Bakır
Bakır ilginç bir metaldir.
Yumuşaktır, kolay eğilip bükülür. Hava koşullarından etkilenir, kolayca
oksitlenebilir. Bu oksitlenme sonucunda yemek kabı olarak kullanıldığında
zehirlenmeye yol açabilir. O nedenle bakır kaplar belirli aralıklarla
kalaylanır.
Kalay da yumuşak bir metaldir.
Buna karşılık oksitlenmeye karşı dirençlidir. Bakır kapların üzerine kaplandığı
zaman oksitlenmeyi önler. Çocukluğumuzda kalaycılar vardı. O dönemlerde
alüminyumdan, çelikten yapılmış ya da teflonla kaplanmış yemek kapları,
tencereler olmadığı için daha çok bakır kaplar kullanılır, kalaycılar bu
kapları kalaylarlardı. Şimdilerde bakır kaplar yeniden moda olduğu için
kalaycılar da yeniden çıktı ortaya.
İkisi de yumuşak birer metal olan
bakırla kalay belirli bir derecede ergitilip belirli bir oranda (genellikle
yüzde 85 – 90 bakır yüzde 10 - 15 oranında kalay) birbirine karıştırılırsa bronz
(ya da tunç) denilen sert ve oksitlenmeyen bir metal karışımı ortaya çıkıyor.
M.Ö. 2000’lere gelinceye kadar
kap kacak yapımında kullanılan bakırın yerini o tarihlerde yavaş yavaş bronz
almaya başladı. Bu yeni bileşimin yaygın kullanımı yaklaşık M.Ö. 1200’lere
kadar uzanıyor. O tarihlerde demir kullanımı başlıyor ve bakırın değeri
düşüyor.
Bakırın en yüksek değere ulaştığı
dönemin, tek başına kullanıldığı M.Ö 2000’lere kadar olan dönem olduğunu
düşünüyorum. Hitit yasalarında yazılı fiyatlardan giderek bir hesaplama
yaptığımda bakırın ton fiyatının M.Ö.1250’de yaklaşık 3.000 dolar dolayında
olduğu ortaya çıkıyor. Bu dönem bakırın kalayla karıştırılıp bronz yapıldığı
dönemdir. Bu durumda bakırın tek başına kullanıldığı önceki dönemlerde daha
pahalı olması gerekiyor.
M.S. 1900 yılından itibaren
bakırın ton fiyatının dolar cinsinden karşılığını tarihsel serilerden giderek
bulabiliyoruz. Örneğin 1900 yılında bakırın tonu 357 dolarmış.
Aşağıdaki tabloda bakırın dolar
cinsinden ton fiyatını M.Ö. 1350 yılından bugüne kadar sunuyorum. M.S. 1900
yılına kadar olan fiyatlar benim tahminlerimdir. M.Ö. 1250 yılındaki fiyat
tahminini Hitit yasalarında yazılı gümüş cinsinden ifade edilmiş bakır
fiyatlarına dayanarak yaptım. M.Ö. ile ilgili öteki tahminler ise bu baz fiyata
dayalı olarak yapılmış spekülatif tahminlerdir.
Bakır Fiyatlarının Gelişimi (M.Ö. 1350 – 2012/Mayıs)
Yıllar
|
USD / Ton
|
Yıllar
|
USD / Ton
|
|
MÖ 1350
|
3.500
|
2002
|
1.558
|
|
1250
|
3.000
|
2003
|
1.780
|
|
1200
|
2.500
|
2004
|
2.868
|
|
MÖ 1000
|
1.500
|
2005
|
3.684
|
|
MS 1900
|
357
|
2006
|
6.727
|
|
1950
|
476
|
2007
|
7.126
|
|
1970
|
1.280
|
2008
|
2.811
|
|
1980
|
2.230
|
2009
|
7.345
|
|
1990
|
2.710
|
2010
|
9.575
|
|
1995
|
3.050
|
2011
|
7.371
|
|
2000
|
1.940
|
2012
|
7.853
|
M.Ö. 1000 dolaylarında bakır fiyatlarının, demirin kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte düştüğünü tahmin ediyorum. Her ne kadar savaş sanayinde demir, bakırın yerini almış olsa da bakırın fiyatının, kap kacak yapımında kullanılmaya devam ettiği için çok da fazla düşmemiş olduğunu düşünebiliriz. Ondan sonraki dönemlerde bakır fiyatlarının daha hızlı gerilediği kanısındayım. Çünkü bakırın kullanımı giderek azalıyor ve başka metaller devreye giriyor.
Yukarıdaki tablonun grafik olarak
gösterimini de aşağıda sunuyorum.
Bakır Fiyatlarının Tarihsel Seyri (USD / Ton)
Bakır, 20. yüzyıldan itibaren
yepyeni bir kullanım alanı buldu: İletim hatları. Bakır, metaller arasında
elektrik akımını en iyi iletebilenidir. Bunun ortaya çıkmasıyla birlikte bakır,
iletim hatlarında kullanılmaya başlandı ve bakıra talebin yeniden artmasıyla
birlikte fiyatı da yükselmeye başladı.
2000’li yıllar bakır fiyatlarının
daha da hızlı yükselmesine sahne oldu. Bunun temel nedeni Çin, Hindistan gibi
hızlı büyüyen gelişme yolundaki ekonomilerin iletim hatlarını yaygınlaştırmaya
duydukları ihtiyacın yarattığı taleptir. Bununla birlikte 2012’de başlayan
talep düşüşü bakır fiyatının da gerilmeye başlamasına yol açmış görünüyor.
hocam aynı analiz altın içinde geçirli olduğunu düşünüyorum.sizin grafiklere bakarsak altında son dönemlerde yükselmiş gözükmüyormu.sizce bu gerçek değerimidir yoksa büyük sermayenin bir spekülatif hareketleri olabilirmi altın hakkında da bir yazınızı görmek isteriz
YanıtlaSilBaşladım bile yazmaya.
SilHocam emeğinize sağlık, yukarıda da bahsedildiği gibi altınla ilgili benzer çalışma daha çok kişiye hitap edecektir. Şimdiden uğraşlarınız için sağolun.
YanıtlaSilHocam ben de bir istatistik ogrencisi olarak altinla alakali yazmistim, ekonomiye kazandirilmadikca bu altinin bize yarari nedir? http://www.marmaraistatistik.com/yazi/yastik-alti-ise-yaradi-%28mi%29-492.html
YanıtlaSilEkonomiye kazandırılmadıkça ekonomiye bir yararı yok. İşlem dışı altın bir çeşit servettir ama kullanılmadıkça yalnızca kişisel serveti ilgilendirir. Buna karşılık bu altınların önemli bir bölümünün kadınlara gelen düğün hediyeleri olduğu sanılıyor. Ve kadınlar bunları bir çeşit sigorta, güvence gibi tutuyorlar. O nedenle bunların ekonomiye kazandırılması o kadar da kolay değildir.
SilUstad,
YanıtlaSilYazılarınızı Linkedin'de de sayfanızdan paylaşmamızı sağlayabilirmisiniz.
Saygılarımla,
Cafer Demir
Ben linkedin ve facebook da yokum.
SilMahfi Bey(hocam) yazdığınız fiyatlara ürünü elde etme maliyeti dahil mi?Yani maden çıkarma işleme vs...MÖ muhtemelen zor elde edilip zor işleniyordu ama şimdi teknolojiden dolayı kolay elde edilip, işlenilmesi lazım. Teknoloji kullanarak elde edilmesi vs...fiyatı düşürmesi lazım ama kullanıcısı nüfusu ve kullanılan yer ve alanlar fazla olduğu için duruma göre fiyat artıyor.Altın ise bakır ve demir gibi( yatırımcılar için hariç) günlük değil evladiyelik(hazine)için üretilip birleri tarafından satın alınıyor.Naçizane düşüncelerim. Saygılar.
YanıtlaSilHer türlü maliyet dahil. Çünkü bu fiyat piyasada saış fiyatı. Görüşleriniz için teşekkürler.
SilMahfi Bey, 2008 yılındaki ani düşüş spekülatifmidir. ne dersiniz. Tarihsel süreç içinde eğrinin seyri sanki görsel olarak plato çizmeye doğru azalan bir hızla artıyor gibi. Teknolojik doygunluk yani üretilen malların teknolojik doygunluğa-sınıra ulaşmasımı acabağa diye akla geliyor. Saygılarımla
YanıtlaSilBu tür mallarda herşey yaknızca arz ve taleple açıklanamız. İşin içinde mutlaka spekülasyon da var. Özellikle talebin arttığı hızlı yükselişler zamanında bu tür spekülatif girişler mutlaka oluyor.
SilM.S 1900- M.Ö 1300 aralığındaki fiyatlar ilgi çekici çünkü Anadolu'da daha önce bakırın tarihsel süreçteki değeri hiç ölçülmüş müdür , daha önce böyle bir çalışma yapılmışmıdır, bilmiyorum ama yapılmış olsa bile bizim haberimiz bile olmazdı. Teşekkürler...
SilGuzel yazi. Fiber optik kablolarin yayginlasmasiyla bakirin dedgeri dusebilir mi sizce?
YanıtlaSilDüşürebilir.
SilMahfi hocam yazınızdan bakırın yeni kullanım alanı bulunmasaydı fiyatı düşmeye devam edecekti sonucunu çıkarabilir miyiz? Yoksa yatırım aracı gibi inip çıkmaya devam mı ederdi? Saygılarımla kaleminize sağlık
YanıtlaSilİşin içinde mutlaka spekülatif yönlendirmeler vardır ama yeni kullanım alanları çıkmasa değeri düşerdi. Ayrıca fiber kablolar ve kablosuz iletişim yayılırsa değeri düşer.
SilHocam merhaba,
YanıtlaSilHaberleşme kablolarında kullanılan bakır miktarı,dünyadaki toplam bakır tüketimi içinde çok az hatta ihmal edilebilir bir yer tutar.İletimde bakırın esas kullanım yeri güç kablolarıdır.Bundan dolayı fiber optik kabloların yaygınlaşmasının (ki zaten çok yaygın!) bakır fiyatlarına etkisi olacağını düşünmüyorum.Bakır fiyatlarının çok değişken olmasının bence önemli sebebi endüstriyel tüketimden ziyade spekülasyonların etkisi.