Ticaret Savaşı ABD'ye Yarar mı?
ABD Merkez Bankası Fed’in iki
ekonomisti Aaron Flaaen ve Justin Pierce’in 23 Aralık 2019’da Fed tarafından
yayınlanan ‘Disentangling the Effects of the 2018-2019 Tariffs on a Globally
Connected U.S. Manufacturing Sector’[i] başlıklı
çalışmalarında ABD Başkanı Donald Trump’ın ABD’li imalatçıları korumak ve
güçlendirmek adına tarifeleri yükseltme stratejisinin ters sonuçlar verdiği, iş
kayıplarına yol açarak üretici fiyatlarında artışa sebep olduğu ortaya
konuluyor. Çalışmada, tarifelerin ABD iç piyasasında bazı sanayi kollarında
rekabeti düşürdüğüne de değiniliyor. Yazarlar, ticaret politikasının yerli
üretimin korunması ve geliştirilmesi amacıyla geleneksel kullanımının günümüzde
birbirine bağlı küresel arz zincirinin varlığı altında karmaşık sonuçlara yol
açtığına değiniyorlar. Bu politikanın gelişmiş ülke ekonomilerine bir yarar
sağlayacaksa bunun çok sınırlı olacağına dikkati çekiyorlar.
Kapitalizmin, doğruluğu kanıtlanmış,
hipotezlerinden birisi ‘uluslararası ticaretin refahı artıracağı’ görüşüdür. Bu
eski hipotez her ülkenin mutlak üstünlüğe sahip olduğu malları satarak kazanç
sağlayacağı düşüncesinden yola çıkmış David Ricardo ile birlikte mutlak
üstünlüğe değil de karşılaştırmalı üstünlüğe sahip olunsa bile kazanç
sağlanacağı biçiminde bir teoriye dönüşmüştür (karşılaştırmalı üstünlükler
teorisi.)
Bunun gerçekten doğru olup
olmadığını test etmek için dünya büyümesiyle dünya ticaret hacmi büyümesine bir
arada bakalım. Bu testi yapmanın en kestirme yolu iki değişken arasındaki
ilişkiyi ortaya koyan korelasyon katsayısına bakmaktan geçer. IMF verilerini
kullanarak dünya büyümesi ve dünyada ticaret büyümesi arasındaki ilişkiye
baktığımızda bu iki değişken arasındaki ilişkinin korelasyon katsayısı[ii] 0,95
çıkıyor. Bire çok yakın olan bu katsayı bu iki değişken arasındaki ilişkinin
çok güçlü olduğunu ve teorinin doğru olduğunu ortaya koyuyor.
Şimdi de ABD ekonomik büyümesi ve
ABD’nin dış ticareti, Çin’in ekonomik büyümesi ve Çin’in dış ticareti
arasındaki ilişkiye bakalım. ABD’nin ekonomik büyümesiyle dış ticareti
arasındaki korelasyon katsayısı 0,91, Çin’in ekonomik büyümesiyle dış ticareti
arasındaki korelasyon katsayısı 0,45’tir. Bu da bize ABD’nin Çin’e göre dış ticaretten
çok daha fazla yararlanarak refahını artırdığını gösteriyor.
Bu durumda ABD’nin tarifeleri
artırıp korumacılık uygulamasına girişmesinin ABD ekonomisine bir yarar
sağlamayacağı açıktır.
Bu konuyu elde ABD ekonomisi
üzerine yapılmış bir inceleme olmadan önce yazdığım bir yazıda ortaya koymuş ve
bu gelişmelerin ABD ekonomisi aleyhine sonuç verebileceğini savunmuştum.[iii] Fed
ekonomistlerinin yukarıda değindiğim araştırması öngörümün doğruluğunu sahada
yapılan incelemeyle kanıtlamış oldu.
[ii] Korelasyon katsayısı eksi 1
ile 1 arasında değişir. Eksi 1’e ne kadar yakınsa iki değişken arasındaki ters
yönlü ilişki, artı 1’e ne kadar yakınsa iki değişken arasındaki aynı yöndeki
ilişki o kadar yüksek demektir.)
Çin ucuz emeğe bağlı girdi,üretim maliyet düşüklüğü ile Çin pazarının büyüklüğüyle,disiplinli yönetimini gören Çok Ulus ABD mark aŞirketleri üretimi Çine taşıdılar,Spor ayakabı gibi ABD üretim durdurdular.Dünyaya pazarlayarak güçlü rekabet kazanarak katmer li kazanç elde ederken,ABD tüketicisi ucuz tüketim malı alabildiği için ABD enflasyon 0 civarında seyrediyor.Bir erkek takım elbise kuru temizleme ödemesi,Çin Tekstilinden pahalıya geldiği için çöpe atıyorlar.Bu durum ABD’nin avam tabakası Esmer ve yerli yurttaşlarda işsizlik yarattığı için kriminal suça artışa sebeb olmakta.Çöpten toplanan yıpranmamış Markalı takım elbiseleri dökme yükgemisi uzunyol tayfaları topluca satın alıp,bizim gibi ülkelere kaçak pazarlıyorlar.İportacılar kuru temizleme yaptırıp sattığını Mersin Limanında puantörlük yapmış arkadaşım anlatmıştı.Gecenin 03de,her yer ıssızken haman böcekleri gibi kat kat sırtlanıp taşınıyormuş. Astirastombili
YanıtlaSil@09:21 Sonra hangi markalar tarafından etiketleniyor onuda yazsaydın bu malumatfuruşluğun bir işe yarardı.
SilABD dünyanın geri kalanına dolar denen kağıt parçası verip karşılığında ne güzel somut tüketilen mal alıyordu. Dünya düzeni bu aşamada kendine yarıyordu ama bunu uzun vadede sürdüremeyeceğini, bugün dolar karşılığı kendisine mal verenlerin yarın kendisini geçebileceğini düşünüp korumacılığa başladı. 3-5-10 sene için korumacılıkla birşeyleri durdurabilirsiniz, değişmesini engelleyebilirsiniz ama uzun vadede teknolojiyi kim üretirse o lider olur.
SilTicaret savaşları mevcut ekonomik düzenin bozulmasına yol açtığı için elbette başta kaos oluşturacaktır. Bunun ABD ekonomisinin zararına görünmesi doğal. Gerçek etki uzun vadede ortaya çıkacaktır. Ben
YanıtlaSilbu kısa vadeli baķış açısını çok yetersiz ve yanlış buluyorum.
ABD ekonomisi dünyanın en büyük ekonomisi. Bazen kendi lehine ama dünyanın aleyhine yaptığı işler dönüp dolaşıp kendi aleyhine sonuçlanabilir. ABD ekonomisi, dünya ekonomisi iyiye gittiği sürece iyiye gider. Bu, iyi kötü her ekonomi için geçerlidir ama en çok da ABD ekonomisi gibi büyük ekonomiler için geçerlidir.
SilTurkiyede ticari savaslara katilmali mi sizce`? Dogu Akdenizdeki ulkelere amborgo koymali miyiz? Askerimiz vatan millet icin Libyada savasacak milletimizin istikrari icin bize karsi olan dis guclere biz amborgo koymali miyiz?
YanıtlaSilKoyduk diyelim ürettiklerimizi kime satıp döviz alıp da askerimize lazım olan malzemeyi alacağız?
SilÜrettiğimiz ne var Hocam
SilŞeker ithal ettiğimiz doğrumu
Acizane sizden istirhamim neyi ithal ediyoruz(ithal etmememiz gerektiği halde) beyi neyi ihraç ediyoruz(ihraç gücümüz olduğu halde neyi ihraç edemiyoruz) şimdiden teşekkür ederim
Mutlak olarak düşünüldüğünde her iki taraf ta kaybeder.ama göreceli olarak düşünüldüğünde hangi tarafın kaybı daha az ise ,kazanan o olur
YanıtlaSilYukarıda yazdığım yanıtı aynen bir daha yazayım: ABD ekonomisi dünyanın en büyük ekonomisi. Bazen kendi lehine ama dünyanın aleyhine yaptığı işler dönüp dolaşıp kendi aleyhine sonuçlanabilir. ABD ekonomisi, dünya ekonomisi iyiye gittiği sürece iyiye gider. Bu, iyi kötü her ekonomi için geçerlidir ama en çok da ABD ekonomisi gibi büyük ekonomiler için geçerlidir.
Silabd nin ticaret savaşı dedikleri abd nin kendi menşeli çok uluslu şirketleriyle devlet olarak mücadelesidir. abd yeniden abd de üretim yap diyor çuş ler ise istemiyor çini üs haline getirdik diyor ve bir nevi çini yeni tez abd yi ise anti tez yaptık diyor. bunun savaşına da sözde ticaret savaşı deniliyor. oysa savaş ticaret değil daha çok küreselcilerle kapitalistlerin savaşıdır ve bu durum aslında dünyanın birçok yerinde yaşanmaktadır. dünyanın geleceğine yönelik sert bir rekabet ortamı oluşturulmuş durumda.olayın özeti budur kısaca!.
YanıtlaSilTicaret savaşları sadece ABD ekonomisini vurmuyor merhaba etkisi bizim gibi gelişmekte olan fakat üretimden kopmuş borç ile dönen ekonomileri vurdu.
YanıtlaSilTicaret savaşlarında eğer bol para döneminde gelen paraları dengeli olarak tüm üretim grubu yatırımlarında değerlendirseydik sanayi tarım teknoloji eğitim altyapı vb. Gibi daha dengeli her alana yayılsaydı ozaman kendimi çeviren ve hatta krizi fırsata çeviren durumda olurduk.
Fakat biz ve bizim gibiler sürekli sıcak para gelecek diye kolay çabuk paraya dönen kıs avadeli çok getirisi inşaat bankacılık otomotiv sektörleri ile sadece tüketime dolayısıyla tüketimlede bankacılık sektörü kar oranlarını yükselten kısa vadeli işlere para yatırarak sıcak para fişi çekilince suyu çekilmiş havuz gibi çıplak olduğumuz ortaya çıktı.
Şimdilikte yeni bir model ortaya koyan olmadığına göre büyükülkelerin yeni ekonomik modellerini bekleyen ülke durumundayız. Kopyala yapıştır ile yeni modeli bekleyen ülkelerdeniz. Yeni bir model ortaya çıkarmayı denemiyoruz.
Zorluklar fırsat doğurur. Fırsatlar yeni heyacan olur.
Hocam abd ekonomisinin buyume hızında bir düşme varken çinin yanılmıyorsam büyüme hızındaki artış sürüyor. Amerika da garip bir atmosfer var. Hem küresel resesyon tehlikesine karşı genisletici politikalar uyguluyorlar hem de çinle ticaret savaşına girişiyorlar. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. Çine karşı merkantilist diğer ülkelere liberal. Amerika herhalde bu hamleleriyle sadece çini etkileyecegini dusunmemiştir. Küresel tedarik zinciri bozuldu sonuçta. Brexit bir yandan diğer yandan jeopolitik gerginlikler de cabası. Öngörülebilir bir durum ve vahim bir hata. Gerci son görüşmelerde abd cin arasındaki gergin atmosfer bu sebeplerden dolayı biraz yumuşadı da. Amerikan merkez bankasi FED in de pentagondan yonetildigini dusunmeye basladım:) yorumunuzu merak ettim açıkçası?
YanıtlaSilÇin'de de büyüme düşüyor. Bu yıl % 5,8 tahmin ediliyor. Öte yandan ABD sadece Çin'e değil diğer ülkelere karşı da korumacılık uyguluyor (biraz daha yumuşak bir tarzda.) Fed üzerinde mutlaka iç ekonominin ve siyasetin etkisi vardır ama bizdeki kadar değil.
SilÇin'in büyüme hızının düşmesi normal değil mi zaten? 1'i 2 yapmak, 10'u 20 yapmaktan daha kolaydır mantığıyla. Bir diğer çelişki madem bu savaş esas zararı ABD'ye veriyor niye Çin geçenlerde ben ettim sen etme deyip 1. Faz anlaşmayı imzaladı?
Silhocam benim sorum yazınızdan bağımsız olarak söyle örnegin türkiye potansiyel büyüme oranının üzerinde büyümesi ve sonrasında potansiyel seviyesine geri çekildiğinde bu yavaşlama enflasyon yaratır mı? yaratırsa bunun sebebi nedir? teşekkür ederim şimdiden
YanıtlaSilTürkiye'nin potansiyel büyümesi (yüzde 2'den fazla cari açık ve bütçe açığı vermemek kaydıyla) % 4. Bu orandaki bir büyümede açıklar makul olacağı için enflasyonun da düşük (% 4 - 5 dolayında) kalması beklenir.
SilDaha once yazdim tekrar etmekte fayda goruyorum. Her iki tarafta kendine gore hakli. Serbest ticaret adil ve hakkaniyet cercevesinde olmali vurarak asarak kirarak degil. Kur manipulasyonu yaparak da degil.
YanıtlaSilBana gore cozum su sekilde olsa herkes icin daha avantajli bir surec yasanir hatta bundan herkes yararlanir hem con hem abd hem de cinle ticaret yapan ulkelerde fayda gorur.
Cozum su olmali
ABD, Cinden gelen urunlere %2 gumruk vergisi koymali Cinde kuru 6.40 duzeylerde tutmali.Bu anlasma uzerinden taraflar uzlasmali Cin yuani 6.30un altina indigi zaman ABD gumruk vergisini %1e cekmeli Yuan 6.15 ve altina indigi vakit ise ABD gumruk vergisini sifirlamali. Bu anlasma 5 yil boyunca yururlukte olmali.
Her neyse benim projeksiyonum olcutum dahilinde
7.15- ve ustu Yuan arasi %10
7.00-7.15 Yuan arasi %7
6.45-7.00 Yuan arasi %3.5
6.30-6.45 Yuan arasi %2.5
6.15-6.30 Yuan Arasi %1
6.15 ve alti Yuan %0
Kurlar eger 15 gunden fazla bir band araliginda dalgalaniyorsa 15.gun kur dusse bile o vergi orani uygulanir ve en az 45gun boyunca yururlukte kalir. Eger anlasma cercevesinde belirlenmis oran kur bandi bu 45 gun icinde 15 gunden fazla yeni bir band icinde dalganirsa 45 gunluk sure 30gune iner ve 30.gun yeni gumruk vergisi yuruluge girer.
Tüm veriler simülasyon eğitimlerinde olduğu gibi programa girilir kim dha çok zarar eder kim daha az zarar eder bu zaten belli olur.
YanıtlaSilBilgisayara veri girdiğinizde ve kullandığınız program sayesinde dalgalanmalardan hasar tespitine kadar herşey ortaya çıkar.
Kısaca bunlar hesaplanmış planlı programlı sözde ticaret savaşı gerçekte güç savaşı ve abd para sahiplerinin yeni devleti Çin olarak kullanması sonucu abd ile abd eski ortakları arasında çıkan kavga.
Muhtemelen yeni trend Asya olacak burada Rusya da diğer güç kontrollü olarak gerçek devlet Çin ve artık ismi kötülenmiş abd atıl durumda kalacak.
Şimdilik geçiş sancıları bunlar. Yeni sistemin doğuşu ve kaybedeni abd olacak. Kazananı Çin olacak bir yeni dünya düzeni.
ABD yöneticileri bu gerçeği görmüyormu acaba? Yoksa ABD'ye faydası olan başka bir yönümü var meselenin?
YanıtlaSilİç politika ve oy meselesi.
SilUzun vadede yarar.
YanıtlaSilABD'nin derdi üretimin çinde olması değil patentlerinin çinliler tarafından çalınması. Bu uzun zamandır sıkıntı idi ama ABD'nin elinden birşey gelmiyordu. Üretimin başka ülkelere kaydırılması için bazı çabalar oldu ama yeterli olmadı.
ABD kendi tüketimini ülke içerisinde karşılayamıyordu. Fakat bu durum artık değişiyor. Otomasyon ve robotik Teknolojilerindeki gelişmeler ile birlikte artık ülke dışında üretim yaptırma ihtiyacı azalacak. Ticaret savaşındaki asıl amaç da bugünkü üretimi ABD'ye getirmek değil, Yeni geliştirdikleri teknolojileri ve ürünleri üreten fabrikaların çinde olmaması.
İkincisi ABD egemen durumunu korumak için askeri yöntemlere başvurmak zorunda kalabilir. Çinle direkt olarak çatışmaya girmesini beklemiyorum ama Çin'in ana petrol sağlayıcıları olan İran ve Venezuella'ya saldırması olası. Savaş durumunda ithalata ihtiyacınız ne kadar az ise o kadar avantajlı olursunuz.
Son olarak ne kadar uzun vadeye baktığınız önemli. 3-5 sene zarar etmesi ABD'yi planlarında caydırmayacaktır.
Hocam sorum şu: Teorik olarak alanında başarılı olan insanlar, iş pratiğe gelince örneğin gündemde olan Daron Acemoğlu ( dünyada en çok atıf alan 10 ekonomist arasında) Türkiyeye gelse Malive ve Hazine Bakanı olsa başarılı olacağını gerçekten düşünüyor musunuz? Açıkçası ben pek düşünmüyorum yine aynı şekilde Aziz Sancar sağlık bakanı olsa yine çok başarılı olacağını düşünmüyorum.
YanıtlaSilSayın Adsız 12:38
SilSizin zaten pek düşünemediğiniz sorunuzdan belli oluyor...
Sayın 17.01 hocam olarak soru size sorulmadı. Kaldı ki hoca olduğunuzu düşünerek yanıt verdiyseniz durum vahim. Yok eğer T.C.de yanlışlıkla sizi hoca yapmışlarsa durum daha da içler acısı.
Silİlkokul çocuğu dahi daha mantıklı cevap verirdi. Neyse sizin için klavyeye daha fazla basıp zaman kaybetme gibi bir niyetim yok.
Sayın hocam bu tarz kişiler bloğunuzda yazdığı için üzgünüm.Biliyorum herkese açık yazılarınız var ancak bu kişilere bir filtreleme yapmalısınız.
Sayın 20:51
SilBenimki zaten sorunuza yanıt değil, sorunuzla ilgili bir yorum...
sayın 17.01, bu alaycı ifade neden, bu sazanlama neden? bırakın insanlar saygı çerçevesinde istediğini sorabilsin, muhatabı hocamız, gerekli cevabı kendisi verir zaten.hayır, 12.38'in avukatı değilim. hayır, 12.38'in kendisi değilim vs. vs.
SilSayın Adsız Kardeş, Mahdut Mesuliyetli yerinde bir tespit yapmış, kimin bakan yada bakmayan olduğunun şu zaman artık bir önemi yok. Bu sistemde bakanların karar mercisi olarak değilde emir eri vasfında yetkileri vardır. Yani Hz.İsa bakan olsa, olur almadan olduramaz. TekAdam sisteminde işler böyle yürüyor. O sebeple düşünmediğiniz alenen ortaya çıkmış oluyor.
SilSayın Unknown 00:09
SilOrtada ne alaycı ifade, ne de sizin tabirinizle "sazanlama" var. Bir soru yöneltilirken biraz düşünmeye teşvik var. Tek adam rejimlerinde bakan olmanın hiçbir şey ifade etmemesi bir yana, demokrasilerde bile bu işlerin kişilerle değil sistemin düzgün çalışması ile ilgili olduğu yönündeki basit bir fikir yürütmesi, bu sorunun sorulmaması için yeterlidir.
Öncelikle 00.09 teşekkür ederim dediğiniz gibi arkadaş sazanlama atladığı için kızdım biraz.
SilSonra kendisini nedense şuna benzettim. Sayın Fatih Altaylı iyi partili bir milletvekiline saydırır şöylesin böylesin diye. Daha sonra iyi partili vekil öyle giydirir ki fatih altaylı seni mahkemeye vericem der.
Bazı arkadaşlar anlamadı galiba tekrar anlatayım. Beratın orda olmasını mantıklı bulmuyorum. Ayrıca teorik olarak iyi olanların pratikte çok bişey yapacağını düşünmüyorum. Örnekleri yığınla mevcut. Ben mahfi hocanın bu konudaki düşüncelerini merak etmiştim.
Hocam,
YanıtlaSilTicaret savaşı işi ümmeti sarmadı.
Maaşı kadar doğalgaz faturası görünce ümmetin beyin iptal oldu.
Siz şöyle ortaya dolarlı - büyümeli karışık bi başlık atın,
yorum sayısı patlar.
Mahfi Hocam, Recep Tayyip Erdoğan sürekli faizi düşüreceğiz diyor da diyor ama bu baskıyla düşürülen iç faiz sonucunda oluşan dengesizlik ve risk nedeniyle dış piyasalardan alınan faiz çok arttı. En son İş Bankasının çıkardığı 20 yıllık tahvillere %7.75 faiz verilmek zorunda kalınmış. İş Bankası güvenilir kurumsal bir yapı olduğu halde. ABD’de ise bir mortgage alıcısı 15 yıl için %3.5 ve 30 yıl için %3.8 faiz ödüyor. Faiz faiz diye konuşulurken, faiz haram diye konuşulurken, bu muhafazakar iktidar dış faizi hoplattı. Bu konuda bir yazı yazar mısınız diye soracaktım. Herkes faiz giderimiz azaldı zannediyor ama artmış olmasın. İş’in kötü tarafı iç faiz öderken para içeride kalıyor, dış faizde ülke dışına çıkıyor.
YanıtlaSilSayın Adsız 09:39
SilÇok önemli bir noktaya parmak basmışsınız, Mahfi hoca bu konuyu değerlendirebilirse gerçekten seviniriz. Kendi vatandaşına makul faiz verse hem tasarrufları hem de tüketimi artırma yönünde akılcı bir girişimde bulunacak olan iktidar bunun tam tersini yaparak yurt içinde yastık altını teşvik ederken yurt dışına yüksek faiz ödemek durumunda kalıyor. Önemli olan gerçekler değil yurt içindeki algı yönetimi olunca böyle oluyor demek ki...
Churchill'in de söylediği gibi "Amerikalılar her zaman doğru olanı yapacaktır, tüm diğer seçenekleri tükettikten sonra"
YanıtlaSilTicaret Savaşı aslında ABD nin 2. Dünya savaşında kan ile elde ettiği dünya hakimiyetini ticaret ve üretim eliyle Çin’e vermeyeceğini göstermektedir. Yani meselenin altında ideolojik ve siyasal saikler vardır. Bu yıl ABD de seçim olduğundan Trump ticaret savaşına ara verdi; ama emin olun Seçimi kazandıktan sonra Çin’ in kabul edemeyeceği tavizler isteyecek ve anlaşmayı askıya alıp bir daha geri dönülmemek üzere Çin mallarına ek gümrük vergisi uygulayacak. Ve şu ana kadar yaşadıklarımız sadece küçük bir demo idi, dünyayı bu ticaret savaşına alıştırmak idi. Kasım 2020 den sonra Seçimi kazanma kaygısı olmayan ve seçimde aday dahi olamayacak Trump Çin konusunda çok daha agresif şeyler yapacak; öyle ya ABD de bir başkan en fazla 2 kere seçilebiliyor.
YanıtlaSilTersini dusunen cok var. Tam tersi ticaret savasi oy icin olabilir. Bu durumda 2. donemde yumasamaya gidebilir. Trump iktidari sayesinde "ABD'yi kisiler degil sistem yonetir." geyiginin dogru olmadigini zaten gorduk.
SilYanlis bir yorum. Sanayi otomasyon urunlerinin en buyuk ureticisi ve kullanicisi cindir. Ayni sekilde yapay zekanin imalat uygulamalarinda da yine lider cindir. Ayrica inanilmaz bir tedarikci zincirleri var. En dusuk teknoloji urunlerin imalatini guney dogu asya ve afrika'da cinli sirketler yapiyor. Amerika'nin cinden daha ucuza uretim yapmasi sunalik imkansiz gorunuyor. En fazla uretimi baska ulkerelere kaydirmayi dener ama zaten yazmissiniz bu cabalar simdiye kadar basarili olmadi.
YanıtlaSil