düzeyinin sürekli olarak artmasına enflasyon denir. Bir başka tanıma göre paranın satın alma gücünün belirli bir dönemde düşmesine enflasyon denir

NEDENLERİNE GÖRE ENFLASYON ÇEŞİTLERİ

Talep enflasyonu (demand pull inflation): Bir ekonomide para arzındaki (belirli bir anda ekonomide mevcut para stokunun düzeyi) artış oranının ekonomik büyümeyi aşması halidir. Bu durumda, ekonomide üretilen ve ithal edilen mal ve hizmetlere yönelik talep, ekonominin üretim ve ithalat hacminden (arzdan) hızlı artar ve fiyatlar yükselir.

Maliyet enflasyonu ya da arz enflasyonu (cost push inflation): Üretim sürecinde kullanılan faktör (emek, sermaye, doğal kaynaklar, girişimcilik) ve girdilerin (hammadde, ara malı, mamul madde) maliyetlerindeki (ücret, faiz, rant, kâr) artışların fiyatlara yansımasıyla oluşan enflasyon çeşididir.

İthal edilmiş enflasyon (imported inflation): Üretim sürecinde önemli oranda ithal üretim faktörleri (özellikle dış borçlanma şeklinde sermaye) veya girdi (petrol, doğal gaz, makine vb.) kullanan ekonomilerde, ithal faktör ve girdi fiyatlarında ortaya çıkan artışların önce üretim maliyetlerini sonra da satış fiyatlarını etkilemesi sonucu ortaya çıkan enflasyon türüdür. 

Enflasyon ataleti ya da yerleşik enflasyon (inflation inertia): İnsanların mevcut durumlarını sürdürebilmek için fiyatlarını, ücretlerini ya da sundukları mal veya hizmetten elde ettikleri bedelleri geçmişte oluşmuş enflasyon oranlarına göre arttırmaya yönelmeleriyle ortaya çıkar. İnsanları geçmişteki enflasyon yerine beklenen enflasyona göre tavır almaya itmenin zorluğu nedeniyle buna enflasyon ataleti (hareketsizliği) deniyor.

Yapısal enflasyon (structural inflation): Tarımda olumsuz iklim etkileri, ulaştırma sorunları, döviz sorunları gibi darboğazların yarattığı arz eksikleri kaynaklı enflasyon türüne bu ad veriliyor. Bu, ayrı bir kategori olarak değerlendirilebildiği gibi arz enflasyonunun altında da ele alınabiliyor.

ORANLARINA GÖRE ENFLASYON ÇEŞİTLERİ

Sürünen enflasyon; ılımlı veya yumuşak enflasyon da denilen bu enflasyon türü yıllık yüzde 2 - 3’ün altındaki enflasyonu tanımlamak için kullanılan bir ifadedir.  Sürünen enflasyon uzun süre devam ederse kronik enflasyon olarak anılmaya başlanır.

Yürüyen enflasyon; yıllık enflasyon oranının yüzde 3 ile yüzde 10 arasında, tek haneli olarak devam etmesine yürüyen ya da tırıs giden enflasyon deniyor.

Dörtnala enflasyon; yıllık enflasyonun iki ya da üç haneli oranlara çıkması halini ifade eder.

Hiperenflasyon; yıllık enflasyon oranının yüzde 500’ü (bazı iktisatçılara göre yüzde 1000’i aşması) halinde hiperenflasyon söz konusu olur.

ENFLASYONUN TETİKLEDİĞİ ENFLASYON TÜRLERİ

Skimpflasyon: İngilizcede eksik anlamına gelen skimp sözcüğüyle enflasyonun birleştirilmesinden doğan skimpflasyon; ürünün içeriğinin değiştirilmesi, kalitesinin düşürülmesi sonucu ortaya çıkan daha düşük değerdeki bir malın aynı fiyatla satılması olgusudur. Bu yolla fiyat değişmemiş ve enflasyona etki etmemiş gibi görünür oysa gerçekte fiyat artmış olur.

Shrinkflasyon: İngilizcede küçülme, büzülme anlamına gelen shrink sözcüğüyle enflasyonun birleştirilmesinden doğan shrinkflasyon; ürünün fiyatı aynı kaldığı halde boyut, ağırlık ya da hacminde ortaya çıkan düşüşü ifade eden bir terimdir. Bu şekilde fiyat değişmez ve enflasyona etki etmez göründüğü halde gerçekte ortada bir enflasyonist değişim söz konusudur. 

Greedflasyon: İngilizcede açgözlü anlamına gelen greed sözcüğüyle enflasyonun birleştirilmesinden doğmuş bir terim olan greedflasyon; yüksek enflasyonun yarattığı ortamdan yararlanarak mal ve hizmetlerin satış fiyatlarını enflasyonun da üzerinde artırma eylemini tanımlıyor.

Karaborsa enflasyonu: Satıcıların, kamu kesimi eliyle belirlenen fiyatları beğenmeyerek malları tezgâh altından daha yüksek fiyatlarla piyasaya sürmesi nedeniyle fiyatlarda ortaya çıkan ve devam eden artışlar bu kategoriye girer. Bu durumda piyasada ikili fiyat oluşur: (1) Kamu kesiminin belirlediği resmi fiyat, (2) Karaborsa fiyatı. Kamu istatistik kurumu fiyatları piyasadan derlediği için enflasyonu açıklanan fiyatlara göre düşük hesaplar ama gerçekte enflasyon, karaborsa fiyatlarıyla yaşanır.

FARKLI ÖLÇÜMLERE GÖRE FARKLI SONUÇLAR

Tüketici fiyatlarına göre enflasyon: Bir sepete dâhil edilmiş olan mal ve hizmetlerin tüketiciye nihai satış fiyatlarını ve tüketici bütçelerindeki ağırlıklarını esas alarak oluşturulmuş bir endekse göre hesaplanan enflasyondur. Türkiye’de bu endeks TÜİK tarafından her ay açıklanan TÜFE endeksidir.

Üretici fiyatlarına göre enflasyon: Bir sepete dâhil edilmiş olan mal ve hizmetlerin üretim aşamasındaki (KDV gibi satış vergileri hariç) fiyatlarının yer aldığı sepete göre oluşturulan endeks ile belirlenen enflasyondur. Türkiye’de bu endeks TÜİK tarafından her ay ÜFE adı altında açıklanan endekstir.   

Çekirdek enflasyon (core inflation): Çekirdek enflasyon (özel TÜFE göstergeleri) adı altında belirli mal ve hizmetleri kapsayacak şekilde TÜİK tarafından hesaplanıp açıklanan daraltılmış TÜFE endekslerine dayalı göstergelerdir.

Hissedilen enflasyon (inflation perception): Kamu istatistik kurumları ya da çeşitli kuruluşlar tarafından yapılan anketlere dayanılarak halkın hissettiğini ifade ettiği enflasyon oranıdır. 

ENFLASYONU YÜKSELTEN BAŞLICA HATALAR

Savaş, doğal afetler, kıtlık, tarımda hava koşullarına bağlı üretim düşüşleri, ihracat yapılan ülkelerin ithalatı durdurması ya da ülkeye karşı ekonomik ambargo uygulanması gibi dış dünya kaynaklı olumsuzluklar dışında enflasyonu yükselten nedenler genellikle yanlış politikalar izlenmesinden kaynaklanır. 

Yanlış para politikası izlenmesi

Piyasadaki para arzı, mal ve hizmet arzından fazlaysa yani fazla para basılıp piyasaya sürülmüşse bu fazla para talep enflasyona yol açar. Merkez bankasının faiz politikası tasarruflara enflasyonun altında faiz verilmesine neden olmuşsa (negatif reel faiz) bu durum tüketimin artmasına, o da fiyatların artmasına ve dolayısıyla enflasyonun yükselmesi sonucunu getirir.   

Yanlış maliye politikası izlenmesi

Kamu harcamalarının artması, bütçe açıklarının yükselmesi piyasada harcamaların artmasına ve dolayısıyla talep enflasyona neden olur. Bir ülkede toplanan vergiler gelir vergisi, kurumlar vergisi gibi kazanç üzerinden alınan vergilerden ziyade KDV, ÖTV gibi mal ve hizmetlerin satışı üzerinden alınan dolaylı vergilere dayanıyorsa bu vergilerin artırılması malların maliyetini ve o yolla fiyatları yükselteceği için maliyet enflasyonuna yol açar.

Çelişkili ekonomi politikası izlenmesi

Enflasyonu önlemek için, faizler yükseltilir, zorunlu karşılıklar artırılır bir başka ifadeyle sıkı para politikası izlenirken kamu harcamaları artırılır, vergiler düşürülürse bir başka ifadeyle gevşek maliye politikası izlenirse ortaya ekonomi politikası çelişkisi çıkar ve bu çelişki enflasyonun yükselmesine yol açar.

TÜRKİYE’DEKİ DURUM

Türkiye’de bugün itibarıyla hem talep hem de maliyet enflasyonu vardır. Maliyet enflasyonun bir bölümü ithal malları fiyatlarının hem dışarıda artması hem de kurdaki artış nedeniyle yükselmesi sonucu ithal edilmiş enflasyon kapsamındadır.

Türkiye’deki enflasyon, iki haneli olduğu için (Aralık 2023 itibarıyla yüzde 64,8) dörtnala enflasyon türünün tipik örneğidir.

Türkiye’de skimpflasyon, shrinkflasyon ve greedflasyon türlerinin hepsi mevcuttur.

Hissedilen enflasyon, açıklanan enflasyonun iki katıdır.

Türkiye, 2023 yılı başında yaşadığı ağır depremden olumsuz biçimde etkilenmenin dışında enflasyonu yükselten hataların tamamını yapmış durumdadır. Para politikasında kısmen hatadan dönmüş olmakla birlikte maliye politikasında hata yapmaya ve iki politika arasında çelişkiler yaratmaya devm etmektedir.


Yorumlar

  1. Yanıtlar
    1. Isin ozeti son paragrafiniz, tesekkurler Mhafi bey! Durum kelek, ufuk karanlik!

      Sil
    2. Sayın Eğilmez, yorumunuz içine düştüğümüz acıklı durumu nezih bir şekilde ortaya koyuyor. Üslubunuza hayranım..
      Bilmem beni hatırlayacakmışsınız ?
      Uğur Eken

      Sil
    3. Bu aydınlatıcı yazınız için de teşekkürler Sn. Hocam.

      Sil
  2. Bütün sözlüğü yaşamışız

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Örneğin elektrikli araçlar, geleneksel emsallerine göre altı kat daha fazla mineral kullanıyor.[
      5
      ] Bir açık deniz rüzgar santrali, gazla çalışan bir santralle karşılaştırıldığında yedi kat daha fazla bakır gerektirir.

      Karbonsuzlaştırma için nihai olarak hangi yolu takip edersek edelim, öngörülebilir gelecekte çoğu metal ve minerale yönelik talepteki büyümenin aslan payını yeşil teknolojiler oluşturacak.[
      6
      ]

      Ancak talep arttıkça arz kısa ve orta vadede kısıtlanıyor. Yeni madenlerin geliştirilmesi genellikle beş ila on yıl alır.

      Artan talep ile kısıtlı arz arasındaki bu dengesizlik, birçok kritik emtianın fiyatlarının son aylarda ölçülebilir şekilde artmasının nedenidir. Örneğin lityumun fiyatı Ocak 2020'den bu yana %1000'den fazla arttı (Slayt 4, sağ taraf). Rus mallarına uygulanan ihracat kısıtlamaları yakın vadede fiyatlar üzerindeki baskıyı artırabilir.

      Bu gelişmeler, iklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir paradoksu ortaya koyuyor: Daha yeşil bir ekonomiye geçiş ne kadar hızlı ve acil olursa, kısa vadede o kadar pahalı olabilir.

      Şu ana kadar yeşil enflasyonun nihai tüketici fiyatları üzerinde fosil enflasyona göre çok daha az etkisi oldu. Bu nedenle enerji fiyatlarındaki acı yükselişin sorumlusunun ekonomilerimiz olduğunu iddia etmek yanıltıcıdır.

      Ancak giderek daha fazla endüstri düşük emisyonlu teknolojilere geçtikçe yeşil enflasyonun geçiş döneminde geniş bir ürün yelpazesinin fiyatları üzerinde yukarı yönlü bir baskı oluşturması beklenebilir.

      Sil
    2. Para politikası yeşil geçişi görmezden gelemez

      Para politikasının bu fiyat baskılarına nasıl tepki vermesi gerektiği yoğun tartışma konusu haline geldi.

      Para politikasının, parasal teşviki kaldırarak yüksek enerji fiyatları enflasyonuna tepki vermesi durumunda, daha az karbon yoğunluklu bir ekonomi inşa etmenin yavaşlayabileceği veya hatta buna engel olabileceği yönündeki endişeler dile getirildi. Sonuçta faiz oranları sermaye maliyetini ve dolayısıyla daha yeşil teknolojilere yatırım yapma teşvikini doğrudan etkiliyor.

      Merkez bankalarının, enflasyonun uzun süre %2 hedefimizin üzerinde kalmasına katkıda bulunsa bile, daha yüksek enerji fiyatları enflasyonuna nasıl bakmaya devam edebileceklerine ilişkin iki somut öneri öne sürüldü.

      Ancak her iki öneri de önemli eksiklikleri beraberinde getiriyor.

      Sil
    3. Enflasyon hedefinin artırılması

      İlk öneri enflasyon hedefinin yükseltilmesi.

      Merkez bankalarının hedef direklerini hareket ettirerek yeşil geçişin enflasyonist etkisinin içselleştirilmesini öneriyor. Daha yüksek bir hedef, politika ayarlamalarına olan ihtiyacı otomatik olarak azaltacaktır.

      Geçen yıl, para politikası stratejisi incelememiz kapsamında, euro bölgesi için optimal enflasyon hedefini belirlemek amacıyla derinlemesine bir değerlendirme yapmıştık. Hedefin yükseltilmesi lehine tartışmalar vardı.

      Özellikle, reel denge faiz oranındaki sürekli düşüş göz önüne alındığında, daha yüksek bir enflasyon hedefi, merkez bankalarının efektif alt sınırda harcamak zorunda olduğu süreyi azaltarak mevcut politika alanının artmasına yardımcı olabilir ve böylece para politikasının enflasyonu istikrara kavuşturma yeteneğini geliştirebilir. Ekonomi enflasyonla mücadele şokuyla karşı karşıya.

      Daha yüksek bir enflasyon hedefine karşı duruş üç ana noktaya dayanıyordu.

      Birincisi, reel faiz oranlarındaki kalıcı düşüşün gelecekte de devam edip etmeyeceği konusunda ciddi bir belirsizlik var.

      Aslına bakılırsa, yeşil geçişle bağlantılı olarak özel ve kamu yatırımlarına duyulan ciddi ihtiyaç, reel faiz oranlarının salgın öncesi düşük seviyelerinden yükselebileceğine inanmak için bir neden oluşturuyor. Enerji dönüşümü tek başına küresel yıllık yatırımların iki katına çıkarılmasını gerektirecektir (Slayt 5).

      Avrupa'nın stratejik öneme sahip çeşitli alanlarda küresel değer zincirlerine bağımlılığını sınırlama hırsı, bu yatırım ihtiyaçlarını daha da artıracak; ekonomilerimizin dijitalleşmesi ve birikmiş tasarruflarını giderek tüketen yaşlanan bir toplumun ardından daha yüksek verimlilik artışı, daha da artacaktır. Reel faiz oranları üzerinde yukarı yönlü baskılar.

      İkincisi, daha yüksek bir enflasyon hedefi, muhtemelen doğrusal olmayan enflasyonun maliyetini artırır. Mevcut ortam, yüksek enflasyon oranlarının nüfus üzerindeki yükünü canlı bir şekilde ortaya koyuyor.

      Üçüncüsü, eğer merkez bankaları hedeflerine ulaşamadıklarında hedef direklerini değiştirmeye karar verirlerse, neredeyse kesinlikle güvenilirliklerini ve kamuoyunun güvenini kaybedeceklerdir. Gelecekteki ayarlamalara ilişkin beklentiler yaratacak ve dolayısıyla herhangi bir sayısal hedefin sabitleme rolünü ciddi şekilde zayıflatacaktır.

      Dolayısıyla merkez bankaları, salgından önceki on yılda yaşanan bir dizi dezenflasyonist şok karşısında enflasyon hedeflerini düşürme baskısına boyun eğmedikleri gibi, yeşil geçişin potansiyel barındırdığı bir zamanda hedeflerini yükseltirken de dikkatli olmalılar. Sıfır alt sınırının bağlayıcı kısıtını gevşetmek ve uzun vadede enerji fiyatlarını düşürmek.

      Bu, enflasyon hedeflerinin hiçbir zaman ayarlanamayacağı anlamına gelmiyor. Bunu yapmak için iyi ve sağlam nedenler varsa bunlar değiştirilebilir.[
      7
      ] Ancak iklim değişikliğiyle mücadelenin bunlardan biri olması pek olası değil.

      Sil
    4. Enerji fiyatlarının merkez bankalarının enflasyon ölçümlerinden hariç tutulması

      İkinci öneri, para politikasının yönünün, enerji gibi daha değişken kalemleri hariç tutan temel veya çekirdek enflasyon ölçümlerine daha dar bir şekilde odaklanarak belirlenmesini önermektedir.

      Bu fikirle ilgili iki temel sorun var.

      Birincisi, merkez bankaları tipik olarak sinyali gürültüden ayırmak için dışlamaya dayalı önlemlere bakarlar. Dışlanmaya dayalı önlemler genellikle en değişken kalemleri ortadan kaldırır; çok fazla dalgalanan fiyatlar orta vadede enflasyonla o kadar da alakalı değildir.

      Yeşil geçişin enerji söz konusu olduğunda bu tartışmayı tersine çevirmesi muhtemel.

      Enerji fiyatlarının farklı bir şekilde ele alınmasını gerektirir çünkü bu fiyatlardaki değişiklikler geçiş sırasında daha az simetrik hale gelebilir, enerji ve maden piyasalarındaki dengesizlikler fiyat hareketlerini aşağı yönde sınırlandırabilir.

      Enerji fiyatlarının göreli artışını göz ardı eden bir enflasyon endeksi, enflasyonun temel eğilimleri konusunda yanıltıcı bir göstergedir.

      İkincisi, ECB de dahil olmak üzere dünya çapındaki çoğu merkez bankasının manşet enflasyona odaklanmasının bir nedeni var: Bu, hanehalkının harcamalarını en iyi temsil eden kapsamlı bir ölçüdür ve dolayısıyla satın alma güçlerini tam ve etkili bir şekilde korumak için en iyi kılavuzu sağlar.

      Öğeleri bu endeksten kalıcı olarak hariç tutmak büyük ölçüde keyfi bir karardır: örneğin neden son yıllarda HICP'ye katkısı oldukça değişken olan seyahatle ilgili harcamaları değil de enerji harcamalarını hariç tutuyoruz? Sonuçta enerji, Euro Bölgesi'ndeki toplam tüketim harcamalarının ortalama %10'unu oluşturuyor. Daha düşük gelirli hanelerde bu pay genellikle belirgin biçimde daha yüksektir.

      Enflasyon hedefinin yükseltilmesinde olduğu gibi, enerji fiyatlarındaki kalıcı artış eğiliminin göz ardı edilmesi, sonuçta fiyat istikrarını koruma kararlılığımıza olan güveni ve güveni zedeleyecektir.

      Bu, temel enflasyon kavramının gelecekte para politikasının yürütülmesi açısından daha az alakalı olacağı anlamına gelmiyor. Sadece farklı tanımlanması gerekiyor.

      Örneğin, kırpılmış ortalama ölçümler, tüm kalemleri kapsadıkları için hariç tutmaya dayalı endekslere göre daha fazla esneklik sunar ancak oldukça değişken fiyatlara sahip olanlara daha az ağırlık verirler (Slayt 6, sol taraf).[
      8
      ] Enflasyonun Kalıcı ve Ortak Bileşeni (PCCI) ölçümü başka bir alternatiftir. Tüm enflasyon bileşenlerinin kesitsel değişiminden yararlanır.[
      9
      ]

      PCCI'nın en büyük faydası, aynı zamanda gıda ve enerjiye yönelik daha kalıcı şokların etkisini de yakalaması ve yukarıda belirtilenler gibi daha geleneksel dışlamaya dayalı önlemlerin parçası olan kategorilerin kısa vadeli fiyat etkilerine haklı olarak daha az ağırlık vermesidir. seyahatle ilgili harcamalar.

      Pandemi sırasında PCCI, kısmen enerji fiyatlarındaki artışın daha geniş yansımalarını yansıtarak temel enflasyonda diğer önlemlere göre daha erken bir artış sinyali verdi.

      Sil
  3. Hocam bizde normal bir şey yok. Fakir ülkeler gibi tek bir terimle tanımlayamaz bizi kimse. Enflasyon için de bütün tanımları her zamanki gibi bünyemizde taşıyoruz.... Aydınlatıcı ve başvuru kaynağı olarak kullanılabilecek yazınız için teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  4. Hocam yazınız için teşekkür ederim. Gayet güzel olmuş. Merkez Bankası bugün faiz oranlarında yine bir artışa gitti ve daha fazla artış olmayacağına dikkat çekti. Siz ne düşünüyorsunuz bu konu ile ilgili?

    YanıtlaSil
  5. Hocam sembolik faiz artışının önemi kaldımı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yoktu zaten. Çünkü yanında başka bir şey yoktu.

      Sil
  6. Sevgili Mahfi Hocam,

    11 yaşındaki oğluma bir yıldır aylık para veriyorum. Aylığı maaş gibi görüp kendi planlamasını yaptırmaya başladım. Son iki aydır enflasyon, kur, faiz gibi bilgileri ufak ufak küçük oyunlarla anlatmaya başladım. Sizi bu yazınız bana çok güzel referans oldu. Enflasyon ve yöentimi hakkında çoçuğumun bile anlayacağı basitlikteki bu güzel yazınız için çok teşekkür ederim.
    Saygı ve sevgilerimle.
    Cem

    YanıtlaSil
  7. Kafamdaki soru işaretlerini giderdiniz teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  8. Sanki, enflasyon sözlüğünü biz hazırlamışız.

    YanıtlaSil
  9. Daha açık söyleyelim.Dünyanın en pahalı deneyinde figüran olarak oynatıldık. Bir ilüzyonun ortasındayız.
    Ekonomik terimlerle açıklanamayacak kadar vahim bir haldeyiz.

    YanıtlaSil
  10. Nasflasyon’u atlamışsınız Hocam(!)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. popflasyon veya populistflasyon da bir enflasyon çeşidi olmalı iktidarların isteyerek enflasyon yaratması

      Sil
  11. Hocam bankalar krediyi sadece merkez bankasından mı alır? Mesela merkez bankası politika faiz oranı %45 iken, başka bir yurtdışı merkez bankası %30 ile kredi veriyorsa, Türk bankalarının krediyi yurtdışındaki yabancı bankadan alma hakkı, yetkisi var mıdır?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merkez bankaları yurt dışı bankalara kredi vermez, ama bizim bankalar yurt dışı bankalardan kredi alabilir.

      Sil
  12. Cok super bir yazi. Kosebasina asilacak bir yazi tanimlariyla birlikte

    YanıtlaSil
  13. Bzimki ortaya karışık enflasyon. Dünyada örneği yok

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Var: Venezuela, Arjantin, bazı Afrika ülkeleri.

      Sil
  14. Hocam enflasyonla mücadele için bugüne kadar faiz arttırmak dışında birşey yapıldımı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yapılmadı, aslında faiz artırımı da doğru yapılmadı.

      Sil
    2. Hocam aslında enflasyonla mücadelenin olmaması büyümeyi korumak adına bir tercihmi?

      Sil
    3. Buyume de suni! Ama pardon, belli bir kesimin buyumesiyse (yandaslar ve onlarin firmalari, yasadisi ekonomi, kacakcilik, mafya vs.. evet buyuduler maasallah ozellikle 2018 den sonra. Zaten o zamnlar 3-4 olan kurda bugun 30, sene sonu 45 en az! Bitirdiler ulkeyi!

      Sil
  15. Hocam MB nın dezenflasyonun tesisi için gerekli parasal sıkılık düzeyine ulaşıldığı mesajını nasıl değerlendiyorsunuz?

    YanıtlaSil
  16. Ayşe Sarızeybek25 Ocak 2024 19:02

    Hocam, enflasyonu olmayan bir ülke var mı acaba şu an? Var mı bunu başaran ülke diye merak içindeyim🙂

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Japonya var. Ama sıfır enflasyon iyi bir şey değil. Öyle olunca insanlar para harcamıyor (nasıl olsa fiyatlar değişmiyor diye) ve ekonomi Japonya'da 35 yıldır olduğu gibi durgunluk içine giriyor.

      Sil
    2. Japonya bizi gıskanıyıh :)))

      Sil
    3. Japonya'nin durumu Cin ve Kore ekonomilerinin son 20-30 yildaki yukselisleri. Yine bu duruma ragmen cok iyi dienc gosterdiler. Sokaklari tertemiz, halkin refahi iyi kotu yerinde. Bizde ki atmasyon buyume rakamlarina gore,Japonya 30 yilda her yil %10 buyurdu... Duzgun namuslu insanlar, bizimkiler firdondu!

      Sil
  17. Hocam sevgililer saygılar. Markette 1 kg et 500 TL artık. Hayvan bakım maliyeti ile etiketteki fiyatın alakası yok. Ota mı zam geldi suya mı da bu et 15 Euro dan satılıyor? Türkiye de fiyatları belirleyen belirli bir köşe sahibi grup var. Ülkede yönetim de onlarla ortak veya doğrudan yönetim zaten bu grupta. Yani iş sözlük faiz falan değil artık. Batan gemiyi sonuna kadar sömürmek. Tahtasına son kalan çivisine kadar söküp satmak.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgiler benden.
      Sorumluyu yanlış yerde arıyorsunuz. Asıl sorumlu durduk yerde faizi indirerek enflasyonu düşürme amacıyla faizi indirerek enflasyonu buraya çıkaran ve fırsatçılara aradıkları ortamı yaratanlardır.

      Sil
    2. hocam faiz artırım sürecinin de sonuna geldik gibi bugün.

      Sil
  18. Hocam, Hem Skimpflasyon hem de shrinkflasyonun aynı anda görüldüğü durumu anlatan bir terim var mı? Ürünün aynı anda hem kalitesinin değişmesi hem de ebatların, ağırlığının azaltılması durumu?

    YanıtlaSil
  19. Vergi kaçakçılığı da enflasyona katkı veriyor sanırım. Ameliyat parası, implant parası hep elden nakit olarak isteniyor. Sağlık sektöründe vergi kaybı büyük. Maliye bunu biliyor ama nedense üzerine gitmiyor, gidemiyor.

    YanıtlaSil
  20. Hocam dünya da varmı bilmiyorum ama biz de bir aklaksızlık enflasyonu var

    YanıtlaSil
  21. Ben Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeniyim.
    Ne işim var bu sitede?Niye okuyorum bu bilgileri ?Nasıl bir ülkede yaşıyorum ben ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben iktisatçıyım ama Türk edebiyatını okuyorum. Sadece kendi mesleğiyle ilgilenen insan çok sıkıcı bir insan olurdu herhalde.

      Sil
    2. merkezin yeni başkanı da edebiyat okumamış, okumamış; konuştuğunu zannediyor.

      Sil
    3. Ben de tesisatçıyım, kim itekledi beni buraya?

      Sil
    4. Sizi buraya itekleyen yanlış ekonomi politikası yürüten hükümet.

      Sil
    5. Haklısınız hocam. Kendi mesleğim haricindeki dallarla ilgili okumak ,dünyayı algılamak güzel bir şey. Ama burada okuduğum her şeyi yaşamak istemiyorum.Okudugum her bir satırın içimi acitmasi dayanılmaz.

      Sil
  22. Hocam bize ithal enflasyon tanımları yakışmıyor. Artık kendi tanımlarımızı literatüre kazandırmalıyız. Böyle bir çalışmanız var mı?

    Mesela şrinkflasyon ve skimpflasyon demiştiniz. Bu ikisinin de olduğu bir enflasyon türüne ülkemizde rastlıyoruz. Mesela ekmeğin fiyatı artarken içine buğday kabuğu eklenmesi ve gramajının düşmesi aynı anda görülüyorsa buna biz mahfilasyon diyelim mi?

    Hem mahfolmuş enflasyon deriz hem bir iz bırakmış olursunuz.

    Sagılarımla

    YanıtlaSil
  23. Hocam enflasyon yüksek kaldıkça sonu -flasyon ile biten terim sayısında baya bir artış olmuş. Buna da flasyonflasyon diyebiliriz belki :)

    YanıtlaSil
  24. Hocam kıymetli bilgileriniz için çok saolun. 19 yaşında bir ekonomi meraklısı olarak kendi çapımda makroekonomi ve finans 101 dersleri aldım. Kendimi daha çok geliştirmek istiyorum bu alanda, tavsiye edebileceğiniz bir kaynak ya da bir kitap var mıdır?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ekonomide Analiz ile başlayın. Çünkü ekonomiyi gerçekten öğrenebilmek analiz yapmakla başlar.

      Sil
  25. Hocam kıymetli bilgileriniz için çok saolun. 19 yaşında birisi olarak kendimi bu alanda daha çok geliştirmek istiyorum. Tavsiye edebileceğiniz sizin yazılarınız dışında kaynak ya da kitap var mıdır?

    Saygılar

    YanıtlaSil
  26. İyi akşamlar Mahfi bey, enflasyon ile ilgili tanımlar önceten mi yapılmıştır, yoksa ekonomik koşulların olumsuz ilerlemesiyle mi tanımlanmıştır? Her olumsuz koşul için yeni bir tanımlama mı yapılıyor?
    Atilla KAHYA

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sosyal bilimlerde yaşamda karşılaşmadığımız bir şeyin tanımı yoktur. Yani mesela önce enflasyon olgusu yaşanır sonra buna bir isim buluruz. Yaşamadan önce enflasyon diye bir şeyi bilmeyiz ve adlandıramayız.

      Sil
  27. Harika bir anlatım hocam kaleminize sağlık, mülkiyeden yeni mezun oldum o kadar kitap makale okudum ama sizin sade ve anlaşılır anlatımınız bana ayrı keyif veriyor ülkemin durumunu net bir şekilde anlayabiliyorum teşekkürler.

    YanıtlaSil
  28. değerli hocam,
    türkiye de bahsedilmiyor, türk ihracatçısı ortadoğudaki büyük türk ihracat pazarlarından israil'i kaybediyor. israil firmaları türkiye'den ihraç ettikleri ürünler için alternatif pazarlara yöneldi, türkiye deki sabit sermaye üretimleri alternatif ülkelerde üretmek amaçlı proje bazlı banka kredileri aldılar. tahminim altı - yedi milyar dolar civarındaki ihracatı etkileyecek bir değişim. bu tip işler hemen farkedilmez de, yavaş yavaş yapılır ve olur.

    *V48k31OC4hC#R3v

    YanıtlaSil
  29. Yazılarınız çok değerli ve kıymetli hocam. Bilgilerinizle ışık olduğunuz için teşekkür ediyorum.

    YanıtlaSil
  30. Hocam "Yüksek ve artan bütçe açıkları, yüksek enflasyon, yurtiçi faiz oranlarının yüksekliği, yüksek para arzı artış oranları, aşırı değerli döviz kuru, geniş cari açıklar ve uluslararası rezervlerdeki azalmalar." Sizce şu an ülkemizde yaşanmakta olanlarla ne derece örtüşüyor

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yurtiçi faiz oranlarının yüksekliği hariç hepsi doğru. Gerçek enflasyonun açıklananın iki katı olduğu bir yerde % 60 kredi faizi düşüktür.

      Sil
  31. Ekonomide aktörlerin güveni çok önemli, rahmetli Demirel derdi adın bir kez beşe çıktı mı Bir daha inmez üçe mealinde, Bir de kıymetli Türk Liramızı en çok kaybettiren "şey" yaptılar ya , helal olsun vallahi..

    YanıtlaSil
  32. Türk Lira'sını , en çok kaybettiren "şey" haline getirdiler ya, insanın dili tutuluyor kekeme oluyor :( :(

    YanıtlaSil
  33. hocam benim bildiğim enflasyon padişah fermanı dinlemez,
    kağıt kalem kırtasiye işleriyle, müdüre emir vermeyle de düşmez,
    merkezin başına dünyanın bi tarafından insan oturtmayla da düşmez,
    hatayı kabul eden yürek ister, yürek yetmez bedel ister,
    paranın arkasında alınteri ile çalışan emek ister.

    YanıtlaSil
  34. Eksi reel faiz altın, döviz ve gayrimenkule de talep yaratır. Ekonomide bozucu etkileri olur.

    Bunlara karşılık eksi reel faiz yatırımların maliyetini düşürür ve yatırım hacmi artar. Türkiye’de 1980 öncesi eksi reel faiz vardı. İmalat sanayisinde gelişme o yıllarda oldu.

    Bugün eksi reel faiz de olsa, sermaye yatırım yapmıyor. Çünkü yatırımlar için gerekli altyapı olan, hukuk, demokrasi ve güven ortamı yoktur.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Oldu zaten. Faizi düşürmeye başladığımız andan itibaren yarım yamalak iyi gibi görünen ne varsa bozuldu. Ukrayna'ya savaş ilanı sonrası enflasyon % 3,'den % 20'ye fırlayınca Rusya Merkez Bankası faizini de % 3'lerden % 20'ye yükseltti. Putin'e niçin faizi böyle yükselttiğini sordular. Putin: "Türkiye'nin yaptığı hatayı yapmayacağız" dedi.

      Sil
  35. Murat Bozdoğan26 Ocak 2024 09:37

    Evet enflasyon uzun vadeli yapısal reformlar hayata geçirilmeden istenilen seviyeye düşmez. Seçimler olduğu müddetçe de hiçbir siyasi halka acı ilacı içirmez. Sizin çözüm önerileriniz ise kanamalı hastayı öldürüp sonra da bakın nasıl kanamayı durdurdum demekle eş değer.
    Bu işin düzelmesi için birilerinin hayat standartlarından fedakarlık etmesi gerekiyor ama herkes fedakarlığı başkasından bekliyor. İşçi bol maaş istiyor, patron ucuz iş gücü istiyor, çiftçi ürünüm bol gelir getirsin diyor, tüketici ne bu pahalılık diyor. Parası haklı haksız rezerv para haline gelmiş ülkeler emperyalizmin yeni bir sayfasını yazıyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Murat Bey, yapısal reformlar yani hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı, eğitimin bilim temeline oturtulması, demokrasinin iyileştirilmesinden hangisi kanamalı hastayı öldürmek anlamına geldiğini söylerseniz biz de öğrenmiş oluruz.

      Sil
    2. Murat Bozdoğan27 Ocak 2024 19:13

      Saymış olduğunuz maddeler uzun vadede etkili olacak çözüm önerileri ve ilk cümlemde zaten bunların şart olduğunu belirtmiştim. Bunları hayata geçirmeden zaten enflasyon düşmez. Kısa vadede ise sizin çözüm öneriniz faiz artışı ve daraltıcı maliye politikaları. Bu politikalar halihazırda kanayan ekonomimizi öldürür. Ekonomi bitip kimsenin bir şey talep edecek hali kalmayınca bakın enflasyon nasıl da düştü demek ne derece doğru olur.

      Sil
  36. A101'de sivi bal satiliyor, 1.5 Kg. Fiyati inanilmaz ucuz ama 3 ay sonra tamamen seker kristali haline donusuyor. Zaten 1.5 kiloluk bal olmasi kendi basina anormal. Belli ki sahte bal ama catir catir satiliyor iste. Tipik Skimpflasyon ornegi. Hifzissihha enstitusunu bosuna kapatmadilar, tahlil ettirecek yer yok. Zaten kimsenin de umurunda degil, alan memnun, satan memnun. Yeyin gari. Turkiye'nin yonetim kalitesi de Skipflasyon'a ugramadi mi zaten? Diploma yok, liyakat yok, devlet adamligi yok, ama ayni oyu aliyor (yani ayni fiyata satiliyor). Yonetim kalitesi vasatin altina duserse o ulkede yasam kalitesinin ve urunlerin kalitesinin dusmesi de kacinilmazdir. Turkiye'nin adalet, demoktasi, egitim, basin ozgurlugu, insan haklari vs. olceklerinde surekli gerilemesi memleketin toptan Skimpflasyon'a ugradiginin gostergesi degil mi?

    YanıtlaSil
  37. Hocam kızımla her zaman aldığımız bir gofret markasında kat eksilmişti. 2 kat eksik çıkmış ama gofretin adı hala 9 kat olarak satılıyordu.

    YanıtlaSil
  38. Hocam yazınız için çok teşekkürler. Ben şunu merak ediyorum. Enflasyon baz etkisiyle düşerken, baz etkisiyle artar mı? Enflasyon zaten fiyatların artması demek ise baz etkisiyle artması mümkün mü?
    Teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  39. hocam merhaba, opec ülkelerinin petrol arzını kısması ithal enflasyona örnek olur mu?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet çünkü petrol arzının kısılması petrol fiyatını artırır. Buna bizim yapabileceğimiz bir şey olmadığı için bu ithal enflasyon anlamına gelir.

      Sil
  40. TÜİK'nin TÜFE'si zaten hissedilen enflasyon olmalı. Başkaca bir hissedilen enflasyon nasıl oluyor?

    YanıtlaSil
  41. Hocam yeni yılda enflasyon düzeyinde artış hissediliyor,ana etken MB nın güvercin kalması mı?

    YanıtlaSil
  42. Mahfi bey sizi uzun suredir takip ediyorum. Içinde bulunduğumuz durumun sorumluları belli. 14 mayıs seçimleri öncesi herkeste bir umut vardı ( bana gore sistem duzelmedikten sonra sadece isimler değişir) yerel seçimler genel seçimlerle kıyaslanamaz ama bu secim sanki siyasiler acısından herkes ülkenin içinde bulunduğu durumdan memnun gibi. Muhalif seçmen karşı tarafın secmenini suçluyor. Muhalif siyasiler koltuk kapma peşinde. Bu kısır döngüden nasıl çıkılır

    YanıtlaSil
  43. Hocam bugün markette muazzam zamlarla karşılaştım,enflasyon artık tümüyle kontrolden çıkmış ve başka bir hale gelmiştir?

    YanıtlaSil
  44. TÜİK'in TÜFE'si zaten hissedilen enflasyonu ölçmeye yönelik. TÜİK'in propagandasına inanıp ayrıca bir hissedilen enflasyon kategorisi yaratmaya gerek yok, oyuna gelmeyelim.

    YanıtlaSil
  45. Hocam seçimlerden sonra Mehmet ve Hafize’yi şutlarlar gibi geliyor bana ki zaten halen daha yıllık %22 ile kredi veriyor esnaf ve zanaatkarlar odası, neresi sıkı para politikası bunun? Yıllar önce kgf ile yandaşlara bedava dağıtılan krediler de dolar ve altına gitti yine öyle, hiç bi şey değişmedi. Seçimden sonra biz , yani halka da o bedava ev kredileri açılacak bence. Biz neden 0.64 ile halkın parasını halk olarak almadık diye soruyorum bazen kendime. Oyunu kuralına göre oynamadık o zaman. Madem bedava para dağıtılıyor alalım. Ve tekrar aynı şey olacak, enflasyon - sanki şu an değilmiş gibi- tekrar arşı alaya çıkacak. Siz ne düşünürsünüz?

    YanıtlaSil
  46. Türkiye'de enflasyon , yüzde seksenin Hissedilen enflasyonudur. Çocukların geleceğini yok edilmiştir.

    YanıtlaSil
  47. iktidarın tek cevap veremediği açlık sınırı altında geliri olanların gelirleriyle Türkiyede nasıl yaşayabileceği işde bu konunun içinde bütün bilimler var asıl konu bu olmalı bu konunun dışında konuşmalar iktidarı sadece rahatlatıyor

    YanıtlaSil
  48. açlık sınırı altında gelir ile yaşıyan toplum kaç kişi ve bu toplum nasıl yaşıyor ve bu toplum açlık sınırı altında yaşamakdan kurtulabilrmi ? Konutu olmayan kirayı ödeyemeyen konularına hiç girmiyorum.Açlık sınırı altında yaşıyanların durumunu bu iktidar düzeltemezse ne olucak konuşulacak konu bu komşusu açken tok yatan bizden değildir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sorun başka bir boyutta.Kirayı düzgün ödeseniz bile konutta oturmak her zamankinden zor.Ev satışa konulabilir,kızı oğlu her an gelebilir veya çok yüksek kira talep edilebilir.Yani konutu olmayan o kadar perişan edildi ki mal sahibi zulmü de eklendi.

      Sil
  49. T.C. vatandaşların hepsinin barınma-iş-aş-şifa sorununu çözmek halletmek devletin görevimidir ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Anayasa öyle diyor. Ama Anayasayı dinleyen olmadığı için bu görev de yok demektir.

      Sil
    2. Anayasamız osmanlı baskıcı rejiminde kurtulmuş hürriyetine kavuşmuş kişilerin yazdığı anayasa özgürlük hürriyet en önemli konumuz çok güzel fakat T.C. vatandaşlarının hürriyetlerinin dışında devletin T.C. vatandaşlarının mutluluğu için var olduğunu yazan bir yazı ve T.C. vatandaşlarının barınma-iş-aş-şifa sorununu çözmek konusu işlenmemiş hep özgürlükden bahsediliyorki tamda yapılan şu anda sınırsız özgürlük yapabildiğini yap demekki o zaman bu yaşanacaklar düşünülememiş.

      Sil
  50. Hocam net rezervler hala ekside, TCMB 900 mlyr zararda, dolar 50-55 olması gerekirken 30'da yani fiyatlamalar aşırı derecede bozulmuş durumda. asgari ücret 550 dolar iken nitelikli insanlar yurtdışına giderken, yabancı 300 dolara vietnamlı çalıştırmak yerine Türkiye'ye reel bir yatırım yapmaz. Hukuk basın özgürlüğü gibi onlarca daha sorun da cabası. Peki şimdi yabancı geliyor deniyor, tamam borsaya gelir, tahvil alır ama 1 sene bilemedin 2 sene sonra, tekrar çıkarken dolar istemeyecek mi? işte orada durum ne olur? bir de hocam ileride bugün gelen yabancı çıkarken kur krizi yaşanırsa kısacası arjantin gibi olursak nasıl bir dönem bizi bekler, bankadan para çekememenin dışında, ülkenin borçlarına karşılık bireylerin mevduatlarına el koyma söz konusu olabilir mi? Arjantin de olmuş diye bir bilgim var ama kulaktan dolma. kısacası öngörülerinizi merak ediyoruz. Bardağın dolu tarafından bakarsak peki, yabancı geliyor, geldi, tmcb nin zararını kapatıp üstüne net rezervlerini örneğin 30-50 milyar dolar pozitife döndürmesi arjantin olmamızı engeller mi? böyle bir şeyi başarabilirler mi?

    YanıtlaSil
  51. Sayın Hocam
    yazdıklarımı blog da yayınlamanıza gerek yok çünkü anayasamız T.C. halkı için hoş değil
    T.C.Anayasası
    https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuatmetin/1.5.2709.pdf
    75 sayfa içinde T.C. vatandaşlarının barınma iş aş şifa sorununa yakın sadece aşağıdaki yazıları bulabildim bunlarda muallak yazılmış yazılar zaten devletin bütün yazıları böyle muallak anayasada sadece ülke yönetimi yazılmış milletvekillerin emeklilikleri dahi yazılmış vatandaşın emekliliği yaşlılığındaki durumunu bulamadım anayasaya göre emekli vatandaş yok bu nedenle yönetenlerin saygısız davrandığı T.C. halkı var bu okuduğum anayasa yönetenler için yazılmış bir el kitabı.
    Halkın egemenliği mutluluğu ancak barınma-iş-aş-şifası olursa olur bunu nasıl dile getirmemişler anlayamadım.Bu nedenle iktidarlar halka saygısızca hoyratça rahat davranıyorlar.
    V. Devletin temel amaç ve görevleri
    Madde 5 – Devletin temel amaç ve görevleri, Türk milletinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü,
    ülkenin bölünmezliğini, Cumhuriyeti ve demokrasiyi korumak, kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak; kişinin temel hak ve hürriyetlerini, sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddi ve manevi varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmaktır.
    B. Konut hakkı
    VIII. Sağlık, çevre ve konut
    A. Sağlık hizmetleri ve çevrenin korunması
    Madde 56 – Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir.
    Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve
    vatandaşların ödevidir.
    Devlet, herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlamak; insan ve madde
    gücünde tasarruf ve verimi artırarak, işbirliğini gerçekleştirmek amacıyla sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermesini düzenler.
    Devlet, bu görevini kamu ve özel kesimlerdeki sağlık ve sosyal kurumlarından yararlanarak,
    onları denetleyerek yerine getirir.
    Sağlık hizmetlerinin yaygın bir şekilde yerine getirilmesi için kanunla genel sağlık sigortası
    kurulabilir.
    B. Konut hakkı
    Madde 57 – Devlet, şehirlerin özelliklerini ve çevre şartlarını gözeten bir planlama
    çerçevesinde, konut ihtiyacını karşılayacak tedbirleri alır, ayrıca toplu konut teşebbüslerini destekler.
    Madde 60 – Herkes, sosyal güvenlik hakkına sahiptir.
    Devlet, bu güvenliği sağlayacak gerekli tedbirleri alır ve teşkilatı kurar.

    YanıtlaSil
  52. Hocam, selamlar...Göstergeler tablonuzdaki mevduat+fon kısmına KKM deki paralarda dahil mi acaba.Sanki mevduattaki artış oranı düşük kaldı gibi.Acaba KKM deki dövize endeksli mevduat kur artışını dikkate almamış olabilir mi?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet KKM'de dahil. Bu veriler BDDK'nin verileri

      Sil
    2. Hocam, mevduat faizini %3,5 olarak alırsak, dolar kurunun da bu kadar yükseldiğini kabül edersek mev+fon da 520 milyar TL artış olması gerekirken ocak 2024 verilerine göre 655 milyar TL yani 21 milyar dolar düşüş var.Bu kadar para yastık altına gitmiş olamaz.(Benim hesabıma göre bireysellerde aylık yastık altı max=100.000 kişix10.000 usd=1 milyar dolar).Sizce de bu işte bir anormallik yok mu?

      Sil
  53. Hocam harika bir analiz olmuş yazınız. Bizzat yaşayıp deneyimlediğimiz ekonomik sıkıntıların yazıya dökülmüş hali . Muazzam bir makale. Emeğinize sağlık .

    YanıtlaSil
  54. Seçmen cep kitabı yazmak lazım
    Sorumlu yönetimleri seçen seçmendir seçmen suçu kendisinde aramadığı ve nasıl bir yönetim seçeceğini öğrenip anlayamadığı sürece başarısızlık devam edecekdir.
    Ülke yönetimi-mahalli idare yönetimi-şirket yönetimi-apartman yönetimi hep ayni şey

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Biat kültürünü kıramadığımız sürece ne yapsak yararsız.

      Sil
  55. hocam muhalefet sizce ekonominin kötü yönetimini ve Türkiye'yi bekleyen ekonomik sıkıntıları yeteri kadar doğru anlayıp doğru anlatabiliyor mu?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Muhalefet ne yazık ki iktidara yanıt yetiştirmeye çalışıyor, halkı yanlış politikalar hakkında aydınlatamıyor. Onlar da popülizme sapıyor. Mesela faizin yüksek olduğunu söyleyerek iktidarı eleştirmeye çalışıyor. Oysa faiz enflasyona göre düşük ve Türkiye'nin sorunları buradan kaynaklanıyor. Ama bunu söylerse bu kez faiz lobisi olmakla suçlanırız endişesiyle gerçeği söylemiyorlar. Öyle olunca da eleştirileri hiçbir anlam taşımıyor.

      Sil
    2. Aslında muhalefet diye bir şey yok. Bizde çok partili sistem de yok. Dikkat ederseniz son 4 yıldaki durum en çok parası olanlara yaradı (büyük esnaf, sanayici, işadamı vs). Hükümet de onlara güzel çalıştı. Bu insanların inanın bir siyasi tandansı, duruşu, çizgisi, x, y, z partisi taraflılığı, inanç milliyetçilik vs vs gibi kavramlarla işi yok. Büyük bir tane kulüp var, orada dönüp biteni görseniz anlarsınız ne demek istediğimi.

      Sil
  56. ChatGPT'ye sordum:
    "Türkiye ekonomisi ne zaman düzelir?"

    Şu cevabı verdi:
    "Mahfi Eğilmez siyasete girdiği zaman."

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Soyasete girmesi yetmez,cumhurbaşkanı seçilmeside gerekir.

      Sil
  57. sonuç iktidar da ana muhalefet de bu işi çözemeyecek halkda papatya falı gibi oy verdiğine göre Arjantin in durumuna düşeceğiz

    YanıtlaSil
  58. Hocam bilgilendirme yazısı olmasına karşın "şiir" gibi okudum. Fevkalade.

    YanıtlaSil
  59. Sn. Hocam, son olarak Arz Zincirinin Kırlması veya Arz Kesintisi enflasyonunu eklemeliyiz. Covid 19, Yemen-İsrail olayları, Kızıldeniz-Evergreen vakası gibi.

    YanıtlaSil
  60. Hocam sevgililer saygılar. Ankara da simiti önce 15 TL yapıp sonra yeniden 10 TL ye çekmek seçime kadar tutflasyon seçimden sonra köküne kadar skimflasyon olarak yorumlanabilir mi?

    YanıtlaSil
  61. Şu kadar bilgiyle ekonomiyi yönetmek mümkün iken bu kadar saçmalık niye. Bu memlekette bunları bilenler var iken bu cahiller(Prof'lar da dahil) ordusu neden ülkenin ekonomisinin içine ederler ve hiçbir şey olmamış gibi ekonomik danışma kurullarında dururlar. Bu ülkeye yazık olur hem de çok yazık.

    YanıtlaSil
  62. Hocam, Turk hukumetinin dolar kurunu baskilamasinin/tutmaya calismasinin nedeni nedir? Hukumet nicin dolarin artmasini onlemeye calisiyor? Hukumetin bu yaklasiminin ardindaki ana ekonomik neden nedir? Bir fikir verebilirseniz sevinirim. Tesekkurler.

    YanıtlaSil
  63. Resmi enflasyon verilerinin dogru olmadigini sagir sultan bile bilirken, isin fiilen icinde olmayan sizler gibi degerli uzmanlarin bu veriler uzerinden cikarim ve yorumlarda bulunmasi ne derece makuldur? Hic bir sey yapmamak yerine, "elimizde olanin en iyisi ile" mantiginda hareket etmek dogru mudur? Bu konudaki dusuncelerinizi merak etmekteyim zira hemen herkes bu yola basvurmakta. Dogru olculmeyen ya da olcmediginiz bir seyi duzeltme imkaniniz yoktur. Ben bir tek bunu bilirim.

    YanıtlaSil
  64. Mahfi Hocam, Abim Bu yazı ile sonsuza dek anilacaginizdan emin olun. Halkın görüp yaşadığı ama bir türlü dillendiremedigi kavramları ifade edip açıklamanız, insanların gözünü açtı, "Kaziklanma" olayına bakış açısını değiştirdi. Teşekkürler

    YanıtlaSil
  65. Hocam yazınız enflasyonun çeşitleri, etkileri ve nedenleri üzerine kapsamlı bir analiz sunarak, Türkiye'nin enflasyonla mücadelesinde karşılaştığı zorlukları da net bir şekilde açıklıyor. Özellikle, yanlış para ve maliye politikalarının enflasyonu artırdığına ve çelişkili ekonomi politikalarının sorunlara yol açtığına dikkat çekiyor. Bu durum, bence ekonomik istikrarı tehdit ederken, toplumda hissedilen belirsizliği ve ekonomik güvensizliği artırıyor. Enflasyonla mücadelede daha tutarlı ve öngörülebilir politikaların benimsenmesi, ekonomik istikrarın sağlanması ve uzun vadeli yatırımların teşvik edilmesi açısından hayati önem taşıyor.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kapitalizm

Paradan Para Kaybetme Dönemi

Lozan Antlaşması 2023'de Bitecek, Biz de Madenlerimizi Çıkarabileceğiz!