İrrasyonel Beklentiler Teorisi
Rasyonel
beklentiler teorisi
Rasyonel sözcüğü, akla dayalı, ölçülü ve hesaplı anlamına geliyor. İrrasyonel
sözcüğü ise bunun karşıtı bir anlam taşıyor: Akla dayalı olmayan, ölçüsüz,
hesapsız.
Rasyonel beklentiler teorisi, bu teoriyi
geliştiren iktisatçılardan ikisine (Lucas, 1995 ve Sargent, 2011) Nobel Ekonomi
ödülü kazandırmış bir ekonomi teorisi. Teoriye göre bütün veriler açıklandığı
için piyasadaki karar alıcılar, en az ekonomiyi yönetenler kadar, olaylar ve
gelişmeler hakkında bilgi sahibi olur. Bu durumda piyasadaki karar alıcılar,
ekonomi yönetiminin alacağı önlemlerin etkilerini önceden tahmin eder ve ona
göre davranırlar. Hükümetin ekonomiyi büyütmek için tüketimi arttırma kararında
olduğunu, merkez bankasının da bu karar paralelinde para arzını ekonomik büyüme
oranından fazla arttırdığını düşünelim. Piyasadaki karar alıcılar bu yaklaşımın
enflasyon yaratacağı beklentisine girerler ve ürünlerinin satış fiyatlarını
yükseltirler. Sonuçta enflasyon ortaya çıkar. Beklenti ne yönde ise gerçekleşme
de o yönde olur.
Diyelim ki siyasal iktidar yüksek
enflasyon sıkıntısını çözmek amacıyla mali disiplini sağlamaya yönelmiş ve merkez
bankasına para politikası uygulamasında bağımsızlık veren yasal düzenlemeyi
hayata geçirmiş olsun. Merkez bankası da enflasyon hedefine ulaşmak için para
politikası araçlarını bağımsız olarak kullanmaya başlamış olsun. Bu durumda rasyonel
beklentiler teorisine göre, beklentiler, enflasyonun düşmesi yolunda gelişecek demektir.
Ekonomide yatırım, üretim, satın almalar, ücret pazarlıkları ya da fiyatlamalar
için karar verme durumunda olanlar, enflasyonun düşeceği beklentisine göre
davranacaklar ve bu davranışlar enflasyonun düşmesine yol açacaktır.
Türkiye, 2001 krizi sonrasında burada
anlattıklarıma benzer gelişmeler yaşadı. Bir yandan Merkez Bankası’na para
politikası uygulamasında bağımsızlık tanınırken bir yandan da bütçe disiplini
sağlandı ve beklentilerin kökten değişmesi gerçekleştirildi. Sonuç olarak
enflasyon düşmeye başladı ve faizler de peşi sıra inişe geçti.
İrrasyonel
beklentiler teorisi[i]
Diyelim ki günün birinde çeşitli
nedenlerle risklerde artış başlamış ve bunun kurlara yansımasının da etkisiyle enflasyon
yeniden yükselişe geçmiş, bu durum devam ederken siyasal iktidar, kendi
getirdiği yasal düzenlemeye karşın merkez bankasına baskı yaparak faizi yarı
yarıya düşürmesini istemiş olsun. Piyasalar bu talebi irrasyonel bir davranış
olarak kabul eder. Eğer merkez bankası siyasal baskıya boyun eğerek faizi yarı
yarıya indirirse piyasa bunu irrasyonel davranışların rasyonel davranışların
yerini alacağı biçiminde algılar. Bu durumda enflasyonun artacağı beklentisi
yaygınlaşır ve karar alıcıların alacakları kararlar bu yönde değişirse
enflasyon da yükselir.
Yukarıda anlatmaya çalıştığım olay
mesela ABD’de olsa siyasal iktidar Fed’in faizi nasıl yönlendireceğine
karışmaz. Fed’in yasasındaki ifade “hükümet içinde bağımsızlık” şeklinde
bizdeki kadar açık olmayan bir ifade olduğu halde böyle bir karışım olmaz. Çünkü
bu tür bir karışım toplumda ciddi tepki görür, toplum Fed’e sahip çıkar. Bu
saptama Almanya, İngiltere, Fransa gibi ülkeler için de geçerlidir.[ii]
Aynı durumun Türkiye’de geçerli
olmadığını biliyoruz. Yani hükümet, merkez bankasına baskı yoluyla karışarak
beklentinin tam tersini yapmasına neden olabiliyor. Bunu geçmişte birçok kez
yaşadık. Geçtiğimiz birkaç ay bunu bir kez daha hatırlattı bize. Bu tür
irrasyonel yaklaşımlar arttıkça beklentiler de uygulamanın irrasyonel biçimde olacağı
yönünde gelişiyor. Bu durumda rasyonel beklentilerin yerini irrasyonel
beklentiler alıyor. Bir başka ifadeyle irrasyonel yaklaşımlar öyle
yaygınlaşıyor ki piyasalar siyasal iktidardan gelecek kararın irrasyonel bir
karar olduğunu tahmin edebiliyorlar. Bu durumda alınacak kararın tersi yönünde
gerçekleşmeler olabiliyor. Örneğin merkez bankası faizi indirse bile bankalar bu
kararın enflasyonu indirmek bir yana riskleri ve dolayısıyla enflasyonu
arttıracağını tahmin ettikleri için faizlerini indirmiyorlar.
Normal koşullarda bu tür bir irrasyonel
yaklaşım şok etkisi yaratır ve piyasalarda bozulmalara yol açar. Ne var ki bu
yaklaşım yalnızca bu alanda değil birçok alanda tekrarlanan bir rutin halini
almış yani irrasyonel yaklaşımlar beklenir duruma gelmişse şok etkisi fazla
büyük olmuyor, piyasalarda bir dalgalanma olsa da bu etki uzun sürmüyor. Bir
anlamda insanlar ve piyasalar sürekli irrasyonel yaklaşımlar olacağını
bekledikleri için irrasyonelliği rasyonalize etmiş oluyorlar. Bunu irrasyonel
beklentiler teorisi olarak adlandırıyorum.
Buradaki kritik nokta yabancı kaynakları
yönlendirenlerin bu tür bir irrasyonelliği rasyonelleştirmiş olup
olmamalarıdır. Eğer rasyonelleştirmemişlerse risk artışı beklenenden daha büyük
olabilir.
[i] İrrasyonel beklentiler teorisi bana aittir. Bu deyimi ve hangi anlamda
kullandığımı ilk kez 1996 yılında “Türkiye İçin Bir Ekonomik İstikrar Programı
Önerisi” adı altında yazdığım ve zamanın hükümetine sunduğum raporda konu
etmiştim
[ii] Bu da bize gösterir ki merkez bankası bağımsızlığı yasaya yazılmakla değil,
merkez bankasına toplumun sahip çıkmasıyla olur. Toplumun sahip çıkmadığı bir
şey yasayla yaşatılamıyor (demokrasi, ifade özgürlüğü, yargı bağımsızlığı da
böyledir.)
Hocam bugün bana göre siyasal iktidarı ayakta yutan etkenlerden biri merkez banksinin politikalari. Ekonominin bu denli eskiye nazaran istikrarlı hale gelmesi örneğin enflasyon rakamlarinin eskiye göre tek hanelere inmesi, enflasyon hedeflemesi politikalari vs bunlari olumlu görüyorum ve Türkiye ekonomisinin cokmemesine sebep olan durumlar bence.ve mevcut siyasal iktidarın ekonomiyi duzelttik söylemenin belkide somut gostergeleri. Bugün rte'nin merkez bankasına müdahale etmesi bindiği dali kesmesi anlamina gelmez mi? Erdem başci bagimsiz para otoritesini koruyarak aslinda rte'ye hizmet etmiyor mu? Ki kendisi bunu goremeyerek erdem basciya çemkirdi ama bakanlari durumun farkında olsa gerek ortalığı yumusatmaya calisarak MB'nin bagimsiz kurum yapisini korumasi gerektiğini belirttiler
YanıtlaSilBu konuda iki yaklaşım var. İlki Başbakanın MB faiz politikasından memnun olmadığı ve indirilmesi için baskı yaptığı yolunda. İkincisi Başbakanın bu söyleminin gerçek niyetini yansıtmadığı "iyi polis kötü polis" oynandığı yolunda. Hangisinin doğru olduğunu yakında görürüz sanırım.
SilMahfi Hocam, çok dikkat çekici bir konuya değinmişsiniz.Ellerinize sağlık. Burada M. Bankası Başkanının atanma usulü hükumetin başkana dolayısıyla da MB' nin politikalarına daha en baştan karışma yetkisi vermiyor mu? Bence Başkan seçimle gelmeli Banka Meclisi'nin seçimiyle ve görev süresi de 4 yıl olmalı böylece siyasal iktidar başkanın geleceğiyle ilgili (devam edip edemeyeceği ile )açıklamalar yapamamalı
YanıtlaSil.
Teşekkür ederim.
SilDoğru diyorsunuz ama bunu hükümet ister mi? İstese zaten MB Başaına karışmazlar.
Sayın Hocam, toplumun merkez bankasının arkasında durmasından söz etmişsiniz ancak toplumumuzun aklı başında olan kesiminin, daha kendi haklarını biraz olsun savunmaya kalktığında başına neler geldiğini acı biçimde görüyoruz. Bunun üzerine merkez bankasının arkasında durmak fikri ne derece rasyonel olur acaba?
YanıtlaSilHiçbir hak kavgasız hak edilmez.
SilBaşbakan'ın üniversite diplomasıyla ilgili bu kadar dedikodu ortalıkta gezinirken bu derece cahilce, sokak ağzıyla bir çıkış yapması ne manaya gelir saygıdeğer Hocam? Ben 2007 yılında okuldan mezun olurken Merkez Bankası'na girmeye heves ettim de sınav konularına falan bakınca bayağı çekinmiştim dürüst olmak gerekirse :) MB'deki isimlerin üst düzey kalitesinden hiç şüphem yok ve bir iktisat mezunu olarak kendilerine güveniyorum ve Başbakan karşısında da kendilerine sabır diliyorum.
YanıtlaSilHerkesten bilimsel yaklaşımlar beklemek doğru değil tabii.
SilHocam, öyle güzel, yalın yazıyor ve öyle sabırla cevaplıyorsunuz ki, sizi çok seviyorum. her sabah bloğunuzu açıp eski yazılarınızı okuyorum, yoldayken telefonumdan yeni yazılarınızı okuyorum, zaten yeni yazı yazdığınız an otomatik telefonumun ana ekranına düşüyor, akşamları da kitaplarınızı okuyorum. sizin haberiniz olmadan gün içinde o kadar yeriniz var ki sanki babammışsınız gibi.
YanıtlaSilÇok hoş. Çok teşekkür ederim. Bir yararım oluyorsa sadece çok mutlu olurum.
SilKitap Tavsiye
YanıtlaSilFeridun Yılmaz, Rasyonalite: İktisat Özelinde Bir Tartışma, Paradigma Yayıncılık, 2009
hocam yazılarınızı ilgiyle takip ediyorum,inanın şu internette ekonomi konusunda sizin kadar anlaşılır ve anlamlı yazan bir insan görmedim.kitaplarınızı da okuyorum ve arkadaşlarıma da tavsiye ediyorum.saygılar.
YanıtlaSilmahfi bey ingiltere ekonomik yönden nasıl... düşünüyorum da hiç dünya markası yaratmamış.. sömürü ile mi büyüyor bu ülke... saygılar...
YanıtlaSilMahfi Hocam daha iyi cevaplar ancak markadan kastınız bunlarsa ünlü markaları olmadığını söylemek yanlış olur Burberry,Aston Martin,Morgan,Bentley, reebok, rolls royce, bae systems,vodafone,bp…..http://www.rankingthebrands.com/The-Brand-Rankings.aspx?rankingID=223&year=378
SilSaygılarımla;
İngiltere dünyada en çok marka yaratmış, en çok buluşa imz atmış ülkedir. Şimdilerde onları satarak idare ediyor. Ayrıca finans dünyasında en önde gelen ülkeler arasındadır.
SilVücudunda psikotik ilaçlar olan bir canlının, beynindeki karmaşa rasyonel gibi görünen irasyonel duygu ve görüşler ya da tam tersi bu kimyasalların oluşturduğu etkiye göre değişen bir rasyo. Kanserli bir vücuda kemoterapi verme mantığı neyse, irasyonel bir ekonomi ve anlayışına, rasyonel faiz mermisini sıkmak hangi hücrelere ne fayda sağlar ? Yakın zamanda deliren ve kemoterapi alan bu vücut için elektro şok tedavileri başlaması kuvvetle muhtemel. Ex ve rüyalar gerçek oldu. Artık hava-i'ye gidebiliriz.
YanıtlaSilBütün manipülatif kişi, kurum ve kuruluşlardan kurtulmanın tek yolu rezerv bir para cinsine geçmek, olabilir mi?
merkez bankası 2011'in son çeyreğinde, bu yıla benzer bir parasal sıkılaştırma yapmaya başlamış ve sıkılaştırmanın etkisi gecikmeli bir şekilde hissedilmişti (2011 son çeyrek %5'in üzerinde olan büyüme 2012 son çeyrekte %1 civarına düşmüştü. hatta, parasal sıkılaştırmanın etkisi gecikmeli hissedilir, 2014 ilk çeyrek %3 civarı büyüme bekliyorum diyen bir iktisatçıyla epey bir dalga geçilmişti. adamın haklı çıktığını görüyoruz) başbakanın da seçim odaklı bir "siyasetçi rasyonalitesine" sahip olduğunu düşünürsek, hükümet 2012'de büyümedeki azalışın önümüzdeki çeyreklerde tekrarlanmasından endişe ediyordur muhakkak. o zaman biz de rasyonel bireyler olarak yavaş yavaş dövize doğru yönümüzü çevirelim :)
YanıtlaSilİyi özet.
SilSayin Hocam, yaziniz cok guzel, ama ozellikle Turk okuyucu, yerlesmis genel kanilarini pekistirerek, bize has usullerle, Bati'nin mantigina ters uygulamalarla ustun basari gosterdigimizi zannedebilir. Rasyonel. yada Irrasyonel, beklenti ile gerceklesme uyusmasa dahi sonuc yine arz-talep dengesi dogrultusunda olacak. Yani, ne hata yapilirsa bedeli piyasa eliyle nihayetinde odenecek. Yapilan irrasyonel uygulama gecmisi mumla aratirsa, risk primleri artacak. Eger, is ve yatirim dunyasinin alismis oldugu klasik Turkiye dertleri icinde kalirsa, primler yerinde kalacak. Ama, her durumda varilmak istenen noktaya varilamayip, ustune bir de zarar gorulecek.
YanıtlaSilİrrasyonellik rasyonalize edilse de sonu iyi olmaz.
SilHocam her zamanki gibi elinize sağlık hoş bir yazı ve yazılarınız özellikle sonuç kısmını çok hoş bulduğumuda belirtmek isterim.(Özellikle faiz yazınızdaki kıssadan hisse) Hocam yanılmıyorsam kafakarışıklıkları...yada faiz makalenizde yapılan bir yorumda bir arkadaş dış ticaret yazısı yazmanızın mümkün olup olmadığını sormuştu ve sizde cevap olarak yazabileceğinizi söylemiştiniz acaba mümkün olursa dış ticaret yazınızı ödemeler bilançosunun karakteristik özelliklerinide analiz ederek ve öngördüğünüz çözümleride belirterek yazma şansınız var mı?siz verdikce biz hep daha fazlasını istiyoruz ancak insanoğlu işte hocam doyumsuzluk:)Mazur görün lütfen
YanıtlaSilSaygılarımla;
Çok teşekkür ederim.
SilDışticaretle ilgi yazacağım. Ödemeler dengesiyle ilgili bir kaç kez yazdım. Ama yazacağım yazıda bunu da gözönüne alacağım.
Hocam tekrar teşekkürler.Saygılarımla;
Sil"..ABD’de olsa siyasal iktidar Fed’in faizi nasıl yönlendireceğine karışmaz..toplum Fed’e sahip çıkar."
YanıtlaSilcümlenin ilk kısmı doğru, o da fed'in özel, kişilerin kurduğu bir kurum olmasından ve tarihinden kaynaklı, ama son kısma katılacak olan bir orta sınıf ve altı amerikan vatandaşı olduğunu sanmıyorum. keşke bir fed analizi yazsanız.
Hocam hayirli sabahlar, zahmet olmazsa bu yaziyi kisa ozetlermisiniz, ya da yorumlarmisiniz bi 10-12cumleyle, sinavim icin cok gerekli
YanıtlaSilMemnuniyetle.
SilBir hoca sınava çalışmadan girenlere göre soru sorarsa irrasyonel davranmış olur. Çünkü o zaman bir daha kimse çalışmaz. Ama öğrenciler hocanın böyle irrasyonel davranacağını bilerek hiç çalışmazlarsa irrasyonelliği rasyonalize etmiş olsalar da rasyonel davranmış olmazlar. Çünkü o bilgiler sadece sınav için değil hayat için de gereklidir.
Hocam harikasınız =) Arkadaş sınavında bunu yazabilir .
SilMahfi Hocam:
YanıtlaSilÖncelikle, konuya olan sabırlı yaklaşımınızdan dolayı yazınızı kendi adıma dersler çıkararak okuduğumu belirtmek isterim. Konuşmaları, tartışmaları, enflasyon-faiz ilişkisine adeta Fisher'ın yerine geçmeye çalışan yaklaşımları izleyince geleceğe dair endişelerimle dondum kaldım adeta. Aklımda bozulan beklentiler vardı ve sizin kadar sabırlı olamadığım için beklenti konusunu başka bir çerçevede değerlendirerek şöyle bir yazı yazdım: http://ardatunca.blogspot.com.tr/2014/06/psikoloji-alg-ve-beklenti.html
Yazının ilk üç paragrafı, duygusal bir tepki içeriyor. Beklenti konusunu başka bir cepheden, merkez bankasını vaka olarak kullanmadan değerlendirdim. Piyasaların beklentilerinin rasyonel olamadığını düşündüğüm için 4. paragraftan sonrası, büyük bir tesadüf sonucu, sizin yazınıza başka bir cepheden yaklaşarak buradan yapacağım bir yorum gibi olmuş adeta.
Saygılarımla.
Yazıyı okudum çok beğendim, ellerinize sağlık. Yorum gibi olmamış çok iyi bir yazı olmuş, emeğinize sağlık:
SilÇok teşekkür ederim.
SilBaşbakan'nın merkez bankası politikalarını, özellikle de faiz politikasını eleştirerek kendi seçmen tabanına mesaj verdiğini düşünüyorum. Yani sahip olduğu muhafazakar seçmen kitlesine faiz karşıtı algılanacak mesajlar vererek önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik manevralar yapıyor. Öbür taraftan bakanları ılımlı mesajlar vererek sizin belirttiğiniz iyi polis kötü polis oynanıyor. Bu süreç gezi olaylarında da yaşandı. Kendisinin ustalık dediği olay bunun adıdır. Aslında siyaset de bu değil midir? Algı yönetimi.
YanıtlaSilBelki haklısınız ama bu tür şark usulü siyasetle iyi bir yerlere varılacağını düşünüyor musunuz? Ben düşünmüyorum.
SilBen de düşünmüyorum. Amacınız "muasır medeniyet" ise böyle siyaset olmaz. Yok eğer amacınız daha çok oy almaksa Türkiye'de olur. Ülkenin getirildiği durum bellidir.
SilMerhaba Hocam.
YanıtlaSilGündemdeki ekonomik konuları anlaşılır bir dil ve en sade şekli ile paylaştığınız için teşekkür ederim.
Rasyonel Yönetici Teorisi: Bu teoriye göre siyasetçi bir fotoğrafçı gibi mevcut durumu topluma aktarır. Tıpkı Başbakanın bir yurtdışı seyahati öncesi yaptığı açıklama gibi. ''Merkez Bankası ortak amaç doğrultusunda uygulanacak para politikası araçları seçmekte özgürdür. Bu özgürlük sınırsız bir yetki değildir. Yerine getirmekle yükümlü oldukları görev ve buna bağlı sorumlulukları vardır.''
İrrasyonel Yönetici Teorisi: Bu teoriye göre yönetici olmak üstün yetenekler gerektirir. Tıpkı Başbakanın bir yandan faiz lobisini, ekonomide yaşanan olumsuzlukların tek sorumlusu olarak gösterip, diğer yandan onların daha çok kazanmaları için mücadele etmesi gibi.
Faiz indirimine gidilse bile dediğiniz şekilde bankalar sadece irrasyonel davranış gereği mevduat faizlerini düşürüp, davranışın rasyonel olmadığını bildikleri için kredi faizleri bu indirimden etkilenmeyecektir.
Meşhur son 10 yılda yapılanlar ve uygulanan başarılı maliye politikasının temelinde ucuz ve kolay para vardı. İnsanlar artan tüketimlerini ve vergileri bu şekilde finanse ettiler. Artık yönetenlerin rasyonel davranarak; faizler düşürülsün diye bağırmak yerine; gelecekleri ipoteklenmiş toplumu görüp, bu şekilde yapay ve popülist politikalar sonucu büyümenin sonuna gelindiğinin farkına varıp, bunlar ile ilgili çözümler için düşünmesi gerekmektedir.
Umarım iyi günler.
Teşekkür ederim. Çok yerinde saptamalar.
Silçok faydalandığım bir ssayfanız var hocam çok teşekkür ederim. saygılar
YanıtlaSilHocam sanırım irrasyonel beklentiler teorisi ile "rasyonel irrasyonalite beklentisi"ni kastetmişsiniz. Piyasa aktörlerinin beklentileri yine rasyonel: Yönetenlerin irrasyonel olduğunu ve irrasyonel beklenti ve kararlar içerisine girebileceklerini piyasa aktörleri rasyonel bir şekilde fiyatlandırıyorlar :)
YanıtlaSilHocam bir bakıma piyasadaki oyuncular irrasonelliği olağan kabul ederse, tepkisizleşme oluşabilir mi? Yani Piyasa yapıcıların aldıkları kararları aldırmaz hale gelirler mi yada takip etmekten vaz geçerler mi?
YanıtlaSilHocam ekonomi çıkışlı değilim ama kitap önerileri yazınızdaki sırayla tüm kitaplarınızı özenle okudum. Merkez Bankası direk hükümete bağlı olan devletler var mı? Onlarda durum nasıl?
YanıtlaSil4 yıl önce yaptığınız varsayımın tutarlılığı, eğitiminiz, kişisel gelişiminiz ve geniş çeşitli bilginize rağmen aklınızı duru tutabilmekten geliyor olsa gerek. Sizin Mustafa Kemal Atatürk’le pek çok ortak noktanız olduğunu düşüyorum. Umarım çağ sizinde önünüze fırsatlar ve uygun koşullar getirir ve sizi ülkemiz ve Dünya'da daha etkin ve yetkin yerlerde görürüz ve hatta bende kendimi yeterince geliştirmiş olursam belki birgün birlikte çalışırız. Muhtaç olduğumuz kudret başımızda ve kalbimizde. Çok şeyden vazgeçecekken bana tekrar tekrar umut veriyorsunuz. Size Teşekkür ederim.
YanıtlaSilHocam bugün geldiğimiz noktada daha iyi anlıyoruz ki merkez bankası bağımsız bir şekilde karar alamıyor. Siyasilerden talimat alarak hamle yapıyor. İşler kötü gidince de içlerinden olmayan birini günah keçisi ilan ediyorlar çünkü aksi takdirde iktidarın tezi çürüyecek. Yani yanlışı yanlışa düzeltmeye devam ediyorlar. Sözün özü, ne zaman ki özeleştiri yapabilirsek, hatalarımızı kabullenirsek belki yanlış giden bir şeyleri düzeltebiliriz.
YanıtlaSilSelamlar saygılar.
Merhaba Hocam 2001 krizi sonrasını örneklemişsiniz ama ülkemizdeki gelişmeler dolar endeksi ile ters orantılı gitmiş. Grafiklerde bariz gözüküyor
YanıtlaSil