Türkiye'nin Risk Primi Rusya ile Yarışıyor

Aşağıdaki tablo’da 22 Mayıs 2013’de Fed’in tahvil alımını azaltacağını açıklamasından sonra kırılgan ekonomiler olarak kabul edilen ülkelerin risk derecelerini temsil eden CDS primlerinde yaşanan gelişmeleri ay sonları itibariyle gösteriliyor.

Tarih
Türkiye
Brezilya
Endonezya
G. Afrika
Rusya
22.5.2013
118
130
140
169
136
31.5.2013
131
146
162
191
155
28.6.2013
191
185
207
216
195
31.7.2013
205
191
208
222
186
29.8.2013
240
203
282
240
200
30.9.2013
214
173
220
197
172
31.10.2013
185
166
193
185
161
28.11.2013
207
205
236
211
171
31.12.2013
245
194
237
204
165
31.1.2014
270
206
233
233
203
28.2.2014
230
172
185
204
191
31.3.2014
220
169
175
195
222
30.4.2014
199
146
174
186
260
30.5.2014
180
142
141
172
193
27.6.2014
177
145
161
177
184
31.7.2014
185
157
149
189
239
29.8.2014
178
127
132
167
258
22.5.2013 / 29.8.2014 Artış Oranı (%)
50,8
-2,3
-5,7
-1,2
89,7

Tabloya göre 22.05.2013’de Fed’in yaptığı açıklamadan sonra kırılgan ekonomiler arasında kabul edilen Brezilya, Endonezya ve Güney Afrika’nın risk primleri yükselmiş ve zamanla düşüşe geçmiştir. Ağustos 2014 sonu itibariyle bu ekonomilerin üçünde de CDS primleri başlangıç tarihine göre düşmüş durumda bulunuyor.

Risk primi başlangıç tarihine göre hala çok yüksek olan iki ekonomiden birincisi Rusya’dır. Başlangıç kabul ettiğimiz 22.05.2013 tarihi ile 29 Ağustos 2014 tarihini karşılaştırdığımızda Rusya’nın risk priminin yüzde 89,7 oranında arttığını görüyoruz. Risk primi başlangıç tarihine göre hala çok yüksek olan ikinci ekonomi Türkiye’dir. Başlangıca göre CDS primimiz hala yüzde 50,8 oranında yukarıda bulunmaktadır (grafikte kırmızı çizgi.)

CDS primlerinin diğer ekonomilerde düşmesine karşılık Rusya’da artmasının nedeni 2014 başından itibaren Ukrayna ile olan ilişkiler, batının uyguladığı ambargolar ve batıyla yaşanan karşılıklı restleşmelerdir. Bu gelişmeler sonucunda Rusya’nın CDS primi düşmek bir yana artmıştır (grafikte mavi çizgi.)

CDS primleri Türkiye’de niçin diğer üç ekonomide (Brezilya, Endonezya ve Güney Afrika) olduğu gibi düşmemiş ve yüksek kalmaya devam etmiştir? Türkiye’nin Rusya gibi bir sorunu yoktur. Ambargoya uğramamış, restleşmelere girişmemiştir. O halde risk primi niçin yeterince düşmemiştir? Borçlanmasını düşüremeyen ve o nedenle borçlanma maliyetlerini düşürmesi gereken bir ekonomi olan Türkiye’nin CDS primlerini neyin yüksek tuttuğu konusunda Türk siyasetçilerinin kafa yorması gerekiyor. Acaba siyasal söylemlerde mi hata var? Çok sert siyasal söylemler, kavgaya yönelik tavırlar, faiz gibi bilimsel konularda yapılan bilimle pek uyuşmayan açıklamalar mı bu primleri yukarıda tutuyor?

Sanırım bu ve buna benzer sorularla egzersiz yaparsak bir sonuca ulaşabiliriz. Kendi kendimize sorun yaratma yeteneğimizin ne kadar üst düzeyde olduğunu geçmiş deneyimlerimizden biliyoruz. Artık sorun yaratmayı bırakıp mevcut sorunları yapısal reformlara girişerek çözmeyi denemekten başka çaremiz olmadığını görmemiz gerekiyor. Aksi takdirde Türkiye’nin risk priminin, Rusya gibi ambargo altındaki bir ekonomiye yakın konumda bulunmasını bırakın başkalarına, kendimize bile açıklayamayız. 



Yorumlar

  1. Mahfi bey, CDS rakamlarını aldığınız kaynak neresi acaba? Teşekkürler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. https://www.dbresearch.com/servlet/reweb2.ReWEB?rwnode=DBR_INTERNET_EN-PROD$EM&rwobj=CDS.calias&rwsite=DBR_INTERNET_EN-PROD

      Sil
  2. hocam elinize sağlık , bişeyi merak ediyorum belki de yanlış yorum yapıyorum.
    cds primleri yüksek de olsa borsa da ki sert düşüşlerde yerli yatırımcıdan boşanlan koltuğu hemen yabancı yatırımcılar dolduruyor.Mesela borsa 70 bin dolaylarına indiğinde alımlar başlıyor.tabi destek direnç mevzu da var ama benim merak ettiğim yatırımcı cds den çok fiyat seviyelerine bakıyor.
    bist 90000 e yaklaşsa bizim risk primleri de fed den önceki seviyeye yaklaşmaz mı ki endeks yükseldikçe cds düşüyor yani fiyatı da takip ediyor ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yatırımcı için getiri - risk primi dengesi önemlidir. Eğer getiri yükselse risk korkusu azalabikiyor. O nedenle de borsaya giriş artıyor.

      Sil
  3. Sayın Eğilmez cds primlerinini artması kısa vadeli tahvil ve bonoları nasıl etkiler?
    Bu konuda hiç bir eğitimi olmayan biri olarak soruyorum mazur görün...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. CDS primleri arttıkça faizler artar o nedenle de tahvil talebi artar.

      Sil
    2. hocam ekonominin genel dengesi ile alakalı önceki sayfada sormuştum fakat cevapta aklıma yatmayan bir yer var kusura bakmassanız bir daha soracağım; bütçe açığı dışardan mal ve hizmet alınarak verilmişse mantıken cari açığa etkisi olur yok bütçe açığı verilmiş fakat dışardan mal ve hizmet alınmamış ise cari açığa etkisi olmaz cari açığı artırmaz.denkleme bakarsak (S - I) + (T - G) = (X - M) sol tarafta (T-G) bütçe açığını temsil etmektedir denklem gereği dışardan mal alınmayarak bütçe açık versede sol taraf artmış oluyor mecburen buda sağ tarafa yani cari açığa etki ediyor.ama mantıken dışardan mal alınmadan verilen bütçe açığı cari açığı artırmaz.bu noktada biraz kafam karıştı.denklem farklı mantık farklı söylüyor mantığımda ki şeyleri denkleme yerleştiremiyorum?

      Sil
    3. Yukarıda konu edilen denklem cari yıla ait. Onun için sağ tarafın adı cari açık. Oysa kamu kesimi bu yılın bütçe açığı için dış borçlanma yapacağı gibi geçen yıllarda aldığı borçların bu yıl vadesi gelen anapara ve faiz ödemeleri için de borçlanır Öte yandan bildiğiniz gibi borçlanmaya alınan anaparalar bütçeye gelir ve gider olarak yazılmaz.

      Sil
    4. hocam yani kamu geçen yıllarda borçlandığı anapara ve faizi cari yıl içinde ödediğinde hem kamu harcaması artışına dayanarak bütçe açığı artıyor hemde ödenen faizler ödemeler dengesinde cari açık kalemini artırıcı etki yaptığıdan dolayı da cari açıkta artıyor.bu şekilde mi anlamlıyım?
      2)yani cari yıl içinde kamu cari açığı artıracak şekilde dışardan mal ve hizmet almasa bile önceki dönmelerde alınan borcun vadesi geldiğinde ödenen faiz cari açığı artırır diyebilirmiyiz?

      Sil
  4. Mahfi hocam, politik gerilim ve disk etkenleri bir yana birakacak olursak, tamamen ekonomik degerleme yonuyle de bu durumu aciklamak mumkun mu sizce? Listedeki diger ulkerlerin tumu sahip olduklari dogal kaynaklar acisindan Turkiye'den onde olan ulkeler. Amiyane tabirle, yatirimi batsa da parami kurtaracak mali var, bakisi ile Turkiye zaten bir kac basamak geride olmuyor mu bu ulkelere gore?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eğer dediğiniz gibi olsaydı Türkiye risk primi konusunda her zaman bu ülkelerin gerisinde kalırdı. Oysa tablo bize bunun öyle olmadığını anlatıyor.

      Sil
  5. hocam çok teşekkürler. Dünyanın veya ( global piyasanın) bize nasl baktığını anlık gösteren en önemli gösterge CDS primi. Bu primi birileri ödüyor. yani cebinden net olarak çıkıyor.. kimse fazla prim yada para ödemek istemez..
    ülkemizde acaba ilerleyen günlerde CDS primleri içinde ; ben CDS primlerini tanımıyorum, gerçeği yansıtmıyor :) şer odaklarının oyunu v.s. gibi söylemler gelişirmi diye merak ediyorum..

    Ben siyasal soylemlerin ve duruşun CDS primlerinde sandığımızdan daha etkili olduğunu düşünüyorum, bilmem katılırmısnız.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazımın son bölümünde ben de bunu anlatmaya çalışıyordum.

      Sil
  6. Hocam irakta ve suriyede yaşanan işid tehdidi, suriyede süregelen iç savaş ve o bölgelerdeki siyasal gerilimler,ayrıca mısırda yaşananlar bence bizim iç siyasetteki kargaşadan daha çok dikkate alınıyor diye düşünüyorum ..

    YanıtlaSil
  7. John Kerry'nin "IŞİD ile mücadelede uluslar arası koalisyon gerekiyor" diye bitirdiği konuşmasından yabancı dış politika analistlerinin anladığı şu: "IŞİD bölge istikrarı açısından çok ciddi bir tehdittir. yılanın başı küçükken ezilmelidir. aksi halde Türkiye pakistanlaşır ve cihatçı terörüyle yüz yüze kalır. Türkiye gibi önemli ve kritik bir ülkenin pakistanlaşmasını istemeyiz. IŞİD için kapsamlı bir operasyon gerekiyor. biz bu operasyonun hava ve İHA istihbarat desteğini sunacağız. iç politika dinamiklerimiz asker göndermeye müsait değil. peşmerge ve Bağdat ancak kendisini koruyabilir. İran ve Esad gibi güçlerle koalisyon oluşturamayacağımıza göre kara operasyonu Türkiye'ye ait"
    "Musul'da 49 rehine var bir şey yapamayız" mazereti bir yere kadar gidecektir. siz NATO'nun ikinci büyük ordusuna sahip olacaksınız, şöyle güçlü ülkeyiz diye hava atacaksınız ve sınırınızdaki tehlikeye kayıtsız kalacaksınız. böyle bir şey reel politikte yok, havlıyorsanız ısırmak zorundasınız. iç siyasette ve ekonomide her şey güllük gülistanlık olsa bile, böyle bir ortamda CDS'lerin önümüzdeki aylar ve yıllarda kalıcı bir şekilde düşmesi maalesef mümkün değil çünkü yabancı yatırımcılar aynı zamanda bu dış politika analistlerinden de danışmanlık alıyor.

    YanıtlaSil
  8. hocam malum önceki dönmelerde alınan borcun faizi cariaçığı artırmaktadır.acaba alınan borcun vadesi geldiğinde ödenen anapara cari açık kalmeinde mi gözükür. sermaye ve finans kaleminde mi gözükür?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Anapara finansmanda, faiz cari işlemlerde görülür.

      Sil
  9. hocam geçmiş yıllarda ki yazınıza atıf yaparak bu konu ile alakalı sorumu dile getirmek istiyorum müsadenizle.2012 yılında ki genel değerlendirmenizde; ''S =15 I = 19 T= 23 G = 25 NX= 6 Bu durumda denklemimiz şöyle bir görünüm alır: (15 – 19) + (23 – 25) – 6 = 0 ekonomi 2012 yılında GSYH’nın yüzde 4’ü oranında tasarruf yatırım açığı vermiş, yüzde 2’si kadar kamu dengesi harcama açığı vermiş ve GSYH’nın yüzde 6’sı kadar da cari açık vermiş.'' değerlendirmesinde bulundunuz.
    kısaca sorum şu;bütçe açığının %2 kadar cari açığa katkı yaptığı görülüyor.bütçe açığını cari açığa bu katkısı dışardan alınan mallar ve hizmetlerden ve ayrıca vadesi gelen borçların faizinin ödenmesinden mi cari açığı artımıştır?

    YanıtlaSil
  10. Mahfi bey yazınız için teşekkürler. Ekonominin süper olduğunu düşünenler ve faiz lobisi diye insanları suni bir korkuyla tarafında tutmaya çalışanlar aslında bu CDs primleri üzerine kafa yorsalar daha çok yol katederiz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aslında Türkiye'nin CDS primi 118'lere gerilediğinde "Reytinglere bakmayın asıl olan CDS'ler" diyorlardı. Şimdilerde kimse CDS lafı etmez oldu.

      Sil
    2. hocam cds ile reyting notları niye aynı yönde ilerlemiyor aralarında doğru orantılı bir ilişki yok mu?

      Sil
    3. CDS ler her işlemde yeniden belirleniyor oysa reyting bir kaç ayda bir belirleniyor.

      Sil
  11. Ornegin Indonezya da petrol fark o dieger Brazilya ve Guney Afrika ham madde zenginu ekonomiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet de aynı durum 22.05.2013'de yok muydu? O tarihte Türkiye niye bunlardan daha iyi CDS primlerine sahipti. Bunlar bu doğal kaynakları sonradan mı buldular?

      Sil
  12. hocam ;kamu harcamaları içinde önceki yıllarda alınan dış borçların vadesi geldiğinde bu borcun faizi mecburen tl ile ödenemeyeceğinden döviz ile ödenmektedir.aynı şekilde devlet içeride belirli bir projeyi gerçekleştirmek için yada başka bir sebebten dolayı dışardan mal ve hizmet alımında bulunmaktamıdır?eğer bulunuyorsa bütçe açığı da cari açığa sebep olan kalem şeklinde yorumda bulunabiliriz sanırım.
    2)devletin döviz ödemesi sadece alınan borcun faizinden ibaret değildir değil mi?aynı şekilde devlet dışardan mal yada hizmet aldığında da döviz ile ödeme yapmaktadır desem yanılırmıyım?
    3)hocam bütçeye baktığımda dışarıya ödenen borçlar bile tl ye çevrilerek gösterildiğinden döviz ile ne kadar ödeme yapıldığı gözükmüyor ayrıca devletin yaptığı mal ve hizmet harcamalarında ne kadarını dışardan döviz ödeyerek aldığıda gözükmüyor.acaba kamunun cari açığa etki eden döviz harcamalarını bulabileceğim yer var mı?yani kamu harcamalarının ne kadarını dövize dayanarak yapıyor?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. (1) Devlet geniş bir kavram. Eğer bunu sadece Hazine ve onun finanse ettiği kamu yönetimleri olarak alıyorsanız yani KİT'leri dahil etmiyorsanız devletin dışarıdan mal ve hizmet alımı sınırlıdır. Asıl olarak dış borç alır. Ama sınırlı da olsa mal ve hizmet de alır. Örneğin başbakana alınan uçak ya da bakanlara alınan arabalar vb gibi. Ayrıca geçmiş yıllarda aldığı borçların faizlerini de öder. Her ne kadar bunları bütçeye TL ile yazsa da dışarıya döviz öder ve bu cari açığa neden olur.
      (2) Yanılmazsınız. Dediğim gibi devlet kavramını dar anlamda (merkezi hükümet) olarak alırsak bu ödemeler sınırlıdır. Ama KİT'leri ve benzer kuruluşları da katarak devleti geniş anlamda alırsak dışarıdan daha fazla mal ve hizmet alımıyla karşılaşırız.
      (3) Borçları Hazine sitesinde yer alan Borç Raporlarında bulabilirsiniz. Diğerlerini döviz olarak bulmak mümkün değil. Ya da en azından benim bilgim dahilinde böyle bir şey yok. Bütçedeki TL tutarları o yılın ortalama döviz kurlarıyla dolara çevirerek yaklaşık miktarlar bulunabilir.

      Sil
  13. Fed para basmanin sonuna gerldigi icin Turkiye nin cari acigi finansmaninda sorun yasayabilecegini dusunuyor olabilirler bildigim kadariyla bir tek Guney Afrika nin cari acigi yuksek ama bizimkinden yine de daha dusuk

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Fed'in tahvil alımını azaltmasına eğer AMB'nin benzer bir uygulaması eşlik etmezse Türkiye be dış finansman ihtiyacı olan ekonomiler sıkıntıya düşebilir.

      Sil
  14. Hocam AMB'nin açıklamalarında varlığa dayalı menkul kıymet alımının başlayacağını ve -zaten çok düşük olan- faizleri düşürmekten daha etkili olacağı söyleniyor. Bu konuyu açıklayabilir misiniz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Varlığa Dayalı Menkul Kıymet Alımı, Fed'in uyguladığı tahvil alıp karşılığında para vermekten daha geniş bir uygulama. Bu da bir anlamda parasal genişlemeye yani piyasada para bolluğu yolu ile harcamaları artırmaya yönelik bir politika.

      Sil
  15. hocam gelişme ile kalkınma ekonomi literatüründe aynı anlamda kullanılabilir mi. gelişmiş ülkelere kalkınmış ülke de denilebilir mi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu konuda yazım var: http://www.mahfiegilmez.com/2012/09/buyume-baska-sey-gelisme-baska.html

      Sil
  16. hocam örneğin bir bankadan kredi alacağımızı düşünelim bu durumda vade oranı artarsa faiz oranı düşer diyebilir miyiz. saygılar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Diyemeyiz. Çünkü krediyi alacak şirketin risk durumu, kredinin kullanılacağı alan, enflasyon beklentisi vb gibi birçok gösterge faiz oranı üzerinde etkili.

      Sil
  17. Saygıdeğer hocam yaptığım analizde bu topraklarda yaşayan anayasaya göre her Türk vatandaşı genel olarak ülke içinde üretiminin olmasından ziyade ithal aldığı bir mal için dolaylı olarak devletin yabancı ülke vatandaşlarına sunmuş olduğu yüksek faiz oranının maliyetini vergi olarak her vatandaştan bir nevi biz size dışarıdan daha ucuza alıyoruz sizin de bize bir nevi faiz vergisi verip dolar rezervimizi arttıralım ki hem daha ucuza almaya devam edelim hem de enflasyon hedeflemesini sağlayalım demesini onaylar mısınız ve yaptığım bu analiz doğru mudur?

    YanıtlaSil
  18. merhaba;

    yakın zamanda 2. çeyrek büyüme hızı açıklanacak. nispeten yüksek seyreden enflasyonun büyümeye nasıl bir yansıması olacağını düşünüyorsunuz.
    birde benim tahminim ilk çeyreğe göre düşük olacağı yönünde 3.3 gibi bir oran düşünüyorum. sizin bir tahmininiz var mı?
    saygılarımı sunuyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim II. Ç büyüme tahminim de yüzde 3 civarında.

      Sil
  19. Hocam, Arjantin'in ekonomik gostergelerini TR ile kiyasladigimizda daha iyi gozukuyor, dis ticaret acigi, enflasyon daha iyi gibi. Nesi bizden kotu de iflas ediyor?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. IMF, Arjantin'in istatistikleriyle ilgili sorunlar olduğuna dikkat çekiyor. Yani yönetim, bir süredir, tıpkı Yunanistan'ın batmadan önceki durumunda olduğu gibi istatistiklerle oynamış olabilir.

      Sil
  20. Mahfi hocam,Keynesin teorisine göre, ekonomide para talebinin para arzının üzerinde olduğu zamanlarda bireylerin, bu para açığını karşılamak icin, tahvil satacagi düşüncesi var. Benim anlamadığım nokta şu: Burada ekonominin tamamı ele alındığına göre,biri tahvil sattığı zaman başka biri bunu alacak dolayısıyla acik yine aynı kalacak; sadece el değiştirecek . Tabii,
    Ben bu şekilde anlıyorum. Kısacası hocam, bireyler tahvil sattiginda nasıl oluyorda oluşan para açığını tedarik edebiliyorlar ?



    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Diyelim ki elinizde tahvil var ve satıp paraya çevirmek istiyorsunuz. Fiyatı da düşürdünüz. Tahvil almayı düşünen birisi için fiyat çekici hale geldi diyelim. O kişi bankadan para çekip tahvili aldığında bankadaki para azalır. BU durumda banka (eğer başka imkanı yoksa) merkez bankasından borçlanır. Böylece tahvili MB'den çekilen para karşılamış olur. Sonuçta MB, yeni bastığı parayla bu borcu vermiş olur ve ister istemez para arzı artar.

      Sil
  21. Hocam her zamanki gibi akıcı yazınızı okudum teşekkür ederim. CDS verisi üzerine baya bir yazı yazdınız ve ülke risk primleriyle bizleri biligelendirdiniz. Her CDS yazınızda aklıma alacak sigortarı ( Coface) aklıma geliyor. yani hep devletin raiting ölcüyoruz lakin gerçek ve tüzel kişiliklerin ratinglerini karşılatma fırsatımız olmuyor. Coface da cds gibi bir gösterge olabilir mi. Bu konuda bir yazınız varmı ve yahut bir yazı kaleme almayı düşünüyormususuz merak ettim doğrusu. Saygılarımla...Ali GÖKSU

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. BU konuda yazım yok. Bir bakalım yazabilir miyim?

      Sil
  22. Hocam merhabalar,
    Rusya'nın CDS'inde dikkat çeken önemli bir unsurun Haziran sonrasında ciddi artış olduğunu düşünüyorum.
    Brent petrolün fiyatının düşmesi ile beraber petrol ve gaz gelirlerinin ciddi düşüyor olmasının, Rusya'nın kredibilitesinde etkisi vardır diyebilir miyiz?
    CDS hesabında neyin dikkate alındığını bilmemekle beraber, borç servisleri veya ödemeler dengesi dikkate alınıyordur diye fikir yürütüyorum..

    Selamlar,saygılar,

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle diyebiliriz. Rusya'nın CDS priminin yükselmesinde Ukrayna olayı, ambargolar ve son olarak da petrol fiyatının düşmesi etkili oluyor.
      CDS, reyting gibi bir takım ölçüler kullanılarak yapılan değerlemelere değil piyasada oluşan algılara göre biçimlenen bir prim oranı. Tabii bunun içinde ülkeler için reyting kuruluşlarınca verilen notların da yeri var.

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kapitalizm

Paradan Para Kaybetme Dönemi

Faizin Doğuşu ve Yasaklanışı