Kırılgan Beşli Dolara Karşı

ABD Dolarının 6 önemli ticaret ortağının paralarına karşı değerini ölçmeye yarayan ve 100 olduğunda bire bir değeri ifade eden Dolar Endeksi (DXY), ABD başkan seçimleri öncesinde 97 dolayında salınıyordu. Trump’ın başkan seçilmesi sonrasında harcamaların artırılacağı, vergilerin düşürüleceği, dolayısıyla ABD ekonomisinin canlanacağı ve Fed’in de faizleri yükselteceği beklentisinin artmasıyla birlikte Dolar Endeksi yükselerek 104 düzeyine kadar geldi. O sıralarda Euro / Dolar paritesi 1,04 düzeyine kadar düşmüştü. Ardından Trump’ın dediklerini hayata geçirmekte güçlüklerle karşılaşması sonucunda endeks düşüşe geçti. Bir ara Fed beklentileriyle yeniden yükselen endeks son dönemde tekrar düşüşe geçerek seçim öncesindeki 97 dolaylarına geri geldi. Euro / Dolar paritesi de 1,12’ye yükseldi.

Aşağıdaki grafik Dolar Endeksinin ABD başkan seçimlerinden bugüne kadarki gelişimini gösteriyor.


Doların bu şekildeki seyri dünya paralarının durumunun da sürekli değişmesine yol açtı. Doların değer kazanmasıyla birlikte ülkelerin paraları Dolara karşı hızla değer kaybetmeye yöneldi. Siyasal ve sosyal sorunlarının yoğunluğu ve özellikle de dışa bağımlı finansal yapıları nedeniyle kırılgan beşli olarak adlandırılan Brezilya, Endonezya, Güney Afrika, Hindistan ve Türkiye’nin para birimleri (Real, Rupiah, Rand, Rupi, TL) Dolar karşısında ciddi değer kayıpları yaşadı. 2017 yılbaşından itibaren Doların değer kaybetmeye yönelmesiyle birlikte bu para birimleri güçlenmeye başladılar. İçlerinde en az değer kazananı TL oldu.

Aşağıda yılbaşından 19 Mayıs 2017 gününe kadar kırılgan beşlinin para birimlerinde Dolara karşı yaşanan değişimlerin grafikleri yer alıyor. Bu üç grafik aynı gün içinde farklı zamanlarda yapılmış ölçüm sonuçlarını gösteriyor: Üstteki sabah, ortadaki öğlen, alttaki de akşam (kapanış) görünümü.


Bu dönem boyunca Dolara karşı sorunlu para birimlerinin başında TL geliyordu. Dolara karşı sorunlu görünen bir başka para birimi Rand idi. Güney Afrika’da Devlet Başkanının piyasa yanlısı olarak tanınan maliye bakanı başta olmak üzere kabinede değişiklik yapmasıyla başlayan piyasa kuşkuları nedeniyle Rand da değer kaybetmeye başlamıştı. Ne var ki Rand, ilerleyen günlerde toparlandı ve eksiye düşmeden yeniden yükselişe geçti. Hafta içinde Brezilya’da ortaya çıkan Devlet Başkanının karıştığı rüşvet yolsuzluğu sonucunda Real son 3 günde hızla değer kaybetti. Yukarıda yalnızca bir günün gelişimlerini gösteren grafiklerden de görüleceği gibi Real güne başlarken yılbaşından o ana kadar Dolara karşı yüzde 1,4 değer kaybıyla başlamıştı. Değer kaybı yaşayan paralardan ikincisi de TL idi. Yılbaşından bu yana Dolara karşı değer kaybeden TL, son dönemde bu kayıplarını oldukça azaltıp toparlanmaya başlamıştı.

Gün ortasına gelindiğinde Real, kayıplarını oldukça düşürmüş, TL toparlanmaya devam etmiş, Rand yükselişini sürdürmüş görünüyordu.

Gün biterken Real, bütün kayıplarını telafi etmiş, Rupiah ve Rand güne başladıkları duruma göre değerlenmiş, Rupi hiç değişim yaşamamıştı. Sabaha göre kaybını biraz telafi etmiş olsa da tek değer kaybeden TL olmuş görünüyordu.

Kırılgan Beşlinin para birimlerini ele alan grafikler üzerine yoğunlaşırsak şu sonuçlara varıyoruz: (1) Yılbaşından bugüne kadar kırılgan beşli içinde Dolara karşı değer kaybeden tek para birimi olarak TL kalmış görünüyor. (2) Yılbaşından bugüne kadar Dolara karşı en fazla değerlenen para birimi Rupi olmuş. (3) Yılbaşından bugüne kadar üç ülke siyasal sorunlar yaşamış bulunuyor: Türkiye’de referandum yapıldı, Güney Afrika’da hükümet değişti ve piyasa bunu hoş karşılamadı, Brezilya’da yolsuzluk iddiaları doruk noktaya ulaştı. Para birimlerinin durumuna bakılırsa bu üç ülkeden Güney Afrika ve Brezilya bu sorunların yarattığı sıkıntıları aşmış, Türkiye ise hala bu sorunları aşamamış görünüyor. 

Yorumlar

  1. Gerilimden beslenen hükumet politikası sürdükçe TL değer yitirecektir. Dua edelim de DXY yükselmesin. Aksi durumda facia kaçınılmaz.

    YanıtlaSil
  2. Hocam, TL'nin dolar karşısındaki seyri önümüzdeki aylar için nasıl olur ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerilim ve risklerin devam edip etmeyeceğine bağlı olarak değişir.

      Sil
    2. hocam merhaba ekonomi ve finans öğrencisiyim. ekonomiyle ilgili muhakkak okumalısın dediğiniz kitap veya kitaplar var mı ?

      Sil
    3. Madem hoca görmemiş, ben fikir vermek istedim. Jared Diamond'ın Tüfek, Mikrop ve Çelik
      Ulusların "her zaman öncelikle" ekonomik olarak dün bugün ve yarın nasıl değişmekte olduğunu ve olacağını ve yine bunların diğer başlıklarda nasıl etkiler yarattığını başarılı bir şekilde paylaşır.

      Sil
    4. Tamamdır çok teşekkür ederim. Bu kitabı bir hocam da önermişti muhakkak okuyacağım.

      Sil
    5. Bu yorum yazar tarafından silindi.

      Sil
  3. Hocam Trump`ın Rusya iliskileri doları dahada geriletecek gibi mi duruyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Trump'ın geleceği biraz karıştı. Bu durumda Doların geleceği de karışık görünüyor.

      Sil
  4. Kaleminize sağlık Hocam ilginç bi farkı gözümüze soktuğunuz için.Kurumsallaşma farkı yani "Beşer şaşar" kişiler hatalar yapabilir,Kurumsal yapı bunu absorbe eder.Kurumsal yapısı en güçlü olan Gelişmiş ülkelerde örn.ABD; Başkanın azledilme olasılığı yada İngilterenin Brexit süreci ne kadar yansıyor rakamlara,ne kadar kalıcı oluyor.

    Kurumsal yapısını güçlendirmeye çalışan GOÜ lerde,biraz daha uzun ve sert hareketler görüyoruz.

    Bizdeki hepsinden daha sert ve uzun süreli bozulmalara bakınca,Biz Gelişmekte olan Ülkelerden değiliz heralde.Onlarında bi tık altındayız galiba.Yani şu yazınında özeti "Yapısal Reform" a çıktıya,kafamı güzelleştirip,bütçeye destek olmak istiyorum şuan.

    YanıtlaSil
  5. Hocam Marc Faber birkaç gün önce dolar 3.10 TL olabilir dedi. Hemen ardından hangisi olduğunu şimdi hatırlayamadığım bir yatırım bankasından 4 TL tahmini geldi. Bunlar neye göre tahmin yapıyorlar da arada bu kadar fark olabiliyor? Temel verilere göre desem, yorum farkının bir ölçüsü olur. Teknik analiz desem, sonuçta hepsi aynı göstergeleri kullanıyorlar, üç aşağı beş yukarı birbirine yakın sonuçlara varmaları gerekir. Pozisyonlarına göre açıklama yaparak piyasayı yönlendirmeye çalışıyor olabilirler mi?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Peki sorum şu !
      Markfeber in daha önce ki tahminleri tutmuş mu ? Bilen cevaplar mı ? Saygılar

      Sil
    2. Reel olarak ve ihracat acisindan ve yilbasindan beri piyasa fiyatlamasi acisindan 3.75 dolar kuru denge kurdur. Bu degerin alti basari gibi gozukse de Turkiyenin hic bir sekilde cikarina degildir. Bunu ustude ekonomik gerceklikle su an icin bagdasmaz. Merkez bankasi yilbasinda 4lere kadar cikan dolari 3.75in altina dusurmemeliydi. Bunun icinde elinde imkan vardi yapmadi. Yani dolarin 3.50lere gelmesi falan kimsenin umrunda falan degil.Hukumet disinda da kimse basari falan olarak da okumuyor. Belki ithalatcilarin umrunda olur ama onlarda zaten ozellikle elektronik urunleri dolar kuru 3.75teymis gibi hesaplayip ic pazara satiyorlar. Ben bu yaz sonuna dogru dovizde Turizm kaynakli bir dalgalanma acikcasi bekliyorum.

      Sil
    3. Cari acigi olan, reel faizleri dusuk seyreden usutune ustluk enflasyonu hem dolarin sahibi ABDye hem de rakip ulkelere gore yuksek olan bir ulkede doviz fiyatlari yukselir.
      Bknz
      TRde enflasyon %12
      ABD enflasyon %2.3
      Goudeki ort enflasyon %6

      Bunu engellemenin yolu enflasyonu diger rakip yani bize benzeyen ulkelerle esit seviyeye getirmektir bu da asagi yukari ortalamada %5 - %6 civarlaridir.
      Yine buna istinadan faizleride enflasyonun +1 veya +1.5 puan uzerinde tutmaktdir.

      Butun bunlarla birlikte cari acik mevzusunu da bir sekilde dusurmeye calismaaktir muhim olan.

      Sil
  6. [20/05 22:51] Dr. Osman Ekmekçi: FED İN FAİZARTTIRMAK İSTEYİP, $ LARI ABD YE GETİRMEK İSTEMESİNİN, ÇİN RUSYA, VE KOREYLE GERİLİMLERİNİN ASILSEBEBİ ABD DIŞINDA $ BASILMASI
    [20/05 22:52] Dr. Osman Ekmekçi: Dünya'da kalleş bir ekonomik düzen başladı.ABD 8.000 ton altın rezervine karşılık (300 milyar $) son 25 yılda 3 trilyon $ bastı.Dünya, da 7 trilyon dolar emisyon hacmi var
    [20/05 22:53] Dr. Osman Ekmekçi: Asıl kalleşlik bir 3 trilyon dolar orjinal $ parayı da Çin : Rusya,kuzey kore taseronluguyla bastı. Piyasada karşılıksız7 trilyon $ var. İki tane orjinal baskı farklı ülkelerce basılmış $ € var.
    [20/05 23:02] Dr. Osman Ekmekçi: Kalleş kapitalizm, biz üretmesini öğrendik, ama karşılıksız basılan $ , €, £ ile gelişmemizi önlüyorlar. Utanmadan bir de kırılgan beşli diye ülkeler uydurmuşlar. Çin nasıl devleşti, yarısı üretimdense yarısıda karşılıksız orjinal ayırt edilemeyen $ ve € ları tam 3 trilyon basarak, ( GSMH MIZIN 5 KATI ) Yaptı. Kuzey kore ye Rusya ya , ÇİN e verilen gözdağının arkasında dolar ve euro nun patronlarının çoğalması var. Olan kırılgan beş lige oluyor Tüürkiye, Endonezya , Malezya v.s Dr. Osman Ekmekçi

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu kadar cüretkar bir iddayi neye dayandiriyorsunuz.Nasıl bir kanıt var acaba elinizde? Madem böyle yapabiliyorlar neden 3 trilyonda durdular? Bi 3 daha yolla olsun dolar tuvalet kağıdı.Garip geldi bana sizin iddianiz.

      Sil
    2. Çin dolar bassa gider de tüm karını yine Amerikan kağıtlarına yatırır mı? Batırmaya çalıştığı paraya neden yatırım yapsın? Rusya basıyor olsa bunca sorun yaşar mıydı?

      Dolar basan ülkeler Kuzey Kore, Suriye ve belki de geçmişte bir ara Libyadır. Bunlar dışında yasadışı olarak bir de CIA basıyor diye bilinmekte.

      Sil
    3. Ne doktorusunuz Osman Ekmekçi. Doları basıyor olsaydı Çin. Neden bu kadar ABD tahvili alıyor. Çin ABD doları basabiliyor da ABD Yuan basamıyor mu? Bu saçmalıkları bırakın artık. Aslı yok astarı yok. Takvim gazetesinde mi okudunuz bunları.

      Sil
    4. Dolarlar ABD dışında basılıyor, sadece bizi ve kırılgan beşliyi mi etkiliyor? Diğer Gelişmiş veya Gelişmekte olan ülkeleri, ABD yi etkilemiyor mu? Biz yine mazlum ve mağdurları mı oynuyoruz? Bu durumdan sadece biz mi etkileniyoruz? Bu konuda sadece biz mi ağlayıp, sızlanıyoruz?

      Sil
    5. Bunlar iddia değil gerçek:[url=]https://en.wikipedia.org/wiki/Superdollar[/url]İngiltere den Suriye'ye,İran dan Kore ve Rusya ya küresel boyutta süperdolar dağıtımı sözkonusu.

      Sil
    6. Arkadaşlar komplo teorilerinin peşine takılmayın.

      Sil
    7. Süperdolarlar komplo değil hocam,dünyanın pek çok yeride tespit edildi,miktarı ise muamma
      o kısmı komploya açık kalıyor.

      Sil
  7. Hocam Merhabalar,
    Son zamanlarda Bitcoinle ilgili konuşmaları sık duymaya başladım. Konuyla ilgili bir yazı yazmıştınız gerçi ama fikirlerinizde bir değişiklik oldu mu? Ben hala geleceği olmayan gereksiz bir uğraş olduğunu düşünüyorum. Saygılarımla,

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Altin disinda en sanal para dolarin (basili dolardan daha cok bilgisayar kayitlarinda dolar var) ne kiymeti var ki bitcoin'in olsun.

      Sil
    2. Hayır hiç bir değişiklik olmadı düşüncelerimde.

      Sil
  8. Mahfi Bey,

    Bence burada kucuk farklari fazla analiz ediyorsunuz, yani istatistiksel yaklasimda sorunlar var. Analinizin kendisi zaten %1.4'un onemsiz bir oran oldugunu gun icindeki varyasyondan belli ediyor. Bu datadan cikan sey, uc para piriminin yilbasiyla ayni yerde oldugudur. Digerleri biraz deger kazanmis. %2 sonucta 3.5 yerine 3.57 degil midir? Arada ne buyuk dalgalanmalar gorduk, bu sayilar ne ifade eder ki? Bence hicbir sey ifade etmez. Ekonomiden anlamam pek ama bu yaklasim istatistiksel olarak hatali gibi duruyor.

    TL yakin zamanda bu bes para birimi icinde en kotu performansi sergilemistir, ona birsey diyemem (zaten 15 Temmuz'dan bu yana dolara karsi kayip %20 degil mi?, iste bu gercekten onemli bir farktir), ama bu sonuc yukardaki datadan cikartilamaz herhalde.

    Istatistiki elestiriye bir de siyasi elestiri ekleyeyim: bu yaziya gore TL siyasi problemlerden daha cok etkilenmis ve/veya bunlari asamamis. Peki burada ilginc olan nedir? Turkiye'nin koskoca darbe girisimi ve teror gibi meseleleriyle Brezilya'nin yolsuzluk davalarini, hele ki Guney Afrika'nin hukumetini insanlarin begenmemesini ciddi ciddi mukayese mi ediyorsunuz? Eger ki ulkelerin karsilastiklari problemlerin buyuklugunu sayisal olarak gostermek mumkun olsaydi ve ayni grafigi bununla cizseydik, herhalde Turkiye hanesinde upuzun bir sutun olacakti ve otekilerin mavi rengini x-ekseninin uzerinde zor zahmet secebilecektik.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Darbe girişiminden aylar sonra Dolar hala 3 TL'nin altındaydı.

      Sil
  9. Teşekkürler hocam.yolsuzluk ve hirsizliklar güçlü ekonomi ve güçlü Türkiye beklentisini sandikta desteklerleken, siyasi belirsizliklerin son donemde sadece doları etkilemesini hayra yoralimmi?.

    YanıtlaSil
  10. Türkiye'de yaşanan her olumsuzluğu şu "15 Temmuz koskoca darbe girişimi"ne bağlama alışkanlığı devam ettikçe gerçekleri göremeyecek, göremeyince de çözemeyeceğiz demektir. Birisi 15 Temmuz'dan sonra yaşanan ekonomik gelişmelerin, özellikle de el konulup TMSF'ye devredilen şirketlerin, holdinglerin, bankaların v.s. dökümünü yapsa da hükümet bu işten zararlı mı çıkmış, kârlı mı çıkmış görsek. 3-5 oy uğruna Avrupa ile ilişkileri darbeciler mi bozmuş, Rusya ile ilişkileri onlar mı batırmış, turizmi kimler çökertmiş, tek adam rejimi kurmak için yapılan referandumda sokağa propaganda amaçlı kaç milyar dolar atılmış, Suriye'den gelen 4,5 milyon mülteciye resmi-gayrıresmi ne kadar harcama yapılmış, altyapı adı altında yapılan ve para kazanmayan köprülere hazine garantilerini kimler vermiş v.s bilsek de daha sağlıklı analizler yapabilsek iyi olacak.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Basimiza gelen felaketlerin bas sorumlusu 15 temmuz darbe provasidir. 15 temmuz olmasaydi ekonomi super olacakti.

      Sil
    2. Adsız 12:55

      15 Temmuz olmasaydı ekonomi nasıl süper olacaktı ve şimdi neden değil, bizi aydınlatabilir misiniz? Anahatlarıyla yazsanız yeter.

      Sil
  11. Turkiye,nin 21.05.2017-31-Ocak 2018 ekonomik gorunumu..

    Dolar kuru;21 Mayis 2017,den Kasim 15'e kadar 3.50 ile 3,60 arasinda dalgalanicak olup Not: sadece Eylul ayinda fed faiz aciklamasi sebebi ile kisa sureli 3.70,3.79 arasini gorup tekrar dusecektir. 16 Kasim 2017 den itibaren ise ilk etapda 3.70 ile baslayip ocak sonuna kadar 4.100 kadar tirmanacaktir

    Fed,sadece 2 yildir oldugu gibi Aralik ayinda faiz artisi yapicaktir

    Altin; 30 Kasim 2017 tarihini kadar 1400 dolari gecemeyecektir. 15 araliktan itibaren ocak 2018 sonuna kadar 1200 dolar seviyesine kadar gevseyecektir

    Turkiyede 2017 yilinin kalan kisminda, 2016 yilinda yasanmis olan asiri teror olaylari,yasanmayacaktir..

    Faiz,Enflasyon,ve issizlikteki artislar 2017 yil sonuna kardar yukari yonu devam edecektir.

    Yilin geri kalan kisminda 'konut balonu' patlamayacaktir.

    2017 Yilinda Reform yapılmayacak

    Son not;

    2017 yili sonuna geldigimizde Turkiye ekonomosi tum ekonomik dengeleri bir arada degerlendirildiginde 2016 yilinin ekonomik dengeleri ile karsilastirildiginda gerilemis olacak.

























    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ons bu sene 1450 yi geçer seneyi 1400 usd civarı kapatır. Eğer abd başkanıyla ilgili durum görevden alınmaya kadar varırsa bu bahsettiğim rakamlar çok düşük kalır.

      Sil
  12. 2008 sonrası Abd nin dünyaya saçtığı para Türkiyeye de geldi ve iktidar ucuz paranın keyfini sürdü. 2013 te Abd parayı ülkesine geri çağırdı ve biz hesapsız harcamaların bedelini ödemeye başladık. Türkiye nasıl düzlüğe çıkar? cevap basit; eldekileri sattık ve yedik sömürülebilecek ucuz para lazım. Faizler düşmeli sözünün altında yatan gerçek budur. Ucuz, kolay, hesap vermeden sömürülecek kaynak lazım. yok mu? o zaman vergileri arttır bedelini halk ödesin.

    YanıtlaSil
  13. Merhaba hocam, bu yıl üniversiteye gireceğim ve iktisat bölümünün bana göre olduğunu düşünüyorum fakat matematik ile pek arası olan birisi değilim, bu bölümü okumak için çok iyi matematik bilgisine sahip olmak gerekir mi ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. tabi ki gerekir, matına güvenmiyorsan iktisata hiç bulaşma bence, işletme oku daha uygun olur.bunu bir iktisat öğrencisi olarak söylüyorum. eğer illa gireceğim dersen en az 2 sene uzatırsın haberin ola.

      Sil
    2. Neden matematikle aran yok ? Bunu düşün bence.Matematiği sevmiyorum diyenlere uygun öneriler yaparken,bir yerde farkettim ki "Matematiği severim" diyen yok gibi.Neden gençler matematikten nefret ediyor?Herkesi sosyal alanlara yönlendirerek nereye varabiliriz ki?
      10 küsür senedir BT alanında çalışmam oldu ve onlarca Meslek lisesi stajyeri gördüm.İstisnasız hepsi "Matematiği sevmem,ama Mühendis olacam Abi? " diyordu.

      Sil
    3. mat yoksa iktisata girme kardeşim net!

      Sil
    4. Mat yok ne demek? Yoksa öğren.

      Sil
    5. Matematik de neymis. birak iktisadi miktisadi. Beni dinle Teoloji oku. Sen sen ol Ilahiyat fakültesinden baska bir yerde okuma. Dinle beni pisman olmazsin. Türkiyede gelecek 15 yilin en iyi meslegine sahip olacaksin. Hele ramazanlarda bir Tv kanalinda bir program kaptinmiydi. deme keyfine..

      Sil
  14. Hocam merhaba. Milli gelir hesaplamalarında fiyat hareketleri arındırılıyor. Mesela yeni seriyi bir kenara bırakıp 98 bazlı hesaplandığı düşünelim. İşin ihracat tarafı aklıma yatmadı. 98 yılında 100 birim mal sattığımızı düşünelim 2017de yine 100 birim sattığımızı düşünelim. 20 senede ihracatın milli gelire bir katkısı yok. Ama ihraç ettiğimiz malı o zaman 1 $'a şimdi 4$'a sattığımızı düşünelim. Yani daha kaliteli mallar üretip 100 birim ihracattan eskisine göre daha fazla gelir elde ettiğimizi düşünelim. Bu durumda miktar değişmediği için milli gelire bir katkısı yok ama sattığımız maldan daha fazla gelir elde ediyoruz. Bu durumda bir çelişki yok mu?

    YanıtlaSil
  15. Hocam Türkiye'de ABD'deki gibi tax credit uygulaması var mı direk vergi miktarını düşüren. Yoksa olması sizce iyi olur mu?

    YanıtlaSil
  16. 2017içinde tc ve özelsektörün 170milyar dl dişborç ödemeriskivardeniliyorduburisk kalktımı teşekkürler


    YanıtlaSil
  17. bilimle uğraşmak günahtır haramtır!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. o zaman beyninide kullanmak haramdır günahtır sonucu çıkar.

      "Alimin uykusu cahilin ibadetinden yeğdir"

      Sil
    2. Burada din edebiyatı yapıyorsun ama Kuran'ı bile okumamışsın yada okumuşsun ama anlamamışsın.

      Sil
    3. Bence hem okumuş hem de anlamış. Asıl anlamayanlar bizim "gerçek islâm bu değil"ciler.

      Sil
    4. "Âlimin uykusu cahilin ibadetinden hayırlıdır"

      Sil
    5. Adsız 14.11. İnançsız biri olarak söylüyorum. Onların bu halde olmalarının bir nedeni de sizin gibilersiniz. Söyleminizden anladığım kadarıyla sizin de onlar bir farkınız yok.

      Sil
    6. Kuran'da hep "biz" der. Insanlar, daha doğrusu kendini inançlı tanımlayanlar anlamadiktan sonra sizin böyle düşünmeniz çok normal. Biz dünyevi şeylere inanabiliyoruz. Ruhani yönü hice sayıyoruz. Böyle olunca da insanlar kendilerine putlar ediniyorlar. Önce insanlar onları kafasinda yıkmalı. Adem ve Havva hikayesini iyi analiz edelim.

      Sil
    7. Adsız 23:59

      Müslüman ülkeden mucit çıkmaz, biz ara eleman yetiştirmeliyiz diyen bakanların bulunduğu bir ülkede sözünüz oldukça havada kalıyor. Neden-sonuç ilişkilerini daha sağlıklı kurmaya gayret edin.

      Sil
    8. Ben çok fazla arastirmadim ama Atatürk'ün zamanındaki iki yanlısı soyleyeyim: Ezanı Turkceye çevirmişler bir de kadınların giyiminde uc noktalara temas edilmis. Bunları kötülük olsun diye elbette yapmadi ama şimdi cumhuriyet düşmanı nesil yetişmesine zemin hazırlanmış oldu. Şunu da dusunelim. Atatürk de bir insandı istese çocuk sahibi olamaz miydi? Kendini putlastirmamak adına bunu istememistir. Özel hayatını öne alıp onu yerden yere vurmak çok haksızlık oluyor.

      Sil
    9. Ben Mahfi Eğilmez'den iktisat adına bir şey bekliyorum. Bu kadar birikim bir şey ile taclanmalı.

      Sil
    10. Adsız 9.55 teori ve uygulama arasındaki farkın ne olduğunu bilir misiniz? Kötü örneğin hiçbir zaman bütüne havale edilemeyeceğini bilir misiniz? Bence siz neden-sonuç ilişkisinden önce bir kavram çalışması yapın. Orada sıkıntı var gibi duruyor.

      Sil
    11. Adsız 11:36

      Arapça'nın insanlar üzerinde garip bir etkisi vardır. Türkçe söylediğinizde sizi çekip vuracakları sözleri Arapça söylerseniz önünüzde secde ederler. Bizim hacı-hoca takımı da bunu çok iyi kullanırlar, ezberledikleri 3-5 Arapça cümle ve dua ile işi götürürler. Bu nedenle Kur'an'ın, ezanın v.s. Türkçe'ye çevrilmesinden adeta ölümüne korkarlar ve nefret ederler. İnsanlar ne yazdığını, ne söylendiğini anlarlarsa bunların adeta can damarları kesileceğinden aydınlanma girişimleri ile ölümüne mücadele ederler, halkı aydınlatmaya çalışanları da deccal ilan edip bu insanlardan halkın nefret etmesi için ellerinden gelen her türlü rezilliği yaparlar. Olay budur, yoksa ezanın hangi dilde okunduğunun zerre önemi yoktur. Kadınların giyiminde de uç noktaya falan temas edilmemiş, kimse bir şeye zorlanmamıştır ama kadınların uyanıp kendilerini istismar ettirmemelerini de yukarıda yazdığım bağlamda değerlendirebilirsiniz.

      Sil
    12. Adsız 11:50

      Kötü örnekler neden hep müslüman ülkelerden çıkıyor da tek bir iyi örnek yok, bence öncelikle bunun üzerinde durmanızda yarar var. Kavramlar falan sonra yerli yerine oturmaya başlar.

      Sil
    13. Erkekler kadınları kapatiyorlar, kendi gözlerini daha çok aciyorlar. Sanki erkekler her şeyi yapabilirmis gibi bir anlayış ortaya cikiyor. Erkek neyse kadın da odur. Bu kadar net. Ataerkil anlayışının uc noktalarından biriyiz.

      Sil
    14. Bilim dine terstir. Adami yoldan cikartir. Biz oteki dunya icin calisiyor muyuz calismiyor muyuz. tum mesele bu.

      Bizim bilimle falan isimiz olmamali. yok atomu parcalayalim mi yok enflasyon nasil analiz falan filan yok kimyada ne bulus bulalim bunlar nedir allah askina Bakiniz bilim adamlarinin cogu ateist. Niye acaba, Bizi yoldan cikarmalari mumkun. Bilimle ugrasan ugrassin. Bizde hosgoru var ama biz ugrasmayiz.hasa

      Ayrica kadin erkek iliskileri de ters bilim ve din nasil ters ise o da ters! O da adami dinden cikartir. Rabbim bizi butun bu seytani seylerden korusun

      Finlandiyadan selamlar
      Raif Yilmaz

      Sil
    15. Raif bey, ne güzel yazmışsınız. İşte budur. Bilim, çağdaşlık, kadın-erkek eşitliği falan hep dine aykırıdır. Şunu bir de bizim tatlı su müslümanları anlayabilseler de ikide bir "gerçek islâm bu değil" diye ortaya çıkıp insanın sinirini bozmasalar çok iyi olacak. Bu dünya yalan dünya, sizler öteki dünya için çalışacaksınız nokta. Bu dünya nimetleri yönetici sınıfa ait, size pay yok. Öyle bilimmiş, insan haklarıymış, eşitlikmiş falan hikaye. Şimdi mezara da mercedes cenaze arabası ile gidiyorsunuz, daha ne istiyorsunuz?

      Sil
    16. Raif Bey. İnsanlar ergenlik çağına geldikten sonra önlerinde iki seçenek var:Bir Hak yolu, bir de sizin dediğiniz gibi şeytanın yolu. Akıl kanmaya, aldatılmaya açıktır ve ruhu da yanlış yerlere sürükleyebilir. Bizim insan olarak gayemiz Hak dediğimiz yolu tercih etmektir. Aklımızla, ruhumuzla ona teslim olmaktır. Bunu yaparken hem bu dünyanın güzelliklerini görmeye çalışmalı hem de ahiret için bir gayret içinde olmalıyız. Bu kadar basit aslında. Kitap bize oku diyor ama okuyup sadece bu dünyaya değil ahirete de yatırım yapabiliriz. Buna bilim deyin, ilim deyin temelin üzerine bir şeyler katabilirsiniz. Biz iktisat adına cümleler kuruyoruz, üretim yapalım, tüketim toplumu olmaktan vazgeçelim diyoruz. Üreteceğiz fakat bu sefer çevreye de o kadar zarar vereceğiz. Zararı nasıl asgari hale getirebiliriz bunun gayreti içinde olmalıyız. İnsanlar az çocuk yapmalı mesela veya aldığı malzemeyi iş görmez hale gelinceye kadar kullanmalı. Her sene araba değiştiren veya elindeki tableti ya da telefonu sürekli değiştiren insanlar oldukça çevre daha da yok oluyor. Allah bunun hesabını da sorar insanlara. Ben şahsen akıllı telefona karşıyım. Elime sıradan, tuşlu telefon verin bu bana yeter. Fakat bilgisayarın da iyisini almak isterim. İster masaüstü tercih edin, ister laptop. Bizim ilk tercihimiz kafamızı kötülüklerden arındırıp, olabildiğince iyiye, güzele ulaşmak olmalı. Bunu ister okuyarak yapın, ister ibadet yaparak, ister zikir çekerek. Şöyle de bir şey var: Bu istediklerimize tamah etmemeliyiz. Tamah ettiğin zaman işler karışıyor. Daha yazılacak o kadar çok şey var ki... Durum bundan ibaret. Bizler kadınlara gereken değeri verip onları da çalışma hayatına, sosyal hayata dahil etmeliyiz.

      Sil
    17. Bence şehirlerde toplu taşımaya daha çok yer verilmeli. Araçlarda da ikinci el piyasası geliştirilebilir. Biz bisiklet neden kullanmiyoruz? Hem spor yapmış oluruz hem de trafik bu kadar boğucu olmaz. Akıllı telefona ben de karsiyim. Insanlar sosyal medyada tuhaf yarışın içine giriyor. Biz genç işsizliği nasıl düşürürüz bunu dusunelim. Bundan sonra hiçbir parti benden oy falan alamaz.

      Sil
    18. Bence cevreye de ozen gostermeliyiz. Ben her yerde sigara paketi, izmariti, cer cop goruyorum. Cocuklar cekirdek kabuklarini yerlere atiyor. Bence egitim once ailede baslar.

      Sil
    19. bilerek ve dalga gecmek amaciyla yazildigi her haliyle belli olan 3 kelimelik iletiye onlarca yorum yazmissiniz. Degermiydi.?

      Sil
    20. Kesinlikle değer. Çünkü bugün burada dalga geçmekle başlayan o 3 kelime dönüp dolaşıp yönetimin temel ilkesi haline geliveriyor.

      Sil
    21. Yeni edindiğimiz bilgiler ışığında tasavvufun islamı akıldan uzaklaştırıp sadece metafiziğe yönelttiğini anladık. Tasavvuf bir nevi islamin geri kalmasina neden olmuştur.

      Sil
  18. Hocam eskiden TCMB'nin dış borçları çok yüksekmiş. MB niye dışarıdan bu kadar borçlanıyordu ve şimdi bu niye bu kadar azaldı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dış borç dolarla olunca elbette almak istenmiyor. Artık borç özel sektöre aktarıldı devlet tarafından. Cari disiplin de söz konusu olunca artık devlet dışarıya borçlanmıyor. Fakat aynı işi özele yaptırdığı için bu kez de o borçlanıyor. Yani aslında yine dışarıya borçluyuz ama doğrudan devlet tarafından değil de dolaylı olarak, özel sektör üzerinden borçluyuz. Şimdi MB bankalara aktardı bu işi de denebilir.

      Sil
    2. Teşekkürler. Ama kamu borcu ile MB borcu farklı şeyler. Kamu borçlandığı için kamu borçlanmasının olması normal ama TCMB niye önceden bu kadar borçlanıyordu?

      Sil
    3. Eskiden MB Almanya'da Dresdner Bank ile anlaşmalı olarak oradaki işçilerimize yüksek faiz verip mevduatlarını alıyordu. Yani bir çeşit mevduat bankası gibi çalışıyordu. Sonradan bu uygulama kaldırıldı ve o paralardan vadesi gelenler ya iade edildi ya da mevduat bankalarına aktarıldı. Bilançoda görülenler bunların kalıntılarıdır.
      Ayrıca 1980'lerin ikinci yarısına kadar devlet adına dış borçlanmayı Hazine değil MB yapardı.
      Bunlar yürürlükten kalktı. Şimdi MB kimseden mevduat kabul etmiyor ve devlet adına dış borçlanmayı da Hazine yapıyor.

      Sil
    4. Teşekkürler hocam. Peki 80'lerin ikinci yarısından sonra borçlanma Hazine'ye geçince MB'nin borçlarının hepsini Hazine mi üstlendi yoksa azar azar MB mi ödedi yani kalıntıları mı kaldı?

      Sil
  19. http://m.gercekgundem.com/devletten-devlete-mega-proje-uyarisi-275473h.htm

    Hükümetin yolcu, hasta ve alım garantisi vererek özel sektöre yaptırdığı mega projelerde kaynak sıkıntısı
    yaşanabileceği uyarısı yapıldı. Uyarı bizzat Kalkınma Bakanlığı'ndan
    geldi. Bakanlık, projelerin ileride bütçeye getireceği yüklerin de iyi analiz
    edilmesini istedi.
    Rapora göre, yap-kirala modeliyle inşa edilen şehir hastaneleri nedeniyle
    devletin şirketlere toplam 30 milyar 263 milyon dolar kira borcu oluştu.
    Şehir hastanelerinden 2 tanesi tamamlanırken geri kalan 16 hastanenin
    inşası devam ediyor.

    Bu hastaneler de bittiğinde devlet bütçesinden her yıl milyarlarca dolar
    kira ödenmeye başlanacak. Dolayısıyla önümüzdeki yıllarda bütçedeki
    faiz giderlerinin yanına bir de “kira” gideri eklenecek.

    YanıtlaSil
  20. Hocam 2010 yılındaki hızlı büyümenin nedeni baz etkisi ama 2011 yılında daha hızlı büyümüşüz bu durumun nedeni nedir?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bunun nedeni o donem Merkez bankasi 2010 sonunda basladigi deneyesel para politikasi adi altinda dusuk faiz 0 hedeflenen reel faiz ve yuksek kur odakli para politikasiydi. Faizlerin biranda dusurlmesi basta insaat olmak uzere diger alanlarda tuketimde ekonomide bir ivme yaratti. Ozellikle 2011 baharindan itibaren bu durum piyasada gozlemlenmye basladi. Bu politika neticesinde 2011 yaz sonundan itibaren kurda hareketlenme olustu yukselen cari acik ve dusuk nominal/reelfaiz nedeniyle merkez bankasi faizleri tekrar yukseltme yoluna giderek kuru baskilamaya calisti. 2011deki buyumenin 2012 ilk ceyrektede etkisini gostermesi nedeniyle AKP yillarinda ilk kez issizlik 2012 baharinda %7.8 kadar indi.

      2011de Merkez bankasi eliyle yururluluge konan deneysel para politkasi yoluyla ciddi anlamda dusurulen faiz oranlari nedeniyle buyuduk.
      2010da dunyada bir kipirdama baz etkisiyle buyume vardi ancak 2011de dunya tekrar 2009 moduna donmustu bunu da belirtmekte fayda var.

      Yanlisim varsa Mahfi hoca duzeltsin

      Sil
  21. Hocam öncelikle kaleminize sağlık sizi yakından takip eden takipçiniz olarak şu görünümde önümüzdeki haziran ayında FED in faiz arttırma olasılığı güçlü gibi mi görünüyor her ne kadar dolar indeksi düşüşte olsa da veriler güzel deniliyor mantıklı mı hocam çok merak ediyorum cevaplarsanız çok ama çok sevineceğim saygılar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ABD'Deki verilerin bozulması geçici olarak görülüyor. Dolayısıyla Fed'in faizi artırması mantıklı.

      Sil
  22. Hocam yazı için elinize sağlık.
    '100 olduğunda bire bir değeri ifade eden Dolar Endeksi (DXY)' ifadesindeki bire bir değer ile kasdettiğiniz nedir hocam açıklayabilir misiniz?

    saygılarımla

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ABD dolar endeksi; euro,japon yeni,pound,kanada doları,isveç kronu,isviçre frangı para birimlerinin ağırlıklı endeksine göre hesaplanıyor. Dolar endeksi 100 olduğunda bu doların, bu para birimlerinin ağırlıklı ortalamaına eşi olduğunu gösteriyor.

      Sil
    2. Yani ABD parası o paralar karşısında daha önceden saptanmış bir baz değere göre tam ortada yani olması gereken normal değerde demek. Bu göreceli biraz ama bir değer saptanmış işte. Sanki bizim "en doğru USD-TRY kuru 3.00'dır" dememiz gibi. BU değerde olunca 100 yani normal kabul ediyoruz. Bunun üstüne çıkınca yani 105 olunca %5 fazla değerli oluyor. Hesaplar buna göre yapılıyor. Değerliysek ithalat artar, değersizsek ihracat artar diye hesaplar yapabiliyoruz.

      Benim bildiğim durum budur.

      Sil
    3. cevabınız için teşekkür ederim.

      Sil
  23. Hocam bizim bankalarımız bu arbitraj fırsatını kullanabiliyorlar mı Londra'da ki farktan kaynaklı? Cevabınız 'evet' ise bu bize son dönemlerde faizlerin artmasına rağmen bankaların neden iyi kar açıkladığının bir açıklaması olabilir mi?

    Saygılarımla.

    YanıtlaSil
  24. Hocam,bankalar neden alacaklarını satıyorlar? Zarar degil mi ?
    Haber :Denizbank 250 Milyon TL'ye yaklaşan tahsili gecikmiş alacağını toplam 20 milyon 450 Bin'e satmış oldu.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet zarar ve zaten bunun için satıyorlar yani artık o alacaklarını alamayacakları ve umutlarını kestikleri için. Ya da acilen paraya ihtiyacı olan birinin elindeki alacaklı olduğu senetleri kırdırması gibi çabucak nakite geçmek için.

      Bankanın alacaklarını satın alan şirket de biraz daha fazla uğraşıp (haciz vb) artık üzerine ne koparırsa kar etmek için alıyor.

      Sil
  25. hocam 2013 ile karşılaştırırsak TL önemli ölçüde değer kaybetti son 4-5 yılı baz alarak geniş konjonktürde yorumlarsak bunu neye bağlarsınız?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İlk başta FED'in genişlemeci para politikasını bitirme konusundaki sinyalleri.Ve faizleri artırması kurun artmasında en önemli etken. Ayrıca yükselen enflasyonla birlikte halkın dolar alması. Ayrıca siyaset ve terör de çok etkili. 2013 gezi olaylarından itibaren Türkiye'nin gündemi hep çalkantılı ve çevre ülkeler de yangın yeri maalesef.

      Sil
    2. Teşekkürler hocam. :)

      Sil
  26. Hocam benim anlamadığım bir şey var. TL bu kadar kötü durumdayken, enflasyon yüksekken, işsizlik yüksekken, BİST nasıl oluyor da rekor üstüne rekor kırıyor ? Yoksa ben bunlar arasında bağlantı kurmaya çalışarak alakasız şeyler mi düşünüyorum ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bist teki durum şudur!
      Dolar 1.60 Ken 70 binleri geçmiş idi.
      Ancak dolar 3.5x-3.9x aralığına geldiği için vede dolar bazında ucuz kaldığı için Yüksel di !

      Sil
    2. Zengin ve fakir arasındaki uçurum aciliyor. Matematiksel ifadeyi de üstteki adsız arkadaş açıklamış.

      Sil
  27. Hocam Merkel neden Euro'nun değerinin düşük olduğunu söyleyerek Euro'nun yükselmesi yönünde beyanat vermiş olabilir? Almanya'nın dış ticaret fazlası vermesinin ne gibi dezavantajları olabilir? Saygılarımla

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Euro değersiz kaldıkça enflasyon yükseliyor. Böyle giderse AB enflasyonu ileride normal seviyesine Almanya'nın enflasyonuysa normalin üzerine çıkabilir. Zaten Almanya ECBnin QE politikasına çok sıcak bakmıyordu.

      Sil
    2. Hic bir dezavantaji yoktur. Almanya bana kalirsa 60li 70li yillardan beri ilk kez ekonomide bu kadar harika mukemmel konumda dengede kisaca her sey 4*4 luk! issizlik enflasyon cari fazla sanayinin one cikmasi vs gibi konularda.Adeta Almanya 60li 70li yillari tekrar yasiyor. Daha da yasayacak gibi gorunuyor. Cunku veriler ongoruler hepsi her gecen gun Alman ekonomisinin daha da iyiye gittigi yonunde. Almanyada issizlik daha da dusecegini dusunuyorum.

      Euronun degerlenmesini saglayan etmen ise ozellikle gecen sonbahardan itibaren deger yitiren Euro ile Almanyanin ihracat atagi daha bi yukseldi. Keza diger euro kullanan ulkelerinde oyle.Zaten enflasyon dusuktu ozellikle rakip ulkelere ve dunyadaki diger ulekere oranla euronun ic enflasyonu dusuk oldugundan oturu bu iki veri birlesti Euroyu reel olarak degelendirdi. Euronun deger kazanmasini diger paralara gore sagladi. Bu cok basit hic bir spekulasyona maraz vermeyen bir ekonomik mantik. Enflasyonun diger ulekere gore dusuk cari fazla var ve fazlan yukselen bir grafik ciziyor...ee dogal olarak kullandigin paranda degerlenecek
      Bundan sonra ne olur cok basit bir hesaplama ile 1999dan gunumuze euro dolar kurunu baz aldigimizda gerek medyan olsun gerek genel ortalama olsun euro dolar kuru bize 1.15 rakamini gosteriyor. Euronun 1.15 ustune cikmamasi lazim 1.15 ustu Almanya icin yine sorun yaratmaz ama diger ulkeler icin sikintidir. Ayrica deflasyonun tekrar baslama riskini de beraberinde getirebilir. 1.15 alti ise hem enflasyon acisindan hem de diger ulkeler ekonomik gercekleri ve gerekceleri acisindan tercih edilebilir duzeydir. Ben kisa vadede ve uzun vadede euro dolarin 1/1 olacagini dusunmuyorum. Kisaca Genel kani uzun yillar ortalamasi en dusuk ve enyuksek kur medyani bize euro dolarin 1.15 denge noktasini soyluyor.

      Yapilmasi gereken Almanya disinda euro kullanan ulkelerin yapisal reforma gitmeleri ozellikle isgucu piyasasi olceginde. Fransa zannediyorum boyle bir cabaya girecek. Cunku onlerinde bir harika Almanya ornegi var kabina sigmayan. Hazir para basiliyorken yapisal reformlari yapmanin tam zamanidir.

      Sil
    3. Tüketiciler yaşadıkları ülkenin para biriminin değer kaybetmesinin olumlu yönlerini dolaylı yoldan hisseder(ülke mallarının ucuzlaması mallarına talebi artırır, üretim ve yatırım artışını emek talebindeki ve ücretlerdeki artış takip eder), olumsuz yönlerini ise doğrudan hisseder(iphone için veya arabanın deposunu doldurmak için daha çok para vermen gerekir).doğrudan etki daha ağır basıp tüketicilerin fakirleştikleri kaygısına neden olur.bu nedenle politikacılar en büyük oyveren olan tüketicilerin oy tercihini değiştirecek kadar değer kaybı görmek istemezler.

      Sil
    4. Adsız23 Mayıs 2017 14:12

      Guzel bir analiz ayni analizi ben de yapiyorum. Almanya ekonomisi yukarida degindigim gibi mukemmel gidiyor. Capcanli simsicak! Ancak bilenler bilir Euro Krizinin ilk basladigi donemlerde yil 2011de ekonomistler neredeyse hep bir agizdan kuzey guney farkini ortaya koyup kuzeyde euro kullanan ulekelrin vbasta Almanya olmak uzere biraz daha fazla enflasyona hos gorulu bakmalarini enflasyon hasebiyle artan harcamalarin diger guney euro kullanan ulkelerinde bu harcamalardan nasiplenmelerini ihrcatlarini arttirmalarini ayrica kuzeyde daha yuksek enflasyonun guneydeki daha dusuk enflasyon hasebiyle aradaki farkin guney ulkelerinin daha rekabet avantaji saglayacagini dile getiriyorlardi.

      Ancak Almanyadaki enflasyon fobisi buna nedenli olumlu bakar durum ortada.
      Bana kalirsa Almanya ve benzeri ulkelerin %3-%3.5larda enflasyona hazirlikli olmalarini dusunuyorum. Cunku Avrupa merkez bankasi son aciklamasinda kalici uzun sureli gidecegi gorecegimiz emin olacagimiz enflasyon orani yakaladigimizda politika degisikligine gidecez dedi. ECB ortalama euro bolgesi enflasyonuna bakiyor. Ozellikle cekirdek enf bakiyor. Hedeflenen veriler Nisanda yukselmelerine ragmen iki veride istenilenden cok uzak.

      Dahasi mayista artan euro bana kalirsa yeni bir deflaasyonun baslangici bile olabilir. Olmasa bile bu euro kuru enflasyonu dizginleyecek bolgede. Emtia fiyatlarida gectigimiz aylara mart nisana gorede neredeyse %3 -%4 civarinda dusuk tum bunlar euro bolgesinde yeni bir enflasyon dusuklugunun habercisi. Ozellikle guney ulkeri Italya Yunanistan gibi ulkeler deflasyon sarmalindan cikmasi zor.

      Sil
  28. Hocam, iktisat insan ile ilgili bir bilim dalı olduğundan benim felsefe ve sosyoloji alanlarında eksiklerimi kapatmam gerekiyor. Hem diğer arkadaşlar da istifade ederler. Sizden ricam bununla ilgili yazı ve kitap tavsiyesi istesem çok mu şey istemiş olurum?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Adsız 22 psikoloji ve psikanaliz de bunun icinde. İnsan psikolojisini anlamak da önemli

      Sil
  29. Hocam kaleminize sağlık.konumuzla ilgisi yok lakin bi şey sormak istiyorum.25 ilçenin il yapılacağı ile ilgili haberler var. İçinde Cizre,Siverek Yüksekova gibi doğu ve güneydoğudan bir çok ilçe var. Bu ilçeler neden il yapılıyor. Bi fikriniz var mı? Görüşleriniz benim için çok değerli. Teşekürler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 99a sabitleyecekler ama enflasyonu sabitleyemiyorlar

      Sil
    2. İlçeler il yapılınca birçok devlet kurumu, dairesi kuruluyor. Yeni istihdam alanları açılıyor, işsizliğe geçici çözüm geliyor.

      Sil
  30. ünlü yatırımcı Marc Faber, önümüzdeki dönemde euro ve Türk Lirası’nın dolara karşı değerlenmesini, USD/TL’nin de mevcut seviyelerinden gerileyerek 3,10’a kadar inmesini beklediğini belirtti.

    Telefonda Bloomberg’ten İnci Özbek'in sorularını yanıtlayan Faber, Türkiye’deki banka ve şirketlerin tahvillerine sahip olduğunu, bununla birlikte portföyündeki TL bazlı tahvil miktarını şu aşamada artırmayı düşünmediğini açıkladı.

    TÜRKİYE'DE BİR DEĞER GÖRÜYORLAR

    Türkiye borsası ile New York’ta işlem gören Türkiye ETF’inin yıl başından bu yana dolar bazında gördüğü yükselişe işaret eden Faber, yabancı yatırımcıların Türkiye’de bir değer gördüğünü söyledi.

    Aynı görüşte misiniz Hocam ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Size tavsiyem portföy sahibi veya yöneticisi olan kişilerin yanında olmayan kişileri de dinlemenizdir. Portföyüne göre konuşup konuşmadığını bilemezsiniz.

      Sil
  31. Hocam cok kotu senaryoda diyelim bankalar havlu atsa mevduatinizin cok az bir kismi devlet garantisinde. Ama eger bankada portfoyunuzde cesitli dib ve/veya bist yatirim fonlariniz olsa boyle kotu bir senaryoda portfoyumuz tehlikedemidir? Yoksa fonlarin tamami hazine garantisi altindamidir? Saygilar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mevduatın belirli bir miktarı dışında garanti altında bir plasman söz konusu değil.

      Sil
  32. Hocam bugün zengin oldum.840k tl nakdimi bankacılara dağıtmadan nasıl değerlendirebilirim?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O kadar parası olan birisini bulup sorun.

      Sil
    2. Sormanıza bile gerek yok,bitcoin alın.

      Sil
  33. hocam banka kredi büyümesi ile gsyh büyümesi arasında formülasyon varmıdır? varsa formül nasıldır ? teşekkürler

    YanıtlaSil
  34. paranın değerini üretim belirler. üretim kapasitesi yüksek ise özellikle de katma değeri yüksek üretim gücünüz varsa paranızın reel değeri de yükselir. parayı emeğin üretimin teknolojinin bilginin karşılığı değil de rantın manipülasyonların spekülatif değerlendirmelerin karşılığı olarak algılarsanız elbette ki paranız belli bir zaman sonra değer kaybedecektir ki tl bana göre halen biraz değerlidir. gerçekte 3,80 - 4.00 tl=1 dolar olmalıdır. ayrıca artık iktidar eliyle servet aktarımlarıyla suni zenginler yaratmak yerine marka yaratabilen iş adamlarını ve müteşebbisleri teşviklerle gerçek zenginler ortaya çıkarmalıyız. aksi halde günübirlik yaklaşımlarla kısır bir iktisat anlayışı ve yapısıyla geleceğin dünyasında kaybolur gideriz.

    YanıtlaSil
  35. Hocam MB'nın TL likiditesini kısması ile Hazine garantili kredilerle piyasaya bol TL likiditesi verilmesi birbiri ile çelişkili politikalar değil mi?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle çelişkili yaklaşımlar. O nedenle her şey birbirine karışıyor zaten.

      Sil
  36. hocam gittikçe konu başlıklarınız eğlenceli bir hal alıyor :)
    işin içine daha çok mizah koymanız gerekiyor güzel oluyor :=)
    yoksa "Kırılgan Beşlinin Dolar Karşısındaki Durumu ve Türk Lirasının Negqatif Ayrışması"da konuya başlık olabilirdi ama beklenti makale tarzı olurdu ;)

    YanıtlaSil
  37. HOCAM,YAPISAL REFORMLAR BASLADI,DOLAR HAZIRANDA 3e iner artik..

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, TOBB Genel Kurulu’nda “Size bir teklifim var, her yerde yapıyorum çünkü doğrusu hasretim. Gelen yerli otomobilimizi TOBB camiası içinden çıkaralım” dedi, TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, delegelerin alkışları arasında “Siz yanımızda olun, biz bunu yaparız” diye konuştu.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Önce eğitimde reform olmali. Kuran bize kuran okuyun deniyor. Hem ilim ogrenin hem bana secde edin diyor.

      Sil
  38. Hocam Das Kapitalin 2 ayrı tercümesi var. Sizin önerdiğiniz hangisi? Benim ingilizce okumam da iyi. Sizce ingilizce mi tercih etmeliyim ve kindle formatında var. Sizce bu tercih edilebilir mi?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kağıttan başkası yalan. Tablete yuklesigin guncellemelerle tablet ağır calismaya başlıyor.

      Sil
  39. Merhabalar hocam, döviz kurlarının aylık verilerini hangi databaseden aldınız öğrenebilir miyim? Teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. TCMB sitesinde günlük olarak var.

      Sil
    2. Hocam peki alışı mı kullanmamız gerekir satışı mı?

      Sil
    3. Satış kurunu kullanmak gerekir.

      Sil
    4. Çok teşekkürler.

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Lozan Antlaşması 2023'de Bitecek, Biz de Madenlerimizi Çıkarabileceğiz!

Konut Fiyatları Niçin Eskisi Kadar Artmıyor?

Paradan Para Kaybetme Dönemi