Ekonomideki Gelişmelerin Değerlendirilmesi

ABD’de devlet kapandı. ABD’de yönetimin bütçesinin kabul edilmeyeceği anlaşılınca geçici bütçe Kongre’ye getirilmişti. Temsilciler Meclisinde onaylanan bütçenin yürürlüğe girebilmesi için Senato’da da onaylanması gerekiyordu. Mali yıl bugün başladı. Bütçenin dün gece yarısına kadar Senato’da onaylanmaması sonucu ABD kapanmaya gitti. Bu durumda sosyal güvenlik ödemeleri, hava trafik kontrolörleri ücretleri, ordu gibi bazı işler ve görevler dışında devlet ödemeleri yapılamayacak. Yüzbinlerce çalışan zorunlu olarak ücretsiz izinli olacak. Bu kararın sonuçları doların, TL dışındaki, diğer paralara karşı değer kaybetmesi, altın ve gümüşün değer kazanması olarak görülmeye başlandı. Dünya borsalarında bu kapanma meselesi dolayısıyla düşüşler yaşanacak, zaten olumlu gelişmeler olmadığı anlaşıldığında düşüşler başlamıştı bu gidiş daha da hızlanacak. Kapanma meselesi kısa sürede çözümlenemezse dünya üzerindeki olumsuz etkileri daha fazla olacak.

TÜİK, Ağustos ayı işsizlik oranını yüzde 8,5 olarak açıkladı. İşsizlik oranı ilginç bir değişim içinde Hızla düşüyor ve hemen ardından hızla yükseliyor. TÜİK, ayrıca geçmişe dönük oranları da güncellediği için geçmişe ilişkin çoğu yorumlar da havada kalıyor. Burada asıl dikkat etmemiz gereken oran geniş işsizlik oranı (atıl işsizlerin oranı.) Çünkü gerçek işsizliği o oran gösteriyor. Ağustos ayında geniş işsizlik oranı yüzde 29,7 olarak açıklandı. Önceki aya göre hafif bir artış var. Bir başka önemli oran da genç işsizlerin oranı: Ağustos ayı itibarıyla 15 – 24 yaş arası işgücünde işsizlik oranı yüzde 16. Temmuz ayında bu oranın yüzde 15,2 olduğunu dikkate alırsak burada da artış var.

TÜİK, Ağustos ayı dış ticaret istatistiklerini de yayınladı. Aşağıdaki tablo TÜİK sitesinden alındı (TÜİK Haber Bülteni: Dış Ticaret İstatistikleri, Ağustos 2025):

Buna göre Ağustos ayında İhracat (fob) geçen yılın aynı ayına göre yüzde 1,2 azalırken ithalat (cif) yüzde 3,9 azalmış görünüyor. Bu gelişme dış ticaret açığını azaltıcı bir gelişme olması bakımından dış denge açısından olumlu buna karşılık üretimde ithal girdi yoğunluğunun yüksek olduğunu dikkate alırsak büyüme açısından olumsuz bir gelişme anlamına geliyor. İhracatın ithalatı karşılama oranı geçen yılın aynı dönemine göre hala 1 puan aşağıda olmakla birlikte ara giderek kapanıyor. 

Açıklanan bir başka önemli gösterge Türkiye’nin dış borç stoku ve dış borç yükü idi. Hazine ve Maliye Bakanlığı Türkiye’nin 2025 yılı Haziran sonu itibarıyla toplam dış borç stokunu 547,7 milyar dolar olarak açıkladı. Dış borçlar konusunda 2022 yılından bu yana yaşanan gelişmeleri aşağıdaki tabloda sunuyorum (veriler için kaynak Hazine ve Maliye Bakanlığı, Kamu Borç Yönetimi Raporu, Eylül 2025 sayfa 31):

Her ne kadar Dış Borç Stoku / GSYH oranı yüzde 35 dolayında olduğu için endişe edilecek bir yükseklikte görünmese de artış hızı ciddiye alınması gereken bir duruma işaret ediyor. Merkez Bankası’nın dış borcu azalırken kamu kesimi ve özel kesimin dış borç stoklarında altı ay içinde önemli artışlar ortaya çıkmış görünüyor. Öte yandan dış borçlar dolarla (veya diğer dövizlerle) yapıldığı için enflasyonla ya da kurla ilgili herhangi bir illüzyon içermiyor. Buna karşılık dolar cinsinden GSYH cari fiyatlarla ve Türk Lirasıyla hesaplanıp yıllık ortalama dolar kuruna bölünerek hesaplandığı için illüzyon barındırıyor (yüksek enflasyon cari fiyatlarla TL cinsi GSYH’yi yüksek gösteriyor, baskılanmış dolar kuru da dolar cinsinden GSYH’yi yüksek gösteriyor.) O nedenle dış borçlar / GSYH hesabındaki düşük orana fazla da itibar etmemek gerekiyor. 


Yorumlar

  1. Enerji Bakanı Alparslan Bayraktar:
    "Yaklaşık 590-600 milyar liralık doğalgaz ve elektrikte Hazine'nin üzerinde yük var.
    Aldığımız gazı belki de yarı fiyatına vatandaşa veriyoruz." demiş. Rusyadan Akkuyu’da alımını tahhüt ettiğimiz elektrik, ABD'den 20 yıllık gaz alma taahhüdümüzün piyasa fiyatlarının çok üzerinde olduğu da konuşuluyor. Net enerji ithalatçısı ülkemiz ve vatandaşlarımız için ne anlama geliyor?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. DönerKebap Tescillensin1 Ekim 2025 12:07

      Yunanistan'da Atina'da tatilini geçiren Türk turistler Atina'da Bairaktaris restoranda 11 euroya gyros yiyip kazıklandıklarını söylüyorlar tripadvisor gibi sitelerde. Kendi düşen ağlamaz. Kendi kabahatleri Türkiye dururken Yunanistan'da en pahalı restoranlarda birisinden (Bairaktaris) döner yerine gyros yiyorlar. Kendi kabahatleri seçimlerinin sonucudur.

      Sil
    2. Anlamsız bir soru olduğu anlamına geliyor.

      Sil
  2. değerli hocam ABD kendisini bilerek ve isteyerek kapattı tıpkı ARJANTİN gibi gereksiz harcamaların önüne geçmek için kendi fikrim eminim ki işlerde hiçbir aksama olmadan devam edecektir . ABD kendisini kapatmasını bizimde örnek almamız gereksiz harcamalardan kısmamız gerekmez mi ? bu kapanma uzun süreli olursa tahvil faizleri artacak ve Türkiye'de ki yabancı yatırımcılar ( carry trade ) ciler kaçmaz mı ? kaçar ise Türkiye nasıl bir şok yaşar ? bilmiyorum ama her yönden fazla fazla risk taşınıyor anlaşılan şu ki yıkılmadan doğrulma olmayacak gibi malesef.

    YanıtlaSil
  3. Buna göre Ocak - Ağustos arasındaki sekiz aylık dönemde İhracat (fob) geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4,3 azalırken ithalat (cif) yüzde 5,6 azalmış görünüyor değil artmış olması gerekiyor şeklinde olmalıydı

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aylık veriker yerine yıllıkları yazmışım, düzelttim. Teşekkürler.

      Sil
    2. Hocam veriker değil" veriler" şeklinde olmalıydı.

      Sil
  4. Hocam, dış ticaret tablosunda yılları yanlış yazmış olabilir misiniz, çünkü 2025'te 2024'e göre artış görülüyor tabloda. Veya yıllar doğruysa azalış yerine artış olması gerekiyor gibi gözüküyor. Saygılarımla.

    YanıtlaSil
  5. Hocam IMF'nin world outlook raporunu açıklamasına 2 haftadan az zaman kaldı.
    Bu raporda Türkiye büyük ihtimalle GDP'de 15.'liğe yükselecek. Sizi de heyecan sardı mı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Enflasyon yüksek kur düşükse 14'üncü de olabilir. İllüzyon bitince kaçıncı olacağınız önemli.

      Sil
    2. 2024 yılı itibariyle GSYHda 17. sıradayız önümüzde bir üstümüzde Endonezya var. 2. çeyrekte 1.57 trilyon dolardayiz. Bu rakamla 16. sırada olacağız. Eğer bu hızda ilerlersek bir sene sonra önümüzde olan İspanya Güney Kore ve Avustralya ekonomilerini burun farkıyla geçip 13. sıraya yerlesebiliriz.

      Sil
    3. Eh tabi rte kadar taviz veren bir politikaciyi bulmuş küresel efendiler desteklemezler mi hiç!. Onların sayesinde 65 tl olmasi gereken dolar kuru 41 liralarda dolaşıyor. Zaten enflasyon da büyük yalan. Oradan da deflatör etkisiyle muthis illüzyon olusturuyorlar. Zaten bu ülkede 1950 yilindan itibaren hangi politikacı uzun süre iktidar olmuşsa o iktidar küresel güç merkezi nin aparatidir. Kisa süre içinde düşürülenler de zaten politikacı değil devlet adami olmaya çalıştıkları için düşürüldü ler. Yani şeytani sistem onları çabuk devre dışı birakiyor çünkü.

      Sil
  6. Hocam sizce faizler kaça düşerse carry trade durur veya tersine döner.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tek haneye düşene kadar azalarak devam eder.

      Sil
  7. Hocam bu fakirleşme sarmalından çıkmanın bir yolu yok mu?

    YanıtlaSil
  8. ödemeler dengesi tablosunu ne zaman yayınlayacaksınız HOCAM.

    YanıtlaSil
  9. Peki hocam dolar bir anda fırlamayacak mı paramızın bir kısmını dolarda tutmalı mıyız yoksa hemen altına mı geçmeliyiz

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Paranızı alternatif alanlarda paylaştırın.

      Sil
    2. Altın ve gümüş,kağıdın devri geçti artık.

      Sil
  10. Hocam özel sektörün bu borcu gercek mi,bana pek gercek gibi gelmiyor.hepsi neredyse kısa vadeli.bu kadar borc kısa vadeliyse niye panik yok.kendi paralarini borc olarak ulkeye getirip vergisiz gelir elde ediyorlar.

    YanıtlaSil
  11. Sevgili Hocam emeginize saglik. Ozel kesimin dis borc stogundaki artisi nasil yorumlamamiz gerekiyor? Reel sektor kapasite kullanim oranlari dikkate alindiginda bu kaynagin yatirima gitmedigi acik. Finansal kurumlar da bu dis kaynagi iceride kredi vermek icin kullandiklarina gore gerek reel gerekse finansal kurumlarin bir tur carry trade yaptiklarini soyleyebilirmiyiz.
    Zafer T.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mümkündür. Özel kesim şirketlerinin bazıları dışarıdan dolar borçlanıp bunu Türkiye'ye getirip burada TL mevduata yatırarak para kazanıyor olabilir. Diyelim ki Bir Türk şirketi dışarıdan bir bankadan % 5 faizle 100 dolar borç alıp Türkiye'ye getirdi ve 41,5 TL'den bozdurup 4150 TL aldı ve bunu yüzde 40 faizle bankaya yatırdı. Yine diyelim ki bir yıl sonunda kur 45 TL oldu. 4150 TL faiziyle birlikte 5810 TL eder. Bunu dolara çevirirse129 dolar eder. 5 dolar da yabancı bankaya faiz öder eline 24 dolar geçer. Bu durumda faiz dolar bazında % 25 olur.

      Sil
  12. Sevgili hocam ülkede ihracat artarken ithalatta aynı oranda artıyor.sebep yerli lik oranı artmıyor.çunkü ara malı ithalatı genelde vergi cenneti ülkeler üzerinden yapılıyor.neredeyse tüm sanayı şirketleri devasa zararla calişiyor ve bu şirketlerin bir çoğu halka açık şirketler.bu duruma care bulunmazsa ulkede enflasyon düsmez sermaye piyasalari gelismez.ara malların ithalatindan gumruk vergisi alinmalı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bunlar üretimde girdi olarak kullanıldığından üretim maliyeti, dolayısıyla da fiyatlar artar. Yani enflasyona olumsuz katkı yapar.

      Sil
    2. Abd de yuksek gumruklere ragmen fiyatlar neden artmadı.örtülü kazanç aktarımınin önüne gecilmesi lazım.özellille halka açık şirketlerde küçük yatırımcilar bu durumdan çok zarara uğramaktadır.dünyada dış ticaretin yarisi vergi cenneti ülkeler üzerinden yapılmakta.

      Sil
  13. iyi akşamlar hocam ,
    dolar kurunun baskılanmış olduğundan bahsediliyor. doların adil kur değerini
    hangi veri üzerinden hesaplamak gerekir ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bunu ancak enflasyon ve faizler tek haneye düştüğünde anlayabiliriz.

      Sil
    2. Seçimden sonra göreceğiz adil değeri.

      Sil
    3. Yıllardan bu yana gerçek, reel dolar kurunu merak ediyorum. Ben 2025/2020 5 yıllık basit bir altın/dolar kuru ortalama hesabıyla 56 TL olarak buluyorum. Sizden bunun cevabını alabilir miyiz? Bu politik baskı kalktığında sanırım 17. sıradan 20-25. sıraya da düşebiliriz. Total GDP 1,110x10^9 $ Kişi başı da GDP 12,910 $ 'a düşüyor. Rüya bitiyor.

      Sil
  14. Hocam kusura bakmayıniz da haka tüik verilerini baz almaniza gülüyorum.

    YanıtlaSil
  15. Turkiyenin tüm iktisadi verileri yalandir. Kurlar da olduğu gibi. Zaten enflasyon yalansa diğerleri de direkt be endirekt olarak yanlıştır yalandir. Kamu borç stoku nun gsyh ye orani daha yüksektir. Dis borçlar daha yüksektir. Zaten türkiyede borç kağıtları vs gibi finansal enstrümanlar çoğunlukla nama değil hamilinedir. Mesela tcmb turk lirasi basiyor. Her biri borç senedi işlevi görür. Ama nama değil hamiline 'dir. Yani tasiyana 'dır. Gerçi global bazda merkez bankalarının bastığı paralar öyledir. Doğal olarak dünya ekonomisinde borcluluk hacmi göründüğünden fazla olabilir. Aşırı finansal genleşme beraberinde ekonomilerde borçlanmaya dayandırılmış iktisat tabanları yarattı.

    YanıtlaSil
  16. Hocam , geniş işsizlik oranı ve dış borç stoku altından kalkılamaz şekilde artarak gidiyor. Bu bir girdap .

    YanıtlaSil
  17. Merhaba hocam ilk defa yorum yapıyorum Türkiye' nin milli geliri 2020 de 720 milyar dolar iken 2025'de 1 trilyon 569 milyar dolara yükseldi? 5 yılda 2 katı milli gelirimiz yükseldi Endonezya'yı bile geçtik

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İki üstte yer alan Hüseyin Beyin yorumunu okursanız o mucizenin bir illüzyondan ibaret olduğunu göreceksiniz.

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

İkinci Varlık Vergisi Faciasına Doğru

II. Abdülhamid ve Osmanlı Maliyesinin İflası

Osmanlı'dan Devraldığımız Borçlar