Merkez Bankası Resmen Faiz Arttırdı

Bugün İtibarıyla Görünüm
Çok yakın geçmişe kadar Merkez Bankası’nın faiz indireceği konuşuluyordu. Piyasa yorumcuları enflasyonda iniş başladığını, bunun devam etmesi halinde Haziran’da Merkez Bankası’nın faiz indirimlerine başlayabileceğini konuşuyorlardı. Ne var ki Türkiye’de çoğu kez yaşandığı gibi evdeki hesap çarşıya uymadı. USD/TL kurunda YSK’nin İstanbul seçimlerine ilişkin sonuçları kesinleştirememesiyle başlayan yükseliş, seçimlerin tekrarına karar verilmesiyle iyice denetimden çıktı.


       1 USD Karşılığı Ülke Paraları
Dolara Karşı
Değişim (%)

2017
2018
9.05.2019
2018/2017
2019/2018
Brezilya (Real)
3,3125
3,8812
3,9658
-17,2
-2,2
Endonezya (Rupiah)
13.550
14.390
14.360,0
-6,2
0,2
Hindistan (Rupee)
63,8725
69,7675
69,9475
-9,2
-0,3
G. Afrika (Rand)
12,3828
14,3467
14,3935
-15,9
-0,3
Türkiye (TL)
3,7872
5,2894
6,2232
-39,7
-17,7
Türkiye (TL) Hariç Ortalama



-12,11
-0,6

Tabloya bakıldığında yılbaşından bu yana benzer ekonomiler Dolara karşı ortalama yüzde 0,6 değer kaybı yaşarken TL’nin Dolara karşı yüzde 18’e yakın değer kaybettiği görülüyor. Bu büyük değer kaybı ekonomide sürekli olarak ekonomi içi ve ekonomi dışı risklerin artmasından kaynaklanıyor.
Aynı ülkelerin enflasyon, Merkez Bankası faizi ve CDS risk primine bakarsak karşımıza şöyle bir tablo çıkıyor:

Enflasyon
MB Faizi
CDS
Brezilya
4,58
6,50
171
Endonezya
2,83
6,00
103
Hindistan
2,86
6,00
79
G. Afrika
4,50
6,75
192
Türkiye
19,50
24,00
490
Türkiye Hariç Ortalama
3,69
6,31
136

Görüleceği üzere Türk Lirasının bu kadar hızlı değer kaybetmesi bir rastlantı değil. Özellikle CDS priminde yaşanan büyük ayrışma durumu açıkça ortaya koyuyor. CDS priminin bu kadar yükselmesi kuşkusuz faizleri de yükseltiyor. Daha çok risk daha çok getiri talep edilmesi demek.

Merkez Bankası Bugün Ne yaptı?
Merkez Bankası bugün iki karar açıkladı. İlki TL zorunlu karşılıkların yabancı para cinsinden tesis edilmesi imkânı yüzde 40’dan 30’a indirildi. Yabancı para zorunlu karşılıklar da her kademede 100 puan artırıldı. Merkez Bankası, Türk lirası zorunlu karşılıkların döviz cinsinden tesis edilebilmesi imkânına ilişkin yapılan değişiklik sonucunda piyasaya 2,8 milyar ABD doları likidite verilmesini ve piyasadan 7,2 milyar TL tutarında likidite çekilmesini, yabancı para zorunlu karşılık oranlarında yapılan değişiklik sonucunda ise piyasadan 3 milyar ABD doları likidite çekilmesini bekliyor. Merkez Bankası bu yolla piyasadan TL çekmiş oluyor. Yabancı parada ise 2,8 milyar Dolar verip 3 milyar Dolar çekeceği için brüt rezervlerde sadece 200 milyon Dolarlık bir artış olacak.

Merkez Bankası ikinci olarak finansal piyasalarda yaşanan gelişmeleri dikkate alarak, 1 hafta vadeli repo ihalelerine bir süreliğine ara verilmesini kararlaştırdı. Bunu anlatabilmek için Merkez Bankası’nın bankaları fonlamakta kullandığı faizlere bir bakalım.

Merkez Bankası Fonlaması
Faiz (%)
Gecelik Borç Verme
25,5
Haftalık Repo İhalesi (Politika Faizi)
24,0
Geç Likidite Penceresi
27,0

Merkez Bankası bu olanakların hepsini aynı anda kullandığında ortalama faizi bunları kullandığı miktarlarla ağırlıklandırılarak saptanıyor ve buna ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti deniyor.

Merkez Bankası, bugün aldığı kararla, bir süreliğine (zamanı belli değil) haftalık repo ihalesi açmayacağını açıkladı. Bu durumda geriye yüzde 25,5 faiz. oranlı gecelik borç verme olanağı ile yüzde 27 faiz oranlı geç likidite penceresi olanağı kalıyor. Buna göre bugünden sonra Merkez Bankası’nın bankalara yapacağı fonlamanın faizi yüzde 25,5 ile yüzde 27 arasında bir yerde oluşacak demektir.

Merkez Bankası Faiz Arttırdı
Merkez Bankası, haftalık repo ihalesini süresi belirsiz bir süreliğine kaldırınca politika faizi olarak ilan ettiği yüzde 24’lük faizi de askıya almış oluyor. Bu durumda Merkez Bankası bundan böyle sadece gecelik borç verme olanağını kullanırsa örtülü olarak faizi en az 1,5 puan artırmış oluyor.

Merkez Bankası’nın faizi indireceği tahminleri üzerine senaryolar geliştirenler için ilginç bir gelişme.

“Bir kez daha bakmakla bir şey kaybetmezsin” diyor bir Çin Atasözü.



Yorumlar

  1. Yorulduk be hocam çok yorulduk yazınız güzel herzaman ki gibi teşekkür ediyorum şahsım adına....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet gerçekten yanlışları anlatmaktan biz yorulduk onlar yanlış yapmaktan yorulmadı.

      Sil
    2. Çalışmaktan bir deri bir kemik olduk. Pazar günleri bile çalışıyoruz. Bu kadar emeğimiz, yüksek vergimiz nereye gidiyor? Kendimi bildim bileli Türkiye sürekli ekonomik krizde !

      Sil
    3. Sn.Ali Koç ! Orta Direk yok oldu şimdi Ford arabalarınızı kime satacaksınız?
      Batılı ülkelerin süper güç olması o ülkelerin sermaye sahiplerinin zeki ve ileri görüşlü olmasından kaynaklanır.
      Çünkü onlar firma kazançlarının daha da büyümesi için kazancı halkın tabanına dengeli dağıtmak gerektiğini bilirler. Ülkelerinin ancak bu şekilde kalkınacağını ve ülkelerinin kalkınmasıyla firmalarınında daha güçlü büyüyerek dünya firması olacağını bilir ve öngörürler.

      Sn.Rahmi Bey'e de selamlar. Herşeyin farkındayız. Aklımızla dalga geçmeyin.
      İşte buda konuşma videosu:

      https://www.youtube.com/watch?v=JQh7_vDSuSU

      Sil
    4. Ali koc un un da cok umurundaydi.

      Sil
    5. Koçlardan ziyade yandaşlara akan vergilerimiz yüzünden ve ülke kaynakları verimsiz kullanıldığı için orta direk yok oldu.

      Sil
  2. Hocam bu daha ne kadar böyle devam edecek? CDS'lerimiz neredeyse iflas noktasına geldi ama biz hala arka kapıları kullanmanın telaşındayız.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne yapsınlar yani?

      Ülke batmış, yanıyor, onlar da saçlarını tarıyor.

      Sil
    2. Daha yeni başladık kardeşim,

      Başkanlık sisteminin ne olduğunu daha aziz ve necip milletimiz anlamadı.
      Böyle böyle anlamaya başlarlar.

      Haa bir de bizim dolarla ne işimiz olur, bizim paramız TL dir TL demeye devam ediyorlar.
      Onların da twitterda sesleri kesilene kadar devam eder.

      Sil
  3. Hocam artık merkez bankasının ara hedefleri ana hedef olmuş, farkında değiller. Ara hedefi tutturmak için varıyla yokuyla hamle yapıyorlar. Ana hedefe ulaşmak biraz zor gibi. Bu durumda "merkez bankasının temel amacı fiyat istikrarını sağlamaktır" söylemi biraz sığ kalıyor gibi. Güvensiz bir motto haline geldi yabancı yatırımcı için. Olmuyor çünkü, sağlayamıyoruz. Kırılgan bir ülkeyiz. Sorum şu: Merkez bankasının özellikle söylemsel bazda bir değişikliğe sizce de artık ihtiyacı yok mu?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bizim merkezin ana hedefi nedir? Ben anlamadım da.

      Sil
    2. Sitesine gir duvarda kocaman yazar.

      Sil
    3. Sitesine gir duvarda kocaman yazar.

      Sil
    4. Merkez hiçbirşey yapamaz merkezle beraber bütün kurumlar çöküyor kurumsal yapı denen birşey yok. Tüm kurumların yozlaştığı bir noktada tek bir kurumun kurumsal yapısını korumasını beklemek safça bir beklenti olur.

      Sil
    5. Sitesinin duvarında %5 enflasyon yazıyor, az önce girdim baktım.
      Ana hedefi buysa, hedefin anasını kaldırmışlar hoplatmışlar dağlara

      Sil
  4. Hocam, teşekkürler bu yeni yazınız için. Benim merak ettiğim bir durum var ve en sonunda size sormak istedim; Neden Merkez Bankası ve diğer finansal kuruluşlar bu tür açıklamaları sıradan insanların anlamayacağı şekilde yapıyorlar? Bu bir politika mıdır? Yoksa "bizim sıradan insanlarla işimiz yok, ekonomistleri muhatap alıyoruz" gibi bir şey mi?

    Demek istediğim ; "İlki TL zorunlu karşılıkların yabancı para cinsinden tesis edilmesi imkânı yüzde 40’dan 30’a indirildi. Yabancı para zorunlu karşılıklar da her kademede 100 puan artırıldı."

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne kadar karışık yazarlarsa o kadar az insan anlar, özellikle bir kişi hiç anlamaz diye umuyorlar. Dolar 6,50-6,80 aralığını iki-üç saatte geçince panikle yapmak zorunda kalacakları politika faizi artışını herkes anlayacak ama kaç gün idare etsek kârdır diyorlar herhalde. Liyakat, liyakat diye kendini paralayanları da o zaman herkes anlayacak.

      Hocam teşekkürler, siz anlayınca biz de anlamış olduk :)

      Sil
    2. Merkez Bankasi yonetimi hissedarlarina sorumludur. Vatandasa degil. Merkez Bankasi en buyuk musterisi ve ortagi kamu olan, kanuni imtiyazlara sahip bir ozel sirkettir.

      Haliyle MB aciklamalarinin muhattabi bankalardir. Halkin anlayacagi dilde bir aciklama yapmasinin hicbir anlami yok. Faiz oranlarini merak ediyorsaniz en yakin bankaniza ugrayip ogrenebilirsiniz, zaten MB fonlama faizi ile sizin bireysel olarak dogrudan bir alakaniz yok.

      Sil
    3. Adsız 14:59

      Merkez bankasının en büyük hissedarı %55 hisse ile hazinedir. Bu hazine "beytü'l-mal" olsaydı halifetullah'a ait olurdu, Merkez Bankası yönetimi de vatandaşı muhatap almayıp doğrudan ona hesap verirdi ama adından da anlaşılacağı üzere TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI, en büyük hissedarı hazine vasıtasıyla o hazinenin gerçek sahibi olan Türkiye Cumhuriyeti'ni oluşturan millete ve vergileri ile hazineyi finanse eden bu milletin her ferdine yani vatandaşa karşı sonuna kadar sorumludur.

      Koskoca ABD'nin neredeyse tüm dünya ekonomisini idare eden merkez bankası FED de aslında çok ortaklı bir özel bankadır ama bildiğinizi tahmin ettiğim üzere tek ve basit bir gösterge faiz açıklar, herkes de anlar. Bizdeki gibi ellibin atraksiyonla, ne dediği anlaşılmayan, bir dediği bir dediğini tutmayan açıklamalarla günü kurtarmaya çalışmaz. Bankalarla, ortaklarıyla farklı ve teknik şekilde konuşur, işin o kısmı halkı ilgilendirmeyebilir ama herkes FED'in gösterge faizi ne kadardır bilir.

      Bu yersiz, anlamsız kasılmalar, burnu büyüklükler çok itici oluyor. Özellikle de öngörüsüzlüğü, beceriksizliği defalarca kanıtlanmış bir merkez bankası orta yerde dururken.

      Sil
    4. Evet, merkez bankasının her hareketinden bizim vatandaş olarak bir alakamız var. Biz de bireysel yatırımızı merkez bankasını da takip ederek yapıyoruz. Ben baka mevduat faizlerini sormadım. 2019’yilinda onu google amcaya sorarak ogrenebiliyoruz 30 saniyede. Madem merkez bankasi hissedarlarına karşı sorumlu; o zaman neden enflasyon hedefi var? Enflasyon direk halkı ilgilendiren bir olgu ve halka karşı da sorumlu oluyor bu şekilde. Çünkü kendilerinin yaptığı her olumsuz hareketten etkilenen diğer devlet bankalarının kamu zararları benim vergilerimden ödeniyor. Bu yüzden bana karşı sorumlu.

      Sil
    5. Mahmut Mesuliyetli, ben sorumsuz demedim. Hazineye karsi sorumlu tabi ki. Ancak bu isi sizin yaptiginiz gibi genellersek, insanliga karsi, tabiata karsi da sorumlu deriz. Laf kalabaligina gerek yok, TCMB kanunu ve ticaret kanunu aciktir.

      Bu arada Fed ile TCMB'yi karsilastirmak pek dogru degil. Fed, bir rezerve sistemini temsil eder bir banka degildir, farkli eyaletlerin merkez bankalarinin ortakligidir. Dunyadaki cogu MB kendine ozgudur, ancak TCMB nin kurulus felsefesi Fransiz temellidir.

      Adi bende sakli dermisim, gercekten merak ettiginizi dusunerek cevap veriyorum. TCMB'nin Hukumet'e sorumlu olmasinin sebebi baska kimseye verilmeyen para (legal tender) basma imtiyazina sahip olmasindan kaynaklanir. Mantik cok basit, kamu kendi yapabilecegi bir isi ozel bir kuruma veriyor, ve o isi duzgun yapip yapmadigini (bastigi paranin degerinin korunmasinda TCMB'ye dusen gorevi) kontrol ediyor. Mesele buradan kaynaklaniyor.

      Enflasyon bir toplum icin zararli ya da faydali diye degerlendirilemez. Eger enflasyon issizligi azaltiyorsa zararli diyemezsiniz, ya da enflasyon borc yukunu azaltiyorsa zararli diyemezsiniz. Ancak bu faydali oldugunu da gostermez. Enflasyon ekonomik aktivitilerin bir sonucudur, sebebi degil. Hicbir merkez bankasinin enflasyonu tek basina yonetebilme gibi bir yetenegi olamaz.

      Sil
    6. Benim için gayet açık ve anlaşılır kardeşim senin anlayamamış olman farklı uzmanlık alanına sahip olmandan kaynaklanıyor olabilir. Ekonomi bir bilimdir ve kendine has kavramlar ve terimler içermesinden daha doğal birşey yoktur ve aynı zamanda herkes bu bilimi bilmek zorunda olmadığı gibi eğer istersede öğrenebilir bunun önündede bir engel yoktur. Malesef ülkemizde birçok bilim hakettiği değeri görememekte ve bunların en başındada Ekonomi bilimi gelmektedir ki bundan dolayı şuandada olduğu gibi sürekli Ekonominin bir bilim olduğunu vurgulamak zorunda kalmaktayız. Eğer bir ilaç prospektüsü alıp okursan bu blogda yazılan herşeyden daha anlaşılmaz bir halde olduğunu farketmen zor olmayacaktır. Zaten her on kişiden dokuzunun kendini ekonomist zannettiği bir ortamda biraz olsun bilgi kirliliğinin önüne geçebilmek ve yapılan çalışmaya bilimsel bir derinlik kazandırabilmek için terim ve kavramların daha yoğun kullanılması gerektiğini düşünüyorum.

      Sil
    7. Adsız 04:42

      Canım kardeşim, o ilaç prospektüsleri hastalar için değil doktorlar için yazılır. Haliyle hastalar okumaya kalkarlarsa bir şey anlamayıp paniklerler. Bu durumda doktorlar hastaya "o ilacı yut, gerisini merak etme sen" derler, bir sıkıntı çıkarsa da müdahale ederler.

      Merkez bankası ise ilaç prospektüsünü hastaya okuyor, bir sıkıntı çıktığında ise hastaya dönüp "ben sana prospektüsü okumuştum, şimdi sen ne halt edersen et" diyor.

      Sil
    8. Hükümet para basma yetkisini keyfiyetten vermiyor merkez bankasına. Güçler ayrılığı olarak bakmak gerekir. Para basma işi hükümette olsaydi yandi gülüm keten helva olurdu ki şu an olduğu da o. Merkez bankası bağımsız hareket etmesi gerekirken hükümetin emrinde faaliyet yapıyor. Enflasyon bizim gibi gelişmeye çalışan ulkelerde %5 civarında kalmalıdır. Hadi olsun maksimum %7. Bunun üstü iyi değildir. Merkez bankasının görevlerinden en büyüğü enflasyon hedefini tutmaktır. Bunu ben söylemiyorum merkez bankası söylüyor.

      Diger yandan; tek bir faiz koridoru açmak ve kullanmak yerine 3 bazen 4 tane fonlama kullanmak ve bunu sanki faizleri değiştirmiyormus gibi yapmak bu milletle dalga geçmektir. Bu yüzden bu açıklamaların herkesin anlayacağı şekilde yapılmalıdır. Ekonomiyi takip etmek için ekonomist olmak gerekmiyor.

      Sil
    9. Sevgili kardeşim.. yani doktor bana yazdığı ilacın ne olduğunu bilmiyorda prospektüse mi ihtiyaç duyuyor 😃😃😃 Kutunun özerinde yazan *Kullanmadam önce talimatları okuyunuz* ibareside doktorlar için o zaman(?) Öyle mi. E kullandığın ilacın ne olduğunu bilmene gerek yoksa bence ekonomiyede kafa yormana gerek yok sağlığından önemli olmasa gerek.

      Adı kendisinde saklı olan kardeşede şunu söyleyim kimsenin -miş gibi yaptığı falan yok eğer alınan karar sonrası döviz kuru düşmüşse birilerinin alınan bu karara göre hareket ettiği anlamına gelir yani sana -mış -miş gibi geliyor olabilir bunun nedeninide bilmiyor olman ve öğrenmeyede niyetinin olmaması zaten yukarıda yazdım kimse bilmek zorunda degil ama isterse öğrenebilir evet ekonomiyi takip etmek için ekonomist olmana gerek yok ama ekonomistmiş gibi ahkam keserek cehalet sınırlarını zorluyor olabilirsin.

      Sil
  5. Merkez Bankası bu sıkılaştırma hamlesiyle kur artışını bir süreliğine frenlese de, piyasadaki likidite darlığı bankaların vereceği kredileri, yeni yatırımları ve hanehalkı harcamalarını olumsuz etkileyecektir. 2.çeyrek büyüme rakamları için fazla beklentiye girmeye gerek yok.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yani zaten merkez bankası paranın hem iç değerini(enflasyon) hem de dış değerini(doviz kuru) koruma güdüsüyle hareket ettiği için dediğin sonuçlar zaten öngörülebilmiştir ve bilerek yapılmıştır.

      Sil
  6. Hocam, şu bizim Merkez bankasını kapatsak diyorum, ne dersiniz?

    MB binasını kiralaya verip gelir elde edelim, MB da sarayda boş bir odaya taşıyalım.
    Fazla personeli de(başganı dahil) işten çıkarıp, tasarruf edelim diyorum.

    Şimdi böyle yaparsak, yine aynı sonucu elde edeceğiz ama daha düşük maliyet ile.

    Olmaz mı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sen şimdi fikir mi beyan etmiş oldun arkadaşım? :)

      Sil
    2. Espri ile fikir beyan etmiş, ancak doğru da söylemiş, dedikleri yapılsa bundan beter olmazdık.

      Sil
  7. Guzel yaziniz icin tesekkurler hocam.
    Merkez bankasi birbirini noturluyecek bu iki hamleyi neden yapti? Sadece piyasadan tl cekmek icin mi? Oyleyse piyasa tl likitide azligi sorunu yok mu?
    (Tl zorunlu karisiliklarin yabanci para cinsinden arttirilmasi ve yabanci para zorunlu karsiliginin arttirilmasi?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şöyle düşünün, TL si olmayan kişi Euro alamaz.

      Sil
    2. Ama TL si olmayan kişi araba da almaz, ev de almaz.

      Sil
  8. İktisatçıların çoğu için dip görülmedi, ekonomik denge seviyesine Türkiye yaklaşmaya başladı.

    Bugünün cari fiyatları ile asgari ücret 365 Euro civarında brüt olarak.

    Brüt asgari ücret seviyesi 250 ile 300 Euro arasında olduğunda Türk ekonomisi, yönetim sisteminden bağımsız olarak cari açığını pozitife çevirebilecek bir denge noktasını bulur.

    Bu fiyat seviyesinde, fiyat rekabet avantajı Türkiye'ye geçecektir.

    Uzun dönem bu seviye korunursa, ekonomi doviz geliri yaratabilecek kapasiteyi yabancı yatırımcı desteği ile bulur. Merkez bankası faizleri düşürmeli ve kıyaslamalı üstünlük sağlayan fiyat seviyesine ekonomiyi bir an önce kavuşturmalıdır.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Arkadaş makarnayla iftarı açmış, şimdi bizleri aydınlatma görevini yerine getiriyor:)

      Şimdi oturup hesap yapmaya üşendim ama kabaca 250-300€ brüt asgari ücret için euro'nun 10TL üzerinde, dolarında bu durumda 9 TL'nin üzerinde olması gerekiyor kabaca. İhracatının %60'dan fazlası ithalata dayalı bir ekonomide ihraç pazarları da daralırken bu kurlarla ara malı ithal edip ihracat yapacak ve cari açığı pozitife çevirecek kişileri olsa icra-iflas dairelerinin kapısında sırada beklerlerken bulursun canım kardeşim.

      Sil
  9. TCMB elinde fazla silah bırakılmadı. yapabileceği müdahale bu kadardır. biraz tl arzını azaltıp döviz arzını artırmak ve en azından piyasaya gelişmelere karşı tamamen duyarsız değilim mesajı vermek istiyor. türkiyenin uzun yıllar boyunca uyguladığı düşük kur-yüksek faiz modeli maalesef döviz faiz kısır döngüsüne girmesine ve adeta bir faiz sarmalına kapılmasına kapıyı açmıştır. yakında 25,50 lik faiz de yetmeyecek 30 lu faizler istenecektir. bir seçim daha geliyor adeta genel seçim havasına sokulmaya başlandı. bu da bütçe açığını iyiden iyiye patlatacak. kamu borçlanma gereksinimi de artacak bu da ayrıca faizler üzerinde artış baskısı yaratacak.bir yandan döviz artışı bir yandan kademeli şekilde faiz artışı çift yönlü darbe yiyecek ekonomi yeniden. zaten slumpflasyona bir kere girdi mi türkiye sadece ve sadece dış kaynak girişleriyle çıkabilmiştir o da kısa süreliğinedir. sonrası krize giriş olmuştur.

    YanıtlaSil
  10. Atasözünü yanlış yazmışsınız doğrusu "bir kez daha batmakla bir şey kaybetmezsiniz " olacaktı

    YanıtlaSil
  11. Hocam, yabancı para karşılıklarının her kademe 100 puan artırılmasının sebebi (mantığı) nedir?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. MB rezervi eriyor. Bankalardan daha çok yabancı para çekmek icin yapılan bir hamle.

      Sil
    2. Merkez piyasalara kontrolün kendinde olduğunu ve kur ataklarına karşı koyabileceğini belirtiyor.

      Sil
  12. Hocam yapılan hamlelerin gerçek niyetini, sayenizde sıcağı sıcağına öğreniyoruz. Binlerce kez teşekkürler

    YanıtlaSil
  13. Tablonuzda yer alan brezilya enflasyonu 4.58 olabilir veya endonezya 2.83. Allah aşkına Türkiye'de 19.50 inanıyor musunuz hocam? Hayatımızın içinde olan hangi mal veya hizmet 12 ay önce 100 tl imiş de şimdi 119.50 tl olmuş? Önce bu verilere inanmamı sağlayacak demokratik sistem ve kurumlar tahsis edilecek ki ben de TL'ye güvenip mevduata döneyim. Ben ekmeğim havadan gelmiyor, çoluk çocuğumun hakkında gözü olanlara karşı elimden geldiğince korumakla yükümlüyüm. Yanılıyor muyum?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ev fiyatları düşüyor, geçen sene 500 bin olan evler bu sene 480 bine bile satılmıyor.
      Kiralar da düşüyor, bunları da görsenize?

      Devlet halkımıza destek olmak için o kadar üründe vergiyi indirdi, fiyatları düşürüldü.

      Bizim millet doyumsuz doyumsuz, ne yapılsa yaranılamıyor.

      Sil
    2. Ev fiyatları niye düşüyor ekonomik gidişat kötü tum evler insaat sirketlerinin ellerinde kaldi mecbur dusurulecek yoksa iflas edecekler. OTV düşürüldü evet ama hangi alanda düşürüldü bi bak bakalim beyaz esya peki niye beyaz esya enflasyon artisina en cok neden olan grupta o yuzden amac vatandasi dusurmek degil nasil nasil enflasyonu düşüruruz.Aslinda enflasyon dusmedi sadece pecelendi.

      Sil
    3. Haklısın kardeş. 480 bine ev alıyorum hemen. Onu satacak biri bulanamadığına göre tuğlalarını söküp yemekte patates soğan yerine kullanıyorum. Elektrik, yol ısınma paralarını çatı kiremitleriyle ödüyorum. Kültürel sosyal faliyetlere para ayırmayı düşünen zaten milli değerleriniden uzaklaşmış çapulcu. Havuz medyasında serinleriz bütün Türkiye yazın missss.

      Sil
    4. 100-150 bin liraya mâl olan ev 500'den 480'e inince düşmüş mü oluyor?

      Bak Adsız 22:01 kardeşim, hani mirasyediler vardır; hesap-kitap bilmez, kafa fazla çalışmaz ama çok uyanıktır, eline havadan büyük para geçince gider 50 tane daire alır, "kiraya veririm, sıkışırsam satarım" diye düşünür ya. Hesap edemediği şey şudur, kriz oldu mu o evler satılmaz zira eve ihtiyacı olanda para yoktur, parası olanın da eve ihtiyacı yoktur, alacaksa da "iyice düşsün, ölmüş eşek fiyatına alayım" diye hesaplar. Kiraya verse bulacağı kiracı ya kirayı ödemez, ya da 3 ay sonra daha iyi ve ucuzunu bulup daireyi boşaltır. Bu arada mirasyedimiz hazır parayı bulunca saçıp savurmaya alışmıştır, hesapsızca harcamalarını karşılayamaz hale gelir, aidatları bile ödeyemez ve dairelere haciz gelir.

      İşte şu anda devlet aynı durumda. "Sıkışırsam satarım" diye yaptırdığı milyonlarca gayrimenkul konut, ofis, otel v.s. şeklinde elinde patladı. Satsan satılmıyor, atsan atılmıyor. Aidatlar da zorluyor, bu arada kurtlar ölmüş eşek fiyatına düşmesini bekliyorlar.

      Eee, ne yapacaksın. Karınca ne demiş? Yazın çalan kışın oynar...

      Sil
    5. 78bin dolara kadar dusmus Besiktasta bazi daireler.

      Gerisini siz dusunun.

      Sil
  14. Verileri şüpheli ülkeler tespit edilemez mi? Bildirdikleri enflasyon oranlarına belirli bir corruption (yozlaşma) katsayısı ile çarpım yapılır . Türkiye 19.5x1.5 gibi.

    YanıtlaSil
  15. Döviz bu her zaman yükselir.
    Ben kendimi bildim bileli döviz fiyatları Türkiye'de yükselir.

    Şimdi biraz yüksek diye hemen yönetimi, sistemi, hakkı, hukuku tartışmanın amacı nedir?

    90 lı yıllarda çok mu hukuk vardı ülkede?
    Döviz her sene iki kat artarak yükseliyordu.

    Geçen sene 4 iken bu sene 6 olmuş, önceden 4 iken 8 olurdu.

    Başkanlık sistemi ile birilerinin avantaları kesildi, bence esas sorun o.

    Hiç seçim kazanamayan CHP nasıl olmuşsa bir anda seçim kazanmaya başlamış,
    nasıl kazanıldığını da hakimler açıkladılar, seçimi iptal ettiler. Bir şeyler var ki seçim iptal olmuş. Eğer bu ülkenin vatandaşı isek, o hakimlere güveneceğiz.

    Eskiden olsa döviz alır başını giderdi, yüzde 10 - 11 yükselebilmiş, demek ki Merkez Bankası işini doğru yapıyor.

    Bence tatlı canınızı bunlar ile meşgul etmeyin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İşte klasik AKP seçmeni. bilgi yok, fikir var.

      Sil
    2. Aslında fikir de yok. Sadece taraf olma ve o tarafı yanlış da yapsa sonuna dek desteklemek var.

      Sil
    3. Umarım yorumu troll amaçlı yazmıyorsunuzdur. Mahfi Hocam'ın yazılarını biraz olsun irdeleyip sorgulasanız, gündemdeki birçok konuyu daha iyi anlayacaksınız.

      Hocam'ın örnek verdiği kırılgan 5'li içerisinde Türkiye'nin 2019 performansı en düşük seviyede. Hepimizin ortak hedefi, ülkemizin daha iyi noktalara gelmesi değil mi? Başta Mahfi Hocam olmak üzere, mevcut sistemi eleştiren herkes, ülkemizin ekonomik refahın yükselmesi motivasyonuyla yazıyor. Bundan emin olabilirsiniz. Yönetimi, sistemi, hakkı, hukuku tartışmanın amacı budur. Kur her zaman artar diye kabullenip eleştirmeyelim mi?

      Evet ABD, AB ile Türkiye'deki enflasyon farkından, kur belli dönemlerde yükselebilir. Ancak tüm gelişmekte olan ülkelerden maalesef negatif ayrışıyoruz. Yükselen CDS primleri, TL'ye olan güvenin azaldığının göstergesi. Açıkçası bu durumu normal olarak algılamayı ve sineye çekmeyi kabul edemiyorum şahsım adına.

      Sil
    4. Elinize emeğinize ve ağzınıza sağlık hocam. At gözlüğü takıp Sabit düşünce de olanlar için de incelik gösterip çok güzel cevap vermişsiniz. Saygılar 👍👏🙏

      Sil
    5. Ankara'yı Antalya'yı Adana'yı nasıl almışlar peki sayın partizan beyefendi? Evet 90'lı yıllarda da pek stabil bir ekonomimiz yoktu ama 80 dogumlu ben hayatımda hiç ucuz soğan patates için birbirini ezen T. C. vatandaşı görmedim. Başkanlık sistemi vatandaşın mamasını kesti, vatandaş da cezayı kesti yine kesecek...

      Sil
    6. Ülkemizin en büyük en önemli sorunları; 1 Yolsuzluklar, 2 Bağnazlıklar. Bunlar Ülkemizde eskiden de vardı ancak bu kadar büyük boyutlarda değildi. Bağnaz insanlar ortaya ve boş konuşurlar. Dayanakları, rakamları, hesapları yoktur. Bağnazlığımız eskiden de vardı ama azalacağı yerde maalesef çok daha arttı. Bağnazlık (İnat, Nispet, Haset, Nefret, Öfke, Hiddet, Kin, İntikam) bu seviyelerde değildi hiç. Bunlar AKP yönetimi ile arttı. Kininizi Unutmayın, Öfke de bir hitabet sanatıdır diyen RT Erdoğan dır.

      Sil
    7. Ekonomide yaşananların,başkanlık sistemi ile bir ilgisi olmadığını düşünüyorum.
      Ama,kimin başkan olduğu ile ilgisi olabilir!...

      90’lı yıllar tespitiniz bence doğrudur.O yılları hatırlayabilecek yaşta ve hafızada olanların,daha objektik ve akılcı yorum yapmaları beklenir.Yaş ve hafıza sorunu olanlar için;internet,kitaplar ve biraz analiz yapmak faydalı olabilir.

      Parlamenter sistem tecrübesinin,Türkiye’ye gerçekten ne katıp katmadığını söyleyebilmek için,daha somut
      (tarih-veri,olay-sebep-sonuç) sorgulama ve karşılaştırmalar yapmamız gerektiğini düşünüyorum.

      Monarşi sonrası parlamenter demokrasinin beşiği,ingiltere’dir.
      Yanılmıyorsam,bu sistemin en kurumsallaşmış,oturmuş ve kabul görmüş olduğu ülkedir.
      Son 3 yıldır Brexit sürecinde neler yaşandığını,biraz incelemek lazım.
      İngiltere gibi bir ülkede bile,parlamento aritmetiğinden dolayı bu süreç tamamlanamamış,ekim ayını ertelenmiştir.
      Kaldı ki biz,ingiltere değiliz.


      Sil
    8. Empati kurayım diyorum ama yok biraz Apara izlemeliyim sanırım.

      Sil
  16. Merkez yanlış yapıyor.

    Kuru dalgalanmaya bırakması lazım, faizi de indirmesi lazım,
    rezervlerine ise hiç dokunmaması gerekirdi.

    Şimdi rezerv bitti,
    Faiz zıpladı,
    Kurlar zıpladı.

    Benim yazdığım olsaydı;
    Rezervler yerinde dururdu(hatta artardı),
    Faiz düşerdi,
    Kur zıplardı.

    Ekonomi bu, herşeyi kontrol edemezsin. Hedefin net olmalıdır.
    Şimdi dolar 8 lira olsaydı, rezervler yerinde olsaydı, ucuz faiz ile iş adamı kredi alsaydı,
    ihracatçılar ekonomik dönüşüm yapmıştı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Üretimin,n yüzde 65'i ithal girdi olan bir ülke burası.

      Sil
    2. Kurlar nereye zıpladı 7.2 gören dolar taşıma maliyetiyle 8.9 olmalıydı öyle bir şey yok olması gereken oydu dolar 9 tl faiz 13 15 bandı yçve yapısal reformlarla düzlüğe yaklaşmıştık en başta halkımız ucuz döviz istiyor ıktidarda istediğini halka veriyor ne için lüks şatafat gösteriş için.

      Sil
    3. Suanki mevcut kur seviyesi Turkiye gercekliginden uzaktir.
      Mevcut kur seviyesi mevcut birikimli enflasyonumuz ve dis dunyadaki ticaret yaptigimiz rakip oldugumuz, basat paralarin ulkeleri ve bize benzer ulkelerin birikimli enflasyonundan cok cok farklidir. Bu dengenin esitlige yurumesi icin Kurun yukselmesi gerekir.
      Dahasi uzun yillardir yapisal reformlar yapamadigimiz icin yuksek teknolojik uretimlere dayali ihracatimiz olmadigi icin birakalim bunlari mevcut tarimsal uretimimiz ihracitimiz nufus ve ihmal nedeniyle tarimsal uretim pahalliligina tarimsal ithalata donmustur. Bu baglmada sadece fason uretim fason mal ihracatiyla verdigimiz asgari ucretin dolar ve euro baglaminda reel degeri bizim gibi sadece fason ihracatla ayakta duran ve hatta bize bolgesel pazar baglaminda da rakip olan Misir ve Bulgaristandaki asgari ucretin euro ve dolar bazindaki degerinden yuksektir. Bu baglamda acik ve aci konsuursak eger asgari ucretin dolar ve euro bansinda bu ulkelere gelmesinden baska sansi yok. Yani kur oyle bir seviyeye gelecek ki bizim asgari ucreimiz bu bahsi gecen ulkeler seviyesine inecek ki Belki kurda denge seviyesi boyle yakalanir. Boylelikle uretim faktorleri uretime yonelsin tarim ithalati yerini tarimsal uretime ve hatta ihracatina biraksin. Tarim arazileri tarimsal ranta yonelsin beton rantina degil. Aksi halde issizlik ve uretimsizlik kisir dongusu uretim faktorlerini yok edici asamaya gelir ki sanirim bu yondeyiz.


      Dahasi

      Sil
    4. Suanki mevcut kur seviyesi Turkiye gercekliginden uzaktir.
      Mevcut kur seviyesi mevcut birikimli enflasyonumuz ve dis dunyadaki ticaret yaptigimiz rakip oldugumuz, basat paralarin ulkeleri ve bize benzer ulkelerin birikimli enflasyonundan cok cok farklidir. Bu dengenin esitlige yurumesi icin Kurun yukselmesi gerekir.
      Dahasi uzun yillardir yapisal reformlar yapamadigimiz icin yuksek teknolojik uretimlere dayali ihracatimiz olmadigi icin birakalim bunlari mevcut tarimsal uretimimiz ihracitimiz nufus ve ihmal nedeniyle tarimsal uretim pahalliligina tarimsal ithalata donmustur. Bu baglmada sadece fason uretim fason mal ihracatiyla verdigimiz asgari ucretin dolar ve euro baglaminda reel degeri bizim gibi sadece fason ihracatla ayakta duran ve hatta bize bolgesel pazar baglaminda da rakip olan Misir ve Bulgaristandaki asgari ucretin euro ve dolar bazindaki degerinden yuksektir. Bu baglamda acik ve aci konsuursak eger asgari ucretin dolar ve euro bansinda bu ulkelere gelmesinden baska sansi yok. Yani kur oyle bir seviyeye gelecek ki bizim asgari ucreimiz bu bahsi gecen ulkeler seviyesine inecek ki Belki kurda denge seviyesi boyle yakalanir. Boylelikle uretim faktorleri uretime yonelsin tarim ithalati yerini tarimsal uretime ve hatta ihracatina biraksin. Tarim arazileri tarimsal ranta yonelsin beton rantina degil. Aksi halde issizlik ve uretimsizlik kisir dongusu uretim faktorlerini yok edici asamaya gelir ki sanirim bu yondeyiz.

      Dahasi illa siyasi bir iddia ortaya atacaksak sayet 1994 ve 2001 krizilerindeki asgari ucret seviyelerini dolar bazinda ele almak sarttir. O donemlerde 100 dolarin bile altina inmisti. Zannediyorum 2001de 98 dolardi. Tabii bunu dolar enflasyonu baglaminda ele alirsak o donemden bu yana dunyada ve turkiyedeki dolar arzini refah artisini da ustune koyarsak sayet asgari ucretin 200-250 dolar hatta 175 dolar bandina gelmesi gerekir ki siyasal manada degisim diyalektigi isler hale gelsin. Mamafih 94-2001de dip seviylerdeki dolar bazindaki asgari ucret siyalsa degisimi hareketlendirmisti.

      Sil
    5. Adsız10 Mayıs 2019 12:53,

      Ek olarak, siyasi değişim olsa bile, yeni iktidar ülkeyi 3 ile 4 yıl kadar yönetemeyecek.
      Mevcut iktidarın yandaşları, alt taşeronları, bürokratları engel çıkaracak.

      Mahfi beyin bahsettiği %65 oranını biliorum, bu sebeple ücretlerin düşmesi gerektiğini söyledim.

      Ülkede, üretim kalitesi ister istemez düşecek, teknoloji ürün alımı, otomotivden sanayiye kadar azalacak, kullanımı da azalacak.

      Türkiye net cari fazla veren duruma gelene kadar gitmesi gereken nokta budur.

      Ben bunun sosyal çalkantılarını biliyorum, bu sebepler ile hükümetler TL yi yukarda tutmaya çalışıyorlar.

      200 yıl önce bu yazdıklarım daha kolay yapılıyordu, Almanya, Japonya, İngiltere gibi ülkelerde sanayi toplumuna dönüşüm o fakirliğin siyaset ile sanayiye aktarılması ile sağlandı.

      Ben Türk siyasetinin böyle bir açılım vizyonu olabileceğini düşünmüyorum. O sebeple fakirlikte sürekli bir denge hali bulunmasının Türkiye için en iyisi olduğunu düşünüyorum.

      Fakir bir ülkenin dış politikası olmaz, bunu da Rusya ve Amerika politikaları ile uyum ile Türkiye çözecektir.

      Sil
    6. An itibarı ile:
      Kur serbest dalgalanıyor; MB faizi %14 e düşürdü (Sabitledi). Banka da, nereden buldu ise iş adamına % 17 faiz ile iş adamına kredi açtı..
      Bu sefer, kur daha da arttı, MB bankası, önlem olarak faizi daha da düşürdü, benim 3 kuruşum var ya da yurt dışı yatırımcıyım: Dolar yükseliyor, TL faiz ha bire düşüyor.
      Koşa koşa gelir, elimdeki € $ ne varsa TR ye yağdırırdım! CSD de şıp diye düşerdi.
      Gavur, TR de faiz yüksek diye gelmiyor..

      Sil
  17. Hocam elininize sağlık.

    YanıtlaSil
  18. Merkez onlemi almis, dolar iniyor, 6.24 idi simdi 6.10 .

    Daha da iner.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sahur operasyonu diyorlar.

      Sil
    2. Hedef 4,90 :) Bu kardeşimize başkanlığı verdik, bekliyoruz bakalım. Hem faizi hem dövizi düşürecek Allahın izniyle de ah şu Ce Ha Pe zihniyeti yok mu, oyları çalıp çalıp üç ayda bir seçim yaptırmasa şimdi uçmuştuk...

      Sil
  19. Hocam merhaba,
    CDS primi 490 iken 100 USD bir alacak için sigorta primi 4,9 USD oluyor değil mi?
    Teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu prim yıllık mı? %7.5 ile Türkiye ye borç veren bir sermaye sahibi o primi hesaba katınca faiz kazancı nasıl mümkün olacak? Kar etmiyorsa neden borç versin!

      Sil
    2. Selam Adsız10 Mayıs 2019 14:12,

      Zaten yazdığınız gibi, borç vermiyorlar.

      Sil
  20. Sevgili üstat, önceki bazı yazı ve konuşmalarımızda içine girmiş olduğumuz bu krizden Türkiye'nin daha önce yaşadımız tecrübelerine de atıfta bulunarak V şeklinde çıkılabileceğini ön gördüğünüzü hatırlıyorum.
    Şu anda gelişmeleri baktığımızda krizden çıkışımızın V şeklinde değilde sanki daha uzun bir dip izledikten sonra yani U şeklinde olacağına dair fikirlerinizle bir değişiklik var mı?
    Çok selamlar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Türkiye önceki krizlerde V şeklinde çıkarken IMF hep yanında olmuştur. Burada ne olacağını henüz bilmiyoruz.

      Sil
    2. hala önceki krizlerle bu krizleri karıştıranlar var. önceki krizler finansal kökenliydi. şimdi ise daha kötü reel kaynaklı ve daha derin bir kriz var. öyle bir miktar dış kaynak bulmakla çözülemeyecek bir kriz var. eskiden bankaların dövizdeki açık pozisyonlarını kapattın mı sistem iyi kötü çalışırdı. şimdi öyle değil. ayrıca eskiden sadece kamu borçluydu şimdi tüm ekonomi borçlu ve hiç olmadığımız kadar yüksek finansal kaldıraçlı durumdayız. ımf de gelse kim gelirse gelsin bu kriz tabanı geniş bir U şeklinde yol izleyecek görünüyor.

      Sil
    3. Önce bir dibi görelim, sonra V mi U mu anlayacağız. Tabi bir de L var, onu pek konuşmak istemesek de.

      Sil
  21. Yunus Emre Acar10 Mayıs 2019 09:28

    Hocam başlıktaki attırdı kelimesini özellikle mi kullandınız?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hayır yanlışlık olmuş, düzelttim, teşekkürler

      Sil
  22. Mahfi hocanın sayfasınıda troller basmış alıştık artık bunlara sadece gülüyoruz

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sadece güle güle bu günlere geldi. Sen de bir troll ol.

      Sil
  23. Hocam , Sakarya'ya imza günü için gelme şansınız var mı? Bir etkinlik düzenleyebilir miyiz sizinle iletişime geçip? Saygılarımla...

    YanıtlaSil
  24. Hocam yazınız icin teşekkürler. Dibs yabancılar satışı hızlanmakta buda doların tekrardan yukselmesine neden oluyor.yabancilar risk algısı yuzunden mi genelde dibs çıkar ve kurun artmasını tetikler. Cevap verirseniz sevinirim.teşekkürler

    YanıtlaSil
  25. Hocam, gösterge faizi hakkında da bilgi verir misiniz?

    YanıtlaSil
  26. Ben Brezilyanin yerinde olsam Dolar kurunu 4.10 yaparim asagisina izin vermem
    Faizi da 25 baz puan arttirim. daha sonraki aylarda da 25 artiririm. 7ye kadar cikartirim.

    YanıtlaSil
  27. Fatih Kömürcüoğlu10 Mayıs 2019 12:33

    Merkez Bankasını anlamak mümkün değil. Çıksa faizleri 150 baz puan arttırıyorum dese piyasaya güven verecek ve büyük ihtimal kurlar daha hızlı aşağı inecek ama onlar ben siyasi iktidardan korkuyorum tam bağımsız değilim mesajı vermeyi tercih ediyorlar. Eğer S-400 krizi patlarsa ipin ucunu kaçırırlar. Benden söylemesi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. S400 çözüldü o haber yalan değil geri adım attık rusyada buna karşılık idlibe bomba yağdırmaya başladı. İki dev bizi öyle kıskaca almışki

      Sil
  28. Merhaba hocam,

    Yazinizla ilgili bir kafa karisikligi yasiyorum.

    "Merkez Bankası, Türk lirası zorunlu karşılıkların döviz cinsinden tesis edilebilmesi imkânına ilişkin yapılan değişiklik sonucunda piyasaya 2,8 milyar ABD doları likidite verilmesini ve piyasadan 7,2 milyar TL tutarında likidite çekilmesini, yabancı para zorunlu karşılık oranlarında yapılan değişiklik sonucunda ise piyasadan 3 milyar ABD doları likidite çekilmesini bekliyor."

    Bu tespitinizin sonucu olarak "Merkez Bankası bu yolla piyasadan TL çekmiş oluyor." sonucuna nasil varabiliyoruz? Sonucta 2.8 milyar dolar satilmadan zorunlu karsiliga aktarilmiyorsa veya aktarilamiyorsa (yani piyasadan TL likiditesi cekiliyorsa), 3 milyar dolar satin alinirken de TL likiditesinin azalmasi gerekmez mi?

    Ustteki hususta bir hatam yoksa, o takdirde bir celiskiyle karsilasiyoruz. Bir taraftan bankalar uzerinden TL likiditesi arttirilirken (net 200 milyon dolar karsiligi), diger taraftan politika faizi araciligiyla TL likiditesi azaltiliyor sanirim. Hatali oldugum bir husus olmali.

    YanıtlaSil
  29. merkez bankası ek sıkılaştırma ibaresini çıkarmıştı açıklama metninden ancak resmen ek sıkılaşmaya gitmiştir. kendi kendisiyle çelişmiştir. merkez faizi yükseltti daha doğrusu zorunda kaldı çünkü aksi halde dolar kuru 6.30 tl yi zorlamaya başlamıştı. bu da enflasyonu ciddi biçimde azdıracaktı. merkez aslında enflasyonla değil dolarla mücadele ediyor. çünkü enflasyonumuzu büyük ölçüde dolar kuru belirler hale geldi. o kadar ithalata bağımlı hale getirildik ki doların yönü belirliyor enflasyonumuzu. repo işlemlerini bir hafta erteledi ve faizi yükselterek tl cinsi likiditeyi piyasadan ciddi oranda azaltmaya başladı. resmen piyasalara size tl vermeyeceğim ve döviz alamayacaksınız dedi. ama bu kredi faizlerinin sert yükselişini ve kaydi para daralmasını o da zaten düşen talebin iyiden iyiye düşmesini getirecek ve yatırım istihdam iklimi daha da bozulacaktır. bu durumda ikinci çeyrek büyüme ivmesi ilk çeyreğe göre daha da zayıf olacaktır. ben ilk çeyrekte tüik makyajlasa da -1,5 lik küçülme ve bu son merkez kararının da ciddi etkileriyle ikinci çeyrekte bunun da altında büyüme bekliyorum. istanbulu tekrar almak için akepe para saçacaktır ve bu da bana göre ya yükselen faize biraz mevduat biraz da dövize gidecektir ve dövizde yine yükseliş ivmesi yaşanabilir. bütçe açığı daha da hızlı büyüyebilir ki bu da hem kur hem de faiz taraflarında yukarı yönlü baskılar oluşturabilir. zaten merkez bir hafta sonrasında yeniden repo işlemlerini başlatınca kurlarda yeniden yukarı yönlü gidiş görebiliriz. hem faiz hem kurların yükseliş trendine girmesi ekonomiye çift yönlü şoklar yaşatabilir. boşuna demiyorum: eskiden söz konusu vatansa gerisi teferruattır anlayışı yerini söz konusu akepe ise gerisi teferruattır anlayışına bırakmıştır. ne yazık ki durumumuzun kısa özeti budur.

    YanıtlaSil
  30. Hocam size gore hangi hayvan en iktisadi hareket eder dogal hayatta
    a)Ari
    b)Karinca
    c)Cakal
    d)Kurt
    e)Kuzu Koyun
    f)Inek

    Benim cevabim aridan yana

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bence karınca. yazın üretir kışın ürettiğini tüketir.

      Sil
    2. Hayvanların hiçbiri ekonomi kurallarına göre hareket etmez. Onlar içgüdüleriyle hareket ederler.

      Sil
  31. Hocam zorunlu karşılıkların yabancı paradan tesis edilmesinin 40 da 30 a dusmesi sonucu piyasaya verilen 2.8 milyar doların tl tutarının piyasadan cekilen tl tutarı olan 7.2 milyar tl ye eşit olması gerekmiyor mu ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Böyle bir zorunluluk yok.

      Sil
    2. Hocam zorunluluk olmadığı görünüyor aslında ben eşit olmamasının sebebini size sormak istemişim .

      Sil
  32. Hocam zorunlu karşılıkların yabancı paradan tesis edilmesinin 40 da 30 a dusmesi sonucu piyasaya verilen 2.8 milyar doların tl tutarının piyasadan cekilen tl tutarı olan 7.2 milyar tl ye eşit olması gerekmiyor mu ?

    YanıtlaSil
  33. Benim de anlamadığım swap işlemlerinde TL ye çok talep var deniyor, e dolayısı ile TL ye talep varsa TLnin değerlenmesi gerekmez mi?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mal sepetimiz hafiflediğinden dolayı TL talebimiz var TL talebinin kaynağı enflasyon. Dışa bağımlı ekonomimizde yabancı paraya olan talep ise TL talebinden büyük olduğu için TL nasıl değerlenecek ki

      Sil
  34. Merkezbankasi bankalara yatirilan tl ve yabanci para mevduatlari ile yurtdisindan sagladiklari kredilerin kendi cinslerinden karsiliklarini kararlastirdigi oranda ve faizde kendi bunyesinde tutar.Merkez bankasi tl mevduat karsiligi olarak tuttugu miktar icin bankalara belirli bir orana kadar rok katsayisi dahilinde bu parayi altin veya doviz olarak tutma imkani saglamistir.Bu da bankalara disardan doviz veya altin temin edip exitira tl yaratma ve tl kredi hacmini genisletme firsatini vermistir. Simdi yapilan bu islem ile merkez bankasi yabanci para cinsi karsiliklari bir puan artirarak ve tl karsiligi doviz tutma miktarini on puan dusurerek kendi doviz pozisyonunu korur vaziyette piyasadan bahsedilen miktarda tl yi cekmis oluyor.Bu islem bankalari farkli etkilemekle beraber sonucta banka blancolarinin kuculmesine yani kredi daralmasina yol acar.Bu gibi icatlar bize hastir.

    YanıtlaSil
  35. Hocam Merhaba, kıymetli yazınız için teşekkürler.

    Gazetelerde kamu bankalarının gece 1Milyar $ sattığı yöünde haberler mevcut. Bu işlem fx piyasasında pozisyon açmak yöntemi ile mi yapılıyor? Bilginiz var ise aydınlatır mısınız?

    YanıtlaSil
  36. Hocam Selam, 8 Mayıs tarihinde usd yükselişi ile birlikte Viop’ta 150-200milyon usd mertebelerinde 8 Ekim vadeli birçok kontrat (milyar doları geçen meblağ sözkonusu imiş anladığım kadarı ile) açıldığı şeklinde bir bilgilendirme izledim tv’de. Bu MB’ tarafından yapılan bir işlem mi? Öyle ise amacı usd’yi frenlemek mi? Teşekkürler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kamu bankaları tarafından yapılıyor, amaç kuru düşürmek.

      Sil
  37. Mahfi hocam, ekonomideki gidişatı, eğmeden bükmeden anlattığınız için sizi çok seviyoruz.

    Ve

    #HerŞeyÇokGüzelOlacak buna eminiz.

    YanıtlaSil
  38. İnternete bakıyorum da, dolar yükselince sesi çıkanların hepsi 6.25 ten 6.05 e düştüğünde suspus olmuşlar.

    Kim ne derse desin, Merkez bankası elindeki imkanlar ile Türk Lirasına sahip çıkıyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Siz ve sizin gibiler dolar 9,45'den 9,05'e düştüğünde de aynı mesajı, sadece rakamları değiştirerek yazacaksınız ama onlar 6,05'ten alıp 9,40'dan sattıkları dolarların kârını sayıyor olacakları için yine suspus olacaklar. Aynen şimdi 5,15'ten alıp 6,20'den sattıklarının kârını saymakta oldukları gibi.

      Sil
  39. Twitter hesabınızı kontrol ettiğimde, Kadir Mısıroğlu'nun vefatıyla ilgili yorum yapmadığınızı gördüm.

    Yorum yapmamanızın sebebi nedir?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. https://t24.com.tr/yazarlar/metin-munir/erdogan-sultan-olsaydi-lakabi-ne-olurdu,22496

      Sil
    2. Kişilerle ilgili yorum yapmıyorum, tanımadığım kişiler hakkında hiç yapmıyorum.

      Sil
  40. Ben bir hesap yaptim dolar olasi bir atakta 9.75i cok rahat buluyor. Panik alimlari ve siyasi gerginliklerle bu rakam daha ust seviyelere gelmesi olasi. Fakat bir gercek var ki oda su 9lu rakamara ani bir atakta cok rahat ulasacagi ve desteği ordan bulup duruma gore siyasi toplumsal s400 vs gibi durumlara gore panik alımlarla 10lu rakamlara da cok rahat ulaşabilir.

    Dahasi bandi 6.15den ele alirsak sayet 9.75 %58lik bir develuasyon atagi soz konusu oluyor ki bu da Turkiyenin gecmiste yasamis oldugu develuasyon oranlariyla hemen hemen benzesiyor.

    Turkiyenin 1980 1994 2001 ve son 2018Agustos develuasyonlarinin ortalamasi %52.75 buluyor. Bu dort tarihte meydana gelen hemen ertesinde cari dengeyi pozitife ceviren ve hatta siyasal sonuclari da olan develuasyonlarin ortalama rakamidir %52.75.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dolar hemen düşmeden bozdurdum 20 bin TL cepte. Bak yemin et sallamiyorsan tekrar bu rakamlardan dolar alayım mı? Gunahı boynuna.

      Sil
    2. Adsiz 23.19
      Yatirim ve para sermaye kullanma tavsiyesi vermiyorum. Boyle bir yetkinligim tecrubem ve BDKK bilumum kurumlardan almis bir yatirim danismani belgem vs yok. Benim size tavsiye de bulunmam ahlaki degil.

      Ben sadece Makro iktisadi cercevede mikro duzeyde basit bir teknik analiz yapmaya calistim.

      Bu makalenin altina Adsız10 Mayıs 2019 12:53 Adsız10 Mayıs 2019 12:47
      deki yazimi yorumumu okursaniz sevinirim.

      Bunu yaparken
      1) TUrkiyenin 2001 mart ayindan 2019 nisan ayina kadar birikimli enflasyonu ile ABDnin birikimli enflasyonu arasindaki farki buldum.
      2)Yapisal reformlari yapamadigimizdan bizim gibi ayni pazara mal satan ulkeleri ve oralardaki dolar euro bazinda asgari ucretin degeri ile Turkiyedeki asgari ucretin dolar euro bazinda degerinin arasindaki farki buldum. Bizdeki asgari ucretin bayagi euro ve dolar bazinda yuksek oldugunu bu nedenle bunun inmesininde makul kur seviyesine ulasmak ile oldugunu buldum.
      3)Gecmiste develuasyon yasadigimiz yillardaki dolar baglaminda asgari ucret seviyemizi dolar enflasyonu olarak bugune uyarladim. Bugunki dolar bazli asgari ucretle develuasyon yasadigimiz 1994 ve 2001deki enflasyondan arindirilarak bugune getirdigim dolar bazli asgari ucret seviyesi arasinda fark dolar olarak farkli cikti ve tipki bizimle rakip uleklerdeki farka benzer durum olustu. Bu da bize kurun suan gercek degerde olmadigini soyluyor.
      4)Gecmisteki develuasyon oranlari ile yasayabilecegimiz develuasyon oranlarinin ortalamasi uzerinden de hesap yaptim.

      sonuc olarak hangi hesabi yaptiysam dolarda 9.47 alti gorulmuyor bazi hesaplamalarimda 9.82 bazilarinda 10.10 hatta bazi hesaplarda 12ye kadar bile cikabiliyor.
      Bende hepsinin ortalamasini altim teknik bir analiz yaparak basit duzeyde dolardaki seviyenin suan olmasi gereken figurun minimum 9.75 olduguna karar kildim.

      Sil
    3. Dolar al-satla para kazanilmaz.Ulkedeki mevcut mal yoklugu ve enflasyon ortada.
      Kisinin elinde cok ciddi bir TL birikimi olur TL Mevduatta tutar ordan duruma gore dolar mevduatina gecirtir.Ki o zamanda guvendedir kisinin parasi... Piyasaya bakar kendi durumuna bakar neye ihtiyaci olup olmadigini test eder mesela Eve ihtiyaci vardir. Ev fiyatlari da ev bollugundan piyasadaki tikanikliktan dahasi yuksek faizden dolayi hem reel olarak hem nominal olarak hem de ki suanda bu oluyor dolar bazinda fiyat olarak dusuyordur tutar ihtiyaci oldugu konutu olu essek fiyatina alir. Piyasalar duzelince de 3 yil 5 yil sonra satin aldigi yeri muhiti iyi olan yayla gibi genis gunes goren dairesini degerlendigini gorunce satar. Onun yerine daha periferide kalan muhitlerden daha kucuk sosyal konut tarzi yerlerden iki daire alir birini kiraya verir, gelir getirir digerinde de kendi oturur. Piyasalar duzelmesine dayali olarak da dusen faizlerden yaralanarak kredi ceker yeni 3. bir ev daha alir aldigi kira ile o evin parasini oder. Dahasi yasal olarak da kredi ile aldigi dairesini de kiraya verir ev tabir-i caizse kendi kendini oder. Para bana gore boyle kazanilir eger uretim faktorlerini hesaba katmazsak emek kavrami yerine akil ve parayi one koyarsak sayet.

      Yoksa cebimde 20bin lira var dolardan bozdurdum simdi yine alayim mi kar eder miyim zarar eder miyim gibi sorular makro ekonomik cercevede mikro davranislardir. Bu davranislarinda panik kaynakli usa dayali olmayan tamamen icgudusel oldugunu dunya ekonomi tarihi boyunca gorduk. Bu bireylere kucuk yatirimciya zarar veren onlari buyuk baliklara yem eden turden ekonomik homoekonomis turden davranislardir.

      Sil
    4. 20 bin TL kar payım. Toplamı değil. Pazar akşamı piyasalar açılsın 50 bin dolar alacağım.

      Sil
    5. Karar senin bro Para da senin
      Ben yemin etmem Gunahi da sevabi da uzerime almam.
      Yuce, akil vermis onu kullanacaksin.
      Benim size ya da bir baskasina akil verme yetkinligim yok estagfurullah ederim bu konuda

      Sil
    6. Karar senin bro Para da senin
      Ben yemin etmem Gunahi da sevabi da uzerime almam.
      Yuce, akil vermis onu kullanacaksin.
      Benim size ya da bir baskasina akil verme yetkinligim yok estagfurullah ederim bu konuda. Ben sadece kendi capimda yuregimde bilgimde yarim iktisadi aklimla analiz yaptim bu sayfada paylastim. Neye gore yaptigimi da yukarida nedenleriyle sobuclariyla yazdim.

      Sil
    7. Selam Adsız 11 Mayıs 2019 12:50,

      Yazınız üzerine şunlar aklıma geldi, paylaşmak istedim.

      Bu tarz parası olan biri Türkiye de yatırım yapmaz, eğer bilgisi ve görgüsü dünya çapında iş yapmaya uygun ise.


      Avrupa'da IT sektöründeki Hintli ve Türk insanlarını kıyaslıyorum. Çünkü demografik ve sosyo ekonomik düzeyi aynı olan kişiler bunlar. Şöyle bir fark görüyorum.

      Türkler, Türkiye'ye güvenmedikleri için yatırımlarını Türkiye ye iletmiyorlar. Ayda 700 - 800 Euro gibi emekli anne babasına gönderenler var sadece ki, bu onların gelirinin küçük bir kısmı.

      Konuta yatırım Türkiye için hiç bir zaman cazip olmadı, Türkiye de ben en düşük %9.6 faiz teklif aldım(yıl 2015), Almanya ve İngiltere de %2.8 teklif aldım en düşük(yıl 2015) (tabi rakamlar benim şahsi kredibilite seviyemden dolayı düşük veya yüksek piyasaya göre).

      Türkiye vade 8 yıl, İngiltere vade 30yıl idi.

      Ben İngiltere tercih ettim, şundan dolayı.

      1- Türkiye de %30 ana para ödemesi yapıyorsun, İngiltere %4 idi.

      2- Evi aldıktan sonra Türkiye deki evi kiraya verip hemen pozitif nakit akışına dönemiyorsun. İngiltere deki evi aldım, 2 hafta sonra kiracı girdi, aylık 400 Pound artıya geçtim (vergi ödendikten sonra)

      3- Türkiye de evi mortgage ile alıyorsun, faizler düşerse, bankalar %2 komisyon ile refinance ediyorlar. İngiltere ve Almanya da kuruma göre değişmekle beraber %1 altında bu oran.

      4- Türkiye de evi aldın, ev değerlendi, artan değeri mortgage kredisi gibi geri alamıyorsun. İngiltere de ev 20 bin pound değerlendi diyelim. O 20bin poundu refinance ile nakit alıyorsun, 20 bin poundu 30 yıl mortgage faiz oranı ile bankaya ödüyorsun.

      Gayrimenkul üzerinde bu kadar finans çeşitlilik Türkiye de bulunmuyor.

      Türkiye de finansal ahlaksızlık var ev sahibi aleyhine çalışan. Misal; A Bankasından evi aldın, B Bankası faizi düşük ise B bankasına taşıyamıyorsun mortgage kredini, B bank istemiyor, başka bankanın müşterisini almam diyor (4 kere başkalarının başına geldi).

      Türkiye çok ilkel finansal çeşitlilik üzerinde çalışan bir piyasa. Bu sebeple yabancı yatırımcı çekme imkanları ve kapasitesi çok ama çok düşük.

      Yabancı yatırımcı için spot döviz, spot borsa, spot tahvil yatırımı yapılır. O da volaliteden vole vurmak için giren çıkan spekülatif sermaye. Ciddi bir yatırımcı (bana göre ev almak isteyen bir hane halkı da ciddi yatırımcıdır) Türkiye ye girmez.

      Örnek: 2016 yılında İstanbul Ataşehir de bedeli 300bin Euro olan bir gayrimenkule giren arkadaşım, %30 peşinat ile aylık 12bin TL 8 yıl ödemeli daire aldı. (Ben alma bekle demiştim). 4 bin TL kira getirisi vardı, net ödediği bedel 8 bin TL. Kabaca 40 ay ödeme yapmış.
      Şimdi ciddi zarar yazdı, satamıyor, evin şimdiki bedeli yaklaşık 140 bin Euro civarında.

      Benzeri fiyatta bir evi Almanya'dan almak, hem pozitif nakit akışı sağlardı, hem %4 %5 ön ödeme ile 70 bin Euro kadar nakdi pozisyonda tutar, hem de sırf o bedel ve 40 aylık pozitif kira getirisi Türkiyedeki evi almayı sağlardı, eğer Türkiye den ev almak isterse.

      Sil
  41. Hocam sizin sayenizde, anlaması karışık konuları daha rahat anlayabiliyoruz. Teşekkürler, ellerinize sağlık. Yalnız şu atasözünü, bizimkiler de doğru yorumlasa ne güzel olur :((

    YanıtlaSil
  42. Hocam, boşuna nefes tüketmekten başka bir şey değil.

    İstanbullu arkadaşlarıma çok üzülüyorum, şimdi hepsi seçim konuşuyor.

    Hiç biri bana şunu demiyor, biz bu seçimi kazandık, hakkımızı alalım.

    Hepsi hakkının yenilmesine razı olmuş, ikinci kere yenilmesini bekliyor.

    Komik gibi ama milyonlarca insan bu durumda.

    CHP yönetmek istemiyor İstanbul'u, onlar da bu tiyatroya uymuşlar, tek beklentileri, yeni seçimde bir şeyler olur, Binali kazanır, biz de rahatlarız. Sanırım Binali kazandıktan sonra nasıl bahane üretip milletin nasıl gazını alacaklarını düşünüyorlar şu anda kara kara.

    Ben böyle söyleyince de bana kızıyorlar.

    Yönetmek isteyen, yönetir, seçimi kazanmışsın, elinden alınmasına izin vermezsin. İzin veriyor isen, yönetmek istemediğini kaçtığını gösterir.

    CHP bir ay boşu boşuna bekledi, niçin bekledi ? Reis kendi seçmenini ayarlasın, kıvama getirsin diye. Reis seçmenini kıvama getirdi, şimdi CHPye oy veren halk meydanlara çıkarsa, karşılarında dikilecek Akpliler psikolojik olarak hazır hale getirildi bu süre içinde. O yüzden meydanlara da çıkmayalım kavga olmasın diye insanlar ile dalga geçiyorlar.

    Hepsi danışıklı döğüş hocam, hepsi.

    Siz profesör olarak bunu anlamışsınızdır diye düşünüyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Guzel yakalamissiniz hocam, sizin doktira sahibi oldugunuzu biliyorum, hep aklimda durur esasinda, yukarda yazarken profesor yazmisim, topluma yonelik uretkenliginizin coklugu sebebi ile bilinc altimda profesor olarak yer ediyorsunuz hata bu sebeple oldu.

      Sil
  43. Neden bu duruma girildiği ve nasıl çıkalacağıyla ilgili bişey yok sadece yanlış yaptılar yanlış yaptılar bu adamlar iyi yaparken nerdeydiniz ? Bu durumun iki sebebi vardır , merkez bankamızın , Londra’da tuttuğu altın rezervini hırsızların elinden Türkiye’ye getirmesi ve hırsızlara Akdeniz’i kaptırmama niyetimizdir. Buna kahvehane dedikodusu diyen adam da açsın haritaya baksın son 10 yılda hangi ülkelerde iktidar devrilmeleri yaşanmış ve hangi konumda olan ülkeler çok zeki olmaya gerek yok. Korkucak , ağlanılacak bir şey de yok bineriz atımıza döneriz orta asya’ya 😂

    YanıtlaSil
  44. İstanbul seçiminin yenilenme kararıyla birlikte ekonomide "şakkadanak" dönemine geri döndük :)

    Piyasaya şakkadanak basılan bu milyar dolarların kaynağı nedir, "ileri şeffaflık politikası" nedeniyle bilemiyorsak da dolar almak için bekleyen yerli-yabancı yatırımcı bu sayede şakkadanak borsadan, DİBS'ten çıkıp dolara geçme fırsatı buluyor. Tam bir "ileri yatırım ortamı" oluştu ülkemizde. TL cinsinden ne var ne yok sat, dolara geç şeklinde vücut bulan bu ortamın kimleri yatırdığını ise çok yakında hep beraber yaşayarak göreceğiz maalesef...

    YanıtlaSil
  45. Açıklamalrınız için teşekkürler, 60 yaşlarında TC vatandaşı olarak hükümetlerin takip ettiği hiçbir model beni ve benim gibi ücretlileri memnun etmedi yok serbest piyasa yok karma model sonuç 1970 li yıllarda milli gelirimiz Yunanistan dan daha yüksek iken bugün onların yarısı kadar kazancımız var,gençlerimiz ülkeden kaçıyor bizleri de MEZARLIKLAR bekliyor OOOH deyip ayağımızı uzatamadan göçüp gideceğiz …..

    YanıtlaSil
  46. "Merkez Bankası bugün iki karar açıkladı. İlki TL zorunlu karşılıkların yabancı para cinsinden tesis edilmesi imkânı yüzde 40’dan 30’a indirildi. Yabancı para zorunlu karşılıklar da her kademede 100 puan artırıldı. Merkez Bankası, Türk lirası zorunlu karşılıkların döviz cinsinden tesis edilebilmesi imkânına ilişkin yapılan değişiklik sonucunda piyasaya 2,8 milyar ABD doları likidite verilmesini ve piyasadan 7,2 milyar TL tutarında likidite çekilmesini, yabancı para zorunlu karşılık oranlarında yapılan değişiklik sonucunda ise piyasadan 3 milyar ABD doları likidite çekilmesini bekliyor. Merkez Bankası bu yolla piyasadan TL çekmiş oluyor. Yabancı parada ise 2,8 milyar Dolar verip 3 milyar Dolar çekeceği için brüt rezervlerde sadece 200 milyon Dolarlık bir artış olacak."

    Hocam burayı daha iyi anlayabilmek için bu siteden önerebileceğiniz bir yazınız var mı?genel hatlarıyla anladım ama daha derinlikli anlayabilmek için buraya bu konu ile ilgili bir yazınızı ekleseniz ya da nasıl arama yapmalıyım?

    YanıtlaSil
  47. hocam kamu bankaları asya piyasalarında 1 milyar dolar satış yapmışlar. hocam bu durumda kamu bankaları kur risklerini artırmış oluyorlar. ya da merkez bankası gece operasyonu yaptı daha sığ olan asya piyasalarında ve 1 milyar dolar kurun 6 tl nin hemen altına inmesini sağlayabildi bu sayede. ancak 1- merkezin döviz rezervi erimiş oldu doğruysa. 2- kama bankaları yaptıysa kur risklerini yükselttiler. her halükarda hem ülkemizin döviz rezervi düştü hem de arka kapıdan faiz de yükseltildiği için operasyonun tl maliyeti de artmış oldu. hocam bu operasyon çok kısa vadeli düşüş yaratır belki ama kısa vadede yeniden kur yükselişi olma ihtimali hala yüksektir kanaatindeyim. ne dersiniz hocam doğru mu düşünüyorum?. saygılar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dolar dusunce yerine koyarlar ustune kar ederler, kamu zarari kamu karina donusur.

      Sil
    2. dolar düşünce mi. dolar 5.50 liranın altına inerse kar elde ederler. o da zor. peki faize ne diyelim faiz zararı ne olacak.

      Sil
    3. adsız 04:28 ekonomiden anlamadığın belli. neden mi?. çünkü eğer bir ekonominin kısa vadeli dış borç stoku 177 milyar dolar ise ve cari açık da veriyorsa ve yine aynı ekonomide merkez bankasının net döviz rezervi sadece 16,1 milyar dolar ise yani kısa vadeli dış borç stokunun sadece %9 unu karşılayabiliyorsa üstelik brüt rezervi bile kısa vadeli borç stokunun yarısı bile değilse dış finansman koşullarında sıkılaşma yaşanıyorsa o ekonomide döviz kuru düşmez düşürülmeye çalışılır ama kısa süre sonra tekrar yükselir. çok değil daha 1 ay önce 5,60 seviyesindeydi dolar 3 gün önce 6,26 tl oldu. şimdi 5,99 civarında ama yakında yeniden yükselir ve bu sefer de 6,36 ları görebilir. ayrıca sen kendin söylüyorsun zaten düşünce yerine koyarlar yani yeniden dolar alırlar. o halde alım yapınca doları yine yükseltmiş olacaklar. kamu karı değil ortada ciddi kamu zararı olacak. nereden anlayacaksın biliyor musun?. yakında ödeyeceğin ağırlaştırılmış vergilerle anlamaya başlayacaksın.

      Sil
  48. Hocam üniversite öğrencisi olarak yazılarınızı yakından takip ediyorum,bilgileriniz için teşekkür ederim emeklerinize sağlık.

    YanıtlaSil
  49. Merhabalar hocam ben cahilce belki bilgisizce size gelecek bir soru sormak istiyorum bir maliye bölümü öğrencisi olarak bir ülkenin ekonomisini hangi verilere endekslere dayanarak açıklarsınız ve 2-3 yıllık o ülke hakkında genel bir tahmin yaparken bunu nasıl yaparsınız bunu bir üniversite öğrencisi olarak çok merak ediyorum.Ayriyeten biz öğrenciler için youtube kanalı açıp biz ekonomi cahillerini ya da bu alanla ilgili öğrencileri bilgilendirir misiniz ?

    YanıtlaSil
  50. bugün 12 mayıs ekonomi bakanını sabah dinledim,yahu bu bakan hiçmi bilmez bu işleri hele cari açıkla ilgili düşünceleri insana resmen kafayı sıyırtıyor....bunlar vatandaşı ne sanıyorlar,cari açık neden düşer yada düşmez biraz genel bilgisi olan bunu bilir,maalesef bu hükümet ve tüm üyeleri herşeyi biz biliriz kibirliği içinde...

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Lozan Antlaşması 2023'de Bitecek, Biz de Madenlerimizi Çıkarabileceğiz!

Konut Fiyatları Niçin Eskisi Kadar Artmıyor?

Paradan Para Kaybetme Dönemi