Kayıtlar

Haziran, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Özetle Ödemeler Dengesi (1975 - 2011)

Resim
Bir ülkenin ödemeler dengesi o ülkede yerleşik kişilerin ve kurumların yurt dışında yerleşik kişi ve kurumlardan aldığı ve onlara sattığı mal ve hizmetler ile bu işlemleri yürütebilmek üzere yaptığı finansal faaliyetlerin toplamıdır.  1975 yılından 2011 yılı sonuna kadar Türkiye’nin ödemeler dengesinin gelişimi aşağıdaki grafiklerde özetlenmektedir. FOB İhracat (mavi çizgi), FOB ithalat (kırmızı çizgi), dışticaret açığı (yeşil çizgi) 1980'lerin ortasına kadar aşağı yukarı paralel bir gelişim çizen ihracat ve ithalat o tarihten sonra kopmaya başlamış görünüyor. Bunun temel nedeni 1980'lere kadar ithal ikamesine dayalı bir sanayileşme politikası izleyen Türkiye'nin 1980'lerin ortasına doğru bu modeli terk ederek ihracata dayalı sanayileşme modeline geçmiş olmasıdır. Daha çok ihracat belirli ürünleri ve özellikle de enerji gibi girdileri üretemeyen Türkiye açısından daha çok ithalat anlamına gelmeye başlamıştır. Dışa açılma ister istemez iç tüketimi de dışarı

Ekonomilerin Yükselişi ve Düşüşü

Resim
Günümüzde üç ekonominin birbiriyle yarışı ilginç görünüyor: ABD, Çin ve Hindistan. ABD, kapitalist sisteme örnek verilen bir ekonomi, Çin ise bir anlamda sosyalist piyasa ekonomisi örneği olarak değerlendiriliyor. Hindistan, ikisinin ortasında; kapitalist sistemin ve sosyalist sistemin unsurlarını birlikte barındırıyor. Hindistan, çoklu bir ekonomik model içinde karmaşık bir yapıya sahip olmasına karşın büyük bir ekonomik güç olarak öne çıkıyor.   Aşağıdaki grafik bu üç ekonominin Milatla birlikte başlayan gelişimini ortaya koyuyor (Dünya GSYH’sı içinde yüzde paylar.) Milattan sonra 1’de ABD’nin GSYH’sının (burada ABD olarak kuşkusuz bugünkü ABD’nin yerinde bulunan kızılderililerin geliri alınıyor) dünya gelirindeki payı yüzde 0,3’ün altında, buna karşılık Çin’in GSYH’sının payı yüzde 26, Hindistan’ın GSYH’sının payı ise yüzde 33 dolayında görünüyor. O tarihte bu üç ekonomi içinde en güçlü olanı Hindistan. Bu görünüm M.S. 1000 dolaylarında hemen hemen hiç değişmemiş b

Ne Kadar Dış Açık O Kadar Büyüme

Resim
Bir ekonominin iki temel dengesi vardır: İç ekonomik denge, dış ekonomik denge. İç ekonomik denge iki alt dengeden oluşur: Kamu kesimi dengesi (bütçe dengesi), özel kesim dengesi (tasarruf yatırım dengesi.) Dış ekonomik denge kamu kesimi ve özel kesimin dış dünyayla olan ekonomik ilişkilerinin toplam dengesini ifade eder. Türkiye’de iç ekonomik denge kimi zaman kamu dengesi kimi zaman özel kesim dengesi çoğu zaman da her iki denge açısından açık verir. İç ekonomik denge açığı dış ekonomik denge açığına ve dolayısıyla dışarıdan finansman arayışına yol açar. Türkiye, dışarıdan finansman bulup bu açıklarını finanse edebildiği sürece büyür, edemeyince de küçülür. Aşağıdaki iki grafik 1923 yılından 2010 yılına kadar Türkiye’nin ekonomik büyüme oranlarını ve dışticaret açığının GSYH’ya oranlarını (%) gösteriyor.     Bu iki grafiğe birlikte baktığımız zaman iki veri seti arasındaki ters korelasyon açık bir biçimde görülebiliyor. Yani Türkiye’nin yüksek oranlı büyüm

IMF Hakkındaki Şehir Efsaneleri

Birinci efsane: IMF verdiği desteklere çok yüksek faiz alıyor. Gerçek: IMF, batık veya sorunlu ekonomilere dünyada en düşük faizle kredi veren kuruluştur.   IMF’nin stand by düzenlemelerinde uyguladığı faiz oranı basit faiz oranı adı verilen ve bugün itibariyle yüzde 1,16 oranında olan bir faiz oranıdır. Bu oran kotanın yüzde 300’üne kadar olan borçlanmalar için aynıdır. Kotanın yüzde 300’ünü aşan borçlanmalar için 3 yıla kadar 2 puan, 3 yıldan sonra 3 puan ek faiz uygulanır. Buna ek olarak her borçlanma için bir taahhüt ücreti ödenir. Taahhüt ücreti her 12 ayda bir uygulanır. Kotanın iki katına kadar kullanımlarda 0,15 puan, iki kat ile on kat arası kullanımlar için 0,30 puan ve on katı aşan kullanımlar için 0,60 puan taahhüt ücreti alınır. Bunlara ek olarak her kredi çekilişinden 0,5 puan hizmet ücreti alınır.      Diyelim ki bir ülke ödemeler dengesi sıkıntısına girdi ve IMF’den destek istedi. IMF de bu ülkeye kotasının üç katı kadar borçlanabilme imkanı veren bir stand by