Bir Haftada Neler Oldu?
Öncelikle başlıca piyasa
göstergelerinde nasıl değişmeler yaşandığını bir tablo ile gösterelim.
Piyasa Göstergelerindeki
Değişmeler
Piyasa Göstergesi
|
28.11.2016
|
2.12.2016
|
Fark (%)
|
USD / TL Kuru
|
3,4154
|
3,5207
|
3,08
|
Euro / TL Kuru
|
3,6193
|
3,7535
|
3,71
|
Euro / USD Paritesi
|
1,0585
|
1,0661
|
0,72
|
Altın (USD/Ons)
|
1.189
|
1.176
|
-1,12
|
Brent Petrolü (USD/Varil)
|
48,24
|
54,09
|
12,13
|
BIST 100 Endeksi
|
74.990
|
73.391
|
-2,13
|
USD Endeksi
|
101,31
|
100,74
|
-0,56
|
ABD 10 Yıllık Tahvil Faizi (%)
|
2,348
|
2,383
|
1,49
|
CDS Türkiye Primi
|
295
|
308
|
4,41
|
Gösterge Faiz (%)
|
10,62
|
10,93
|
2,92
|
TCMB Ortalama Faizi (%)
|
8,09
|
8,3
|
2,60
|
Tablo bize bu haftanın finansal
piyasalar açısından oldukça çalkantılı geçtiğini gösteriyor. En büyük değişim
Brent petrolün varil fiyatında ortaya çıkmış. Onu Türkiye’nin risk primi (CDS
primi) artışı ve TL’nin Euro ve USD karşısındaki değer kaybı izlemiş.
Dış Etkiler / İç Etkiler
TL, Dolara karşı değer kaybetmeye
başladığında bu kaybın ne kadarının dış, ne kadarının iç etkenlerden
kaynaklandığı sorusu gündeme gelir. Bu ayrımı yapabilmek için dışarıda yaşanan
olaylara ve onların Dolara olan etkilerine baktıktan sonra Dolar endeksi ve
ticaret ağırlıklı Dolar Endeksindeki değişimle TL’nin değer kaybının
karşılaştırmasını yapmak ve ek olarak ABD Hazine tahvillerinin (özellikle de 10
yıllık tahvillerin) faizine bakmak gerekir. Bir de Türkiye ile aynı kategoride
değerlendirilen gelişme yolundaki ülkelerin para birimlerinin Dolara karşı
değer kayıplarıyla TL’nin kaybını karşılaştırarak durumu analiz etmek doğru
olur. Eğer TL, benzer ülke paralarının değer kayıplarından daha fazla bir kayıp
yaşamışsa o zaman bu farkın iç gelişmelerden kaynaklandığı anlaşılır.
Önce bu hafta neler yaşandığını
sıralayalım: ABD’de haftalık işsizlik başvuruları bu yılın Haziran ayından beri
en yüksek düzeyine ulaştı (268 bin başvuru.) Ekim ayında 51,9 olan ABD ISM
endeksi Kasım ayında 53,2’ye yükseldi. Bu gösterge, ABD ekonomisinde canlanma
olduğunun işareti olarak kabul ediliyor. Haftanın son günü gelen istihdam
verileri ABD’de tarım dışı istihdamın Kasım ayında 178 bin kişi arttığını
gösterdi. Bu sayı beklentiye (180 bin) oldukça yakın. Öte yandan yine ABD
istihdam verilerine göre işsizlik oranının Kasım 2016 itibariyle yüzde 4,6’ya
gerilediği ortaya çıktı. Bu oran, ABD ekonomisi için doğal işsizlik oranı olarak
kabul edilen sınırın içinde bulunuyor. Türkiye’de yatırım yapmış olan
yabancılar 21 - 25 Kasım haftasında 11 milyon Dolarlık hisse ve 969 milyon
Dolarlık DİBS sattılar, buna karşılık 25 milyon Dolarlık Özel Sektör Tahvili
aldılar. Bir yandan Avrupa Birliği ile restleşme sürerken bir yandan da
başkanlık sistemi konusunda AKP ile MHP arasında anlaşma sağlanması noktasına
gelindi.
Gelişmelerin TL Üzerinde Yarattığı Etki
Dolar endeksi son bir haftada
yüzde 0,56 oranında değer kaybetmiş bulunuyor. Buna karşılık ABD 10 yıllık
tahvil faizi yüzde 1,49 dolayında artış göstermiş. Bu durumda dış etkenler TL’nin
değer kaybında az da olsa etkili olmuş demektir.
Türkiye’ye benzer konumda
gelişmekte olan ekonomilerin para birimlerinin 28.11. 2016 ile 02.12.2016
dönemini kapsayan bir hafta boyunca USD’ye karşı verdiği tepkiye bakalım. Bu
ekonomiler arasından seçim yaparken Türkiye’nin bulunduğu bölgeden 2 ülke (Çek
Cumhuriyeti ve Polonya), Latin Amerika’dan 2 ülke (Brezilya ve Meksika) ve
Asya’dan 2 ülke (Rusya ve Endonezya) seçtik.
Türkiye
|
Brezilya
|
Meksika
|
G.Afrika
|
Rusya
|
Endonezya
|
Çek. Cum.
|
Polonya
|
TL
|
Real
|
Peso
|
Rand
|
Ruble
|
Rupiah
|
Koruna
|
Zloti
|
-3,08
|
-1,99
|
-0,24
|
-1,97
|
1,40
|
0,15
|
0,41
|
-1,05
|
Bu para birimlerini (TL hariç)
bir sepette toplar ve kayıp ve kazançların ortalamasını alırsak Dolara karşı yüzde
0,47’lik bir ortalama kayıp karşımıza çıkıyor. Oysa aynı haftada TL’nin Dolara
karşı kaybı yüzde 3,08’dir. Yani TL, benzer ekonomilerin para birimlerinden çok
daha fazla değer kaybına uğramış ve dolayısıyla gelişmekte olan ekonomilerin
para birimlerinden negatif olarak ayrışmış bulunmaktadır.
Bu bir haftada Türkiye
ekonomisinde ek bir olumsuzluk yaşanmadığına göre TL’de Dolara karşı görülen
kaybın ağırlıklı nedeninin piyasalarda olumsuz etki yaratan siyasal konular olduğunu
söyleyebiliriz.
Not: Bu yazıda kullanılan
veriler 02.12.2016 Cuma akşamı saat 18,45 itibariyle geçerli olan verilerdir.
Hocam bu bist in tüm nakdi varlıkların tl ye çevrilmesinin türkçe açıklaması nedir
YanıtlaSilBen bu topa girmeyeyim.
SilKopru ucretlerinde topa da giriyordunuz pas da atiyordunuz ama? BIST'in gideri dolarlami ki, dolar varliklari var. Hadi koprunun kredisi yabancilardan diye oyle bir durum vardi. BIST niye parasini dolarda tutsun ki.
Silİyi işte tutmasın.
SilHocam uygun bir şekilde girin biz de merak ediyoruz
SilBist in hangi gelirleri var ki dolarda tutuyor da tl ye geçiyor ?
SilYani eğer elinde dolar varsa ve buna herhangi bir nedenle ihtiyaç duymayacaksa TL'ye dönemsi normaldir. Esasen o zaman şimdiye kadar niye dolarda durduğu da ayrı bir sorudur.
SilHocam bir öğrenci olarak aydınlatır mısınız? Adsız ne demek istedi?
SilVerdiğiniz cevap merakımı daha da arttırdı
Teşekkürler
hocam bu tip hükümetin doları bozdur kampanyaları -ki tüketici zaten bunu dinlemeyecektir bir faydası olmayacaktır- çıkarması ve bistin bu duyurusu, yabancı yatırımcıyı yani şuan ihtiyaç duyduğumuz sıcak parayı daha hızlı kaçırmaz mı? bu bizi daha kötü bir duruma düşürmez mi?
Silhocam diğer para birimleriyle karşılaştırılınca tl nin değer kaybında çok uçurum var, meksika pesosundan bile 15 kat fazla değer kaybetmişiz neden böyle gerçekten geri kalanı siyasi sebepler diyerek geçiştirilebilir mi? bilmediğimiz başka şeyler mi dönüyor? bakıyorum sadece gün içerisinde (2 aralık 2016) kur 3.48 ' den 3.59 'a geliyor ve kısa sürede tekrar 3.52 seviyelerine düşüyor bu bana hiç mantıklı gelmedi.ayrıca bist aldığı kararın sebebi olarak cumhurbaşkanı'nın sözlerini işaret etmesi yabancı yatırımcıyı daha tedirgin etmez mi? kafamda deli sorular hocam.
Silbir de konudan bağımsız çok genç gösteriyorsunuz hocam bunun sırrı nedir 1950 doğumlu olduğunuzu öğrendiğimde çok şaşırdım :) allah sağlıklı,huzurlu ve uzun ömür versin.
BIST'in hangi nedenle doları olduğunu bilmiyorum. Ama hangi nedenle olursa olsun eğer dolarla yapacağı veya yaptıracağı bir işi yoksa dolar tutmasının bir anlamı olmaz.
SilHocam kriz başlarmı? Dolar nasıl düşer?
SilBu durum karşısında ne yapmamız gerekiyor Mahfi Bey?
YanıtlaSilBen de bilmiyorum. Bazı durumlar vardır bataklığa düşmüş gibi olur insan. Çırpındıkça batar. Bu gibi hallerde mümkünse kıpırdamadan bir yardım gelmesini beklemek gerekir. Aklıma daha iyi bir çözüm gelmiyor ne yazık ki. Çünkü mesela MB faizi tekrar artırsın desek bu demeçler, restleşmeler bitmeyecek ki. O zaman faizi artırmanın da bir yararı olmayacak. Kerhen artırılan faiz işe yaramaz ki.
SilHocam, Biz köprüden önceki son çıkışı kaçırdık. Daha da kötüsü cebimizdeki 10 lira ile boğaziçi köprüsünden Avrupaya geçmeye niyetlenmişken kendimizi Osmangazi köprüsünün girişinde bulduk. Görünen o ki, en iyi ihtimalle Türkiye ekonomik bağımsızlığını tamamen, koşulsuz olarak ve çok uzun bir süre bizi bu krizden çıkaranlara devretmek zorunda kalacak.
SilYeter artık bu işe el atıyoruz.
SilA.A. Ekonomi Devrimi
TL sabit kalsın hedef bu olmalı
Hımmm
TL para birimini bor gramına sabitleme yapsak.
MB. dolar rezervi bir gecede piyasada satıp tl ye çevirsek.
Sonra bor madenine sabit değer biçelim.
Dolar gitti TL düştü 2.68 e
2.68gr bor = 10 TL
Madeni para birimine geçip kagit para kaldırıyoruz desek piyasadaki tüm kagit ve metal paraları toplarız
1 TL içinde 0.268 gr bor madeni olan alaşım ile metal para ürettik
5 tl içinde 1.34 gr
10 TL içinde 2.68 gr
20 TL içinde 5.32 gr
50 tl için 13.4 gr
100 tl için 26.8 gr
200 tl icin 53.2 gr
Sonra
BOR Madenini biz paramızda kullaniyoruz. Bizden bor almak isteyen bundan sonra paranızı alsın
BOR SATIŞIMIZ DURDU ULUSAL GÜVENLİK NEDENI ILE MILLILESTI.
ne dersiniz hocam
Çözüm
SilÖnce
0.025 gr bor içeriği = 1 TL
0.05 gr bor içeriği = 5 TL
0.1 gr bor içeriği = 10 TL
0.25 gr bor içeriği = 25 TL
0.5 gr bor içeriği = 50 TL
1 gr bor içeriği = 100 TL
2 gr bor içeriği = 200TL
bu şekilde darphanelerde paranızı bastık stok ettik
SONRA
piyasadaki bütün kağıt para ve metal paralar EKONOMI DEVRIMIMIZ için değişecektir son değiştirme zamanı 3 ay.
Paraları metal bor içerikli yaptık
SONRA
Güvenlik gereği yüzünden BOR MADEN SATIŞIMIZ durmuştuŕ.Bizden bor madeni almak isteyen kişiler metal paranızı almak zorundadırlar. Ister lerse almasınlar para birimimiz bora endekslendi.
MB döviz rezervi 100 milyar usd ise
Takriben 3.5 ile çarp
350 milyar TL
yani
350 milyar x 0.025 = 8.750.000.gr bor içerikli yeni metal TL
Bunu nasıl istersiniz 100 tl değeri de metal para ile 4.375.000 gr
4375 kilo ya da 4,375 ton ham bor.
Nasıl fikir hocam
Dünyada kagit paranın hangi millet olursa olsun karşılığı yoktur.
borun fiyatı tlden daha mı az spekülatif... birde o kadar bor piyasaya sürülürse ne olur? bu blogu okuyorsunuz ama nerenizle?
SilHoca elinize sağlık. Size bir sorum olacak? Maalesef iyimser düşünemiyoruz. Oldu ki 1 Dolar 4 TL oldu (ki cumhurbaşkanı faizleri indirin dedi indirilecek bir de FED faiz arttırımına giderse ve BOTAŞ gibi enerjide ödemeler gerçekleşirse 4'ün üzeri bile olabilir) Türkiye'ye neler olur? 90'lara döner mi durum?
YanıtlaSilSelam emre bey
Sil14 yıllık iktidarlarının ilk on yılı 90'lara dönmediyse gelişen ekonomilerdeki dolar bolluğudur. son 3 yıldır maalesef zaten doksanlara dönmüş durumda türkiye ekonomisi. Bunun fark edilememesinin temel sebebi petrol fiyatlarındaki gevşemedir diye düşünüyorum. Hocanın eski yazılarına baktığımızda ülkemizin 2009'dan beri yerinde saydığı açıkça görülüyor. Hatta Dolara endeksli kişi başına düşen gelire bakarsak fakirleşiyoruz bile denilebilir. Kısacası hocanın bahsettiği yapısal reformlar hayata geçirilmediği sürece 90'lara da döneriz, 70'lere de.
Hürmetler...
Hocam, BIST 'in varlıklarını TL' ye çevirmesi yabancı yatırımcı açısından nasıl algılanır ?
YanıtlaSilPek etkisi olmaz. Sonuçta bu bir kurumun tercihidir. Yabancı yatırımcıyı asıl etkileyen piyasayla kavga eden üsluptur.
SilMahfi hocam sizin yorumunuz mu yoksa başka birinin mi hatırlamıyorum ama ilginç geldi. Deniyor ki BİST gelirlerini neden BİST te değil de başka bir yerde değerlendiriyor. Kendi firmasına güvenmeyen patronun rakip firmaya parasını yatırması gibi bir şey değil mi bu :)
SilMakaleniz için çok teşekküler hocam.nacizane fikrim merkez bankası 300-400 baz puan faiz artirmadikça dolar 2016 sonunda 3.80'i geçer. inşaat firmaları batmasin diye faizler dusuk tutuldu ve tüm reel sektörü ateşe attılar maalesef.
YanıtlaSilMB faizi artırsa da kerhen artırılan faiz bir işe yaramaz.
Silsayın hocam, hükümet herkese dolar satın tl ye geçin, altın alın diyor.bizim ihracatımız,ithalatımız,dış borçlarımız dolar-euro olduguna göre bu sorunu çözecek mantıklı bir yaklaşımmı sizce.saygılar, selamlar, iyi akşamlar sayın hocam
YanıtlaSilDeğil ama bu ortamda mantıklının görüşü mantıksızın görüşü birbirine karışıp gidiyor.
SilHababam sınıfı tatilde. Body Ekrem ata biner ve at kontrolsüz halde ormanın içinde deli gibi koşturur ve perişan vaziyette geri döner.
SilBody Ekrem TL dir. At usd, dış mihraklar, Fed olabilir. Gidişat atın insafına kaldı gibi gözüküyor.
Mahfi Bey Merhaba
YanıtlaSilBu tempoyla gidersek döviz mevduata daha düşük bir kur seviyesinden el koyulması riski olabileceğini düşünüyor musunuz?
Çünkü son günlerde hükümete yakın görüş sergileyen ekonomistler çok sık brüt rezervden ve bu rezervin tamamını harcanabileceğinden bahsetmeye başladı.
Saygılarımla
Kemal
Bilemiyorum tabii ama o kadar olmaz diye düşünüyorum.
SilBence BIST istedigi karari alabilir yeter ki gorevleri dahilinde rasyonel bir karar olsun. Yani klasik soru: Ne Yapmali mi Ne Yapar mi?
YanıtlaSilKararin rasyonel oldugunu desteklemek icin de kurum simdiye kadar neden ve hangi kosullar da dolar veya TL tuttugunu aciklamali. Sonra da neden bu donemde dolar tutmaktan vazgectigini aciklamali. Ve BIST kurumu olarak bu davranis gorevleri ile ortusuyor mu? Yani BIST in gorevleri arasinda ne var bu davranisi rasyonalize eden.
Çok doğru. Madem dolar tutuyordu bir nedeni olmalı.
Silbence bizim diger tüm riskleri bir kenara koyarsak,olayların bu safhalara gelmesinin en büyük sebeblerinden biride hükümetimizin hem iç muhalefete hem dış muhataplarımıza karşı tutundugu sert ve posta koyar ,rest çeker uslubudur.dolar belki yine artardı,ekononomi yine sallanırdı ama bu kadar yüksek olmazdı bence.düşünün tl suriye parasına karşı bile deger kaybetti.hükümetimizin en büyük sorunu uslup ve iletişim sorunudur.bu halledilmeden işler zor gözüküyor kanımca.
YanıtlaSilDoğru. Bu sorun çözülmeden ekonomi politikasına girişmenin hiç bir yararı olmaz.
SilSayin hocam, peki ülke olarak bir daha böyle bir durumla karsilasmamak adina gerek ülke gerek neler yapmaliyiz? Bunu bir makale ile anlatabilir misiniz?
YanıtlaSilŞimdiye kadar yazdığım makalelerin neredeyse % 80'i bu sorunun yanıtına yönelik zaten.
SilMerhaba,
YanıtlaSilEmeklilik fonlarında eurobond fonlar hakkındaki fikrinizi alabilir miyiz?
Normalde faiz artarken tahvil getirisi azalır fakat sanırım döviz artısı nedeniyle o da tıpkı altın gibi artıyor.
Ayrıca Cds artısının eurobonda etkisi nedir?ne zaman getirisi negatife gider? Bu konudaki bilgiler çok kısıtlı.
Yakında otomatik katılım da geliyor toplum için onemli bir konu bence.
Saygılar.
BES uygulaması yararlı bir uygulama ama otomatik katılımda herkesin devam etmesi beklenmemeli. Özellikle mavi yakalılarda ücretler yüksek olmadığı için çok ayrılan olur.
SilHocam Eurobond kısmında da yorum yaparsanız çok sevinirim. Saygılar.
SilHocam insanlarin paralarini tl ye çevirmesinin ir faydası olur mu? Merak ediyoruz. Şimdiden teşekkür ederim.
YanıtlaSilTabi ki olur. Ama dolar almalarını engellemenin yolu internetten kampanyalar düzenleyerek değil siyasi ve ekonomik rahatlatıcı kararlarla olur.
SilBu konuda yazı yazdım. Bir sonraki yazım ona bakın derim.
SilTeşekkurle hocam okudum yazinizu
SilMerhaba,
YanıtlaSilEurobond konusundaki tahmininizi ogrenebilir miyiz?
cds artıyor faiz artıyor ama sanıyorum tıpkı altın gibi kur nedeniyle eurobond getirileri de artıyor.
Getiri ne zaman negatife doner hangi kriteri izlemeliyiz?
Ben emeklilik fonu için soruyorum otomatik katılım ile bence bir çok kişi de merak edecektir.
Saygılar
Hocam özel sektör hangi devlet kurumlarından dolarla borçlanıyor?
YanıtlaSilBankalar.
SilAdam istiyor ki hem faiz hem döviz hem de enflasyon alayı aynı anda düşsün..
YanıtlaSilBahanesi çok güzel ama "gelişmiş ülkelerde düşük bizde yüksek o zaman biz de düşürelim". Batıya karşı ama iş faize gelince bir anda batılı olmak istiyor.
SilNe çare ki faiz dışındakiler emirle düşmüyor. Emirle düşen faiz de ötekilere zarar verince emirle tekrar yükseltiliyor.
SilHocam vatandaşın doları bozdurması kuru ne kadar etkileyebilir ki ama hükümetin bu kadar rahat demeç vermesine anlam veremiyorum bu krizde bize teğet geçecekmiş eğer geçer de etkilenmessek ekonomide yeni bir çağır açarız heralde 😀 hocam kurun bu şekild e yüksek olucağını düşünürsek yakın vadede etkisi enflasyonun daha da yükselmesi mi olur sizce ? Hocam bu arada iyi ki varsınız siz hep yazın yorumlara verdiğiniz cevapları bile tek tek okuyorum benim için hepsi altın değerinde
YanıtlaSilDaha önce de teğet geçmedi. Ekonomi yüzde 4,7 daraldı. Resesyondan çabuk çıktık Fed sayesinde.
SilÇok teşekkürler.
SilKurun etkisini enflasyon üzerinde göreceğiz, bir süre sonra faizde ve başka alanlarda da göreceğiz. Rahat görünmeye gelince. O da mezarlıktan geçerken ıslık çalmaya benziyor.
Hocam Makro-Ekonomi kitabınızda beklentilerin neredeyse maddi olgulardan bile daha fazla etki gücüne sahip olabileceğini, Ekonomide Analiz kitabınızda da politikaların çelişkilerle dolu olduğundan bahsediyorsunuz. Bu yaklaşımlara göre:
YanıtlaSil1) Diyelim faizleri düşürdük; kur nedeniyle Usd/TL, Eur/TL cinsinden açık pozisyonlarının karşılığı ve riskleri zaten gün geçtikçe daha da artan Türk özel sektörü ya da Türk girişimcisi hangi fon arz edene ya da bankaya sırf faizler düştü diye daha çekici gelsin ki ?
2) Diyelim yine faizleri düşürdük; bu sefer beklentimiz tüketimin, sektörün canlanması vs. İyi de iktisadi aktivitelerin yavaşladığı(Tüik dış ticaret hacmi verileri: 2014 -%0.9, 2015: -%12.2 2016: Daralma devam ediyor), İşsizlik endişelerinin arttığı (2009'dan beri en yüksek seviyede; %11,3,Kasım;Tüik), tüketici güven endeksinin %68' lere kadar gerilediği(Tüik,2016) konjonktürde kim, hangi vatandaş neden daha fazla borçlanmak veya tüketmek istesin ? Faiz indirimlerinden bağımsız olarak daha farklı bir tüketici beklentisi ve davranışı yerleşmiş ve Faiz-tüketim-yatırım korelasyonu kopmuş olamaz mı ? Bütün suçu hemen faize atmak gerçekleri eğip büküp teoriye uydurmak değil midir ? Kredilerin yarısı uzun vadeli (konut kredisi); yani ''Gelecekte ki gelir bile tüketilmiş.''
Sadece faiz indirimlerinin yada artırımlarının bir iktisadi aktiviteyi canlandıracağından nasıl bu kadar emin olabiliyoruz ? Faiz yükselse ne olur, yükselmese ne olur artık ?
Örneğin FED; 2016 enflasyon görünümünün 2017 enflasyon beklentilerini şekillendirmeye başlamasıyla birlikte silahı eline alıyor. Tetiği çekti çekecek. Biz ise enflasyon yükseldi, kur yükseldi, yükselt o zaman faizi büyüsün ekonomimiz; enflasyon düştü, haydi düşür o zaman faizi uçsun ülkemiz basitliğine indirgiyoruz ekonomi bilimini. Analitik düşünemiyoruz sanki ?
Bence sorun ekonominin ötesinde siyasi boyutta artık. Ekonomik önlemlerle müspet bir sonuç alınabileceğine inanmıyorum. Siyasetteki gerginlik azalmadıkça ve aklın sınırlarını zorlayan açıklamalar gelmeye devam ettikçe dolar bazında fakirleşmeye devam edeceğiz. Bu dolarla işi olmayan tüketiciye enflasyon olarak yansıyacak. Üretim maliyetlerini de arttırdıgından ihracatçı için kur avantajı sınırlı olacak.
SilSon tahlilde siyasi tansiyon düşmez ise ve tek adam rejimine doğru hızla sürüklenip gidersek zaten uçurum kenarında olan bizler tepe taklak düşeceğiz.
Hocam saygılar
Çok güzel derlemeler ama konunun analitik düşünememekle ilgisi gerçekten azalmış durumda. İki mesele var: Bir; bırakın analitik düşünmeyi biz düşünemiyoruz bile. İki; Engin beyin dediği gibi konu ekonominin boyutundan çok öteye geçmiş durumda.
SilBöyle bir ortamda para veya maliye politikası araçlarını doğru kullansak bile bir çözüme ulaşamayız.
Hocam ntv deki geri sayın programınızı canlı olarak izleyemiyorum ntv sitesinde de bulamadım videoları yükleniyor mu acaba videolar
YanıtlaSilhocam bu gidis nereye
YanıtlaSilİyi bir yere olmadığı kesin.
Silpareto optimumu gerçekleştirlebilir bir şey mi?
YanıtlaSilTeoriler ve hipotezler gerçek dünyada olan şeylerin gözlemlenerek bir model çerçevesine oturtulmasından ibarettir.
SilHocam sabit döviz kuruna geçip genişletici maliye politikası uygulansa nasıl olur sizce?
YanıtlaSilKüresel sistemde cari açık veren bir ekonomide kuru sabit tutma şansı sıfır.
SilDolar arttı artık daha çok kazanıyoruz. 1 ay önce tanesini 32 Liraya ihraç ederken artık 36 Lira kazanıyoruz. Yurt dışından ürün ithal edip burada komisyonculuk yapanlar düşünsün. Üreten çalışan adam her türlü kazanıyor.
YanıtlaSilEvet ama artık daha az satış yapıyoruz. Dış pazarlarımız daralıyor. Bence yorumunuz kısmen doğru. İthal mallar pahalılaştıkça yerli üretimci rekabet edebilir duruma geldi. Örneğin ülkemizde satılan ünlü marka giysiler Bangladeş te üretiliyor. Kur çok yükselince belki işi yerli yerli tekstilciye verirler.
SilNe sattığınızı yazsanız daha iyi anlayacağız nasıl kazandığınızı.
SilÇok güzel yazı hocam Teşekkürler
YanıtlaSilTeşekkürler.
SilHocam siz diyorsunuz ya yatırımları faizle beraber daha çok güven ortamı belirler diye bunu keynesyen yatırım fonksiyonu olarak düşünürsek güven ortamı ile belirlenen yatırım otonom yatırım, "bi" ise faize bağlı yatırım mı olur?
YanıtlaSilMerhaba Mahfi Hocam,
YanıtlaSilYazılarınızı severek takip ediyorum. Sizce önlem olarak banka hesaplarında bulunan dövizlere karşı yaptırım (negatif faiz , kesintiler ya da TL korunumu KHK gibi gerekçelerle tl ye çevirtme vs) uygulanabilir mi? Uygulanır ise sonucu ne olur? Teşekkurler, Saygılarımla..
2015 yilinda doviz 23% artti, bu tedbirler uygulandi mi? 2016 yilinda kurun en dusuk oldugu noktadan (2.80) alsak 3.50 kur icin 25% artmis olacak. 3.0'dan alsak 16% artmis. MB doviz rezervleri de 2015'ten daha yuksek. Neden bahsettiginiz tedbirler uygulansin?
SilKimse tasarruf yapmaz, ülkeye getirilen paralar da dışarı kaçar.
SilHocam,
YanıtlaSilDiyelim ki bankada döviz hesabım var. Banka zaten o parayı işletiyor. Döviz ihtiyacı olana kredi vs veriyor. Dövizi bozdurun demenin mantığı ne anlamış değilim? Belli ki yabancılar TL den çıkıp kaçıyorlar. Ben bozdurunca dövizi alıp gidecek; bu sefer bende de döviz kalmayacak. Memlekette döviz olmayınca yine gidip yabancı bankalardan faizle kredi alacağız. İçeride döviz kalmayınca riskimiz-ihtiyacımız arttığı için daha yüksek faizle kredi almak zorunda kalacağız.
Tasarruflara müdahale etmek doğru değil bence.
Hele altın alın demek, parayı ekonomik sistem dışına çıkarmak ve dolaşımını yavaşlatmak krize tuz biber ekmek değil midir?
Adsiz cok dogru soylemissin, aynen oyledir. Yazdiklarinin tamamina katiliyorum.
SilAltin almak parayi ekonomik sistemden cikarmiyor, bankalarin cebinden cikartiyor.
SilDoviziniz var, bozdurdunuz tl yaptiniz. Banka o dovizi alacak borcunu odeyecek (Turkiye'nin dis borcu 75% oraninda bankalarindir). Siz ya bankadan altin alacaksiniz, ki bu fiziksel altin olmayacak ancak banka bir kismini fiziksel altin olarak MB'nin kasasina koyacak altin rezervi artacak, para gene bankanin cebinde kalacak, ya da gideceksiniz kuyumcudan altin alacaksiniz, kuyumcu o parayi kullanacak, ekmek alacak, sut alacak, para sistemin bizzati icinde kalacak. Para dolasima girdikce milli gelir artar. Belki bankalar kredi vermek icin kaynak bulamaz ancak zaten o para piyasada kaldigi icin borc ihtiyaci da duyulmaz.
Bankalar aracı kurumlardır elçidir. Tasarruf sahibi ile yatırımcı arasında aracılık yapar. Banka döviz ile kredi alıp TL ile yatırımcıya kredi verirken o ince yazılarda özetle "Ben elçiyim, elçiye zeval olmaz; birşey olursa krediyi geri çağırırım" diyor. Aracılara takılmayınız, asıl oyunculara yoğunlaşınız. Asıl oyuncular tasarruf sahibi ve yatırımcıdır.
SilBenim için -tasarrufçu için- Altın almak demek; gidip kuyumcu sarraftan fiziki altın alıp onu elbise dolabında (yastık altı) saklamak demek.Bankaların Altın hesabı fasa fiso işler. 100 gr (fiziksel) altın yatırınca yıl sonunda bana 103gr (fiziksel) altın vermediği sürece dönüp bakmam bile.
Bence kafanız fazlasıyla karışmış. Neden sonuç ilişkilerini kaybetmişsiniz.
Kuyumcuya verdiğiniz para neden ekmek süt oluyor? Adam o altını kendi mi üretiyor da sizin verdiğiniz parayı Türk ekonomisine dahil etsin? O da kendine maliyeti neyse o bedele altın alıyor satmak için. O altın nereden geliyor? Türk madenlerinden mi? Hayır, dışarıdan geliyor ve o da dolarla alınıyor. Dünya'ya Türk lirası vererek altın almak gibi bilmediğimiz bir durum mu var? Kısacası altın aldığınız da da paranızı yurtdışına göndermiş olursunuz. Altın alıp satanların Türk ekonomisine bir katkısı yok.
SilAdsiz 01:54. Hem yanlis, hem eksik hem de yanli bir yorum. Kuyumcu altin satti, gitti ekmek sut aldi, iyi guzel. Dukkandaki altinlar bitince ne olacak? Harc bitti yapi paydos diyip dukkani kapatacak mi yoksa gidip yeni altin mi alacak vitrine koymak icin? Yeni altin nereden gelecek? Turkiye'nin altin ithaline ne kadar para harcadigini biliyor musun? Turkiye altin talebini karsilamak icin altin ithal ederken ne odeyecek? Yeni altin'i ithal ederken dolar mi verecek yoksa bunun parasini gazoz kapaklariyla'mi odeyecek? Musteri dolari altin'a cevirmek icin dollar satti gitti altin aldi, TC altin tapebini karsilamak icin bu dolarlari kullandi, dolarin yurt disina cikisi hizlandi ama yerine degerini koruyup koruyamayacagi belli olmayan altin geldi. Iyi mi oldu yani simdi?
SilBu konuları kapsayan yeni bir yazı yazdım.
SilAdsiz 13:50, bankalar kar amaci guden ticari kuruluslardir. Diger yorumlariniza katilmiyorum. Bankalarin altin hesabi niye fasa fiso onu da anlamadim, banka sene sonunda 103gr altin verirse kazan dogurdu demis olur, isin sonrasini biliyorsunuz herhalde.
SilAdsiz 13:59, cunku kuyumcu da yasayan birisi ve ticaret yapiyor. Adam altini uretmiyor ama, altini birikimi olan diger tasarruf sahiplerinden aliyor, dugun yapandan, ev araba almak icin ziynet esyalarini bozdurandan mesela. Bu altinlar da belki bu ulkeye altin USD karsiligi 1 dolarken girdi, bilemezsiniz, altin zamanla bozulan bir madde degildir. Turkiye'de ben 5bin ton olduguna inanmiyorum ama soylenen bu kadar, 'yastik altinda' altin var. 5bin ton demek bugun Almanya merkez bankasindan daha fazla altin demektir, ve Almanlar altini sever.
Mig29 16:00, Yukarida bahsettigim gibi, altin bozulan, tukenen bir madde degil. Belki binlerce yil once bu topraklara gelmis altin da olabilir, daha yeni ETF'nin sattigi fiziksel altin da. Kuyumcu her sattigi altini ithal etmiyor anlayacaginiz. Turkiye'ye zaten dolar geliyor, 150 milyar dolara yakin ihracat yapiyoruz. Ancak bu dolarlar bankada bekleyince ne oluyor? ABD enflasyonu kadar deger kaybediyor. ABD'de enflasyon artarsa altinin USD degeri artar. Eger elinizde altin varsa ne olur peki? Gramaji mi duser? Hayir. Altin ayni altin olarak kalir, ama USD degeri artar, dolara ihtiyaciniz olursa da satarsiniz. Diger turlu dolara ihtiyaciniz oldugunda daha fazla calismaniz gerekir, altin da alamazsiniz cunku altinin degeri artmis olur.
Altinin degerini koruyup koruyamayacagini belirsiz saniyorsunuz belli ki ama altinin binlerce yillik tarihi bir inceleyin. Dunya'da altindan daha uzun sure satin alma gucunu koruyan baska hicbir sey yok. Yarisabilecek tek para birimi Ingiliz sterlinidir, o da son yuz yilda tum itibarini yitirdi.
Yine hatalı yorumlar. Neyse hoca yeni yazıda tek tek anlattı ve cevap belli oldu. Bu arada bankada duran dolar neden ABD enflasyonuna tabi anlayamadık. Bu durum sadece ABD'e yaşıyor ve tüketim/yatırım yapıyorsanız geçerlidir.
SilAnlamadığım konu şu neden insanlar surekli ya iktidarı ya muhalefeti ya da baska birilerini eleştiriyor. Bence en büyük sorun uretmiyoruz! Ürettiklerimizin çoğunda da ara malları ve yatırım mallarını ithal ediyoruz. Maalesef ben kendimde dahil olmak üzere Ülkece tembeliz ve tüketim aşkıyla yanıp tutuşuyoruz iki yildir kpssden atanıp devlet memuru olacağım diye uğraşıyorum ama hiç uretime destek verecek bir düşünceye girmiyorum. Elbette siyasi ve diğer bir çok neden var ama bence en önemli sorun tekrar söylüyorum uretmiyoruz ve tüketim aşığıyiz.
YanıtlaSilsiz eleştiri ne demek onu çözememişsiniz. Sizin bakış açınıza yönelik bir örnek vereyim.
SilÖrnek: A ülkesinde B iktidarı var. B'nin düşünce tarzı üretimin tam kapasitesine ulaşmasını sağlayamayan politikalar güdüyor. Kimse eleştirmiyor ama kimsede durumdan memnun değil. O zaman B yaptığının en güzel politika olduğunu düşünür. B'nin politikasını delip nasıl ek üretime gireceksin eleştirmeden onun yanlışını göstermeden ek üretimi nasıl baaracaksın. Çünkü B en doğru politikayı yaptığını düşünüyor aksini söyleyen olmadığı için yanlışını göremiyor.
Şimdi işin içine birde C girsin;
İki durum oluşur:
1) C iyi yönde eleştirir
1a) B haklı eleştirileri görür bu yönde politikasını değiştirir. Üretim ileri seviyeye taşınır.
1b) B haklı eleştirileri görmezden gelir çünkü yanlışını kabul ederse iktidarının sarsılacağından korkar. Üretim gittikçe geriye düşer politikası sürdürülemez seviyeye iner.
2) C nin eleştirileri çözüm sunmayacağı gibi üstüne hatalıdır. Bu durumda
2a) negatif eleştirilerin üretime katkısı olmaz
2b) B bu yetersiz eleştiriler karşısında yetmez ama en iyisini ben yapıyorum der yine politika değiştirmez. Üretim sürdürülemez vaziyete doğru yol alır.
Gördüğün gibi eleştiri aslında yeni fikirler doğurtma sanıtıdır. Ne zaman ve nasıl kullanıldığı önemlidir. O yüzden eleştiriyi bırakalım üretime geçelim demek pek mümkün görünmüyor.
Benim düşünce tarzım bu. Farklı düşünenler varsa benide eleştirirse sevinirim. Saygılar.
Mülkiyet hakkı tehdit ediliyor, eleştirmeyin mi? Yatırım için uygun ortam olursa, siz yapmasanız bile yabancı firma gelir yatırım yapar, üretim yine olur. İyi bir hukuk sistemi, makul vergiler,iş yapma kolaylığı, güvenlik; bunları kim sağlayacak?
SilHocam, Cumhurbaşkanının doları satıp altına TLye yatırın açıklaması aslında ateşi ve paniği daha da körüklemedi mi? Ne dersiniz?
YanıtlaSilDoğru
SilHocam,geçtiğimiz bir aylık artışı baz alarak yılsonu $4 tl ,Şubat sonu itibariyle 5 tl bekleyebilir miyiz ?
YanıtlaSil5 TL'ye gelene kadar kriz olur.
SilKriz zaten oldu. Hala anlık kalp krizi gibi tek olay bekliyoruz. Bizim hasta hem kalp hastası hem de bir şey yokmuş gibi düğüne gidiyor oynamaya.
SilDoların yılsonunda nereye geleceğini bilmek artık tam anlamıyla mümkün değil. Dışarıdan nasıl etkiler geleceğini iyi kötü tahmin etsek de içeride neler olacağını tahmin edemiyoruz.
SilHocam,
YanıtlaSilParasını döviz olarak bankada tutanlara yıllık %3 TL faizi verilse (yani 1000 doları 1 yıllık vadeli mevduata yatırmış olalım. Kur 3.5 TL. Vade sonunda da 3.7 olsun. Ortalama ağırlıklı kur 3.6 diyelim. Faiz 30 dolar, brüt getiri 30*3,6=108 TL.)
Yatırımcı açısından Sonuç:
1. Yatırımcının ana parasını kur riskinden korunmuş olur.
2. 1000 dolar=3500TL ye 108 TL %3.08 faiz ödenmiş oldu. Yatırımcı 108TL faiz gelirini dolara çevirdiğinde eline 29 dolar geçer ki bu da %2,9 faiz demek. yurtdışına göre iyi bir faize benziyor.
Ülke açısından sonuç:
1. Faizler düşer. TL değerlenir.
2. Döviz bollaşır.
Riskler:
1. TL dolaylı olarak dövize endekslenmiş olur.
2. Tasarruflar döviz cinsinden tutulmaya başlar.
3. Bankalar risk üstlenmemek için döviz üzerinden kredi verirler.
Soru 1: Döviz üzerinden krediyi kim alır?
SilSoru 2: 1 yıl içinde USD'nin 3.6'dan 3.7'ye çıkacağını nasıl hesaplayabildiniz?
Döviz mevduat faizleri, euro da yüzde 1,5 ila 2, usd ise yüzde 3 civarı. Şimdi bu mevduatlara yüzde 3 faiz vererek;
Sil-Faizler basıl düşüyor
-Döviz nasıl bollaşıyor
-TL nasıl değerleniyor
Yani yukarıda yeni ve var olmayan şey ne ben onu anlamadım:)
1. Soru: Eğer ülkenin yatırımları tasarruflardan fazla ise, aradaki farkı dövizle kapatmış yani dövizle kredi kullanmışsınızdır. Hocamın bu sitede konu ile ilgili pek çok yazısı var.
Sil2. Soru: Hesaplamadım; olduğunu farzedelim dedim.
Bakın bütün bu karmaşık yaklaşımların nedeni faizi artırmamak ve onun yerine herkesle kavga edip riskleri artırmaktan kaynaklanıyor. Bu tür karma karılık piyasa dışı işlere gireceğimize riskleri azaltacak biçimde hareket edip faiz olayına karışmasak mesele zaten çözülecek.
SilHocam yazi için teşekkürler.. 1999 da deprem uzmanlarinin popülerliği ile başlayan TV de bilimsel tartisma takibim, 2001 krizi sonrasi sizin, Asaf ve Deniz hoca ile yaptiginiz programla (ekonomi duzelince Ege bey geldi:) devam etti:) su an yine TV de programa basladiniz, diğer hocalarimiz da nezaman yaniniza gelir bilemem ama, tarih tekerrürdur sözünü sürekli yasiyoruz. 2001 yilindan sonraki ekonomik kazanimlarin çoğunu kaybettigimizi düşünüyorum. ben 5 yasimdayken darbe olmus, oğlum 5 yasinda darbe teşebbüsü oldu. sizin de her zaman söylediğimiz gibi temel bilimlerden ve analitik düşünceden uzak calismalar basarili olamaz. neler olacagini hepimiz göreceğiz. fakat tahminlemek için bile geriye donup bakmak yeterli olur düşüncesindeyim. Saygilar.
YanıtlaSilEvet maalesef durum özetlediğiniz gibi.
SilHocam şimdi batsak çıkabilirmiyiz 2001 de ki gibi?
YanıtlaSil2001'de biz krize girdik ama dünya gayet iyi durumdaydı. Şimdi dünya da kötü durumda.
Sil2001 den hemen her açıdan daha kötü durumdayız hem makro hem de mikro iktisadi bakımdan!. 2001 de cari açık daha düşüktü, dış borç stokumuz çok daha düşüktü, reel işletmelerin döviz açık pozisyonu yok denecek kadar azdı, hane halkları tarafında borçluluk oranı sadece % 3,2 idi, 2001 sonrasında neredeyse küresel çapta emisyon patlamaları yaşandı ve bize de oluk oluk para aktı ve tl değer kaybettiğinden ötürü özellikle de ab ye ihracatımız hızla arttı ve bankacılık sisteminin risk algılama ve yönetme kapasitesi arttırıldı. oysa şimdi 1- cari dengen daha kötü 2- reel ekonomi yani esas üretici işetmelerin büyük bir döviz açık pozisyonu var ( en az GSMH nin %25 i kadar ) 3- bankacılık sistemi bana göre bilanço oyunlarıyla saklıyor olabilir ama mevduat / kredi rasyosu 100/124 olmuş ki bu durumda tüm kaynaklarının neredeyse 1/4 ü kadar fazla fonu kredilendirerek aktif büyüme sağlamışlar ama bunun sendikasyon kredilerinin artmasıyla sağlanmış olması büyük olasılıktır ki bu durumda reel sektör kadar olmasa da bankalarda da kur riski taşınıyor bence. 4- hane halkları bazında borçluluk hacmi %63 ü aşmış durumdadır. 5- ekonomi giderek yavaşlıyor ki bütçe gelirlerin daralmaya başlayacak ve kamu finansman gereksinim düzeyi giderek yükselecek ve doğal olarak ileriye dönük olarak kamu borç stoku da şişmeye başlayacak. 6- üçüz açık veriyoruz ve dış dünyanın ve finansal piyasdaların bize dönük risk algılamaları giderek güçleniyor üstelik daha sıcak paranın büyük kısmı piyasamızdan çıkmış değildir.7- küresel boyutta iktisadi yavaşlama belirtileri artmakta ve ticaret daralma eğilimi göstermektedir. 2001 i mumla arayabiliriz. üstelik 2001 krizine girerken sadece 2 yıllık bir sabit kur rejiminin yarattığı bir etkiyi yaşadık oysa şimdi 15 yıllık bir büyük negatif birikimin patlamasının arifesindeyiz adeta!.
SilHocam tl de ki hızlı ayrışmanın aslında Trumpolitikalarının Türkiye'yi etkisiz eleman haline
YanıtlaSilgetireceği beklentisi olduğuna katılır mısınız?
Katılmam. Kabahat bizde.
SilHocam ulusal para ile alışveriş (dogalgaz ödemelerinde)rusya ile uygulanabilirmi? Bunun dövizin kontrolüne bir katkısı olur mu*
YanıtlaSilOlmaz.CB boşuna mı altın diyor?
SilBiz Rusya'ya 5 milyar dolarlık mal satıyoruz Rusyadan 20 milyar dolarlık mal alıyoruz. Aradaki fark olan 15 milyar doları biz Rusya'ya TL olarak ödesek Rusya o TL ile ne yapacak? İsveç'den Almanya'dan alacağı malları TL ile alabilir mi?
SilO zaman bu eylem 5 milyar dolarlık bölüm için uygulanabilir (iyi para). Bu durumda merkez bankasının dış ticarette kullanılabilmesi için ekstradan 2,5 milyar dolar tutarında ruble karşılığı türk parası basması gerekmezmi? Benzer işlemi rusya merkez bankasının da yapması gerekir.
Siltek bir nokta var eğer iki taraf da dolar kullanırsa 20+5 =25 milyar dolar likit gerekirken iki taraf birbirinin parasını kullanırsa 20-5=15 milyar dolar likit gerekecek... yani bir nevi az likitle iş yapma yolu... ama onun dışında bir işe yaramaz.
SilBankalardaki dolar hesaplarına el konulması şeçeneği için ne dersiniz Hocam?
YanıtlaSilHemen dolarları euroya çeviririz.
SilBu muhabbeti kim dillendiriyor orada burada anlamak mumkun degil. Dolar hesaplarina ne diye el konsun ki? Dolariniz bankada ise zaten dis borc odemesi icin hicbir problem yok demektir, bu dedikoduyu cikartanlar insanlarin bankadan parasini cekmesini ve bankacilik sistemini cokertmeyi amacladigini dusunuyorum. Boyle hainliklere aldiris etmeyin, bunu art niyetli dillendirenler, oraya buraya bomba koyandan farksizdir.
SilBu bütün sistemin sonu olur. Böyle bir çılgınlık söz konusu değil.
SilDolara el konulmaz ama bloke konulabilir galiba değil mi hocam? Mesela dolar 4'ü geçse hükümet khk çıkartıp yeni bir duyuru yapılana kadar bankalar üzerinde dolar alımını, dolar transferini ve dolar hesabı açılışını yasaklayıp mevcut hesaplara da bloke koyamaz mı? Bankadan dolar çekmek veya transfer etmek yasaklanınca parasını almak isteyen ancak TL'ye çevirip çekebilir. Mümkün mü? Bu aralar bankalar dolara verdiği mevduat faizini artırdı neredeyse %3.5 faiz veriyorlar. Acaba bu söylentiler yüzünden dolar hesapları azaldığı için mi doların mevduat faizi arttı acaba?
SilFaizin sonuç değil sebep olduğunu düşünüyorum, çünkü; Faiz yükselince, işletmeler Tl olarak ucuz kredi bulamıyorlar, euro ve dolar'da ise faizler düşük olduğu için dövize yöneliyorlar. Böyle olunca faizin yüksek olması dövizin değerini de yükseltiyor. Bundan başka Hammaddeyi dövizle alan işletme sahiplerinin yükselen dövizle artan maliyetleri de fiyatların yükselmesine, yani enflasyona sebep oluyor.Sonuç olarak, hele de tüm dünya negatif faizlere yelken açmışken, Türkiye'de faiz yükseltmek yanlıştır. Hem kuru hem de enflasyonu düşürmek için faizler inmeli, işletme sahipleri, yatırımcılar ve kobilerin eli rahatlatılmalıdır.
YanıtlaSilFaiz düşünce tl bollaşır. Çoğalan tl değer kaybeder. Kur da enflasyon da yükselir. Kur yükselirse yatırımcıların ve kobilerin eli rahatlamaz.
SilYanlis dusunuyorsun. Ekonomi 101 kitabi ile okumaya tekrar basla. Hatta baslama, sen okuyup anlasan ne olur, anlamasan ne olur bu siyasi yandaslik varken bir ise yaramaz.
SilMahfi Hocam Merhaba,
YanıtlaSilÖncelikle yıllardır vermiş olduğunuz eşsiz bilgilerden dolayı şahsım adıma teşekkürü bir borç bilirim. Sayenizde çok şey öğreniyorum...
Özellikle son dönemde Türk parasının, diğer para birimlerine karşı ani değer kaybı(sadece Dolar ya da Euro'ya karşı değil), Türkiye'de herkes tarafından fazlasıyla tartışılır bir durum haline geldi. Bazı kesimler "Dolar tüm para birimlerine karşı değer kazandı sözüyle durumu açıklasa da" TL değer düşüşünün sadece bu etkenden kaynaklanmadığı tartışılmaz! bir gerçek. Ancak bunların sebepleri tartışabiliriz tabi ki... (Öncesinde iç piyasayı canlandırma konusunda riskli ortamda faizin suni olarak düşük tutulması,sonrasında ani faiz arttırımı ve akabinde gelen vergi arttırımları, Komşu ülkelerle ilişkiler, AB ile yaşanılan sorunlar, yapısal reform eksiklikleri, Başkanlık tartışmaları, demokrasi sorunları, yargının bağımsızlığı sorunu, Merkez bankasının bağımsızlığı sorunu, Devlet büyüklerimiz tarafından son zamanlarda yapılan talihsiz demeçler vs.). Üzerine bir çok etken sıralanabilir.
Bana göre ekonomide sonuç odaklılık çok önemlidir. Türkiye gibi dünyanın en büyük 20 ekonomisinden biri olarak kabul edilen bir ülke için, çıkış noktaları yaratmak çok da imkansız görünmüyor.
Ancak bunun tabi izlenilmesi ve sadık olunması gereken bazı hususları var.
Sizin yıllardır, üzerinde durduğunuz yapısal reformların, sadece uzun veya orta vadede olumlu etki yaratacağını düşünmüyorum. kısa vade de ciddi bir sorun çözücü olabileceğinin kanaatindeyim.
Şöyleki,
Anayasa, Yargı, Eğitim, Vergi reformu gibi yapısal reformlardan birkaçını ele alalım. bu reformları yapmak noktasında atılacak her olumlu adımın, herkesin her veriye çok rahatlıkla ulaşabileceği global bir dünyada, kısa vade de piyasalarda pozitif etki yaratacağının kanısındayım. bununla birlikte Merkez bankasının bağımsız kararlar alması, ekonomi demeçlerinin, sadece MB ve siyasette de bir bilir kişi tarafından yapılması. kısa vadede bile,Dünya piyasalarında bir güven kazanımı yaratacak, ve yabancı yatırımcılar tarafından faizi yüksek olan Türkiye'ye sıcak para akışının tekrardan önünü açmış olacaktır. Bu da kısa vadede dolar/TL, Euro/TL paritelerinin tekrar düşeceğinin, orta vadede faizlerin düşeceğinin, dolayısıyla Türkiye'nin güçleneceğinin göstergesidir.
Trump'ın, 20 Ocakta başkanlığa geçtiğinde yapacağı açıklamalar ve bağlantılı olarak Fed'in yapacağı açıklamalar, AB'den Türkiye için çıkacak o karar, elbette ki Türkiye için önemlidir.Bu kararların olumlu olması durumunda ise, Türkiye piyasasında olumlu etki yaratacaktır. Ancak bu durumun, Türkiye ekonomisi için, geçici çözüm sunacağı gerçeğini değiştirmez. Tıpkı ABD'nin, 2008 ekonomik krizinden kurtulmak için, geçici olarak uyguladığı keynesyen model olan, Parasal Genişleme Yöntemi nin Türkiye ve Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde ekonomik açıdan yarattığı geçici olumlu etki gibi...
Görüşlerimle alakalı, eklemek ya da düzeltmek istediğiniz birşeyler olursa gerçekten sevinirim
Saygılarımla...
Bende Eray Boz ile aynı fikirdeyim. Yapısal reformlar kısa vadede de etkisini gösterecek. Örneğin yargıyı bağımsızlaştıran bir yargı reformu meclisten geçtiği gün cds primleri düşecektir.
SilÇok doğru görüşler. Paylaşımınız için teşekkür ederim.
SilAdsiz 00:56, yargi zaten bagimsiz, ne yapilmasi lazim nasil bir reform bekliyorsunuz acaba cok merak ettim?
SilEray Boz, faizi dusurmeden yapisal reform yapamazsiniz. Faiz bulundugunuz zemini olusturuyor, yapisal reformlar, yatirim gerektirir, yuksek borclanma maliyeti ile yatirim yapamazsiniz.
Egitim reformu dusunun, 20% reel faizin oldugu ortamda, yani 2002-2008 arasi nasil 'reform', 'atilim' sayilabilecek yeni okullar yapacaktiniz, nasil yeni ogretmenler alacaksiniz, o ogretmenleri yetistirecek universite kuracaksiniz? O ogretmenlerin, o ogrencilerin size ekonomik geri donusumu bir sene sonra olmayacak ki, en az 5, 10 sene sonra olacak. Dusunsenize 10 sene sonra mezun olacak ogrenciler, bu borcu odeyebilecek bir ekonomik atilim yapacaklar? Boyle bir egitim sisteminin varligina inanmak macera olmaz mi?
Gercekci dusunurseniz, boyle bir durumda basiniza gelecek, borcunuz odenemeyecek noktaya gelir, iflas edersiniz, o egitim atiliminiz yarim kalir, IMF'nin kapisina giderdiniz, IMF de emin olun size egitim alaninda yapisal reform yapin derdi, aksine diyecegi paraya cevirebileceginiz ne varsa yabancilara satmaniz olacakti, daha sonra da o ogrenciler kole gibi git gide artan borclari odemek icin calisacakti. Alin size reform olurdu ondan sonra.
Onun yerine once zeminin duzeltilmesi, bu esnada asiriya kacmadan gerekli altyapi yatirimlarin yapilmasi gerekiyordu. Zemin duzelip yatirim ortami olunca, devlet de yapisal reformlari yapar. Bu oyle kolay degildir unutmayin, Avrupa'da dahil bu cografyada hicbir ulke digerinin gereginden fazla buyumesini istemez, hele ki gecmiste super guc olmus olma 'sabika'niz varsa.
@ Adsız 21:02
Sil"Yargı zaten bağımsız" derken buna gerçekten inanıyor musunuz, merak ettim.
Hocam bugün sabit kura geçsek doların daha düşük olduğu bir yerde sabitlesek neden bir daha devalüasyon yapmak zorunda kalırız?
YanıtlaSilEduardo Galeano gitti...
YanıtlaSilDavid Bowie gitti...
Umberto Eco gitti...
Prince gitti...
Halil İnalcık gitti...
Tarık Akan gitti...
Leonard Cohen gitti...
Fidel Castro gitti...
Erdal Tosun gitti...
Spartaküs'ün Hikayesi:
"Spartaküs'ün çocuğu yok. Çünkü, kendisi gibi bütün kölelerin kurtuluşunu hedeflediği için, Sulhi gibi kişisel dünyasıyla ilgilenmiyor."
https://www.youtube.com/watch?v=eC7-619kYK0
Bütün bu insanlar, üreten, bizleri düşünmeye sevk eden insanlardı, tespitleriyle, eserleriyle, müzikleriyle, kahkahalarıyla, mücadeleleriyle, sanatlarıyla...
Sizin de gitmenizi istemiyorum, ama sormadan da edemiyorum:
Eğer ölürseniz, bu sitenin akıbeti ne olacak?
Hocam aynı soruyu daha önce yanıtlamıştınız. "O zaman bu benim sorunum olmayacak"demiştiniz.
SilAnlaşamadığımız kişi, kurumlar olabilir. Şu anda yatırımcıların oluşturduğu bir Meclis’te bir aradayız. Faiz meselesini çözmeliyiz. Yalnızlığımı biliyorum ama mücadelemi sürdüreceğim. Faizi önemli bir sömürü aracı olarak görüyorlar. Emperyalist mantığın sömürü aracı olarak görüyorum.
YanıtlaSilSözcü gazetesi cumhurbaskaninin konuşmasi haberinden bir kesit.
Hocam Sizin ogrencilerinizden biri size gelip bunu dese ne yapardiniz yada hissederdiniz?
Sınavda sorsa öğrenci sıfır alır. Ama sonra bunu cumhurbaşkanlığına şikayet eder.
Silsınavda kişisel görüş değil kitaptaki bilgi ve bu bilgiye dayalı çözüm sorulur, sınav bir popülerlik yarışı değildir...
SilBu soruyu bana benim öğrencim sormaz. Sorarsa derslere girmediğini ve üstelik kitaplarımı okumadığınıu hemen anlarım.
SilHocam Adam Smith gibi laissez faire, laissez passer mi diyelim
YanıtlaSilİşin ilginci o söz Adam Smith'e ait değildir. Fransız fizyokrat Vincent Gournay'e aittir. Adam Smith'e nasıl yapıştığı da bilinmemektedir.
SilNot alin hocam, bu adam kazanamayacagi topa girmez. Dolarin daha yukari gidecegi projeksiyonu var olsa, beyefendinin gikinin ciktigini duymazdik, bilakis kenara cekilir iki numaranin elestirileri karsilamasini, yipranmasini bekler kendi kredisini harcatmazdi. Bu kadar cevval bir cikisin tek anlami var benim icin: TL mevcut konjonkturde inebilecegi en dusuk seviyeye gelmistir, bundan sonra duzeltme hareketi gelecektir. Beyefendi de -daha once defalarca kez gordugumuz gibi- piyasa kosullarinca olusmakta olan fiyat hareketini sanki kendisi tetiklemis gibi sahne alacak, hatta alcakgonullu davranarak "milletin dolara mudahale ettigini, birlikte hareket edildigi zaman kimsenin bize gucunun yetmeyecegini, 15 Temmuz'dan sonra ekonomi alaninda da milletin dusmanlara karsi birlik oldugu vb." manipulatif soylemlerle hem toplumun -halihazirda zaten gereksiz yuksek olan- cahil cesaretini pohpohlamis, hem de buyuk lider goruntusunu pekistirmis olacaktir. 2017 yaz aylarinda beklenen yeni anayasa referandumu ve baskanlik icin bundan daha guzel propaganda olabilir mi?
YanıtlaSilSayın adsız referandum sonucunu bilemem ama 2017 yaz aylarında ekonomi daha iyi olmayacak. TL'nin daha da düşmeyeceğini neye dayanarak söylediğinizi merak ettim, duvara dayanarak mı?
SilAdsız 3 Aralık, dediğiniz ilginç ve dikkate almaya değer bir teori kesinlikle fakat bu durumda ne kadar uygulanabilir kestiremiyorum. Nitekim düzelme hareketini ne sağlayacaktır sorusu muallakta kalıyor.
SilDolayısıyla diğer ihtimalleri düşünmekte fayda var:
1. Bkz: Gezi parkı eylemleri süresince kendisi ortamın ateşini düşüreceğine iyice körüklemiş de körüklemişti. Yine aynısını yapıyor aslında. Dolayısıyla kendisinin doların yükselmesinden ya da tl'nin kaybetmesinden kazanacağı bir durum olduğunu varsaymak yanlış olmaz. Bu referandum gibi bir hedeften çok iç ve dış karışıklık vasıtasıyla elde edilebilecek bir hedefmiş gibi geliyor bana. Şuan içinde bulunduğumuz savaşımsı durumların şiddetlenmesi ve alanının genişlemesi bana en muhtemel geleni, bu ihtimal dahilinde.
2. Ekonomiyle ilgili KHK'lara zemin hazırlıyor olabilir kendisi. Nitekim güçlü her siyasi hareket kendisini üretmek ve kendisine dayanak sağlayacak olaylara yol açmıştır şimdiye kadar. Türkiye'nin tarihi de bunun acı örnekleriyle doludur desek yanlış olmaz sanırım. Dolaysıyla 2. ihtimalde Türkiye ekonomik sistemine yönelik bir darbeyi işaret ediyor olabilir.
Burada normalden farkli bir yontem, tumdengelim kullaniyoruz. Dogru kabul edilen onermeler: 1- Bu adamlar Nazi Almanyasi ile yarisir seviyede propagandaya onem vermekte ve dogru kullanmaktadir. 2- Ellerindeki veriler, mevcut durumu ve olasi senaryolari bizlerden daha iyi analiz etmelerine imkan veriyordur (MB'nin neler yapabilecegi, Simsek'in yabanci yatirimcilarla gorusmeleri, kapali kapilar ardinda elde edilen veriler vs.) 3- Beyefendi kendi hirslari icin hic kimseyi harcamaktan cekinmez.
SilBu uc onermenin dogru oldugu varsayimindan hareket edildiginde, son gunlerde beyefendinin dozaji artan bir bicimde "bak beni dinleyin, doviz satin tl'de kalin yoksa kaybedersiniz" mesajini caresizlikten vermedigini dusunmeliyiz. 1. onermede bahsedildigi gibi ellerindeki veriler ve bu veriler isiginda olusturulan projeksiyonlar fiyatlarin daha yukari gidecegine isaret ediyor olsa 3. onerme geregi beyefendiyi ortalikta gormememiz, diger figurlerin daha cok on planda oldugunu gormemiz lazimdi.
Elbette ki bu dogrulugu ispat edilebilir bilimsel bir gerceklik degildir, sadece resme farkli yonlerden bakabilmek icin, farkli dusunebilmek icin yapilan basit bir zihin egzersizidir. Fakat bu dusunceye eristikten sonra USDTRL ve EURTRL uzun zamanli grafiklerini incelediginizde, yaklasik 3,5 yildir icerisinde hareket ettigimiz yukselen kanalin ust bandinda oldugumuz gercegi ile karsilasirsiniz. Yani dinlenme zamani pek yakinda.
"1. onermede bahsedildigi gibi ellerindeki veriler ve bu veriler isiginda olusturulan projeksiyonlar fiyatlarin daha yukari gidecegine isaret ediyor olsa 3. onerme geregi beyefendiyi ortalikta gormememiz, diger figurlerin daha cok on planda oldugunu gormemiz lazimdi.
SilElbette ki bu dogrulugu ispat edilebilir bilimsel bir gerceklik degildir, sadece resme farkli yonlerden bakabilmek icin, farkli dusunebilmek icin yapilan basit bir zihin egzersizidir. Fakat bu dusunceye eristikten sonra USDTRL ve EURTRL uzun zamanli grafiklerini incelediginizde, yaklasik 3,5 yildir icerisinde hareket ettigimiz yukselen kanalin ust bandinda oldugumuz gercegi ile karsilasirsiniz. Yani dinlenme zamani pek yakinda."
diyen adsız'a hitaben:
beyefendi kendisiyle çelişen açıklamalar yapmak konusunda bir sıkıntı yaşamadı şimdiye kadar hiç. Görece bir kılıf uydurarak devam etti hayatına. Dolayısıyla bir sonraki hamlesi gayet bir dolar lobisi ve mağdur edebiyatıyla desteklenebilir gayet de. Hatta hesabını tamamen bunun üzerine bile kurgulamış olabilir. Nitekim kendisinin siyasal deneyimini küçümsememek gerekiyor.
Fakat parti içerisinden çeşitli bakanların yaptığı açıklamalar ve kendisinin söylediklerindeki çelişkiler bende aynı zamanda acaba bir çatlak mı var sorusunu uyandırıyor. Çatlağın büyüklüğüne göre çaresizlik içerisinde olup olmadığı ayrıca sorgulanabilir nitekim.
Bunun haricinde,
USDTRL ve EURTRL grafikleri açısından da, analiz bilgim dahilinde tepe ve dip noktaları kestirmek reel veri olmadığı sürece biraz şans işi (hata payı çok yüksek) sanki. Dolayısıyla nerede duracakları henüz belli değil. Özellikle siyasal etkenler sonucu belirsizliğin had safhada olduğu bir durumda insanların para yönetimleri konusunda somut iddialarda bulunmak ciddi bir reel veri ve bu veriyi yorumlayacak birikim gerektirmektedir.
Dolayısıyla verdiğiniz önermeler haricinde yorumlarınıza katılamıyorum.
Bilemiyorum tabii bakalım göreceğiz neler olacağını.
SilAdsız 3 Aralık 2016 16:51 dediğin çıktı gibi.
SilMahfi hocam merhabalar,
YanıtlaSilİki ülke arasındaki ticarette ödemelerin neden kendi paralari ile değil de dolar ile yapilmasi gerektiğini ayrintili şekilde aciklayabilir misiniz acaba?
Örneğin rusyanin ve turkiyenin bunu kabul ettiğini düşünelim (iki para da rezerv para niteliği tasimadigi halde). Rusya bize karsi daha degerli/pahali ihracat yapacagi için tlnin değeri hakkinda ve ekonomik olarak ne gibi etkiler görebiliriz olumlu/olumsuz ?
İki ülke arasındaki ticaretten söz ederken aslında çok sayıda alıcı ve satıcıdan söz edersiniz. Bunlar kazandıkları dövizi kendi paralarına çevirmeler gerekir. Dolar bütün para birimlerine çevrilebildiğinden herkes dolar kabul eder. Ama Ruslar bize tl ile satış yaparsa bu tl yi yalnızca Türkiye'de harcanabilir( ithalat ve turizm). Fazla TL'yi biriktirip ne yapacak. Peki biz ithalat yapmaya yeterli rubleyi nereden bulacağız? Ticaret aşağı yukarı denk değilse bu dediğiniz yapılamaz.
SilHoca şu yazıda zaten açıklamıştı:
SilTürkiye ile Rusya Arasında Ruble ve TL ile Ticaret
http://www.mahfiegilmez.com/2016/08/turkiye-ile-rusya-arasnda-ruble-ve-tl.html
Cevaplar için teşekkürler arkadaşlar
SilPara analiz de Yazarlar dan Kerm K. Borsa $. Ve € hesaplamis ,yorumlar da Yasar Erdinc hocamiz duzeltmis..
YanıtlaSilBankaya guvenip dolar yatiramiyoruz. Memlekete bak
YanıtlaSilBence problem sende
SilHocam dolar alim firsati 2.30 lardan verir mi?
YanıtlaSil3.30 demek istediniz sanirim...
SilHocam IS eğrisinde S (tasarruf) faizden etkilenmez mi? Çünkü faiz düşünce yatırım da tasarruf da artıyor,sadece yatırım faize bağlı galiba bu eğride?
YanıtlaSilkardeşim ekol ekol çalış. klasiklerde ve parasal görüşte tasarruf faizin fonksiyonu. keynesde ise faiz para piyasasında belirlenir. ve keynesde yatırım faize bağlı değildir faiz çok düşük olsa dahi yatırım olmayabilir çünkü beklentiler kötü olabilir. Ve is-lm eğrisi hick hansensin ikilisinin gerek klasik görüş gerekse keynesyen görüşün bir sentezi gibidir. yani ekonomide tek bir sorunun net bir cevabını bulmak gerçekten zordur. biraz da sosyal bilim olmanın sancısını çekmektedir herhangi bir olay dahi okullara göre farklılaşabilmektedir.
SilHocam finansal sisteme güven de azalmaya başladı sanki. Sizin de dikkatinizi çekmiştir. Bu konuda endişeler artıyor gibi. Endişeler gerçekleşir ve para yastık altına giderse o zaman ne olur hocam? Detaylandırırsanız memnun olurum.
YanıtlaSilBunu neye dayanarak söylediniz?
SilŞu anda henüz dediğiniz gibi bir endişe yok. Ama haklı olduğunuz nokta şu: Kafa karışıklığı var.
SilHocam siz daha önceki krizleri gördünüz. Daha önce de liderler krizden önce, "bize bir şey olmaz" gibi şeyler söylemişler miydi?
YanıtlaSilDaima.
SilHocam faizler düşmeli. Niye düşmeli ben de bilmiyorum ama Cumhurbaşkanı öyle dediğine göre vardır bir hikmeti.
YanıtlaSilbence bu blogu takip etmeyi bırakın nedenini okuyup öğremek yerine direk kabul ediyorsanız burda boş yere trafik işgal ediyorsunuzdur.
SilAslında ben de aynı kanıdayım. Faizler düşmeli ama enflasyon düşerse düşmeli. Bir hükümetin ve MB'nin temel görevi faizi değil enflasyonu düşürmektir. Enflasyon düşerse faizler de kendiliğinden düşer zaten.
SilMerhaba hocam 2 sorum olacak doların deger artırıp deger kaybetmesi neye baglı tmm dış iç etkenlerde kim çıkartıyır indiriyor bu doları 2.sorum bankaların faizi indirirse tl nasıl deger kazancak böyle kolay birşeyse niye yapmıyorlar cevaplsrsanız tesekkur ederim
YanıtlaSilBunları yazılarımda anlattım zaten.
SilHangi yazılarınızda anlattınız link filen verirmisiniz hocam lütfen
SilOsmanli doneminde faizlerin yuzde 900 ciktagi dogru mu ?
YanıtlaSilOsmanlı dönemi dediğiniz 600 yıllık bir dönem. Öte yandan Osmanlı'da iç faizler şeyhülislam fetvasıyla % 12 ile sınırlanmış durumda.
Silhocam türkiye'den çıkan yabancılar dövizlerini kime bozduruyor MB'ye mi?
YanıtlaSilMB kişilerden alım yapmaz. Bankalara bozdururlar.
SilHocam ABD tahvilinin faizinin artmasını TL'nin değer kaybıyla orantılı olarak anlatmışsınız.Yani tahvil faizinin artışı liradaki ayrışmayla ufakta olsa uyumlu demişsiniz yani işin bu tarafı dış kaynaklı çoğunluk iç nedenli olsa da.
YanıtlaSilABD tahvil faizindeki artış doların arttığını mı ima eder hocam,hangi mekanizmayla.
ABD tahvil faizinin artması tahvile talepte düşüş olduğunu gösterir. Çünkü tahvil faizi artışı tahvil fiyatlarının düşmesiyle ortaya çıkar. Tahvil fiyatları da arzın çoğalmasıyla düşer. Yani insanlar ellerindeki tahvilleri satıyor ve ya yeni ve yüksek faizli tahvilleri alıyor ya da borsaya giriyor demektir.
SilHocam merhabalar,
SilABD tahvillerine olan talebin azalmasını, yatırımcıların likit kalarak rahat pozisyon alabilme ihtiyacı ile açıklasak, yerinde bir saptama olur mu sizce? Örneğin, sizin belirttiğiniz gibi, Amerikan ekonomisinin güçleneceği öngörüsü ile hisse senedi piyasasına yatırım yapmayı tercih ediyor olabilirler.
Bu bilgiler ışığında, USD/TL ilişkisine bakacak olur isek; Amerikan tahvillerinin faizinin yükselmesi gelişmekte olan ekonomilerden sermaye çıkışına neden oluyor ve dolar bu nedenle değerleniyor gibi bir mantık kurulabilir mi?
Teşekkürler.
http://www.mahfiegilmez.com/2016/08/merkez-bankas-faizi-yuzde-5e-indirmeli.html?m=1
YanıtlaSilMahfi Bey merhaba, yukaridaki yazinizda belirttiğiniz şeyler denenecek galiba hükümet tarafından, sorun olan şeyi görmezden gelince, dolar dolsa ne olur dolmasa ne olur diyince, bizim paramiz mi amerikalilar düşünsun diyince sorunlarin kucultmekten cok büyüdüğüne bep birlikte şahit olacağız. Üzücü olan şey, sonuçsuz toplantılar sonrası hiçbir aciklama yapmayarak sorunu buyutmeleri.
Sizin tavsiyenizle takip ettiğim Yaşar Erdinç cok guzel bir sey soylemis gecen hafta:
Böyle durumlarda bir orkestra sefine ihtiyacimiz var ve sadece o konusmali, tek ses cikmali diyor, biz tam tersini yapıyoruz.
Icinde oldugumuz durum 2001 ve 2008 den sonra son 15 yildir yasadigimiz en sorunlu dönem. Iki donemde de bir orkestra sefimiz vardi. Birinde Kemal Derviş yonetmişti ekonomiyi, diğerinde Ali Babacan. Iki cok sorunlu dönem sonrasi kisa surede hersey normale dönmüştü. Bu seferkinde sefimiz yok, ilave olarak en büyük pazarimiz Avrupa'da işler sıkıntılı.
Serbest düşüşe geçiyoruz gibi gözüküyor
demetinde dedigi gibi herkes hakettigi gibi yaşıyor anlaşılan ekonomi sopasını yemeden akıllanmıcaz sigara içen adama''sigara oldurur dediginizde'' olmeden inanmam beni kandırıyosunla eş anlamlı 3 yıldır savunulan tezler işleri daha kotuye goturmuşken hala daha yel degirmenleriyle şavaşmak basiretsizlik degildir bu başka bi amaca hizmettir asla dolar almadım almayıda düşünmüyorum benmi millliyetçiyim yoksa dolarda yatıp çıkıp ben dolar bozdurucam vatan için diyen adammı milliyetçi
SilDoğru tespit.
SilHocam Merhaba; 18 Ekim 2016 Salı
YanıtlaSilMusul Masası İçin Kozumuz
yazınıza binaen bir şey söylemek istiyorum. Iraktan olan alacağımızı Turgut Özal'ın alacak yazdırmayı bırakmasının sebebi Irak hükümetinin bize petrol boru hattı yapmasıymış.
Selam ve saygılarımla,
Teşekkürler bilgi için.
Silbagıra bagıra tehdit ettigimiz avrupadan sessiz sessiz ozur dilicez her tavizi vericez sonrada dicezki bakın avrupayı dize getirdik rasyolar biraz düzelecek ve ulke için büyük bir kazanım olacak ama vatandaş ne kaybettigini kaç yıl geri gittigini yine anlamıcak ayakları yere basmayan tek milletiz sanırım biz yine dunyaya hukmettimizi düşüne duralım bunların hepsi cambaza bak olayıdır aslında biz oyalana duralım mesele burdan bir mahduriyet cıkarmak ve zaten amaç belli
YanıtlaSilHocam Merhaba Çin, İran ve Rusya ile TL ile alışveriş uzun yıllardır konuşulmasına rağmen neden hayata geçirilemiyor? Diyelim ki geçtik Türk lirası dolara karşı değer kaybederken Ruble ve Yuan a karşı kaybetmeyecek mi?
YanıtlaSilHocam Tr geçmişte iki önemli develüasyon yapmıştır.ilki 1947 Imfye üye olmadan ikincisi 1958 üye olduktan sonra olmuştur. Marshall Lerner koşulu uzun dönemde saglanamamistir bunun da sebebi yurt dışı bireylerin talep esneklikleri ile yurtici talep esnekliklerinin 1 den küçük olması. Devalüasyon yapsak yine o döneme kiyasla etkisi yine ayni mi olur yoksa hic bir etki yaratmaz mı? Tlnin değeri düşerse ulke icindeki mallar ucuzlar yabancı sermaye ulkeye gelir doviz bollasir Tl deger kazanır ihracat artar mg artar.
YanıtlaSilhocam dış sermayenin yüzdesel olarak ne kadarı yaklaşık tl ye dönerek giriyor ülkemize , çıkarken tekrar dövize döneceğinden kur riski taşımasının ölçülebilmesi açısından
YanıtlaSilKaleminize sağlık hocam,seviliyorsunuz.
YanıtlaSilhocam saygılar. 2001 krizinde merkez bankasından döviz çekenler olmuştu hocam. merkez bankasındaki dövizlerin içerisinde de sıcak para dediğimiz yapıda kaynak var o halde doğru mudur hocam?.
YanıtlaSilHocam, MB'na günlül giren çıkan parayı güncel olarak takip edebilmek mümkün mü? para çıktıysa ne kadar çıkmış ve nereye gitmiş veya girdiyse nerden ne kadar gelmiş gibi. MB'nın aylık raporlarını beklemeden güncel görebiliyor muyuz bir yerden? Selamlar, saygılar.
YanıtlaSil286 milyon $ tl ye dönmüş hocam kaynak milli savunma bakanlığı
YanıtlaSil