Faiz Düşerse Yatırımlar Artar mı?

Son dönemde sıklıkla gündeme gelen bir söylem var: Faiz düşerse yatırımlar artar. İlk bakışta son derecede doğru ve ekonomi biliminin önermeleriyle de tutarlı bir söz gibi duruyor. Yatırımcının yatırım yapabilmesi için faizin düşük olması gerekir. Faizin düşüklüğünün yatırımcının yatırım kararını etkilemesinin altında iki neden yatıyor: (1) Yatırımda kullanılacak kaynaklar yalnızca öz kaynaktan ibaret olmaz. Bunun yanında borçlanarak da yatırım kaynağı kullanılır. Dolayısıyla faizler düşük olursa yatırımcının borçlanmayı göze alması daha kolay olur. (2) Faiz yüksek olursa yatırımcı, yatırım yapmak yerine parasını faiz getirecek şekilde bankaya yatırır ve böylece riski düşük gelir elde eder, yatırımdan vazgeçer. 

Aşağıdaki grafik 1990’dan bu yana mevduat faizi ortalamalarını (kırmızı çizgi sağ eksen), tasarrufların GSYH’ya oranlarını (yeşil çizgi sol eksen) ve yatırımların GSYH’ya oranlarını (mavi çizgi, sol eksen) gösteriyor (Faiz oranları için kaynaklar: TÜİK: İstatistik Göstergeler 1923 – 2006 ve TCMB sitesi, tasarruf ve yatırımların GSYH içindeki payları için kaynak: IMF, WEO Database, October 2015.)   


Grafiğe bakınca 1990’lardan 2000’lere kadar yüksek ve artan oranlı mevduat faizlerinin söz konusu olduğunu görüyoruz. Aynı dönemde yatırımlar ve tasarruflar yüzde 20 – 25 aralığında seyrediyor ve birbirine yakın bulunuyor. 2000’lerden sonra faiz hızla düşüyor. Faizle birlikte tasarruflar ve yatırımlar da düşüyor. Bu döneme 1990 – 1997 ve 1998 – 2015 olarak iki ayrı bölüm olarak baksak ilk bölümde faizin çok yüksek, yatırımların ve tasarrufların da yüksek olduğunu, ikinci bölümde hızla düşen faizle birlikte tasarrufların da hızla düştüğünü görüyoruz. Bu ikinci bölümde ayrıca faizdeki hızlı düşüşe karşın yatırımların artmadığını hatta düşmeye devam ettiğini gözlemliyoruz. Her üç göstergeye ait kırıklı çizgilerle ifade edilen eğilim çizgileri bu düşüşleri açıkça sergiliyor.

Ekonomi bilimi bize faiz düşerse yatırımların artacağını söylüyor (teori.) Grafik ise bize faiz düştükçe yatırımların artmadığını tam tersine düştüğünü gösteriyor (gerçek hayat.)

Bunların hangisi doğru? İkisi de doğru. Çünkü ekonomi bilimi bize faiz düşerse yatırımların artacağını söylüyor ama bunun arkasında, bizim genellikle bakmayı ihmal ettiğimiz, bazı varsayımları da sıralıyor: (1) Riskler çok yüksek olmayacak, (2) Kurlar getiriyi geride bırakacak biçimde yükselmeyecek, (3) Siyasal istikrar olacak. (4) Dalgalanma fazla olmayacak. Bunlar yoksa faiz ne kadar düşük olursa olsun yatırımlar artmayabilir. Bu varsayımlar 2002 – 2008 arasında önemli ölçüde yerine geldi. Grafiğe bir kez daha bakarsak 2002 – 2008 arasında faizdeki hızlı düşüşle birlikte yatırımların arttığını görebiliriz. Buna karşılık yatırımlarda bu dönemde ortaya çıkan artış, yatırımların, faizin çok daha yüksek olduğu 1990 – 1997 arasındaki dönemdeki ortalama düzeyine ulaşamadığını ortaya koyuyor. Grafiğin ortaya koyduğu gerçek; yatırımların faiz düşüşüyle paralel olarak artmadığı, buna karşılık tasarrufların, faiz düşüşüyle birlikte düştüğü biçimindedir. Demek ki faiz düşüşünün yatırımları artırması otomatik bir olgu değil, başka bir takım şeyler daha gerekiyor. O şeylerin ne olduğu da yukarıda değindiğim varsayımlarda saklı. 

Ekonomi biliminde teoriler ve yaklaşımlar bir takım varsayımlara dayanır. O varsayımlar gerçekleşmezse teori ya da yaklaşım doğru sonuçlar vermez. O nedenle bir ekonomik durumun değerlendirmesini elde mevcut teori ya da yaklaşım çerçevesinde yaparken onların altında yatan varsayımlara da mutlaka bakmak gerekir. O varsayımları ihmal ederek durumu yorumlamaya kalkarsak bir takım otomatik bağlantılar kurmaya yöneliriz. Ve o bağlantıların gerçek yaşamda aslı çıkmayınca da ekonomi teorisini suçlamaya başlarız. 

Yorumlar

  1. Faizin düşmesi için ilk önce enflasyonun güvenli bir şekilde düşeceği beklentisinin oluşması ve hatta düşmeye de başlamış olması gerekir.

    Yani enflasyon sebep, faiz sonuçtur.

    Peki Türkiye'deki problem ne?

    Şu:

    Türkiye'deki enflasyonun yüksekliğinin sebebi, hem içeride hem dışarıdan içeriye, 'döviz kurları üzerinde kasıtlı dalgalanmalar yaratarak' enflasyonun yükselmesini sağlamak, böylelikle faizin de yüksek kalmasını sağlatmaktır.

    Türkiye'de özellikle 2011'in sonlarından günümüze artarak süren, 'döviz kurlarının kasıtlı dalgalandırılması' nedeniyle enflasyon yüksekliği mevcut. İktisat kavram ve modellerinin bunu açıklamakta zorlanması gayet normal.

    Eğer faizi düşürürseniz, Türkiye'de reel sektörün büyük kısmı dehşet boyutlarda sıkıntı yaşar. Çünkü faiz düşürüldüğü anda, hem içeridekiler hem dışarıdan içeriye sızan odaklar, kurları kasten yükseltmeye devam ederler. Yani 1 dolar 3,15 lira'nın üstünü görmemiz hiç de uzak bir ihtimal değil.

    Fakat faizi düşürürsek, içerideki ve dışarıdan içeriye sızan odaklar bir süre sonra, Türkiye'nin yaptığı hamlelerin doğruluğunun farkına varırlar, kurları kasıtlı dalgalandırmaktan vazgeçerler, enflasyonu 'düşürmeye' başlamak zorunda kalırlar, sonuç olarak faiz de düşer. Böylelikle düşük faize herkes alışır.

    Faizi, reel sektörün yaşayacağı acıya rağmen, düşürmek zorundayız, ülkemiz üzerindeki 'kurlar aracılığıyla enflasyonu yüksek tutan böylece yüksek faizden yarar sağlayan' güç odaklarının oyunlarını bozmak zorundayız.

    Reel sektöre çok acı yaşatacak olmasına rağmen, bu oyunu ancak ve ancak 'faizi düşürerek' bozabiliriz. Bu oyunu bozabilirsek, ülkemizdeki yatırım iştahı artar. Bunu anlayamayan iktisat kavram ve modelleri de kendini günceller.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Faiz ile kur arasındaki ilişkinin kasıtlı bir ilişki olduğu görüşüne katılmıyorum. Ekonomide kasıt yoktur. Para kazanma hırsı vardır. Faizi düşürürseniz yabancılar gider. Kur da yükselir. Burada kasıt söz konusu olmaz. İşin mantığı böyle çalışıyor. Kapitalist sistemin içinde yaşıyorsak o sistemin kurallarını ve mekanizmalarını kabul ediyoruz demektir.
      Faizi bir kez bu dediğiniz yolla 1993 sonlarına doğru düşürmüştük. 1994 krizi çıktı. Bilmem hatırlar mısınız?

      Sil
    2. Mahfi bey, 1993/94'ü elbette hatırlıyoruz.

      Siz galiba 'hükümetin ağzıyla konuştuğumuzu sandığınız için' karşı çıkıyorsunuz.

      Döviz kurlarında kasıtlı dalgalanmalar yaratmak ve bunun sonucunda enflasyonu yükseltmek mümkün değil mi? Buna bir cevap yazsanız, birçok şey açıklığa kavuşur aslında?

      Sil
    3. Yok öyle bir şey sanmadım. Ayrıca öyle konuşsanız da eğer söylediğiniz doğruysa doğruyu kabul ederim. Sadece ekonomik realiteler varken faizi indirmeye çalışmanın kriz yaratabileceğini ifade ediyorum. Çünkü geçmişte buna benzer olaylar yaşadık.
      Döviz kurlarında kasıtlı dalgalanma yaratmak ne demek tam olarak onu anlayamadım. Kim yaratıyor mesela bu dalgalanmayı ve enflasyonu yükseltmekten amacı ne olabilir? Bana bu konuda bilgi verebilirseniz yorum yapabilirim.

      Sil
    4. Mahfi bey, Eylül 2008'de, Lehman Brothers'ın batışı krizin başlangıç noktası (bazı tezlere göre de 'krizin sıçrama noktası') olarak kabul görür.

      Peki siz veya bir başka iktisatçı, şimdiye kadar (çökmüş) Lehman Brothers'tan üst düzey bir yetkilinin çıkıp, 'evet, CDO'ları, MBS'leri şişiren bizdik ve bizim gibi dev şirketlerdi! Krizin asli sorumlusu bizleriz, lütfen başka suçlu aramayınız, bizi suçlayınız!' dediğini duydunuz mu? Okudunuz mu? Gördünüz mü? Şahit oldunuz mu?

      En yakın örnek Eylül 2008 dönemi olduğu için oradan örnek verdim. Şu an sürmekte olan krizin sorumluluğunu üstlenmemekte hala direniyorlar. Sanki krizi piyasanın kendisi yaratmış da, asli sorumlu 'piyasanın doğal seyri' olduğuna inanmamızı bekliyorlar. Sanki piyasayı kuran, işleten ve kâr eden kendileri değilmiş gibi...

      Yukarıdaki 'duymadım, görmedim, hissetmedim, şahit olmadım' mekanizması bugün bile devam ediyorsa, 'Kim yaratıyor mesela bu dalgalanmayı ve enflasyonu yükseltmekten amacı ne olabilir?' sorusunun cevabına ulaşmak mümkün mü? Sizin gibi rasyonel bir iktisatçı nasıl olur da böyle bir soruyu sorar?

      Amaç açık: Dövizde kasıtlı dalgalanmalar yaratıp enflasyonu kasıtlı olarak yükselterek, faizin de yüksek kalmasını sağlamak. Ama 'kimler olduğu?' hususunda problemler var. Dananın kuyruğu işte burada kopuyor.

      Meşhur bir söz vardır: Don't hate the player, hate the game!
      Yani: Oyunculara laf atmayın, sisteme laf atın!

      Sistemi kuranlar kim peki? Sistem kendi kendine kurulmuyor herhalde değil mi Mahfi bey?

      Siz zannediyor musunuz ki, döviz kurlarında kasıtlı olarak dalgalanma yaratıp enflasyonu kasıtlı olarak yükselten içeriden ve dışarıdan güç odaklarının kimliklerini ifşa edeceğini Mahfi bey?

      Hatırlarsınız, net hata noksan kaleminin Türkiye'de çok büyük olduğunu ve MB'nin bu paranın kaynağının nerede olduğunu anlatmakla mükellef olduğunu söylemiştiniz, hala söylüyorsunuz. MB bir açıklama yaptı ama kimse pek tatmin olmadı bu açıklamadan. Soruyu soranlar daha az sorsunlar diye, geçiştirmek amaçlı bir net hata noksan açıklaması yaptı MB ve konuyu öteledi.

      Net hata noksanın kaynağı konusunda, siz, bu kadar ısrarcı olup veriler, datalar araştırırken, MB'den tatmin edici bir açıklama beklerken,

      Niçin döviz kurlarında kasıtlı olarak dalgalanma yaratıp enflasyonu kasıtlı olarak yükselten içeriden ve dışarıdan güç odaklarının kimliklerini ifşa ETMEYECEĞİNİ tahmin edemiyorsunuz?

      Çelişkiler içinde yüzdüğünüzün farkında değil misiniz?

      Sil
    5. Tahmin ettigim gibi komplo teorileri çıktı altından.

      Sil
    6. Komplo teorisi bunlar, deyip kestirip atmak size yakışıyor mu Mahfi bey? AKP ne zaman dişli bir rakiple karşılaşsa 'paralel bunlar' deyip işin içinden sıyrılacağını sanıyor ya, tavrınızın bundan farkı yok.

      Net hata noksanın kaynağı üzerine soru yağmuru yağdırırken siz,

      Döviz kurlarında kasıtlı olarak dalgalanma yaratıp enflasyonu kasıtlı olarak yükselten içeriden ve dışarıdan güç odaklarının varlığına inanmak niçin bu kadar zorunuza gidiyor Mahfi bey? Niçin kabul edemiyorsunuz bir türlü?

      Öyleyse cevap veremediğiniz her şeye 'komplo teorisi bunlar' deyin ve sıyrılın aradan, olur mu böyle?

      Sil
    7. Sevgili adsız önce üslubunuza dikkat edin Mahfi bey size cevap yazmış ama siz cevap hoşunuza gitmediği için ısrarla devam ediyorsunuz.Ortamı germeyin lütfen.

      Sil
    8. Ben çocukluğumdan beri kabahati başkasında arayan yaklaşımlara karşıyım. Yenildiysek kabahat bizdedir. Hakem, hava, saha, seyirci sorumlu değildir. Net hata ve noksanın sorumlusu da biziz onun için soruyorum. Kurlar sabit gider GSYH yükselirken biz yaptık diye övünüp, kurlar yükselip de GSYH küçülünce dış odaklara sorumluluk çıkarmak benim kabul edeceğim yaklaşımlar değil. Siz istediğiniz kadar komplo teorileriyle kendinizi kandırın.

      Sil
    9. Kadir bey, çalışıp gerçekleri öğrenmek yerine kolay yola saparak olayları komplo teorileriyle açıklayan çok insan var. Aldırmayın.

      Sil
    10. Uzun bir sohbet olmus. Sadece 1 noktaya deginmek istiyorum: 2008 yilinda Haziran ayinda (Lehman'in iflasini aciklamasindan 3 ay once) ABD'de New York'ta dunyanin en buyuk bankalarindan birinde is mulakatina girdim. Mulakatta bana sorduklari sorulardan biri, ve bence en onemlisi, en uzun cevabi olani, "Neler oluyor? Niye bu hale geldik?"ti. Eminim cevap olarak sadece yukardaki arkadasin soyledigi "Lehman: CDO'ları, MBS'leri şişiren bizdik ve bizim gibi dev şirketlerdi! Krizin asli sorumlusu bizleriz, lütfen başka suçlu aramayınız, bizi suçlayınız!" cevabini verseydim mulakat orda biterdi. Cevabim ise ana hatlari ile su sekilde idi:

      "....sorunun temeli ta 1971'deki kararlara kadar gidebilir tabi ama en vurucu bolumlerini soylemek gerekirse, ozellikle 2001 sonrasinda Greenspan'in faizleri dusuk tutmasi tuketime olan egilimi artirdi, ozellikle gayrimenkul yatirimlari ortalama hane halki tarafindan cok talep gordu. bunda tabi tipik amerikan vatandasinin en buyuk hayalinin ev almak olmasinin cok buyuk onemi vardi. insanlar asiri hirsli davranip dusuk faizlere guvenerek guclerinin uzerinde yatirimlar yapti, araci sirketler ve bankalar tuketicilerin kredi notlarina daha az oncelik vererek konut kredisi vermeye basladilar, bunlari goren banklar ve yatirim sirketleri bu konut kredilerini teminat olarak kullanan turev araclar icadetmeye dolayisiyla bunlari fiyatlandiracak karmasik modeller uretmeye basladilar, kimsenin tam olarak nasil fiyatlandirilacagini bilmedigi bu urunler bilanco disi hesaplarda tutuldu, regulasyonlar ozellikle bilanco disi hesaplari denetlemekte yetersiz kaldilar, diger insanlar (bu sefer ortalama hane halki degil daha buyuk yatirimci) bu araclari kar amacli olarak alim satim araci / yatirim araci olarak kullanmaya basladi, ve en sonunda zayif teminatla (aslinda parasi olmayan hane halki), yanlis fiyatlandirmayla (fannie mae, ginnie mae garanti veridigi icin bu zayif teminatli krediler AAA olarak degerlendirildi MBS fiyatlandirmasinda), zayif regulasyonla ve yine en nihayetinde asiri hirsli yatirimcilarca bir kriz tetiklendi..."
      Ozeti bu, tabi daha uzun ve detayli bir cevapti benim verdigim... Nihayetinde is teklifini aldim...

      Sonuc itibariyle olay
      "Evet CDO'ları, MBS'leri şişiren bizdik ve bizim gibi dev şirketlerdi"
      nin birazcik otesinde bir durum... Hatta o kadar otesinde ki, siradan bir insana "kardesim neden cebinde olamayan parayla 30 senelik ev kredisi aliyorsun, 30 sene sonra taksit odeyeceginin garantisi mi var" dememizi bile gerektirebilir... Sonrasinda da tum kapitalist sistemi sorgulamaya kadar gider, ama gerek yok tabi ...

      Bu forum ortami Mahfi Hoca'nin bize sagladigi bir ayricalik, biraz da olsa kahve agzindan uzak durabilirsek cok daha ayricalikli olacagiz ...

      Sil
    11. Valla "Adsız"ın ifadeleri "derin analiz" tadında, çok fazla Yiğit Blut dinlemiş heralde, DIŞARDAN SIZAN ODAKLAR filan, bizim hiç suçumuz günahımız yok, ne varsa yurtdışındaki ve yurtiçindeki fesat odaklar :))
      Sizin dedikleriniz yurtdışından yüksek faiz için gelen emeklilik fonları filan işte ve bunlara sıcak para deniyor çünkü işler yolunda gitmezse giderler, örneğin bekledikleri faiz getisini elde edemezlerse.. neyin dış odağı, neyin kasıtlı dalgalanması, neyin kafası...
      Ayrıca bu "DIŞ ODAKLAR" sadece Türkiye'ye bu şekilde gelmiyorlar, genelde faizin yüksek olduğu dönemlerde gelişmekte olan ülkelere akın ediyorlar.
      Ülke olarak yapman gereken tedbir almak, bu akınlar olduğu zaman bazı ülkelerin yapabildiği gibi bunları yatırıma yönlendirmesini bilmek, o zaman işte ekonomin güçlenir ve gittikleri zaman arkalarından ağlamak veya kendi beceriksizliğini başlarının üzerine yıkmak zorunda kalmazsın...

      Sil
  2. evet genel ifadeyle faiz düşerse (borçlanma maliyeti düşük olur) yatırımın artması beklenir ama hangi ortamda?
    - ülkede siyasi sıkıntılar varsa (bu durumda faiz düşük olmaz ama varsayılımki hükümet müdahalesi ile düşük tutuldu) kim riskli ortamda yatırım yapmaya güvenir ki? Yatırımının karşılığını alabilir mi?

    - faiz düşük ama döviz kuru yükseliş içinde o zaman ne olacak. Yatırımlar döviz getirisine kayacak.

    - faizin düşük olduğu ortamda kim tasarrufa yönelecek? Var olan tasarrufta erimeye başlayacak. Yatırımın sürekliliği mümkün olmayacak keskin bir düşüş görülecek.

    Faizin düşük ya da yüksek olması sıkıntı. Asıl iş piyasayı ani dalgalandırmadan (stability) koruyup fiyatlayabilecek seviyede olmasını sağlayabilmeli. Bence bu oranda "uygun ortam" şartlarında dolar 1,85 avro 2,1 iken faiz %6,5.
    rakamlarım Godot'u Beklemekten farksız dimi hocam ??

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet beklenti açısından öyle görünüyor ama kendi içinde tutarlı rakamlar.

      Sil
  3. Dünyaya daha fazla işkence çektirmeyin artık hocam! Lütfen inatlaşmayı bırakın hocam! Ne zaman kimliğinizi ifşa edip, bizi kurtaracaksınız? Yetmez mi beklediğiniz?

    http://screenrant.com/wp-content/uploads/Henry-Cavill-Superman.jpg

    YanıtlaSil
  4. İşin gerçeği M.B fonlama faizi ekonomik ve siyasi riskler düşmeden düşürülürse,piyasa faizi düşeceğine tam tersi artar.Yatırım ortamıda tam tersi bozulur.Siyasiler faiz ile uğraşacağına,siyasi ve ekonomik istikrarı destekleyici dönüşümleri gerçekleştirse hem faiz düşer hem de yatırımlar artar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet işin doğrusu budur.

      Sil
    2. Selçuk beye kesinlikle katılıyorum. Şuanki ortam da yatırım bence siyası olaylara dışarıya çok bağlı. En basiti fed toplantısı yaklaşıyor. Bilmem bir eyaletin fed Başkan'ı (oyu bile olmasa) bir açıklama yapıyor dolar öyle volatil bir hale geliyor ki. Bir bakıyorsun dolar 2.90 günün ardı gelmiyor 3.00 - 3.05. Buyur şimdi basıl yatırım olsun. Bence de herkes işini yapmalı siyasinin işi reform dur istikrar ortamını yaratmaktır. Hiç görülmüş mü obama nın kur faiz yorumu yaptığı.

      Sil
  5. Sayin hocam Merhaba. .
    varsayimlar ya da herhalde normal kosullar altında derken.. Bu saydiginiz 4 koşulun matematik olarak ortaya konulması mümkün mü? ya da en dogru biçimde ölçümu için hangi araçlar kullanılır? yani bu varasayimlari matematik olarak test etmek istesek.. hangi ölçüm ya da indexlere bakmaliyiz?
    teşekkür ederim..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Artık ekonomide veya başka alanlardaki her konu matematiksel olarak ifade edilir oldu ama ben bu sorunuzun yanıtını bilmiyorum.

      Sil
  6. Hocam yatırım tasarruf farkı cari açığı verdiğine göre bizim tasarrufların hepsi yatırıma gidiyor.Gerçekte böyle mi tasarruflar yatırıma mı dönüşüyor olduğu gibi?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tabii burada tasarruf olarak kastettiğimiz şeyin bankalara yatan paralar olduğuna dikkat çekelim. Altın alıp evde saklamak ekonomi anlamında tasarruf sayılmıyor. Bankalardaki paraların önemli bölümü ya yatırıma ya üretime ya da tüketime gidiyor. Ki üçü de sonunda yatırımı artıran harcamalardır.

      Sil
  7. Yazınızı yine büyük keyifle okudum hocam, ellerinize sağlık. Yatırım yapılabilir ülkeler sıralaması yapılırken veya kredi derecelendirme kuruluşları puan verirken faiz değişmeleri dışında bahsettiğiniz etkenleri de hesaba katıyorlar değil mi hocam ?

    YanıtlaSil
  8. Merhaba Hocam. ABDdeki çok düşük olan faiz oranlarının gelir dağılımını bozduguna dair görüşler var (Stiglitz). Üst düzey gelir grubunun gelirini arttırmasi diğer yatırım araçlarının artan getirisiyle mümkün oluyor ama bu zorunlu olarak düşük faizden kaynaklanmiyor bence. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Cevabınız için simdiden teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Genellikle faiz getirisi yüksek gelirli olanların yararlandığı bir durumdur. O nedenle faiz düştükçe gelir dağılımında bozulma değil düzelme olması lazım. Bu konuda eğer Stiglitz dediğiniz gibi demişse ben katılmıyorum.

      Sil
  9. değerli hocam,

    teoride, faizlerin yükselmesi yatırımcıyı mevduat faizlerine yönlendiriyor peki böyle bir durumda bu faizlerin ödenmesi için aracı kurumların gene yatırım yapması gerekmez mi? Yani dolaylı yoldan da olsa gene yatırım yapılması gerekmez mi?

    Sağlıklı bir ekonomi için üretim şart iken, yüksek faizlerin ödenmesi üretimsiz, yatırımsız nasıl gerçekleşecektir? Faiz ödemelerinin kısır döngüye girip bir noktada iflas etmesi gerekmez mi? Yoksa yüksek faize rağmen risk alıp yatırım yapan insanların yatırım becerilerine mi kalıyor iş?

    Yazılarınız ve sorulara cevaplarınız için teşekkür ederim, ilgiyle okuyorum lütfen bol bol yazın. iyi çalışmalar dilerim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Enflasyon ile faizi bir arada düşünmemiz lazım. Yüksek faiz yüksek enflasyon demektir. Yatırımcı açısından yatırım ortamını yüksek faiz kadar hatta ondan daha çok yüksek enflasyon etkiler. Zaten bizdeki söylem de faizin enflasyona neden olduğu açıklamasıyla devam ediyor.
      Şöyle deniyor: Yüksek faiz bir yandan enflasyonu yükseltirken bir yandan da yatırımcıyı (maliyet artışı yoluyla) yatırım yapmaktan vazgeçirir. Oysa mantık şöyle kurulmalı:
      Yüksek enflasyon, faizlerin yüksek olmasına ve yatırım ortamını bozarak yatırımcının yatırım yapmaktan vazgeçmesine neden olur.
      Özetle bizdeki kurgusal mantık neden - sonuç ilişkisinin karıştırılması yüzünden yanlış baza oturuyor.

      Sil
  10. teşhisler süper hocam; dünyada fırsat eşitliği ancak siyasi eşitlik kavramıyla mümkün. mevcut yapılanmalarda da ekonomi kıt kaynakların, verimli kullanılmasından ziyade dünyanın o ülkeye veridiği role göre yönetiliyor. mevcut düzende bir üst role geçmek için ise en önemli şey daha da nitelikli insan gücü yani eğitim reformu ayrıca onları burda yaşamaya ikna edecek yapılanma.

    YanıtlaSil
  11. Türkiye'de üretilen pekçok ürünün hammaddesi ithal. Türkiye son yıllarda çok pahalandı. Hem ürünler hem ücretler olarak.Asgari ücret pekçok doğu Avrupa ülkesinden yüksek şu anda.Ancak hayat da pahalı olduğundan hissedilmiyor. Yatırımın yüksek olduğu 90'lı yıllarda Türkiye çok ucuz bir ülke idi.Ben Türkiye'ye yeni yatırım geleceğini pek düşünmüyorum artık.Basında yatırım diye bahsedilen konular oluyor, özellikle otomotiv sanayisinde.Bunlar yeni yatırım değil.Yeni proje.Daha iyi anlaşılması için şöyle diyelim; Ford'un bir modelinin üretimi biterken yeni bir modele geçiş yapılıyor.Diğer model üretim dışı kalıyor.Ford Taunus gidiyor Ford Fiesta geliyor mesela, onun gibi.Bu yeni bir yatırım değil yeni bir projedir.Bizim medya bunu yatırım haberi diye veriyor.Ford yeni bir fabrikayı sıfırdan kurarsa işte o yatırımdır. Halkımız yanıltılıyor.

    YanıtlaSil
  12. hocam selamlar lisede dersane hocamız bugunkü finansal sistem çökerse biz sokaklarda oynarız demişti finansal sistemin çöküşünden hangi gruplar karlı çıkar ya da karlı çıkan gruplar olabilir mi sizce. ve türev piyasalar hakkındaki görüşünüz nedir istikrarsızlık ve krizlerin ana kaynağı olarak gören düşünceler var son dönemlerde ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Finansal sistemin çöküşünden kimse karlı çıkmaz.
      Türev piyasalar her konuda olduğu aşırı yüklenilmediği takdirde yararlıdır. Ama aşırı yüklenme olursa O zaman ABD'de olduğu gibi yükü kaldıramaz ve çöker. Çökmekle kalmaz peşinden reel sektörü de sürükleyebilir.

      Sil
  13. 10'da Ekonomi programının videolarını izleyebileceğim bir link verir misiniz, lütfen...
    Teşekkürler...

    YanıtlaSil
  14. DÜNYA BANKASI ESKİ BAŞEKONOMİSTİ VE ABD ESKİ HAZİNE BAKANI LARRY SUMMERS, BERNIE SANDERS'I DESTEKLİYOR:

    https://www.youtube.com/watch?v=QmnydmVGMmk

    MAHFİ HOCAM, PEKİ SİZ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ABD'de hiçbir adaya karşı bir sempatim yok. Yalnızca Trump'a karşı antipatim var.

      Sil
    2. bende trampa karşı antipati besliyorum ama şöylede düşünmeden edemiyorum; trump ticaret adamı parayı sever o yüzden ıraktı suriyeydi vs maliyetli işe girişmez. Belki de her şeye burnunu sokan A.b.d biraz geri durur ;)

      Sil
    3. :)) Tam tersi olmasın, ABD'nin buralara girme sebebi tamamen ekonomik gerekçeler, petrol... Ayrıca, savaş endüstrisi ekonomileri gayet canlandırıyor.

      Sil
  15. Hep bu üst akıl işte hocam...ah şu üst akıl da olmasaydı...güç odakları...faiz lobisi...yahudi lobisi...kime çamur atacaktı bazıları kendi başarısızlıklarını örtmek için...direk abd de demiyoruz...ben anlamıyorum ki? Her anlamda müteffikimiz diyoruz adamlara...ama ekonomideki bütün başarısızlıklarımızın sorumlusu da bu adamlar...faiz oranlarındaki yüksekliğin nedenini kasti olarak enflasyonun yüksek tutulması ile nasıl gerekçelendirebiliriz ki? Üst akıl mı talep artışı yaratıyor? Üst akıl mı arzı kısıtlıyor? Fiyatlar genel seviyesini tek başına üst akıl mı belirliyor? Valla anlamak mümkün değil...neyin kafasını yaşıyoruz? Niye sorumluluk almıyoruz? Üst akılsa buna izin veren bir akıl yok mu? Onun hiç mi sorumluluğu yok anlamak mümkün değil...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Basimizdekiler don kisot bizlerde yer degirmenleri ust akilda cervantes ne diyim

      Sil
  16. Hocam, Türkiyede yatırımların yetersiz kaldığını düşünüyormusunuz ? Özel sektör gerektiği kadar cesur ve atak davranabiliyor mu ? Sürekli bahsettiğiniz yapısal reformların devlet eliyle veya büyük teşvikiyle yapılması zorunlu gözükmüyor mu şuanda ?
    Türkiyenin atak yapması için devlet teşvikiyle yerli markalar yaratılması önce iç pazarda kullanılır hale getirilmesi gerekmiyormu. Lakin öyle bir siyasi yapının olmadığını da görüyoruz. Böyle birşeye girerlersede ülkenin selameti devletin bekası için değil. kendi cephelerini güçlendirmek için girerler. Bunu gören diğerleride asla bu oluşuma destek vermez. Hiç birşekilde kenetlenecek bir topluluk yok. Ortada. Evet faiz düşük olsada yüksek olsada bir şey fark etmiyor. Siz kurtuluşu nerde görüyorsunuz Mahfi Hocam ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu sorular net yanıt bulursa birçok problemde çözülme yoluna girecektir.

      Sil
    2. Hocam bunları yamçnıtlamalı !

      Sil
    3. Devlet tesvik yapacagina vergi ve hukuk sistemini gelistirsin yeter

      Sil
    4. Çözüm riskleri düşürmekte. Onun da yolu demokrasiyi geliştirmek, yargıyı bağımsız kılmak, eğitimi bilimsel temellere oturtmakta.

      Sil
  17. Hanımınıza hediye aldınız mı Hocam :)

    Lütfen bizim için de kendisine teşekkür ediniz Hocam.

    Sizin gibi bir adamla hayatını birleştirmeye karar verdiği için, aynı yolu yürümeyi kabul ettiği için, sizin gibi birinin bugünlere gelmesine destek olduğu için. Eminiz siz de hanımınızı sırtınızda taşımızsınızdır ve taşıyorsunuz.

    Teşekkürlerimizi iletiniz Hocam...

    (Katarakt ameliyatınızdan sonra gözlerinizin durumu nedir? Hala gözlük kullanıyor musunuz?
    Boynunuzu da incitmiştiniz. Şimdi nasıl?)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. sizinle ilgili bu kadar bilgi ?hocam dikkat peşinizde ajanlar var :=)))

      Sil
    2. Sağolun.
      Gözlerim gayet iyi, boynum da iyileşiyor.

      Sil
  18. Üst akıl derken aslında bizden başka herkesin akıllı kabul ediyoruz.

    YanıtlaSil
  19. Ust akil'a izin veren (veya veremeyen bir akil yok) malesef. Boyle akilsiz yetkilileri secenlerde de akil yok. Dolayisi tabanda ve yonetenlerde yeterli akil olmayinca ile zannediyorlarki ust akil (artik her kimse) istedigi gibi at oynatiyor memlekette. Bu durumda Yunanistan'i da mi ust akil cokertti. Ne icin cokertti? Sunu goremiyorlar, basarili olan da, basarisiz olan da sectikleri yoneticilerdir. Ust akil aramak yerine yeterince akilli olmayana oy vermesinler o zaman.

    YanıtlaSil
  20. yap işlet devret modellerinin yatırımı hareketlendirmede etkisi var mıydı hocam?

    YanıtlaSil
  21. Hocam esinize hediye aldiniz mi sevgililer gunu icin :))) Yazi gene cok bilgilendirici olmus tesekkurler.

    YanıtlaSil
  22. Post modern darbeyi es geçmemek lazım yatırımların azalmasındaki payı büyüktür kendilerinin

    YanıtlaSil
  23. kapitalist ekonomilerde ekonominin geregi neyse onu yapmalısınız.ben kafama göre faizi indirip yükseltirim diyemessiniz. derseniz,bunu türkiye öder,halk öder.şu anki gidişatta onu gösteriyor.şu anki küresel dünyada ekonomiyi sadece dine indirgeyip onun geregini yapacacagım diyemessiniz.kendinizi dünyadan soyutlayamassınız.dünyada yaşanmış bir sürü kriz ve bu kirizlerden çıkmış dersler vardır.hükümetler bunu görmeli kafasına göre ekonomi kuralları geliştirecegim derken kirizler çıkarmamalıdır türkiyeye yazık olur.dünyadaki şu anki kiriz türkiye için fırsattır.bu fırsat tepilmemelidir

    YanıtlaSil
  24. Üstat,

    Kıymetli yazınız için çok teşekkürler .

    Cafer Demir

    YanıtlaSil
  25. Hocam peki ülkemiz dışarıya kaçan sermayenin geri dönmesi için siyasi otoriteye rağmen faiz artırımı yaparsa dışarıdan tekrar para akışı sağlanabilinirmi

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Faiz tek başına çözüm değildir. Risklerin de artmaması gerekir.

      Sil
  26. Sayın Eğilmez, Ekonomi teorilerinin bütün ülkeler için aynı geçerlilikte olmadığını düşünüyorum. Ekonomik öngörülerde varsayımların çok önemli olduğunu ancak varsayımların yine her ülke için farklı olması gerektiğine inanıyorum. Yazınızda bahsettiğiniz Faiz, enflasyon, yatırım ilişkilerinin, Belçika'da, Danimarka' da, İran' da , Mısır' da farklı olacağı bir gerçek değil midir? En basit bir anlatımla, Ülkemizde yatırım yaptığınızda eğer yandaş değilseniz, sizi batırırlar. Yandaş olmayanların yatırımlarına yapılanları görüyoruz, mali baskınları okuyoruz. Ayrıca aşiretlerin hakim olduğu doğu ve güneydoğu bölgelerine yatırım yapılabilir mi? Ülkemizde tasarrufların artması için , tasarruflara devlet güvencesi verilmezse bankalara kimler para yatırabilir? Kim Kuzey Kore' ye faiz, enflasyon uygun dahi olsa yatırım yapabilir? Kim Kuzey Kore bankalarına para yatırabilir? Bana göre ülkemizde tasarrufların ve yatırımların arttırılabilmesi için, önce adalet sisteminin dürüst olması, sonra siyasilerin ellerini ekonomiden çekmeleri, ayrıca yandaş olanlarla olmayanlalara asla farklı muamele yapılmaması gereklidir diye düşünüyorum. Acaba yanılıyor muyum?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bence yanılmıyorsunuz. Benim de görüşüm aynı yönde.

      Sil
  27. Kurların yükselmesini "odaklar, lobiler ve çok büyük oyunlara" bağlayan arkadaşlara kurların düşük seyrettiği dönemde sebeplerin ne olduğunu sorunuz. Ne oldu da o zaman düşük seyrediyordu? Alacağınız yanıtın kalitesi, tartıştığınız insanın kalitesinden yüksek olmayacaktır.

    YanıtlaSil
  28. Ozel sektor yatirimlari uc senedir artimismi hocam bildigim kadariyla hayir dogru mu hocam

    YanıtlaSil
  29. Ekonomiden sorumlu basbakan yardimcisi Mehmet Simsek, Turkiye reform yapmadan issizligi %10 un altina kalici olarak zor ceker, dedi.

    Hocam yavaş yavaş sizin dediklerinize geliyorlar.

    YanıtlaSil
  30. Teşekkür ederiz hocam, zihninize sağlık.

    YanıtlaSil
  31. yillik mevduat faizi: %10
    borc alma faizi: %20

    3 yil icinde batarsaniz yatirimin yarisini kaybettiginizi dusunelim.

    3 yil icinde bir kobi nin batma olasiligi %20.

    3 yil icinde batmazsaniz 3 yillik %40 kariniz olsun.

    bu durumda rasyonel bir yatirimci ne yapar?

    YanıtlaSil
  32. Hocam aklıma grafikle ilgili bir nokta takıldı. 1990-2014 arası oranlara bakılarak oluşturulan bir garfik var. GSYH değerlerine baktığımızda büyük bir artış var. Aynı şekilde tasarruflar ve yatırımlarda artış gösteriyor. Ama GSYH artışı çok daha fazla olduğu için oranlara negatif yansıma yaptırmıyor mu? Bu negatif etki yorumlamaya nasıl etki ediyor.

    Teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Zaten sorun orada. Bir ülkede gelir arttığı halde tasarruf niçin azalıyor, yatırım niçin artmıyor?

      Sil
    2. Yıllar GSYH Tasarruflar Oranlar Yatırımlar Oranlar
      1990 393,00 TL 86,46 TL 0,22 94,32 TL 0,24
      1991 630,00 TL 138,60 TL 0,22 144,90 TL 0,23
      1992 1.093,00 TL 251,39 TL 0,23 240,46 TL 0,22
      1993 1.981,00 TL 435,82 TL 0,22 495,25 TL 0,25
      1994 3.868,00 TL 812,28 TL 0,21 812,28 TL 0,21
      1995 7.762,00 TL 1.630,02 TL 0,21 1.785,26 TL 0,23
      1996 14.772,00 TL 3.102,12 TL 0,21 3.249,84 TL 0,22
      1997 28.835,00 TL 6.055,35 TL 0,21 6.343,70 TL 0,22
      1998 70.203,15 TL 16.146,72 TL 0,23 14.742,66 TL 0,21
      1999 104.595,92 TL 18.827,26 TL 0,18 17.781,31 TL 0,17
      2000 166.658,02 TL 26.665,28 TL 0,16 24.998,70 TL 0,15
      2001 240.224,08 TL 38.435,85 TL 0,16 40.838,09 TL 0,17
      2002 350.476,09 TL 56.076,17 TL 0,16 59.580,94 TL 0,17
      2003 454.780,66 TL 77.312,71 TL 0,17 77.312,71 TL 0,17
      2004 559.033,03 TL 89.445,28 TL 0,16 106.216,27 TL 0,19
      2005 648.931,71 TL 116.807,71 TL 0,18 129.786,34 TL 0,2
      2006 758.390,79 TL 121.342,53 TL 0,16 166.845,97 TL 0,22
      2007 843.178,42 TL 143.340,33 TL 0,17 177.067,47 TL 0,21
      2008 950.534,25 TL 171.096,17 TL 0,18 209.117,54 TL 0,22
      2009 952.558,58 TL 142.883,79 TL 0,15 142.883,79 TL 0,15
      2010 1.098.799,35 TL 175.807,90 TL 0,16 208.771,88 TL 0,19
      2011 1.297.713,21 TL 207.634,11 TL 0,16 298.474,04 TL 0,23
      2012 1.416.798,49 TL 212.519,77 TL 0,15 297.527,68 TL 0,21
      2013 1.567.289,24 TL 250.766,28 TL 0,16 329.130,74 TL 0,21
      2014 1.747.362,38 TL 279.577,98 TL 0,16 366.946,10 TL 0,21

      Hocam GSYH verilerini TÜİK'ten diğer verileri de sizin vermiş olduğunuz oranlar üzerinden hesapladım. Rakamlar yorumda kayabilir kusura bakmayın.

      2000 sonrasında GSYH 10 kat Tasarruflar 10 kat Yatırımlar ise 14.5 katına yükselmiş. Oranlar azalmasına karşın tasarruf ve yatırımlarda ciddi bir artış olmamış mı?
      Teşekkür ederim.

      Sil
  33. Hocam teori ile gerçek arasında bağ kurabilmek (özellikle) sosyal bilimlerde her zaman tartışma konusu olacaktır. M.Friedman'ın The Methodology of Positive Economics makalesinde de bundan bahsediyordu sanırım. Eğer teori açıklamak istenen olayı tahmin etmede geçerli sonuçlar verebiliyorsa (bu teori) iyidir.Ancak yine de bunun nesnel bir değerlendirmesi pek mümkün değil. Bir de varsayımların öneminden bahsetmişsiniz. Burada varsayımları ne kadar çoğaltırsak o kadar kesin sonuç elde edebiliriz.Ama bu kez teori çok spesifik bir konuya hizmet ederek genel olguları açıklamakta yetersiz kalacaktır. Saygılarımla..

    YanıtlaSil
  34. Hocam,
    2008 krizinden kaynaklı yatırımlarda ciddi düşüşü(fluctuation) saymazsak genel trende bakıldığında faizler düştükçe yatırımlar artmış olarak gözükmekte zaten bu grafikte. 2008 sonrası içinde yani.Bu grafik de aslında bu teorik bilgiyi sağlamıyor mu hocam?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kırıklı eğilim çizgisine bakın

      Sil
    2. Yatırımlar, tasarruflar ve faiz..Üçündede düşüş var kırıklı çizgilere bakınca.Ancak bunlar GSYH'ye göre oranlayarak olduğu için, belki GSYH deki artış daha yüksek olmuştur da oran düşmüştür gibi bir fikirde oluştu bende.Sonuçta payda artınca da kesir değeri düşer,matematiksel olarak sadece payın yükselmesiyle kesir(oran)değeri artmaz.

      Sil
  35. Akmerkez'e ne getireyim hocam?

    Pastırma, helva, otlu peynir, anzer balı. Ne istersiniz, hangisini getireyim hocama?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sağolun sizin gelmeniz önemli

      Sil
    2. Hocam Biri Bizi Gözetliyor diye bir program vardı hatırlarsınız belki, Akmerkez Hülya isim yapmıştı, onu da konferansınıza davet edecek misiniz?

      Sil
    3. Akmerkez'e 10,573,612 kişi nasıl sığacak?

      Sil
    4. Akmerkez'deki konferansınıza katılamayacaklar için bütünleme konferansını ne zaman düzenleyeceksiniz hocam?

      Sil
    5. Sizi dinlemeye geleceklar arasında her kesimden insan olacak.

      Topluluk önünde konuşma, sunum yapma konusunda ne kadar tecrübeli olduğunuzu tahmin edebiliyorum. Beyninizde 10 yılların birikimi var...

      Yine de Akmerkez'deki konferansınızda tonu nasıl ayarlayacaksınız merak etmiyor değilim?

      Sil
    6. Bir yanlış anlama olmasın, bu sadece imza günü, konuşma yok.

      Sil
  36. hocam bu kadar iktisat uğraşı yetmez mi? Siyasete atılıp aktif görev alma zamanı gelmedi mi?
    Bilgi sizde, kamu tecrübesi sizde, ileri görüşlülük sizde saygı sevgi insanlık sizde ( evet siyasete fazla gelirsiniz :)
    Bunlar iltifat değil mütevazi olmaya gerek yok.
    Şu siyasette aktif olma işini düşünün hocam tüm aktif saha işlerinizde tanıtımınız için gönüllü olmaya hazırım. Gerekirse tektek kapıları çalar size oyl toplarız. Yeterki niyetini bizlere sunun.

    Saygılar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnsan sevdiği işi yapmalı. Ancak o zaman başarılı olur. ben siyaseti sevmiyorum, ekonomiyle uğraşmayı seviyorum.

      Sil
    2. öyle düşünmeyin hocam bir sürü ekonomist milletvekilinden neyiniz eksik??

      Sil
  37. hocam sadece bizde mi faizler enflansyondan yüksek yoksa diğer dünya ülkelerinde de aynı mı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dünyada bizim kadar enflasyonu olan çok az ülke var.

      Sil
  38. isterseniz eksiye cekin faizi reel olsun nominal olsun komple eksi olsun , isterseniz dilediginiz kadar para pompalayin.

    1)gelir dagilimi paylasimi adaletsiz ve bozuk olduktan sonra
    2)issizlik yapisal olduktan sonra
    3)isli adamda ha cikarildim ha cikarilacam dedikten sonra
    4)sosyal devletin gereklerini minumum alt duzeyde yerine getiremedikten sonra

    ne yatirim olur hadi olsa bile satis olmaz deflasyon derbisinin ekonomisi olursunuz.

    YanıtlaSil
  39. Hocam merhaba

    Dünyadaki negatif faiz denemeleri ekonomide 4 ncü evre kanser hastası mudahalesi algısı yaratmaya başladı.bu gidişle ekonomik kriz sayesinde suriye ameliyat masasında cerrahları tarafından asistanlarına terk edilecek.tüm ülkeler kendi dertlerine düşecek. bu arada türk iş adamları şu sıralar yurt dışından bir daire alıyorlarmış sebebi de olası bir savaş ihtimali durumu için.mesela ispanyada alım hızlanmış çünkü minumum 170.000 euroluk bir daire aldığınız zaman ailenizle birlikte oturma iznine hak kazanıyorsunuz.ve ayrıca olası krizde banka hesapları dondurulabilir diye evde kasada nakit para tutma,yada yurt dışına para çıkarma yaklaşımlarıda oluşmaya başlamış.




    YanıtlaSil
  40. 2008' e kadar FED musluğu açıkken övünüyorlardı, FED vanayı kapatınca birden dış mihraklar dış güç odakları dalgalanma yaratıyorlar oldu. Dünya ekonomisi seyrinde iken iyi giden ekonomiyi başarı gibi çok güzel sahiplendiler şimdi başarısız olduk dememek için yurdum insanını komplo teorileriyle uyutuyorlar. Mahfi Bey yazı harikulade, teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aldırmayın, taraf tutunca insan hep tuttuğu tarafa uygun teoriler uydurmak zorunda kalıyor.
      Teşekkür ederim.

      Sil
  41. Sayın hocam,
    Elinize sağlık çok güzel bir yazı olmuş.
    Bir sorum olacak, grafiğin başlangıç tarihini 2001 yaptığımızda farklı sonuçlar elde etmez miyiz?

    Tabi anlatılmak istenilen yatırımlar ile faizin ters orantılı ilişkisinin olmadığı sanırım. Zaten bunun çok basit bir yöntemi var düşürelim faizi sıfıra bakalım büyüme, yatırımlar nasıl hareket ediyor? Merkez bankası başkanının bu ülkeye yapacağı en hayırlı şey olur. En azından bir daha ülkede faiz tartışması olmaz.

    Gerçi bugün faizi düşürün diyenler gene kendilerinin mağdur olduğunu iddia edecek bir şeyler bulurlar.

    YanıtlaSil
  42. hocam konu dışı olacak ama 27 şubattaki etkinlğin olduğu gün ziraat katılım bankasının sınavı var. katılım çok olacak bu sınava. bu sınava girecek insanların çoğu iibf mezunu yani ekonomi ile ilgisi olan ve muhtemelen sizi takip eden insanların da içinde bulunduğu kişiler girecek. imza gününü 1 hafta ertelesek olmaz mı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hem benim hem de kitabevinin zamanını bulmak çok zor. O nedenle bu böyle kalsın. Belki bir daha yaparız.

      Sil
  43. Kalkınma Bakanı Yılmaz, 2016 da, GSYH büyümesi % 4,5 ve bu büyüme hızı ile uyumlu işsizlik oranı % 10,2 olarak öngörülmüştür dedi.

    Büyüme hızıyla uyumlu işsizlik oranı ? Çift haneye çıkmış işsizliği yumuşatma, makul gösterme çabasından başka bir anlamı var mı hocam?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yani büyüme hızı 3,5 tan 4,5'a çıkarsa işsizlik de 10,5'dan 10,2 ye düşer diyor herhalde.

      Sil
  44. Hocam, Barış Manço'nun Fransız spikere verdiği ayarı gördünüz mü? Bizim paralarımızın üzerinde şair var, mimar var, sizin paralarınızın üzerinde hep generaller var diyor...

    Büyük adamdı, Allah rahmet eylesin...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İyi diyor da biz sadece paraları üstüne koyuyoruz, şairlerimize, mimarlarımıza Fransızlar kadar itibar etmiyoruz.

      Sil
  45. Hocam Haldun Derin'le hiç tanışmışlığınız var mı? Nasıl bilirdiniz?

    YanıtlaSil
  46. Hocam,
    Bu grafikleri REEL FAİZ i esas alarak oluştursaydınız daha doğru analizler yapabilirdik.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok doğru, ben kabaca baktım, bundan daha net olarak tezi doğruluyor.

      Sil
  47. Kuzey Avrupa ülkeleri cari fazla veriyor doğrudur ama Çin kadar değil.

    YanıtlaSil
  48. Hocam güncel negatif faiz tartışmalarını mundell-fleming modeli çerçevesinde inceleyen bir yazı var, ne kadarına katılırsınız : https://medium.com/@ogrenci/negatif-faiz-ve-mundell-fleming-b11c294080ac#.sbsk5ebfn

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Güzel bir analiz. Analitik bakış açısı olarak önemli.

      Sil
  49. yerli fuze ve tank icadi hakkinda ne dusunuyotrsunuz? cag atlamamiza faydasi olur mu

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hiç bir ülke demokrasiyi tam olarak uygulamadan, hukuk devletine dönüşmeden, eğitimini bilime dayalı eğitim haline getirmeden, karşılıklı hoşgörüye dayalı bir sosyal yapıya ulaşmadan, ifade özgürlüğüne tahammülü öğrenemeden çağ atlayamaz. İster füze yapsın ister tank yapsın isterse uzaya gitsin.

      Sil
  50. Hocam off shore yuan ne demek Türkiye de tam olarak tl için böyle bir şey var mı ya da diğer ülkelerde karşılığı nedir?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yuan henüz dalgalı olmadığı sabit kur rejimine göre belirlendiği ve serbestçe hareket etmesine izin verilmediği için alım satım konusu yapılamıyor. O nedenle Çin, Yuanın alım satımına kısmi bir serbestlik sağlayabilmek için Yuan'ı off shore (yani anakara dışındaki merkezlerde) alım satım konusu yaparak işlem görmesine olanak sağlıyor. Off shore Yuan denilen bu uygulamadan Yuan, bir miktar daha serbest olarak ve biraz daha farklı bir değerle diğer paralarla değiş tokuş edilebiliyor. Bu ara uygulamadan amaç yavaş yavaş konvertibiliteye geçeçek olan Çin'in bu adımları alıştıra alıştıra atmaya çalışması.

      Sil
  51. faiz sonuçtur. sebep değil. "anlamazsan bidaha olur. anlarsan biter" doğru, düzgün, iyi vs devinimi yok eder.

    YanıtlaSil
  52. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  53. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  54. Hocam gibson paradoksu neydi tam olarak anlamadım da tessekurler

    YanıtlaSil
  55. Faizler düşünce yatırımlar artar, ancak kitabın yazarı veya dersi veren öğretim görevlisi konusuna hakim ise başa şu ibareyi mutlaka koyar: 'Ceteris Paribus' (Diğer tüm veriler sabit kabul edilmiş iken)

    YanıtlaSil
  56. Hocam genişeyici para politikası sonucu reel faiz oranının düşmesi sonucu otonom yatırımların düşmesinin sebebi nedir acaba?

    YanıtlaSil
  57. Mahfi Bey,
    İktisat Bilimi faiz düşerse yatırım artar diyorsunuz. Evet Klasik İktisatçılar doğrudan faiz ile Keynesyen İktisatçılar ile Neo-Klasik İktisatçılar ise Sermayenin Marjinal Etkinliği ile faiz arasındaki farka göre yatırımların etkileneceğini söyler.
    Ancak faizler düşünce yatırımlar da azalıyor ve bu gerçek hayat demişsiniz. Bununla birlikte bu ilişki McKinnon tarafından ortaya konmuştur. Dolayısı ile bu da bilimsel öngörülen bir sonuç.
    Özetle grafikte ortaya koyduğunuz durum bilim ile gerçek arasında çelişkiyi değil, sadece bu dönemde McKinnon'un teorisinin geçerli olduğunu gösteriyor.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kapitalizm

Paradan Para Kaybetme Dönemi

Faizin Doğuşu ve Yasaklanışı