Merkez Bankası hafta içindeki
Para Politikası Kurulu toplantısında, artık gerçek politika faizi halini almış
olan, geç likidite penceresi faizini yüzde 11,75’den 12,25’e yükseltme kararı
aldı. Türk Lirasının yabancı paralara karşı değer
kazanmaya başladığı bir ortamda alınan bu yükseltme kararı sürpriz etkisi yarattı.
Oysa Stanley Fischer: “Merkez Bankaları sürpriz yapmamalı” diyerek rasyonel
bekleyişler teorisinin temel yaklaşımını tekrarlayalı daha bir hafta olmamıştı.
Merkez Bankası Ocak ortasından
beri döviz kurlarındaki yükselişi ve dolayısıyla büyük ölçüde kur kaynaklı maliyet
enflasyonunu denetim altına alabilmek için faizleri yükseltiyor. Kurlardaki baskı
artınca dünya listelerinde yer alan politika faizini yükseltmeyi tercih etmeyen
Merkez bankası, Ocak ayında, olağan dışı bir imkân olan geç likidite penceresini
olağan bir imkân haline çevirerek kullanıma açtı ve kuru bu yolla denetlemeyi seçti.
O tarihten sonra giderek borç verme ağırlığını geç likidite penceresine
kaydıran Merkez Bankası ağırlıklı ortalama fonlama maliyetini de (ortalama
faizi) son olarak yüzde 11,80’e kadar yükseltti.