OVP ve IMF Tahminlerine Tutarlılık Analizi

Göstergeler
Önümüzdeki üç yıla yol gösterecek makroekonomik tahminleri içeren Orta Vadeli Program (2017 – 2019) ve IMF’nin Dünya Ekonomik Görünümü Raporu (IMF WEO Ekim 2016) aynı gün açıklandı. Her iki belgede de 2017’den sonraki yıllara ilişkin tahminler de yer almakla birlikte küresel krizin devam ettiği ve oynaklığın çok yüksek olduğu böyle bir ortamda bu tahminler çok anlam taşımadığı için sadece 2016 ve 2017 tahminlerini ele alacağım. Buna göre her iki belgede yer alan başlıca göstergeleri ayrı bölümler halinde aşağıdaki tabloda sunuyorum.

OVP (2017 – 2019)
2016
2017
GSYH (Milyar TL)
2.148 (2.207)
2.404 (2.489)
Kişi Başına Gelir (USD)
9.243 (9.364)
9.529 (10.030)
Büyüme (%)
3,2 (4,5)
4,4 (5,0)
Enflasyon (%)
7,5 (7,5)
6,5 (6,0)
İşsizlik Oranı (%)
10,5 (10,2)
10,2 (9,9)
Bütçe Dengesi / GSYH (%)
-1,6 (-1,3)
-1,9 (-1,0)
Cari Denge / GSYH (%)
- 4,3 (-3,9)
- 4,2 (-3,7)



IMF (Ekim 2016)


GSYH (Milyar USD)
735,7
769,5
Kişi Başına Gelir (USD)
9.317
9.647
Büyüme (%)
3,3
3,0
Enflasyon (%)
9,1
6,2
İşsizlik Oranı (%)
10,2
10,2
Bütçe Dengesi / GSYH (%)
-1,9
-1,6
Cari Denge / GSYH (%)
-4,4
-5,6
Yatırımlar / GSYH (%)
17,4
18,2
Tasarruflar / GSYH (%)
13,0
12,6

Tabloda 2016 verileri Ekim ayı itibariyle revize tahminleri, 2017 verileri ilk tahminleri, parantez içindeki oranlar da bir önceki OVP’deki tahminleri gösteriyor.

OVP (2017 -2019) ve IMF WEO (Ekim 2016) ’daki tahminler ve tutarlılık analizi
OVP’de büyüme oranı gerek 2016’da gerekse 2017 için eski tahminlere göre düşürülmüş bulunuyor. Benzer bir düzenleme IMF WEO’da da söz konusu. Bununla birlikte IMF WEO’da 2017 için düşüşün devam edeceği OVP’de ise yeniden yükselişe döneceği tahmini var. Şimdi bu iki tahminin içsel tutarlılığına bakalım.

OVP’ye göre 2016’da yüzde 3,2 olacak olan büyüme 2017’de 4,4’e yükselecek. Bütçe dengesine baktığımızda 2016’da yüzde 1,6 açık vereceği tahmin edilen bütçenin 2017 yılında yüzde 1,9’a çıkacağının tahmin edildiğini görüyoruz. 2016 yılının ilk 8 ayında fazla veren bütçenin kalan 4 ayda yüzde 1,6 açık vermesi için kamu harcamalarının kamu gelirlerinden oldukça fazla artması gerekiyor. Her iki göstergeye birlikte baktığımızda bütçe açığındaki artışla büyüme göstergeleri arasında bir tutarlılık olduğunu görüyoruz.

IMF WEO’ya baktığımızda bu kez ters yönde benzer bir tutarlılık bulunuyor. IMF WEO’ya göre büyüme 2016’da yüzde 3,3’den 2017’de yüzde 3’e gerileyecek. IMF WEO, bütçe dengesinde de benzer bir gerileme öngörüyor (yüzde - 1,9’dan – 1,6’ya düşüş.) Dolayısıyla burada da büyüme ile bütçe dengesi arasında bir içsel tutarlılık gözlemliyoruz.

Büyüme ile bütçe dengesi arasında gördüğümüz bu tutarlılık OVP ve IMF WEO’da işsizlik oranıyla büyüme arasında da görülüyor. OVP’de artan büyüme oranına düşen işsizlik oranı eşlik ederken IMF WEO’da küçük bir düşüş yaşaması tahmin edilen büyüme oranına iki yıl arasında değişmeyeceği tahmin edilen işsizlik oranı eşlik ediyor.

Konu büyüme, enflasyon ve işsizlik oranı tutarlılığına gelince görünüm değişiyor ve tutarlılıklar kaybolmaya başlıyor. OVP’de büyüme artarken ve üstelik buna en büyük katkı bütçe açığının artması kanalıyla gelirken enflasyon düşüyor. Oysa bunun tersi olması lazım. Yani bütçe açıkları artar ve bu yolla büyüme artarken bunun iç talepte artış ve dolayısıyla enflasyonda yükselme yaratması gerekir. Bir başka çelişki enflasyondaki düşüşe karşılık işsizlikte de düşüş olmasında ortaya çıkıyor. Phillips Eğrisi bize tersinin olacağını anlatır. Gerçi bütün bu analizler normal koşullar için geçerli kabul edilebilir ve kriz hallerinde istisnalar ortaya çıkabilir ama yine de işin içinde bir tutarsızlık göze batıyor.

Büyüme, enflasyon ve işsizlik üçgeni çerçevesinde IMF WEO’ya tutarlılık analizi yapacak olursak bütçe açığında ortaya çıkan daralmanın büyümeyi aşağı çektiği ve bunun sonucu olarak enflasyonun da düştüğünü görebiliyoruz. Burada tutarlılığı zedeleyen görünüm ise işsizlik oranının değişmemiş olmasından kaynaklanıyor.

Cari dengeye baktığımızda OVP’de cari dengenin değişmediğini dolayısıyla büyümeye esas katkının iç talepten geldiğini görebiliyoruz. Burada bir tutarsızlık görünmüyor. IMF WEO’da ise cari açıkta 2016’dan 2017’ye önemli sayılabilecek bir artış görülüyor. Bu artışın IMF WEO göstergeleri açısından büyümeye olumlu bir katkısı olmadığına göre olsa olsa bütçe açığındaki gerilemeyi dengeleyerek büyümenin daha fazla düşmesine engel olduğu biçiminde yorumlanması gerekir.

Yatırımlar ve tasarrufların oranı
IMF WEO’da 2016 yılında yüzde 17,4’e gerilemiş olan yatırımlar / GSYH oranının 2017’de yüzde 18,2’ye yükselmesi, buna karşılık 2016’da yüzde 13’e gerilemiş olan tasarruflar / GSYH oranının 2017’de daha da gerileyerek yüzde 12,6’ya gelmesi öngörülüyor.

Yatırımların oranında 0,8 puan artış beklenmesine karşılık büyümenin gerilemesi tutarlı görünmüyor. Buna karşılık cari açıkta artış tahmin eden IMF WEO’nun tasarruf yatırım açığında artış öngörmesi tutarlı bulunuyor.  


Türkiye’de yatırımlar / GSYH oranı, 2000’ler öncesinde reel faizlerin yüzde 10’lara ulaştığı dönemde yüzde 20’nin üzerindeydi. Reel faizlerin yüzde 1 – 2’lere düştüğü 2000’ler sonrasında ise sürekli gerileyerek yüzde 17’lere kadar geldi. Benzer biçimde tasarruflar / GSYH oranı 2000’ler öncesinde yüzde 20’ler dolayındaydı. O da gerileyerek yüzde 13’ün altına geldi. Uygulamaya konulan BES gibi önlemlere karşın tasarrufların bu kadar düşmesinin nedeni reel faizlerin sıfırlara yaklaşmış olmasıdır. Yani reel faizin düşmesi yatırımları artırmadığı gibi tasarrufların da düşmesine neden olarak cari açığı beslemiş ve sonunda Türkiye dış finansmana bağımlı ve o nedenle de kırılgan bir ekonomi haline gelmiştir. 

Ek: Aşağıda sunduğum tablo 2006 yılından bu yana yapılan Orta Vadeli Programlardaki hedeflerin tutma durumunu gösteriyor.

OVP Tahminleri
2006
2007
2008
2009
2010
2011
2012
2013
2014
2015
2016
2017
2018
2019
Büyüme
2006 - 2008
5,0
5,0
5,0
2007 - 2009
7,0
7,0
7,1
2008 - 2010
5,5
5,7
5,7
2009 - 2011
5,0
5,5
6,0
2010 - 2012
-6,0
3,5
4,0
5,5
2011 - 2013
6,8
4,5
5,0
5,5
2012 - 2014
7,5
4,0
5,0
5,0
2013 - 2015
3,2
4,0
5,0
5,0
2014 - 2016
2,2
3,6
4,0
5,0
5,0
2015 - 2017
4,1
3,3
4,0
5,0
5,0
2016 - 2018
2,9
4,0
4,5
5,0
5,0
Büyüme Tahmin Ortalaması
5,0
6,0
5,8
3,0
5,4
5,5
4,0
4,4
4,0
4,5
4,8
5,0
5,0
Büyüme Gerçekleşmesi
6,9
4,7
0,7
-4,8
9,2
8,8
2,2
4,2
3,0
4,0
Enflasyon
2006 - 2008
5,0
4,0
4,0
2007 - 2009
4,0
4,0
--
2008 - 2010
4,0
4,0
--
2009 - 2011
7,5
6,5
5,5
2010 - 2012
5,9
5,3
4,9
4,8
2011 - 2013
7,5
5,3
5,0
4,9
2012 - 2014
7,8
5,2
5,0
5,0
2013 - 2015
7,4
5,3
5,0
5,0
2014 - 2016
6,2
6,8
5,3
5,0
5,0
2015 - 2017
7,4
9,4
6,3
5,0
5,0
2016 - 2018
8,2
8,8
7,5
6,0
5,0
Enflasyon Tahmin Ortalaması
5,0
4,0
4,0
5,8
6,4
5,9
5,7
5,9
6,6
6,3
5,8
5,5
5,0
Enflasyon Gerçekleşmesi
9,6
8,4
10,1
6,8
6,4
10,5
6,2
7,4
8,2
8,8
İşsizlik
2006 - 2008
10,0
9,8
9,6
2007 - 2009
10,5
10,6
10,4
2008 - 2010
9,6
9,5
9,5
2009 - 2011
9,8
9,7
9,7
2010 - 2012
14,8
14,6
14,2
13,3
2011 - 2013
12,2
12,0
11,7
11,4
2012 - 2014
10,5
10,4
10,2
9,9
2013 - 2015
9,0
8,9
8,8
8,7
2014 - 2016
9,2
9,5
9,4
9,2
8,9
2015 - 2017
9,0
9,6
9,5
9,2
9,1
2016 - 2018
9,9
10,2
10,2
9,9
9,6
İşsizlik Tahmini Ortalaması
10,0
10,2
9,9
11,1
11,5
11,6
10,7
9,8
9,5
9,4
9,4
9,5
9,6
İşsizlik Gerçekleşmesi
10,2
10,3
11,0
14,0
11,1
9,1
8,4
9,0
9,9
10,3
Bütçe Dengesi
2006 - 2008
2007 - 2009
2008 - 2010
2009 - 2011
-1,4
-1,3
-1,7
2010 - 2012
-6,6
-4,9
-4,0
-3,2
2011 - 2013
-4,0
-2,8
-2,4
-1,6
2012 - 2014
-1,7
-1,5
-1,4
-1,0
2013 - 2015
-2,3
-2,2
-2,0
-1,8
2014 - 2016
-2,1
-1,2
-1,9
-1,6
-1,1
2015 - 2017
-1,2
-1,4
-1,1
-0,7
-0,3
2016 - 2018
-1,3
-1,2
-1,3
1,0
-0,8
Bütçe Dengesi Tahmin Ortalama
-4,0
-3,4
-2,6
-2,3
-1,5
-1,5
-1,4
-1,0
0,4
-0,8
Bütçe Dengesi Gerçekleşmesi
-0,5
-1,6
-1,8
-5,5
-3,6
-1,3
-2
-1,2
-1,3
-1,2
Cari Denge
2006 - 2008
-4,0
-3,5
-3,1
2007 - 2009
-7,9
-7,3
-6,6
2008 - 2010
-6,4
-6,3
-6,2
2009 - 2011
-6,8
-6,8
6,5
2010 - 2012
-1,8
-2,8
-3,3
-3,9
2011 - 2013
-5,4
-5,4
-5,3
-5,2
2012 - 2014
-9,4
-8,0
-7,5
-7,0
2013 - 2015
-7,3
-7,1
-6,9
-6,5
2014 - 2016
-6,1
-7,1
-6,4
-5,6
-5,2
2015 - 2017
-7,9
-5,7
-5,4
-5,4
-5,2
2016 - 2018
-5,8
-4,4
-3,9
-3,7
-3,5
Cari Denge Tahmin Ortalaması
-4,0
-5,7
-5,6
-5,4
-5,3
-2,9
-6,1
-7,0
-6,4
-5,5
-4,8
-4,5
-3,5
Cari Denge Gerçekleşmesi
-6,1
-5,9
-5,7
-2,2
-6,2
-9,7
-6,2
-7,9
-5,8
-4,5


Yorumlar

  1. Merhaba hocam, bugünün sonunda dolar ve altında kısa vade yorumunuzu beklenti tahmininizi öğrenebilir miyiz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben teknik analiz yapmadığım için bu kadar kısa süreli tahminler de yapmıyorum.

      Sil
  2. TCMB, 85 yıl önce bugün (3 Ekim 1931) faaliyetlerine başladı:
    https://pbs.twimg.com/media/Ct222hWXgAEIG4d.png

    TCMB, 1933 yılında bugün Ankara şubesi olan hizmet binasına taşındı:
    https://pbs.twimg.com/media/Ct23LplXgAAPXqn.png

    1955 Yılı Genel Kurul Toplantısından bir görünüm:
    https://pbs.twimg.com/media/Ct556swWgAAEeTC.jpg

    Mahfi Hocam, siz bu salondaki kürsüde de konuşma yaptınız mı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Emre Temelkuran5 Ekim 2016 16:40

      Sayın Mahfi Eğilmez, tarihi kurucu meclis döneminden önce de maliye nazırlığı yapmış, osmanlının son dönemlerine tanıklık etmiştir.

      Sil
    2. Ben değil ama dedem Mehmet Mahfi Eğilmez (Orman Fakültesinin ilk müdürü imiş) Osmanlı'nın son dönemlerinde memuriyet yapmış.

      Sil
  3. Hocam,
    Bu NTVpara sitesinde bir gariplik var. 30 eylul deki programin linki calismiyor. Ve o tarihten sonra hic program videosu yok. Teknik ekipi hatirlatirmisiniz? Tesekkurler. Yurt disindan sizi sadece bu sekilde izleyebiliyoruz,

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Emre Temelkuran5 Ekim 2016 13:12

      BluTV falan çalışmıyor mu? Bende yurtdışındayım kullanıyorum ve Türkiye adresli vpn çok iş görüyor.

      Sil
  4. İki gündür kur neden hiç gerilemeden direk emin adımlarla yükselişe geçti?

    Kredi notu kırılmasından sonra yatırımcıların durumu nedir? Çıkış ne kadar oldu?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Birçok nedeni var. Brexit, Deutsche Banka olayı, İtalyan bankalarının sıkıntılarının su yüzüne çıkması, Moody's kararı, Türkiye'nin büyüme oranı tahminlerinin düşmesi vb.
      Moody's kararı sonrasında ne kadar çıkış olduğuna dair resmi bir veri yok.

      Sil
    2. Brexit, Deutsche Banka olayı, İtalyan bankalarının sıkıntılarının su yüzüne çıkması, Moody's kararı, Türkiye'nin büyüme oranı tahminlerinin düşmes...
      bu dedşkleriniz altın lehine olacak bir gelişme haberleri değil mi?

      Sil
    3. kredi notu çok etkilemedi diye tahmin ediyorum zaten varlık fiyatlarına vs. bakıldığında kredi notunun hiç bir zaman yatırım yapılabilir seviyedeki ülkelere ulaşmadığıda görülüyor. sendeki hisse mısırdakilerle aynı oranlarda/kriterlerle işlem görüyorsa zaten kredi notun hiç yükselmemiştir. Ben daha çok küresel risklerin hızla artmasından kaynaklandığını tahmin ediyorum. 2018 tahminim zor bir yıl olabilir.Krizler genelde 2 yıl sürerler ve aralarında 10 yıl kadar olur, yani zamanı yaklaşıyor, bakalım inşaatla ne kadar devam edilebilecek.

      Sil
    4. Bu tip hareketlere duzeltme hareketi deniliyor. Peki ne duzeliyor?

      2016 yili basinda kura bakalim: 2.94 tl/usd. Hep 100 liralik alisveris yaptiginizi o yuzden enflasyonu cok umursamadiginizi dusunelim. Dolar olarak bu alisverisi yapmis olsaniz 34 dolara ihtiyaciniz olacakti. Bununla bugun Turkiye'de de, ABD'de de 1 mg altin alabildiginizi dusunelim.

      Aradan bir sene gecmis, Dolar'in ulkesi olan yani dolarin en cok kullanildigi ulkede fiyat artisi 1% dolayinda olacagi goruluyor. Yani sizin elinizde tuttugunuz 34 dolariniz ABD'de yasasaydiniz uzerindeki rakam degismese bile aslinda 33.66 dolarak esit olacak. Bununla da alabileceginiz altin miktari 0.99 mg olacak.

      Ayni sekilde Turkiye'de enflasyon da 8% olacak gibi gorunuyor, Tuik oyle diyor. Yani hep 100 Tl'lik alisveris yapsaniz bile elinizdeki 100 TL artik isteseniz de istemeseniz de ancak 92 Tl alim gucune sahip. Yani artik 100 Tl ile 0.92 mg altin alabiliyorsunuz. (Not: Burada 8% icinde kurdaki artisin etkisi oldugunu dusunebilirsiniz ancak yapilan calismalarda kurlardaki uzun donemli 10%'luk artisin enflasyona etkisi 1% olarak goruluyor. Yani hesabimizi bozacak bir etki yok.)

      Eskiden 34 dolari olan ile 100 Tl'si olan da 1 mg altin alabilirken, artik 34 dolari olan 0.99 mg altin, 100 Tl'si olan da 0.92 mg altin alabiliyor. O vakit Tl'si olanin elindeki para uzerindeki rakam degismese bile karsilikli ticaretinde 7% deger kaybetmis demektir.

      Yani kur TL aleyhine 7% bozulmus demektir. Bozalim Tl'nin aleyhine 7%; 2.94 * 1.07 = 3.145.

      Demek ki eger dunya tersine donmedi, ABD istatistikcileri veya Tuik yalan soylemiyorsa, sene sonunda dolar kurunun 3.145 olmasi gerekir. Su anki rakam hala 3.05 - 3.06 bandinda. Onumuzdeki 3 aylik sure icinde gene benzer duzeltmeler olacaktir. Hesabi kitabi 3.15'e gore yapmakta fayda var.

      Yaptigim hesaplamalarda maddi hatalar, oransal problemler olabilir ama hesap asagi yukari boyledir.

      Pek tabi kur ile ilgili yok o faizi indirdi, bu sozluye kaldirdi, yok yatirimcinin odu patladi arkasina bakmadan kacti, yok arap yatirimcinin risk istahi bitti huzur aramaya gitti, biyikli Turk'ler biyigini kesti gibi hikayeler dinlemek daha eglendirici ama uzulerek soyleyeyim ekonomi o kadar mitolojik bir sey degil.

      Sil
    5. Adsız5 Ekim 2016 13:20
      dogru bir analiz. Benimde hesabim yil sonu ve 2017 basi gibi 3.15 dolar kuru en fazla 3.17 en dusuk 3.13.

      Zaten bilumum endeksler mac olasun reel kur endeksi olsun uluslarasi endeksler olsun bu kuru isaret ediyor. Ancak Bir de hissedilen gercekler var nasil sicaklik golgede ve acik alanda farkliysa bu da oyle bisey bu acidan Turkiye ekonomisi gorunurde 3.25 kadar kuru rahatlikla kaldirir hatta faydali bile olur. hem psikolojik olarak hem piyasalar bakimindan ondan yukarisi biraz sikinti.

      Sil
  5. Hocam açıklanan program içerisinde yapısal reform olarak nitelendirebilecegimiz bir değişiklik var mı sizce. Eğitim ve yargı konusunda açıklamalar yapıldı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazıda değindiğim gibi program henüz tümüyle yayınlanmadığı için bu ayrıntıları göremiyoruz.

      Sil
  6. Rakamlar vatandaşın cebine dokunacak gibi görünüyor. Esas merak ettiğim değerli hocam, TÜRK siyasi tarihinde ne zaman vatandaşın cebine bir şeyler dokunmaya başlasa siyasi otorite ne kadar güçlü olursa olsun bir şekilde devrilmiştir. Acaba tarih tekerrür etse, şuanda ki siyasi otoriteye halk sırtını dönse, ne boyutta ve ne tür bir ekonomik kriz patlar? Para krizi mi, bankacılık krizi mi? Selamlar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet görüntü öyle. Vergi düzenlemeleri olabilir.
      Bu kez pek öyle olacak gibi görünmüyor. Geçenlerde bir taksiye bindim. Şoförle sohbet ederken adam çok önemli bir şey söyledi: "Çalıyorlar ama çalışıyorlar diye bir laf var abi" dedi. "Sence doğru mu" diye sordum. Adam "Doğru abi" dedi "ama benden çalmıyorlar, parası olandan çalıyorlar." Dolayısıyla geçmişteki gibi vergi artışlarıyla iktidar değişmez.

      Sil
    2. geçmişteki gibi vergi artışlarıyla iktidar değişmedi. Develuasyonlar ve ekonomik krizlerle değişdi. Tam tersi AKP reel ve yeni vergi icadlarinda artislarinda 1 numara. Son cep telefonu tablet bilgisayar benzin vergi icadlari artislari nettir. Sigarayi alkolu saymiyorum bile

      Sil
    3. Mahfi bey, baska garip bir taraf ise, sizin hizmetinizde calisan bir soforun sikayet etmeyip, birisini hizmetinizde calistiracak kadar varlik sahibi olup ekonomiden sikayet etmeniz.

      Ya cok erdemlisiniz taksiciyi taksiciden daha fazla dusunuyorsunuz; onun icin neyin iyi oldugunu ondan daha iyi bildiginizi felan dusunuyorsunuz, ya da yarin bir gun taksici ile ayni koltuklarda oturmaktan korkuyorsunuz.

      Sil
    4. Adsız 13:25
      Bir taksi şoförüyle olan bu sohbetten erdem gibi ya da korku gibi sonuçlara nasıl vardığınızı anlamak mümkün değil. Öte yandan bu sohbette benim herhangi bir şikayette bulunduğuma ilişkin bir söz de yok. Onu da nereden çıkardığınızı anlayamadım. Sonuç: Ne dediğiniz ve niçin dediğiniz anlaşılmıyor.

      Sil
    5. Yaziklarinizi yanlis anlamisim, ozur dilerim.

      Sil
  7. "Hayatta iki şeyden kaçış yoktur, ölüm ve vergi."

    Bu söz doğru mu Mahi Bey? İzahı nedir?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gelişmiş ülkeler için doğru olabilir ama bizde vergiden kaçış var. Kayıt dışılığın boyutuna, af yasalarına bakınca bu sözün vergiyle ilgili kısmı Türkiye için doğru değil.

      Sil
    2. Emre Temelkuran5 Ekim 2016 13:17

      Raporlama olayı yok ki, soruyorsun bu şikayetini ilettin mi? İletmedim, bak bulduğun bu adamı şikayet ettin mi? Hayır. Özellikle Türkiye'de şikayet eden bilgileri bazı mafyalara kolayca verildiği için sonra tehdit de ediliyorsun. Allah'ından bulsun modası vardı bir kere, ya İslam din bilimine baktığında Allah'ından bulsun kelimesi tam anlamıyla bir saçmalık. Düzen zaten bunun için var.

      Sil
  8. ovp tamamen kendi kendisiyle çeliştirilmiş ve rasyonalliği zayıf bir programdır. 1- uluslar arası sermaye akımlarında yavaşlama artma eğilimindedir. 2- en büyük pazarımız Avrupa ekonomisinde iyileşme çok zayıf fazdadır. 3- özel sektör dış borç stoku yüksek ve bilhassa da kısa vadeli dış borç stoku yüksekliği borç kalitesini düşürmektedir ve üstelik kur riskleri giderek artmaktadır.4- iç talep istenilse bile yüksek seviyede uyarılamaz zira her 100 kişiden 63-65 kişi borçlu durumdadır. 5- işsizlik yükseliştedir ve bu durumda işsiz vatandaş harcamalarını fazlasıyla daraltır. 6- bankacılık sisteminin mevduat/kredi rasyosu 100/122 olmuş durumdadır ve sistem kaynak sıkıntısındadır. bir de üstüne merkez bankası faizleri aşağıya çekerek bu sıkıntıyı palazlandırmaktadır.7- cari açık yani tasarruf açığımız var dolayısıyla tasarruflarımızı artırmamız gerekirken ovp de mantıksız şekilde hala %5 lik büyüme ivmelerinden dem vuruluyor !!... 8- ovp nin tutması için ya genişleyici maliye politikalarına başvuracaklar ki bu durumda merkez bankasına fazla mesai yaptırıp emisyon hacmini genişletecekler ancak bu durumda ne enflasyonu çift hanenin altında ne de kurları bugünkü seviyelerde tutamazlar ve doğal olarak kamu bütçe açığını da giderek patlatırlar ki buna paralel olarak cari açığımız da hızla büyüme eğilime girebilir ve para politikası maliye politikası ve iktisat politikası diye bir politikalar bütünlüğü kalmaz... sadece kur yükselişinin etkisiyle ihracatta kısmen artış olur ki bununla da asla % 4 - % 5 gibi bir büyüme yakalanamaz kanaatimce!. ne dersiniz sayın eğilmez?. saygılar..

    YanıtlaSil
  9. Hocam iyi akşamlar, akşamımı aydınlattığınız için de teşekkür ederim.

    Zorunlu karşılık? Bilmek, bilakis anlamak isterim.

    Saygılarımla

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu linkde
      http://www.ntvradyo.com.tr/PodcastDetay/34949/b4a6grkm/ekonomi-dersleri
      122 numaralı ders.

      Sil
    2. Sanırım 123 nolu ders hocam.

      Sil
    3. Hocam cevabınız için teşekkür ederim. Övgüye doymuşsunuzdur. O sebeple size vereceğim tek şey 4:30 güzel dakika.
      https://youtu.be/RgKKgzVhMgY
      Eğer beğenirseniz dinletisi var çok yakında gidebiliriz :)

      Sil
  10. Akp hükümetinin ülkemize kattığı en büyük yeniliklerden biri, şüphesiz yaptıkları yüksek kalitede ve uzunlukta yollardır.Trafik kaza oranlarını düşüren, ulaşımda süreyi kısaltan bu çalışmalar, ülke ekonomisine büyük tasarruflar sağlamıştır. Bunların yanında, İstanbul trafiğinin üstesinden gelebilmek için, Marmaray ve Yavuz Sultan Selim Köprüsü gibi dev projelerin yanında tüm şehir, metro ağlarıyla donatılmıştır.

    Bir diğer yenilikler bütününü, eğitim alanında da görebiliyoruz. Eğitimde, sosyal devlet anlayışına uygun, tüm öğrenci ve velileri memnun edecek çalışmalar başarıyla sürdürülüyor. Bu çalışmalar arasında, şüphesiz, en dikkat çekeni, öğrencilere kitaplarının ücretsiz olarak devlet tarafından verilmesidir. Eğitime, teknolojik gelişmeleri de yine Akp hükümeti getirmiş ve bu kapsamda e-okul sistemi devreye girmiş, bilgisayar oranı dört katına çıkmıştır. Yükseköğrenimde ise 185 yeni üniversite kurulmuş ve akademik personel sayısı artırılmıştır.


    gelişmişlik düzeyinde önemli bir kriter olan sağlık alanındaki gelişmeler ise, Akp icraatlarının en önemli noktasını oluşturmaktadır. Ülkedeki tüm insanları ilgilendiren bu çalışmalar sonucunda, insanlar kaliteli sağlık hizmetiyle tanışmıştır ve yaşadıkları mağduriyetler son bulmuştur. İnsanlar, ilaçlarına istedikleri eczaneden rahatlıkla ulaşabilirken, hastanelerde yatan hastalar da ilaçlarına herhangi bir ücret ödemez duruma gelmiştir.

    Görüldüğü gibi, yalnızca birkaç alanda bile Akp hükümetinin ülkemize kattıkları inanılmaz boyutlara ulaşırken, bu alanların dışında da birçok hizmetler ve yenilikler mevcuttur. Sayısal verilere bakıldığında, Akp hükümeti, 14 yıldır ülkemize her alanda katkılar sağlamış, ekonomimiz büyümüş, işsizlik oranları düşmüş, kişi başına düşen gelirimiz artmıştır. 2002 yılından beri, vadettiği hizmetlerin hemen hemen hepsini gerçekleştirmiş, bundan sonra da devam etmesi için, kendilerine 2023 ve 2071 hedefleri koymuşlardır.

    Bu hedefler doğrultusunda çalışmalarına devam eden Akp, ülkemize kattıklarını artırmaya çalışacaktır. Ak bir tarzda huzurla istikrarla Daima ileri hedef 2023 ve 2071 bu zamana kadar AK zaman AK

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sonuna kadar katılıyorum. Özellikle ilacımızı arık istediğimiz eczaneden alabiliyor olmamız harika. Hele 2023 te lozan bitip madenlerimizi çıkarmaya başladıkmı Türkiye ulu önderirimiz R.T.E. liderliğinde dünyayı yönetir.

      Sil
    2. ne kadar cahilce bir yorum, yazik kimin cocuguysa

      Sil
    3. Peki nicelik dışında, nitelik olarak ne gibi gelişmeler sağlandı sayın Adsız (5 Ekim 2016 02:21) Bey/Hanım? Mesela 185 üniversite açıldı. Bilimde neler üretmeye başladık?

      Herkes istediği hastaneye gitmeye mi başladı? İstediği doktoru dövebilme özgürlüğüne mi kavuştu?

      Yapılan yolların yanında, kapatılan demiryollarının boyutu nedir? İstanbul'daki bu banliyö hatları kapatılmamış olsa, marmaraya, 3. köprüye ihtiyaç kalır mıydı?

      3. köprüyü kullanmayıp, 2ç köprüden geçerek ceza ödeyen tır şoförlerinin, ödedikleri ceza miktarının, 3. köprüden geçiş ücretinden ucuz olduğunu, dolayısı ile 3. köprünün pek kullanılmadığı ve trafiği rahatlatmadığını söyleyemez miyiz?

      Sil
    4. Ferruh Atalay5 Ekim 2016 14:15

      Sn Adsız 02:21;
      Ya farklı ülkelerde yaşıyoruz, ya bizler hergün bir partinin il başkanlığından 3-5 kuruş harçlık almadığımızdan, yada kıyaslamanın ne olduğunu farklı yorumlamaktan dolayıdır ki, sizin gördüğünüz güzel tablo bize bir türlü görünmüyor.

      Sil
    5. Emre Temelkuran5 Ekim 2016 16:44

      Resmi troll bunlar. cemaatler nasıl üniversite öğrencilerine harçlık verecem ayağına yanına topluyorsa bunlarda devlet eliyle böyle piyade yapıyor işte.
      Köprü,hastane,yol bizim memlekette hala geçiyor. Hani IT'nin önünü açtık artık ARM'a kafa tutuyoruz, ISS'ye modül kenetledik, Dünya kimya sektöründe öncüyüz veya işte ne bileyim en basitinden otomotivde markamızı koyduk demek yerine hala su borusu, makarna siyaseti.

      Sil
    6. Bedava makarna nohut vermisler, karni doyunca bu sekilde tesekkur ediyor iste gariban. yazdiklarina dikkat edin siralama hep ayni, hep ayni seylerden sukreden bir tonda bahsediyor. Bu mavallari koy kahvesinde anlatsan belki inanirlar ama burasi koy kahvesi degil ve kimse inanmadigi gibi aslinda bunu yazana ve yazdirana da aciyoruz sadece. Aslinda bu yaziyi buraya yazdiran kendi itibarini (eger kaldiysa) zedeliyor sadece.

      Sil
    7. 1- lozanın süresi yoktur çünkü türkiye cumhuriyeti var olduğu müddetçe lozan da var olacaktır. 2- lozanda kendi madenlerimizi çıkaramayacağımız ve işletemeyeceğimiz diye bir madde yoktur. bu tamamen başta akp olmak üzere küresel güç odaklarının içimizdeki siyasal ve ekonomik ayaklarının uydurmalarıdır. ne de olsa okumayan araştırmayan hazır bilgiye alışmış ve bu yüzden de kolayca kandırılan halka yönelik algıları yönetme oyunlarındandır. 3- köprüymüş,yolmuş, konutmuş,rezidansmış hiçbir katma değeri olmayan yabancı sermayenin ürettiği otomobillerin üzerinde gittiği yabancı sermayenin üretip sattığı petrol ve enerjiyle üzerinde gidilebilen ve geçilebilen yabancı finansman tekellerinin verdiği borçlarla yapılan ve vsadece borçlarımızı büyüten ekonomiye katkısı sınırlı olan betonlaşmayı öven bir aptal millet daha bulamazlar ne de olsa!. 4- sanayisi ve bilhassa da ağır sanayisi olmayan, tarımı geriletilmiş, ar - ge yapmayan, inovasyonu ve yüksek teknolojisi olmayan bir ekonomiyi de ancak biatçı beyinler bu derece över.. 5- bugün ülkeyi yöneten anlayış tamamen ranta dayanır. onlar işin içinde rant yoksa bu ülkeye bir çivi bile çakmazlar.. ne diyelim böyle halka böyle ekonomik ve siyasal yönetim yakışıyor demek ki!...

      Sil
    8. Adsiz 20:19, cok arastiran arkadasim, eminim Kirmizi Cizgi Antlasmasi (Red Line Agreement'tan) haberiniz vardir. O kirmizi cizgi 'Lozan sayesinde' bagimsiz olan Turkiye sinirlarini kapsiyor mu kapsamiyor mu bi bakin bakalim.

      Lutfen bilgilendikten sonra bunca sene bunu nasil bilmiyordunuz diye uzulmeyin. Sadece size ogretilenlere koru korune baglanmamaya calisin. Unutmayin bir seyi ne kadar cok sevdirirlerse, bir seyden de o kadar fazla nefret ettirirler, cok zor bir taktik degil.

      Sil
    9. Bütün dediğiniz bunlara rağmen 6.sınıfa giden oğlum sayenizde takiyye yapmayı öğrendi ve din dersinde tam not alıp,İLİM ve FEN ATATÜRK'ün yolu diyor beraber bir aydınlık ufka yol alıyoruz.ME....

      Sil
    10. 6.sınıfa GİDEN AKILLI ÇOCUKTAN yola çıkarsak birazda biz örgütlenip takiyye yapsak noolur?

      Sil
  11. Merhaba Hocam
    Dolar ve Euro nun bu artışını da göz önüne alarak eurobond alınır mı?
    Son dönemde ki artışlara rağmen getirisi emeklilik fonlarında düşük kaldı.
    Eurobond la ilgili kısa bilgi rica ediyorum.
    Saygılar

    YanıtlaSil
  12. Merhaba Hocam,
    Sterlin ile ilgili değerli yorumlarınızı alabilirmiyim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. sterlin muhakkak geri gelmeye devam edecektir, usd paritesinde 1,27 ile son 31 yılın en dip seviyesindedir. Ama düşüş sona erdi demek, acelecilik olur. Fiili AB terk süreci yürürlüğe girince bir düşüş dalgası daha hem teknik hem de temel analizde beklenen bir gelişmedir. Orta vadede, USD revalüe olabilir bu paritede. Dikkatli olmakta fayda var.

      Sil
    2. Emre Temelkuran5 Ekim 2016 16:45

      Düşsün. Adsız ne mübarek yazmışsın.

      Sil
    3. Cesitli bankalarin tahminleri 2017 sonu pariteyi 1.20-1.15 arasi gosteriyor. Brexit gorusleri baslayinca kurun biraz daha asagi inmesi normal sayilir.

      Sil
  13. Hocam böyle nereye kadar yani 2016-2017 büyümesini butceyle, tuketici kredilerinde sağladıkları kolayliklarla atlatsalar bile ki bu potansiyelin altinda büyüme olacak yine, 2018 de ne yapacaz daha borçlu ve buyuyemeyen bi ülke mi?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. yapisal reformlar yapilamadigi muddetce bu surec boyle devam eder.Isin kotusu zaman aleyhimize isledigi gibi. Baska sorunlarda ortya cikacak gibi
      1* su an sessiz olan suriyeliler sosyal ekonomik sorunu yuku
      2* suan dusuk olan petrol fiyatlarinin 2018 icin 70dolar olacagi tahmin edilmesi ki makul ve yerinde bir tahmin
      3* fedin 2018 kadar en iyi ihtimal 2-3 kez arttirnasi
      4* avrupanin artik parasal genisleme prograramini 2018 ortalarinda bitirmeye baslamasi

      Bu sebebler gectigimiz ve begenmedigimiz 2013-14-15-16 yillarini aratacak konumda.

      Sil
    2. Emre Temelkuran5 Ekim 2016 16:50

      Cbaşkanının açıklaması var; tüm sosyal ekonomik RİSKLERİ ALDIK, vatandaşlık çalışmalarına devam ediyoruz diye. Mesela geçen haftalarda Mardin'de taşımacılık yapan biri eşya almaya girdiği bir evde tuzaklanan bomba sonucu öldü. 6-8 çocuklu vesaire, ekonomik durumları çok kötü ama vatandaş oldular. Hatay, Urfa, Adana, Bursa, Mersin, İzmir, İstanbul vesaire artık Arapça dükkan tabelaları çok sık karşımıza çıkıyor yakında bazı sosyal problemlerle de karşılaşılacak gibi her bir şehirde 100.000 e yakın sayılıyor İstanbulda milyon. Zerre kadar din,milletçi değilim fakat bu durum ülkemize kasti zarar verecek bir ihanettir. Devletler ile yardım kuruluşlarını ayıran şey bencillik dengesidir.

      Sil
  14. Hocam büyüme ile dolar arası ilişki tam olarak nedir ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Doların varsa ithalat yaparsın. O ithalatı üretimde kullanırsın ve büyürsün.

      Sil
  15. Hocam Abd faiz artırımı olmadan daha dolar nasıl yükselişe geçiyor sonuçta daha para girişi olmuyor ABD'ye ? Bide enflasyon azalışı ile dolar artışı arası ilişki var mıdır ?

    YanıtlaSil
  16. Programın en dikkat çeken (ya da tek dikkate değer) ayrıntısı bana göre artması planlanan kamu harcamaları ve onun tetikleyeceği bütçe açıkları. Bu kanaatimce yanlış bir karar olacaktır, ziyadesiyle yanlış. Şu andaki makro ekonomik endikatörlerden en sağlam çapada zemin kaydırma projesi hem tehlikeli hem de itibar riskini fişekleyebilecek bir hamledir, bakın bu çok önemli. Bütçe konusunda disipliner modülden çıkılmamalıdır. Diyebilirsiniz ki; büyüme global konjonktüre göre düşmekte olduğu için iç taleple bunu dengelemek istiyorlar. Yine de yanlıştır, fevkalade yanlıştır. Yapılması gereken ihracat pazarında çeşitlilik ve innovasyon teşvikleri ile dışsatım çekişli büyümede ısrarcı olmak, yapılması gereken bu. Amma ille yapılacaksa kamu harcaması, ihracata yönelik tutarlı ve iyi tasarlanmış bir teşvik politikası ile olmalıdır. Aman dikkat derim, bütçe açığı çok tehlikeli bir fren mekanizmasına ihtiyaç duyar.

    Bir de hukuk sisteminde yargılama sürelerini düşürme gibi bir cümle var ki, çok yetersiz, laf olsun diye söylenmiş gibi eğreti duruyor. Yurtdışı doğrudan yatırım volümünü arttırabilmek için daha fazlasına ihtiyaç var. Kapsamlı bir hukuk reformundan bahsediyorum. Çok acil bir konudur bu!

    YanıtlaSil
  17. Hocam cari acik orani dusurerek tasaruf oranini yuksektilemez mi boylece dusuk butce acigi orani dusuk faiz olarak piyasa ta yansir bunu yapmak yillar mi alir bildigim kadar Turkiye ekonomisi tarih boyunca bu denkleme sigamistirr yani sadece krizlerde cari fazla vermistir oyse tersi olmasi gerekirken

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Zaten öyle yaptık. Bu yıl cari açık düştü ama sonuçta büyüme de düştü. İşsizlik arttı. Her şeyin bir bedeli var.

      Sil
  18. Hocam fizik bilmek ekonomiyi yardimci oldugunu dusunuyorum Paul Dirac unlunfizikci bir sozu vardir fizikte ve ekonomide olan ortak paydasi var yani birbirini tamamlayici yani iyi bir fizikci olmam icin iyi bir iktisatci ve iyi bir iktisatci olmak icin iyi bir fizikci olmak gerektigini farkinda olmadan demek istiyor

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ekonomi fizikten birçok şeyi ödünç almıştır (denge gibi, istikrar gibi.) Buna karşılık fizikte insan unsuru yoktur. Oysa ekonominin üçte ikisi insan unsuruyla ilgilidir.

      Sil
    2. Haklısınız Hocam,matematik ve fizik bilgim, Sizin verdiğniz bilgilerle birleşince yanınada bireysel aklı koyunca bu ülke bence biraz bireysel ekonomik olarak yönetilebilir şekle giriyor...ME

      Sil
  19. Hocam düşük büyümede gelir dağılımı bozulurken yüksek büyümede niye gelir dağılımı düzelir?

    YanıtlaSil
  20. Hocam dolaylı ölçülen mali aracılık hizmetleri faizin içinde olması lazım dolayısıyla milli gelirin de içinde olması lazım. Peki bu niye milli gelirden çıkarılıyor? Milli gelirden çıkarılınca dolaylı ölçülen mali aracılık hizmetleri yok sayılmıyor mu?

    YanıtlaSil
  21. hocam dolar artarsa büyüme artar doğru mu dolar artarsa ithalat azalır yerli üretim artar ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hayır arkadaşım. dolar kuru yükselirse büyüme düşer çünkü büyümemizin büyük kısmı ithalata ve ithalatımızın da büyük kısmı dolara endekslidir. yani şu anki iktisadi yapımız nedeniyle doların kur değeriyle iktisadi büyümemiz arasında yüksek oranda ters orantı veya negatif korelasyon vardır.

      Sil
    2. hocam, ımf nin özellikle türkiye ekonomisine dönük tahminlerinde 2017 ve sonrasındaki öngörülerinin büyük ölçüde tutmayacağını ve fazla iyimserlik taşıyor olabileceğini düşünüyorum. keza türkiye kadar olmasa da abd ekonomisi için de biraz fazla iyimser gibi geldi bana!. ne dersiniz hocam?. iyi akşamlar.

      Sil
  22. Merhaba hocam sizin yazilarinizi takip eden atanmayi bekleyen binlerce İBFF mezunlarindan birisiyim kpss sinavi sonuclarinin aciklamasinin uzerinden bu kadar sure gecmesine ragmen hala ilan gelmedi lutfen yazilarinizda bize destek verin

    YanıtlaSil
  23. Interesan imf gecmiste te gelisen ulkeler icin parlak yorumlar yaparken simdi sanki bunlar on gorulmemis gibi tersi yorumlar yapiyor abd ekonomisi toparlaniyorsa bu en basta gelismis ulkelere olumlu yansir ,cunku bu ulkeler amerikada yatirimlari olan ve abd ye ihracat yapan ulkeler gelismis ekonomi starusunde olduklarini goruyorum ben sizin bahsettiginiz guney kore orneyi su an gelismekte olan ulkeler arasinda gormuyorum biraz rusya taman elektoronikte gelismis olmayabilurler ama yazilim ve sanayi alaninda bircok seyler yapiyorlar dieger gelismekte olanlara bakarak

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Lozan Antlaşması 2023'de Bitecek, Biz de Madenlerimizi Çıkarabileceğiz!

Konut Fiyatları Niçin Eskisi Kadar Artmıyor?

Paradan Para Kaybetme Dönemi