Pazarcının Yatırım Önerisi

Yazılarımı okuyanlar ya da tv’deki programımı izleyenler bilir. Ben, eğer İstanbul’daysam ve eğer başka acil bir işim yoksa, her Çarşamba saat 10,30 gibi Sarıyer Pazarına giderim. Hem alış veriş yaparım hem de pazarcılarla ve alış veriş yapanlarla sohbet eder, görüş alış verişinde bulunurum. Bir iktisatçının sadece kitaplara, makalelere gömülüp kalmaması, çarşı, pazar da gezmesi gerektiğine inanırım. Çünkü özellikle pazar, ekonomide nelerin olup bittiğinin en yalın biçimde izlenebileceği yerdir.

Pazarda ve çarşıda bana en çok sorulan soru ekonominin nasıl gittiği, altın ve doların ne olacağı ve nereye yatırım yapılmasının uygun olacağı sorusudur. Ben de kendime bilgi saklamayı hiç sevmediğim için bildiklerimi paylaşırım.

2007 yılının ortalarında altının onsu 800 dolara yaklaşmıştı. 2006 yılında 650 dolar dolayından başlayan yükseliş devam ediyordu. Bir Çarşamba günü yine pazarda dolaşıyordum. Bir grup esnaf yanıma geldi ve “hocam size bir şey sormak istiyoruz” dediler ve tahmin edeceğiniz gibi nereye yatırım yapmalarının akıllıca olacağını sordular. Ben de “hiç düşünmeden altın alın” dedim. Sonra bu meseleyi unuttuk. Aradan zaman geçti. 2012 yılının ortalarında altının onsu 1850 dolar dolayındayken aynı esnaf grubu yine yanıma geldi ve “hocam dediğini yaptık altın aldık şimdi ne yapmamızı önerirsin” dediler. Aradan 5 yıl geçmişti ve bana göre altın artık zirveyi görmüştü. “Altınları satın ve dolar alın” dedim. Dolar 1,80’lerdeydi. Kimi beni dinledi kimi dinlemedi. Dinleyenler 1,80’den aldıkları dolarla çok para kazandılar. 2014 başlarında dolar 2,30’u gördüğünde dolar almış olanlar yine geldiler yanıma yine aynı soruyu sordular. “Benden buraya kadar, bundan sonrasına siz karar verin” dedim. Bir daha da bütün ısrarlara karşın hiç yatırım tavsiyesi vermedim.

Bu hafta pazarda dolaşırken genç bir pazarcı geldi yanıma ve dedi ki: “Hocam bize altın tavsiye etmiştin iyi para kazandık sayende.” Ben yine bir yatırım tavsiyesi soracak diye beklerken o devam etti: “Bu kez ben sana bir yatırım tavsiyesinde bulunacağım, bu kıyağımı da unutma” dedi ve devam etti: “Hocam, taksi plakası al, ben 4 yıl önce aldığımda 400 bin lira verdim şimdi 1 milyon 300 bin lira ediyor. Aylık olarak 6 bin liraya kiraya verebiliyorsun, hiçbir mal bu kadar değer artışı sağlamaz” dedi. “Peki nereden alacağız plakayı” diye sordum. “Satanlar var hocam, sen ilgilenirsen ben sana bulurum” dedi. Benzer bir konuşma bayram için gittiğimiz yurtdışı turu dönüşünde bindiğimiz taksinin şoförüyle aramızda geçmişti. Beni tanıyanlar önce bana “nereye yatırım yapalım” diye soruyorlar ben bir şeyler söylemeye kalkınca da bana bu fikri veriyorlar. “Hoca bu işlerden anlamıyor, garibana yardım edelim” gibi bir durum seziyorum.

Bu kadar önerilince oturup internetten bir araştırma yaptım ve gördüm ki taksi plakasının ciddi bir borsası var. Plaka satanlar, kiraya verenler, kiralık arayanlar bir borsa oluşturmuş resmen. Plakaya sınır konulunca tabii böyle bir karaborsa piyasası doğuyor. Bu tür yatırımlar bana pek uygun gelmiyor ama belki meraklısı vardır diye yazıyorum. İnternetin arama boşluğuna taksi plakası yazarsanız piyasanın derinliğini görebilirsiniz. Bu yatırıma girip girmeme konusunda karar sizin tabii. Ben bir alternatifi paylaşayım dedim.

Meraklısı için teknik ek: Taksi plakası piyasasında fiyat oluşumunun mikroekonomik analizi
Aşağıdaki şekilde arz ve talep üzerinde bir kısıtlama bulunmaması durumunda piyasada fiyat oluşumunu gösteriyorum.


Taksi plakasının fiyatı dikey eksende miktarı ise yatay eksende yer alıyor. Arz0 ile Talep0 eğrilerinin kesiştiği X noktası m0 miktarında taksi plakasının f0 fiyatıyla satıldığı piyasa denge noktasıdır. Talep arttığı zaman arz da artabilmekte ve dolayısıyla fiyat artışı miktar artışıyla dengelendiği için kısa dönemli artışlar dışında orta uzun dönemde anormal fiyat artışları ortaya çıkmamaktadır.                  

Aşağıdaki şekil talep üzerinde bir kısıt olmadığı halde arz üzerinde kısıtlama olduğu, plaka sayısının dondurulduğu durumu göstermektedir.

Böyle bir durumda taksi plakası arz eğrisi (Arz0) dikey eksene paralel katı bir görünüm alacaktır. Yani kısa, orta ve uzun vadede arttırılması mümkün değildir. Bu durumda taksi plakası talep eğrisi, talepteki artışa göre artacak yani sağa kayacak ve taksi plakasının miktarı artmadığı halde fiyatının artmasına neden olacaktır. Şekilde ilk denge halinin Arz0 eğrisiyle Talep0 eğrisinin kesiştiği X noktası olduğunu varsayalım. Bu noktada f0 fiyatından m0 adet taksi plakası alınıp satılmaktadır. Gelen turist sayısında artış olduğunu ve taksi plakasına talebin arttığını düşünelim. Bu durumda Talep0 eğrisi sağa kayacak ve Talep1 eğrisi halini alacaktır. Yeni denge Talep1 eğrisinin Arz0 eğrisini kestiği Y noktasıdır. Bu noktada taksi plakası adedi değişmemiş (m0) buna karşılık fiyatı f0’dan f1’e yükselmiştir. Bu eğilim devam derse Talep1 eğrisi, sağa kaymayı sürdürecek, yeni denge noktası Z’ye kayacak, miktar aynı kalırken (m0) fiyatlar yükselmeye devam edecektir (f2.) 


Yorumlar

  1. hocam her çarşamba sarıyer pazarına gittiğinizi biliyordum ama kaçta gittiğinizi söylemeniz çok iyi oldu artık her çarşamba 10:30 da oradayım:D

    YanıtlaSil
  2. hocam bir konuda size danışmak istiyorum;ben finans bölümünde öğrenim görüyorum fakat aldığım iktisat derslerinden dolayı iktisata ilgim olduğundan dolayı finanstan daha fazla iktisat çalışyorum.ama hep kafama soru işaretleri takılıyor.o soru işretini kafamdan kaldırınca başka bir soru işareti takılıyor.kendim bazı senaryolar kurarak vereceğim cevaplarla kendimi tatmin etmeye çalışıyorum ama bazen verdiğim cevap bana yetersiz geliyor ve umutsuzluğa düşüyorum.bazı şeylerde çok mu acele ediyorum bilmiyorum ama ne yapmamı önerirsiniz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Size çok net bir şey söyleyeyim: Doğru yoldasınız. İktisatçı olmanın yolu bu tür analitik düşünmekten, senaryolara kurup onları yanıtlamaktan geçiyor. Şimdilik yetersiz kaldığınız yerler ve konular olabilir. Onları da zamanla halledersiniz. Çevrenizde gördüğünüz olayları ve konuları iktisadi analize tabi tutmaya başladığınızda iyi iktisatçı olmak yolunda ilerliyorsunuz demektir. Çevrenizdeki olayalar nedenler, niçinler çerçevesinde bakarak çünküleri bulabildikçe analitik yeteneğiniz gelişecek demektir. Bilim merakla başlar.

      Sil
  3. Yurdum insanı.
    3 e al 8 e sat.
    Hep avanta......

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aslında kabahat onlarda değil. Bu tür piyasaları devlet yaratıyor. Madem sınırlıyorsun taksi plakasını, değer kazanmasından vergi al.

      Sil
    2. Turkiye'de sanayi: Cay ocagi, Bufe, Taksi plakasi, Dolmus plakasi, Simit sarayi :))

      Sil
    3. Evet böyle olunca da tabii sanayi burjuvazisi değil esnaf burjuvazisi doğuyor ve sesi çıkmıyor.

      Sil
  4. Hocam bunda da bir balon olduğunu düşünüyor musunuz.bugun alan kazanırmı sizce? Bir kaç kişinin kara borsa oluşturduğu düzen de nereye kadar yukarı gider. Ķürşad utaş

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yani ben kendi yapmadığım bir işi başkasına tavsiye etmem. Ama herkesin görüşü farklı tabii.

      Sil
  5. bizim evde annemle babam arasında sürekli olarak yaşanan bir tartışmadır bu. annem hep "filanca beyler filanca yılda filanca gayrimenkule yatırım yaptılar, şimdi filanca paraya sattılar veya kiraya verdiler. sen hep bilgiçlik tasladın, gayrimenkul balondur söner dedin. bak gördün mü?" vs. vs. der durur. babam ekonomideki gelişmeleri takip eden ve iyi bilgiye sahip olarak iyi yatırım yapılabileceğine inanan biri ancak sabırsızdır. kısa sürede netice bekler, beklemeye tahammülü yoktur. dolayısıyla genelde likitte kalmayı tercih eder. son yıllarda altını 1200 dolardan alıp 1750 dolardan satmak haricinde hiçbir karlı yatırımı olmadı. "altında balon var söylemiştim size" diyerek haftalarca hava attı ancak son 5-6 yıldır diğer yatırımlarda hep reel olarak zarar etti. hatta mahalle berberi "abi bozuk saat bile" diyerek "sen ne zaman gayrimenkul alırsan o zaman satıcam, ters indikatör abim benim" şeklinde dalgasını bile geçti. babam o laftan sonra o berberin önünden bile geçmedi. şimdilerde fed ne zaman faizi artıracak onunla meşgul. eğer ülkedeki gayrimenkul piyasası göçerse babamdan daha mutlu kimsenin olmayacağını düşünüyorum. bizim evde bu yatırım işleri sıkıntılı. ben piyasaları, ekonomiyi yakından takip etmeme rağmen bu işlere evde hiç girmem ki taraf olmayayım. şimdi bu yazıyla yine aklıma getirdiniz hocam.

    YanıtlaSil
  6. hocam merhaba,
    istanbuldaki taksi plakası piyasası gerçekten ilginç, bir dönem Istoc bölgesindeki banka şubemde bu tarz alım satıma , plaka rehni karşılığı kredi veriyorduk.. birkaç kişinin elinde olan piyasada bu birkaç kişi kendileri fiyatlada oynayabiliyordu o dönemlerde. arz ve talebi kendileri ayarlayarak.. (şimdi belki durum farklı olabilir, ama zannetimiyorum) bankalar içinde karlı işti, kimse faiz oranı ve masrafa çok bakmıyordu :) 3-5 sonra plaka fiyatı artınca krediyi kapatıcam derlerdi, genelde dedikleri olurdu:)

    demekki o çarkada likidite bolluğu uğramış, Fed 'in faizleri arttırması o piyasayıda etkilermi :):)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Güzel bir örnek, teşekkürler paylaşım için.

      Sil
  7. Mahfi bey yazınız için teşekkürler.
    Bu tür yatırımlar bence çok riskli devletin alabileceği en ufak kanun yada uygulama değişikliği avantajı tamamen bitirebilir. Mesela ilkokul 4 yıla düştü tüm Sınıf Öğretmenliği okuyanlarin
    hayali suya düştü.

    YanıtlaSil
  8. Merhabalar hocam

    Sorum sizinle ilgili olacak ve tamamen içimden geldiği için soruyorum. Üniversite yıllarınızda kendinizin geleceğini gördünüz mü? güzel kurumlarda, şirketler güzel makam ve mevkiler gibi. Teşekkürler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim okuduğum yıllarda hele de Ankara'da hayallerimiz o kadar geniş değildi. Özel sektör bugünkü kadar büyük ve yaygın değildi. Mezun olunca daha çok devlette işe girme planları yapılırdı.
      Mülkiye'de, iktisat teorisi kürsüsünde asistan kalmayı veya maliye müfettişi olmayı düşünüyordum. Her iki hedefe göre hazırlamaya çalıştım kendimi. Asistanlık sınavı açılmadı maliye müfettişliği sınavı açıldı, girdim ve kazandım. İçimdeki akademik kariyer arzusu kaybolmadığı için ilerleyen yıllarda bir yandan çalışıp bir yandan da doktora yaptım. Maliye müfettişliği, devlette ve özel kesimde üst düzey yöneticiliklerde bulundum, bir yandan da üniversitede ders verdim, araştırma yaptım, makale ve kitap yazdım. Yani okulda geleceğe dönük kurduğum hayallerimin aşağı yukarı hepsini hatta hayal etmediklerimin bir bölümünü de gerçekleştirdim.

      Sil
  9. Hocam geçen gün yine zam gelmiş istanbul da kilometre başına 2 tl olmuş sahsen taksiye binince tedirgin oluyorum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hocam merkez bankası faizi indirdi diye kredi hacminin artması lazım değil mi çünkü borçlanma maliyeti düşüyor kredi hacmi nasıl yüzde 25den 15e düşer.orasını anlamadım sayın hocam

      Sil
    2. Merkez Bankası'nın asıl borç verme mekanizması haftalık repo ihalesiyle yaptığı işlem. Onun faizi yüzde 8,25 ve düşürmedi. Dolayısıyla faizi düşürdü denilen şey aslında göstermelik bir düşüş. Kredi hacmindeki daralma kredi kart taksitlerine getirilen sınırlama ve tüketici kredilerine getirilen limitlerle (makroihtiyati önlemler) oldu.

      Sil
  10. Hocam merhaba. Öncelikle teşekkür ediyorum. Ben uluslararası ilişkiler okuyan bir öğrendiğim. Bir yıllık bir iktisat öğrenimi gördük okulda, iktidara ciddi alaka duydum ve bu konuda kitaplar okuyor bu alanın duayenlerini takip ediyorum. Çift anadal olarak iktisadiz yandal olarakta ekenomik ve finans gibi bölümleri seçme olanağımız var. Siz hangisini tavsiye edersiniz ?

    Ayrıca yine yatırım tavsiyesi olacak ama sizden bu konuda en azından yönlendirme istiyorum. Bir öğrencinin sahip olabilcegi kadar param var, yani cüz'i bir miktar. Ama gerek burs gerekse ailemin bana gönderdikleriyle, harcamalarım arasında iki haftalık bir zaman var. Çok kısa bir zaman dilimi belki ama ufak ufak birim ve yatırım yapmak istiyorum. Dolara veya altin an yatırım yapmak bana kazandırmaz ama hinsse, borsa gibi araclardan hangisini onerirsiniz ? Şimdiden teşekkür ediyorum. Zafer bayraminizi da kutluyorum..

    YanıtlaSil
  11. Hocam merhaba. Öncelikle teşekkür ediyorum. Ben uluslararası ilişkiler okuyan bir öğrenciyim. Bir yıllık bir iktisat öğrenimi gördük okulda, iktidara ciddi alaka duydum ve bu konuda kitaplar okuyor bu alanın duayenlerini takip ediyorum. Çift anadal olarak iktisadiz yandal olarakta ekenomik ve finans gibi bölümleri seçme olanağımız var. Siz hangisini tavsiye edersiniz ?

    Ayrıca yine yatırım tavsiyesi olacak ama sizden bu konuda en azından yönlendirme istiyorum. Bir öğrencinin sahip olabilcegi kadar param var, yani cüz'i bir miktar. Ama gerek burs gerekse ailemin bana gönderdikleriyle, harcamalarım arasında iki haftalık bir zaman var. Çok kısa bir zaman dilimi belki ama ufak ufak birim ve yatırım yapmak istiyorum. Dolara veya altin an yatırım yapmak bana kazandırmaz ama hisse, borsa gibi araclardan hangisini onerirsiniz ? Şimdiden teşekkür ediyorum. Zafer bayraminizi da kutluyorum..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eğer iktisata ilginiz varsa onu alın.
      Bu kadar kısa sürede profesyonelce yapılmayan yatırım genellikle kayıpla sonuçlanır. O nedenle size mevduat dışında bir şey tavsiye etmiyorum.
      Zafer Bayramınız kutlu olsun. Başarılar dilerim.

      Sil
  12. emin evim sistemi hakkında düşüncelerinizi ögrenmek istiyorum hocam

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ayrıntılı bilgim olmadığı için düşünce belirtemeyeceğim.

      Sil
  13. hocam bundan sonraki yıllar için yatırım önerileriniz nedir ?

    YanıtlaSil
  14. hocam bundan sonraki yıllar için yatırım önerileriniz nedir ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İşler karışık. Avrupa krize girebilir ve bu kriz bizim gibi ülkeleri olumsuz etkileyebilir. O nedenle bu tür ortamlarda nakite yakın durmak gerekir diye düşünüyorum.

      Sil
    2. değerli yorumunuz için teşekkürler hocam.

      Sil
  15. hocam 1) türkiye yıllardır marka yaratamadı diyoruz.türkiyenin ilk 10 ekonomi arasına girmesi için en azından marka yaratması gerekir deniyor.şunu sormak istiyorum;örneğin bir telefon yada televizyon v.s de marka yarattık diyelim bu bir tek marka bizi yukarlara taşımaz heralde değil mi?tamam ürün fiyat ve marka açısından uygun ise cari açığımızı belki bir miktar düşürür ve o sektörde istihdam artar ama bu bir marka yaratıldı diye mucizeler beklememek gerekir desem yanılırmıyım?

    2)tüekiyenin orta gelir tuzağından çıkabilemesi için katma değeri yüksek teknolojik ürünler üretilmesi ve sizinde sürekli vurguladığınız gibi cari açık vermemize sebeb olan mallardan burada üretilmesi mümkün olan malları destekleyerek bir atılım bir reform yapılacağını belirtiyorsunuz.hocam teknolojik yeniliği sadece bir sektörde yaparak bu tuzaktan kurtulunamayacağını düşünüyorum bilmem katılırmısınız?yani ekonominin genelinde bir teknolojik yenilik yapılırsa bu tuzaktan kurtulmamız mümkün diye düşünüyorum.örneğin sadece bir giyim endüsrtisinde yada başka bir sektörde bir teknolojik yenilik yaparak buradan bir mucize yani orta gelir tuzağından kurtulamyı beklememeliyiz değil mi?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. (1) Tabii bir markayla pek olmaz. Ya da o kadar büyük bir marka olmalı ki çok etkili olsun. Birden fazla alanda marka yaratmamız gerekir. Tekstilde, otomotivde. Sonra elektroniğe girmemiz lazım. Hizmet sektöründe markalarımız var aslında: THY artık bir dünya markası. Türk Telekom var, Turkcell var. Ama sanayi dalında markamız yok.
      (2) Kore bu konuda çok önemli bir örnek. Adamlar taklitle başladılar ve sonra buradan buluşlar yaparak orijinal ürünlere ulaştılar, teknolojiyi geliştirdiler, katma değeri yüksek ürünler üreterek gelişmiş ekonomi konumuna yükseldiler.
      Biz 100 yıldır tekstil sektöründe bir dünya markası çıkaramadık.

      Sil
  16. türkiyenin yıllardır kişi başına geliri 10.000-12.000$ civarında seyrediyor ve burada sıkışıp kaldğımız söyleniyor.daha ilerilere gitmek için yeni ürünler yapmamız gerektiğini yada hali hazırdaki ürünlere yeni özellikler kazandrılması gerektiği söyleniyor.ben şunu merak ediyorum mevcut ekonomik yapıda bir değişikliğe gidilmesede yani teknolojik ürünler üretilmesede bir tarım ülkesi olan türkiyenin çin gibi nüfusu 1.5milyara yaklamış ülkenin doyurulması için uğraşsa yani onlara herhangi bir tarım ürününü yada başka bir ürününü beğendirmek için uğraşsak ve bunda da başarılı olsak kişi başına gelirimizi sıkışmış olan yerden çıkartamazmıyız?(yada başka ülkelere başka ürünleriimizi beğendimeye çalışsak)illa burdan çıkmak için teknolojik ürünler mi üretmeliyiz?
    2)gerçi bunu söyleyerek kendimle biraz çelişmiş olacağım ama mantığını anlamak için soruyorum;örneğin türkiye nüfusu kalabalık olan çine bir ürününü beğendiridiği takdirde bu kadar yüksek talebi karşılmak biraz güç olduğu için ister istemez sunduğumuz ürünün fiyatı yükselecek ve rekabetçiliğini yavaş yavaş kaybedecektir diye düşünüyorum. sırf bu sebeblerden mi türkiyenin yeni ürünler üretmesi gerektiği söyleniyor?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. (1) Tarım ürünleri yükte ağır pahada hafif mallar. Ayrıca iklime bağlı ve çabuk bozulan mallar. Yani örneğin bir cep telefonu almak için kamyonlarca domates vermek gerekiyor. O nedenle tarımsal üretimi artırarak bu işle başa çıkmamız mümkün görünmüyor.
      (2) Eski bir söz vardır: "Her Çinliye bir fındık yedirsek ihracatımız katlanırdı" diye. Doğru gibi görünür ama herkesin zevki bizimle aynı değil. Çinliler mesela böcekleri kızartarak yiyorlar. Yani zevkler farklı. Onlar da "Türklere konserve böcek satsak köşeyi dönerdik" diye düşünse ne kadar yanılmış olurlar. Oysa sanayi ürününde zevkler bu kadar farklı değil. Standartlara daha oturmuş durumda.

      Sil
    2. anladım hocam çok sağolun özellikle bu çinli sözü çok hoşmuş

      Sil
  17. hocam bir noktada kafama takılan husus var .örneğin türkiye tekonoloji alanında marka yarattığını düşünelim.bu durumda başta kendi ülkesi olmak üzere diğer ülkelerden de bu ürüne ciddi talepler olacaktır kısa zamanda bu talepleri karşılmak zor olduğundan mecburen satılan ürünün fiyatı yükselmeyecekmidir?bu durumda da bu ürün fiyat rekabeti açısından avantajını yitirmez mi?aklıma takılıyor türkiye eğer marka ve herkesin istediği ürünü geliştirirse bunun kısa zamanda herkesin isteğini karşıllayacak şekilde arzını nasıl artırır?farklı ülkelerde fabrikalar mı açar nasıl olur?aydınlatırsanız sevinrim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu ürün fiyat rekabeti açısından avantajını yitirdiğinde fiyatı düşer ve yine avantaj kazanabilir.
      Bu tür yeni teknolojik ürünler üreten ülkeler genellikle talep yoğunluğuna göre arzı artırıyor, hatta
      başka ülkelere üretim ve satış birimlerini açıyorlar.

      Sil
    2. Hocam bir de urunun yaşam döngüsü kavramı var bir urun başta çok karlı ve gelişmiş ülkelerde üretiliyor daha sonraları ise bu urun gelişmekte olan ülkeler tarafından. Üretiliyor... Sanırım burada onemli olan onu geliştirmek olsa gerek örnek verdiğiniz kore gibi cep telefonununda oncu bir güce sahip ancak sabit bir şekilde kalmayarak onu sürekli geliştiriyor.

      Sil
  18. Uber diye bir uygulama var duydunuz mu bilmiyorum, arabanızla şoförlük yapıyorsunuz, insanlarda taksi yerine sizin arabanızı kullanıyor ve böylece taksiyle aynı ücrete daha kaliteli hizmet alıyor, sizde para kazanıyorsunuz, bu hizmet uygulamayı şimdi kurup baktım, istanbul da da var, henüz yaygın değil ama 1-2 seneye patlayacaktır. Bu durum, taksiciler için kötü bir haber, yani eskisi gibi taksi plakası işi karlı olmayacak artık (bence). Kanunen de uygun muş adamların yaptıkları iş hatta taksicilere rekabet getiriyoruz onlar da işlerini kaliteli hale getirecektir felan diye savunuyorlar kendilerini.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bilmiyorum. Ama vergi ödüyorlar mı ona bakmak lazım.

      Sil
    2. Vergiyi Uber şirketi ödüyor, sürücülere giden paranın %20 sini firma kesiyor, o parayı geliri sayıp muhtemelen ordan ödeme yapıyordur ancak sürücüler birşey ödemiyor. Şirket 2009 da kurulmasına rağmen 20 milyar dolar gibi bir piyasa değerine ulaşmış durumda, yatırımcılarından biri de google venture capital ve piyasa değerinin 200 milyar dolara kadar gideri var yönünde açıklamaları var ki akıllara zarar. Yani demem o ki, adamlar vergi işini çözmüş görünüyor, bakalım bizde yayılması nasıl olacak. Özellikle bizim taksicilerimiz nasıl tepki verecek izlemeye değer.

      Sil
    3. Sürücünün kazandığının %20 sini kendileri alıyorlar ve muhtemelen onu gelir gösterip onun üzerinden vergi ödüyorlardır. bu global şirketlerde vergi işi karışık zaten malumunuz. 2009 da kurulan şirkete şimdilerde 20 milyar dolar değer biçiliyor, google venture capital de hissedarlardan şirkette ve 200 milyar dolara gider diye akla zarar açıklamaları var. Kısacası, vergi işini halletmişlerdir diye düşünüyorum yoksa bu kadar büyüyemezlerdi. Kısacası size taksi plakasından dem vuranlara bu örneği verip, 1-2 sene sonra çok teşekkür alabilirsiniz. Saygılar.

      Sil
  19. hocam para politikası araçları temel olarak 3 tane dersek api,reeskont ve zorunlu karşılık diye. peki faiz aracı nerde? bu faiz aracını merkez bankası api işlemlerinde dolaylı olarak mı kullanıyor yoksa faizi apayrı mı araç olarak kabul ediyor. api ile faiz arasındaki bu detayı çözemedim hocam

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Faiz API nin ve reeskontun icinde gizli. Hatta zorunlu karsiliklar konusunda da gizli.

      Sil
  20. Son10 yılda inşaat sektörü hızlı büyüdüğü için,ayrıca toplumda yaygın olarak uygun bir yerden arsa alıp daha sonra oldukça yüksek fiyata satmak gibi bir yatırım olanağıda var.3 5 kuruşa alıp 10 'a satmak mümkün olabildiğinde insanlar nerden alırımda satarken böyle bir kar ederim diye düşünmeye başlıyorlar..ama topluma bu konuda kızmak yersiz çünkü sistem onları spekülatif amaçlı düşünmeye itiyor.bir yerde maaşlı mal ve hizmet üretimine emek faktörünü koyarak katılan insanlar gerçek ve 'yapay' ihtiyaçlarını karşılamanın bu şekilde çok uzun vadeli ve zor olduğunu anlayınca ya borçlanıyor bankalara ya da arsa plaka vb gibi avanta yollara giriyor.aslında bu piyasaların saadet zincirinden bir farkı yok bence adam plakayı almadan önceki varsayımı daha sonra aynı plakayı daha yüksek fiyatla satıcağı varsayımı.yani aynı piyasaya sisteme sürekli yeni birilerinin katılması beklentisi..ama dediğim gibi insanlara insanca yaşamanın daha kolay olduğu bir sistem getirilse böyle işlere girmezler.para tek başına nedir ki bir araç sadece mal ve hizmet üretimi olmadan bir kağıt parçası kaydiyse bilgisayar ekranındaki anlamsız sayı.istanbulda özellikle finans kesiminde çalışan insanların çoğu yaşadığı hayattan işinden mutsuz uzun çalışma sürelerinin altında ezildiklerini söyleyip kendilerine yeteri kadar zaman ayıramadıklatından şikayet ediyorlar.hal böyle olunca da 'avanta'ya yöneliyor çoğu.sürekli yapısal reformlardan dem vurup duruyorsunuz hocam insanların bu tarz işlerden ziyade üretimi önemsemeleri insanca yaşamalarının sağlanıcağı bir reform öneriniz var mı acaba??

    YanıtlaSil
  21. Hocam yazınız yine çok güzeldi.

    Sizce hisse senedi yatırımcılarının yurt dışı çeşitlemesi yapması gerekli midir? Yoksa sadece kendi şirketlerimiz bize yeterli çeşitlemeyi sağlar mı?

    Teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim.
      Özellikle bizde olmayan bazı sektör hisseleri düşünülebilir. Petrol, bakır şirketleri, elektronik şirketleri gibi. Çeşitlendirme iyidir.

      Sil
  22. Hocam, bir çok yazınızı okudum, problemleri grafikler, sayılar ve modellerle desteklemenizi takdir ettim. Ancak bu taksi plakası analizi olmamış. Sadece arz ve taleple oluşan bir piyasa değil çünkü. bu konuda Teoride olmayan, eksik kalan bir şeylerin olduğunu düşünüyorum. Bu basit analiz; "Arz ve Talep hiç değişmediği" halde olan "reel fiyat artışını" açıklamaya yetmiyor. bu konuda sizi beyin fırtınasına davet ediyorum. --Hakan

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili Hakan,
      Taksi plakası konusunda talebin hiç değişmediği kanısına nereden vardınız bilmiyorum. Ama arzın kısıtlı olduğu (taksi plakası sayısına sınır konduğu yerde) yeni taksilerin piyasaya çıkmak istediği bir ortamda plaka talebi niçin artmasın? Pazarcı bile sırf spekülatif kazanç amacıyla taksi plakası alıyorsa talep artıyor demektir. Bu konuda bir beyin fırtınasına gerek var mı?

      Sil
    2. Hocam,
      Öcelikle yanıtınız için teşekkür ederim. Spekülatif talebi göz ardı etmişim.

      Sil
  23. Hocam, merhaba!

    Bildiğim kadarıyla Dünya'da taksi sahipleri şirket kurmak suretiyle bu işi yapabiliyorlar..Böylelikle hem devlet vergisini almış oluyor hem de çalışanlar sigortalı çalışmış oluyorlar.Hükümet Gayrimenkulde değer artışlarını vergilendirmek istiyor.Taksilerin değer artışlarını da vergilendirebilecek mi acaba ? Mevduat faiz oranları ile aylık taksi kiralarını/aylık taksi gelirlerini ve bir taksi plakasının değerindeki konut veya işyeri kiralarını karşılaştırdığımda ; cazip görünmüyor. Burada oligopol bir piyasanın olduğu hep söylenirki doğru olduğunu düşünüyorum.

    YanıtlaSil
  24. Benim adım Bay Mason Clark. Ben bireysel ve kurumsal kişilere kredi vermek özel bir borç veren duyuyorum. Eğer çok bankalar tarafından geri çevirdi mı? Eğer işinizi kurmak için finansman ihtiyacınız var mı? Eğer size iş genişlemesi için finansman ihtiyacınız var mı? Yoksa kişisel kredi ihtiyacım var? Benim kredi kişisel iş kredisi değişmektedir. Benim faiz oranı% 2 çok uygun ve bizim kredi süreci de çok hızlı. Ben tüm finansal sıkıntılar geçmişte yapmak için çok istekli değilim. Eğer finansal problemler çözüldü almak için gerçekten hazırsanız, sonra başka arama ve bugün bir kredi için geçerlidir. Eğer ilgileniyorsanız size e-posta yoluyla bugün bize ulaşabilirsiniz: masonclarkloanfirm@outlook.com

    Saygılarımla.
    Bay Mason Clark
    Genel Müdür.
    Mason Clark Kredi Firma Plc.

    YanıtlaSil
  25. Eğer bir iş adamı ya da kadın mısınız? Eğer herhangi bir finansal stres mısınız yoksa kendi işinizi kurmak için para gerekiyor? Eğer düşük kredi puanı var ve bunu sert yerel bankalar ve diğer mali kurumlarından kredi almak için buluyor? mali sorunun çözümü için kapı adımda burada nazik e-posta yoluyla bize şimdi: rbinvestment11@outlook.com
    rbinvestment12@outlook.com
    Biz kredinin her türlü sunuyoruz.
    teşekkürler

    İşte Birçok acı ve ihtiyaçlar yaşam durumunu iyileştirmek için yardım, mali stres ihtiyacı yardımcı olmak için finansal sorunlar olanlar ve onların hayatında mali yükselme isteyenler, biz krediler her türlü dışarı vermek için bir fırsattır, birçok işsiz ve bir işe başlamak için mali yardıma ihtiyacınız birçok onların faturalarını ve borcu temizlemek için mali yardıma ihtiyacı biz size yardımcı olabilecek bir gerçek kredi ihtiyacı varsa, İşte size akıllıca bir karar, şimdi, ben kayıtlı ve okunaklı borç veren, sertifikalı am . lütfen e-posta yoluyla bize şimdi: rbinvestment11@outlook.com,
    rbinvestment12@outlook.com

    YanıtlaSil
  26. Ben% 2 düşük faiz oranı, finansal Yardım ihtiyacı olan birey ve kamu sektörüne kredi sunuyoruz sertifikalı kredi borç veren Bay Franklin Scott duyuyorum. Kredi kabul edilebilir Kötü, Şartlar ve Koşullar çok basit ve seni güldürmek çünkü considerate.You bu kredi işleminde bir şey asla pişman olacak. Firmamız özellikle bireyler ve şirketler için Kredi sendikasyon ve sermaye sağlanması alanında, müşterilerimize birinci sınıf finansal hizmetlerin sağlanması devrimler bir sürü kaydetti. Biz tekrar hayata hasta sanayileri getirdi ve biz onların yukarı başlangıç ​​için fon sağlayarak iyi iş fikirleri destekliyor. Biz iş ve işlemlerini başlatmak için bireylerin ve örgütlerin ne olursa olsun miktarı fon sağlamak için hazırız Yatırımcılar bir ağ var. E-mail: i i Mr.Franklin Scott (EG) ipotek, ev kredileri onlara kredilerin her türlü sağlayarak yolda geri almak için daha az mali ayrıcalık yardımcı dışarı olduğu gerçeğini anlamak istiyorum franklinosayandescott@gmail.com , sen en kısa zamanda ne bekliyorsunuz işletme kredileri, kötü kredi kredileri, ticari krediler, start-yukarı işletme sermayesi kredileri, inşaat kredileri, otomobil kredileri, otel kredileri ve öğrenci kredileri, neden Bay Franklin Scott kredi şirketi deneyin ve yok herhangi bir ilgi bir istemci bana asap başvurmalısınız (franklinosayandescott@gmail.com) ve ben tamam arzu kredi miktarı ile size yardımcı olacaktır borçları arınmış, bugün beni e-posta ve sen yaptın mutluluk duyacağız.

    YanıtlaSil
  27. Sevgili Beyefendi / Hanımefendi,
      Şu anda% 3 gibi düşük bir faiz oranıyla siz değerli müşterilerimize Noel kredi veriyoruz. oxford_loanfinances@hotmail.com: bizim e-posta yoluyla şimdi uygula

    YanıtlaSil
  28. Borçlarını ödemek veya faturalarını ödemek veya bir işe başlamak için borç almaya mı ihtiyacınız var? Düşük bir kredi puanı ve bir kredi almak zorlaşıyor Lütfen CITI MORTAGE LOAN COMPANY ile iletişime geçin ve zora girmeden borcunuzu alın. Faiz oranı% 2'dir. Daha fazla bilgi için şirket e-posta adresiyle iletişim kurun: E-posta yoluyla: CITIMORTAGE01@GMAIL.COM

    YanıtlaSil
  29. Küçük ve Büyük Kredi Kredileri İçin% 2 Olarak Sınırlandırılmış Kredi Kredisi.

    Merhaba işinizi finanse etmek için bir kredi için başvurun, Biz her türlü kredi, özel kredi,
      bir yılda% 2 kadar düşük faiz oranları ile dünyanın her yerindeki 30 yıl geri ödeme süresi ile ticari ve kişisel kredi kullanmaktadır. İstediğiniz miktardan 1000'e kadar değişen kredileri sunuyoruz, bugün bize ulaşın, financelimited011 @ gmail..com
    financelimited011@gmail.com.
    John White.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kapitalizm

Paradan Para Kaybetme Dönemi

GSYH’de Dünyada Kaçıncıyız?