TL'nin 2017 İlk Çeyrek Macerası: Görsel Sunum


2016 Sonuna göre
1 USD = 
2016 Sonu
29.03.2017
Fark (%)
Enflasyon
MB Faizi
Brezilya Reali
3,2552
3,1413
3,5
5,35
12,25
Endonezya Rupiahı
13,473
13,32
1,1
3,83
4,75
G. Afrika Randı
13,7401
12,9979
5,4
6,60
7,00
Hindistan Rupisi
67,9238
65,045
4,2
3,17
6,25
Türk Lirası
3,5235
3,6589
-3,8
10,13
11,33
TL Hariç Ortalama
3,6
4,7
7,6

Yorumlar

  1. Elinize sağlık hocam , rötgeni çekmişsiniz. Benim gördüğüm dolar endeksinin düşmesi ve faizlerin artması bir süre dolar / TL nin düşmesini sağlamış fakat devamında aynı etkiyi göstermiyor. Yani dolar , faizi peşine takmış sürüklüyor , endeksin düşmesi de kuru artık etkilemiyor. Bu işaretler dolar / TL de yönün yukarı olduğunu düşündürtüyor ister istemez.
    Ayrıca Halkbank Gmy 'nin Amerika'da tutuklanması hakkında ne düşünüyorsunuz hocam? Çorabın söküğünün ilk başı olabilir mi acaba? Saygılarımla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Halkbank Gmy'nin tutuklanmasi corabin sokulmedigi icin yirtilmaya calisildigini gosteriyor. ABD herhalde 'ulan ekonomiyi batiriyorlar sunlari kurtaralim' demez. Ancak borc verir ancak bizim borca ihtiyacimiz yok.

      Sil
    2. Halkbank GMY'nın Amerika'da tutuklanması, her ne sebeple olsun bu devlet için büyük bir ayıptır. ABD haklıdır-haksızdır tartışmalarından bağımsız olarak bir devlet, kendisini temsil eden üst düzey bir bürokratın yabancı bir ülkede tutuklanmasına göz yumamaz. Devlet gibi bir devlette üst düzey bir bürokrat zaten tutuklanmasına neden olacak ilişkiler içine giremez, girerse o devlet başkalarından önce bunu saptayıp tedbirini alır. Eğer o bürokrat bu tip ilişkilere devletin bilgisi ve isteği dahilinde girmişse, devlet gibi bir devlet o bürokratı tutuklanabileceği bir ülkeye gönderip hem kendisini hem de bürokratını rezil etmez. Hele de o bürokrat FBI tarafından aranıyorsa ABD'ne hiç göndermez. Hele hele de o bürokratın FBI tarafından arandığı bilinmiyorsa o devlet ABD tarafından haydut devletler kategorisine alınmış demektir, ayıp ötesi bir durumdur.

      Sil
    3. Adsiz 15:13, yani bir devlet icin "ayibi", "bagimsizligi", "kimle ne iliskisi kurmasi gerektigini", "haydut"lugunu, ABD belirlesin diyorsunuz.

      Iste dusunce farkimiz burada, sizin icin, neyin dogru neyin yanlis olduguna ABD karar veriyor. Sizin adalet anlayisinizi ABD belirliyor. O yanlis derse yanlis, o dogru derse dogru.

      Biz de ABD boyle bir kitle olusturabildigi icin oncelikle kendisini takdir ediyoruz, ama hak bildigimizden ayrilmiyoruz.

      Sil
    4. Adsız 17:18

      Bir üst düzey bürokrat, ülkesinde borç çevirememe tehlikesi bulunduğu için yeni borç bulmak amacı ile gittiği başka bir ülkede uluslararası dolandırıcılık suçundan tutuklanırsa bu durum dünyanın her yerinde bağlı olduğu devlet adına büyük bir ayıp kabul edilir. Sizin hak bildiğiniz yolda ayıp kabul edilmiyorsa, doğru bulunuyorsa onu bilemem.

      Sil
    5. Adsiz 20:50, Halkbankasi, genel mudur yardimcisi Turkiye'nin borc cevirmesi icin ABD'ye mi gidecek? Siz Halkbankasi'ni hazine, genel mudur yardimcisini Hazineden sorumlu Devlet Bakani, altin ile ticaret yapmayi da suc saniyorsunuz, size de bunlari kim fisildiyorsa artik.

      Sil
    6. Riza zerrab, Babek Zencani, Halkbank, Iran Ambargosu, Sagir Sultan bile duydu. neyin tartismasini yapiyorsunuz. Adamlar yakalamislar girtlaktan. 15 temmuzda basaramadilar, yeni bir yol buldular. 15 yillik AKP-Fetö islerinin hepsini biliyorlar. Kozmik odaya bile girdiler. Tipki Almanya gibi.. diyorlar ki Biz sizin gecmiste yaptiginiz herseyi biliyoruz. 30 Martta gelecek ABD disisleri bakani gelmeden önceki hamleler. Adam gelecek direktiflerini dikte ettirecek. Zaten ettiriyorlar. Asrin liderimizi gören var mi son zamanlarda. Ankaraya asilan Barzani Bayragi, Rusyanin AB-D nin suriyedeki tavirlari, Kerkükte Kürtce resmi dil ilani ve Bayrak olayinda Bölgenin en Güclü liderinden bir aciklama duydunuz mu.? Disisleri Bakanligimizin bu konudaki aciklamasini okudunuz mu.? resmen komedi..zavalilik.. Ne oldu Ey Hollanda, Ey Merkel, Ey Isvicre, Ey Avusturya.. bir cirpida kapattilar. Tek bir Reza Zerrab ile 80 milyonluk bir ülke nasil esir alinirmis hep birlikte görecegiz.

      Sil
    7. Adsız 22:24
      TCMB verilerine göre Ocak 2017 itibarı ile kısa vadeli dış borç stokunun 99,8 milyar dolara çıktığını, bunun 58,2 milyar dolarının bankalar kaynaklı olduğunu bilmezseniz böyle saçma yorumlar yapmanız normaldir. Bankaların sendikasyon kredilerinin yenilenmesi için yabancı kreditörlerle kimlerin pazarlık yaptığını sanıyorsunuz? Dolar kurunun yükselmesi ile ortaya çıkan kısa vadeli dış borçların çevrilememe riski bu kredilerden kaynaklanıyor zaten, kamu borçlarından değil.

      Altın ile ticaret, uluşlararası kurallara uygun yapılırsa elbette suç değildir ama altın ile ticaret yapıyor görünüp uluslararası ambargo uygulanan bir devletin ambargoyu delmesine aracılık etmek suçtur. Bu ambargo doğrudur-yanlıştır ayrı mesele. Eğer Türkiye sizlerin iddia ettiği gibi bağımsız, güçlü bir dünya devleti ise bu tip karanlık ilişkilere girmek yerine "ben bu ambargoyu tanımıyorum" der, İran ile dış ticaretine bağımsız bir devlete yakışır şekilde açıkça devam ederdi, hepimiz de helal olsun derdik. Buna cesaret edemeyip kasaba tüccarı kurnazlığı ile Zerrab gibi aracılar kullanarak arkadan dolaşmaya kalkmak, karanlık ilişkilere girmek saygın bir devletin yapacağı iş değildir. Sonuçlarını hep birlikte izliyoruz ve ne yazık ki bedeli devlet saygınlığının başka ülkelerce ayaklar altına alınması oluyor.

      Sil
    8. Adsiz 09:31, irana uygulanan uluslarasi bir petrol ambargosu hicbir zaman olmadi. Yasanan hukuksuzluk ve zorba duzeni isinize geliyor diye kafanizdan senaryo uydurmayin.

      Sil
    9. Adsız 18:08
      Aşağıda linkini verdiğim haberde İran'a uygulanan ambargoların Musaddık döneminden başlayan tarihçesi özetlenmiş. İsterseniz bir göz gezdirin.

      http://www.haberler.com/iran-a-uygulanan-ambargonun-tarihcesi-7509601-haberi/

      Ben bu haberden, sadece Ruhani'nin 2015'de ambargonun kaldırılması kararı üzerine yaptığı konuşmasının ilgili bölümünü adım:

      Ruhani, "Nükleer müzakerelerde varılan anlaşmanın yürürlüğe girmesiyle banka, sigorta, taşımacılık, petro kimya, değerli madenler ve tüm ekonomik ambargolar askıya alınmaksızın kaldırılacaktır. Hatta silah alanındaki ve füzelerle ilgili ambargolar dahi 5 yıllık kısıtlamanın ardından kaldırılacaktır" ifadelerini kullandı.

      Demek ki neymiş, BM kararı ile uygulanan bu ambargo petro kimya ürünlerini de kapsıyormuş. Kafadan senaryo uydurmak iyi bir şey değildir gerçekten, hele de bilgiye ulaşmak bu kadar kolayken. Aynı şeyi ben de sizden rica etsem, zira ne yazsanız kafadan uydurma çıkıyor.

      Sil
    10. Bir sorununuz var BM tarafından uygulanan ambargodan farklı olarak ABD+EU ek ambargo uyguluyor, ABD işi bir adım ileri götürüp başka ülkelerde ABD yasalarına göre uygulanan ambargoları delme varsa onuda yargılarım diyor (BM kararı aldırsaydı buna gerek olmayacaktı). Özetle uluslararası yasalara uysanız bile kendi ülkenizde abd'nin ilgili yasalarına uymazsanız yargılanabilirsiniz... Bunun güç "hukuku" olduğunu söylemeye gerek yok herhalde; iranın savunulacak hali yok o ayrı tabi. Ama Erdoğanı sevmiyorsunuz diye de ülkenin aşağılanmasına göz yummak hata olur.

      Sil
    11. Adsiz 23:40, senaryolari nasil hazirladiginizi anliyorum, oradan bir parca aliyor, buradan bir parca aliyor sonra isinize gore birlestirip kendinizi ikna ediyorsunuz.

      Iran'a petrol ambargosu AB ve ABD tarafindan konulmustur. Turkiye ne ABD'de bir eyalet, ne de AB'ye uye bir ulke, dolayisiyla Turkiye'yi ya da diger ulkeleri petrol ticareti konusunda engelleyen hicbir sey yok.

      BM ambargosu silahlar uzerine, ve niyeyse diger bir suru ulkede sorun olmamasina ragmen Iran'in nukleer teknoloji gelistirmesi uzerine olan bir ambargo. Petrol ihracatini icermiyor. Asagida Iran'in petrol ihracini gosteren grafik var:

      https://gailtheactuary.files.wordpress.com/2013/06/iranian-oil-exports.png

      Yani Iran milyonlarca varili illegal olarak mi satti? Biraz daha arastirin bakalim gazete haberleri iyi bir baslangic olabilir ama gerceklerin ne oldugunu gormek icin yeterli degil. Dunya da ABD ve AB'den ibaret degil. Bu arada ABD BM kararini onemsemeyerek, kendi uyguladigi ambargoya devam ediyor, haberiniz olsun. ABD'nin da haydut bir ulke oldugunu dusunuyorsunuz sanirim.

      Sil
    12. Adsiz 30 mart 23:40

      Eline saglik.

      Asla görmeyecekler anlamayacaklar. sonsuz biatlarinin cezasini bu güzel ülkenin hergün azalmakta olan güzel insanlar cekecek ve ödeyecek. Is yine bu insanlarimiza düsecek.

      Sil
    13. Adsız 31 Mart 12:00,

      Bu işin kişileri sevip sevmemekle ilgisi yok. Önemli olan bizim ne yaptığımız da değil, ülkenin saygınlığını korumakla yükümlü kişilerin ne yaptığı. Sonuçta "İran benim komşumdur, ambargo beni bağlamaz" diyerek açıktan ticarete devam etmek yerine buna cesaret edemeyip Zerrab gibi komisyoncular aracılığı ile arkadan dolaşmaya kalkan, bunu da yüzüne gözüne bulaştıran, halen ABD'de tutuklu bulunan Zerrab'la yaptığı illegal işlerin telefon konuşmaları internete düşmüş bir bürokratı ABD'ye gönderip tutuklanmasına yol açan, tutuklanmanın ardından ses getirecek en ufak bir tepki göstermeye de cesaret edemeyerek devleti küçük düşüren ben değilim.

      Adsız 31 Mart 12:28,

      İran Cumhurbaşkanı'nın bile varlığını kabul ettiği, kaldırılmasından memnun olduğu bir ambargonun aslında var olmadığını kanıtlama çabanızın sizi araştırmaya yönelttiğini görmek beni mutlu etti. En azından bu kez kafadan uydurup "o yok, bu yok" gibi temelsiz hükümler vermek yerine google'a girip bir şeyler aramanız umut verici. Bu şekilde devam ederseniz bizim senaryo yazmadığımızı, Eeey diye başlayan ayar vermelerle gaza gelmeyip gerçekleri gördüğümüzü ve insanları çok geç olmadan uyarmak için çabaladığımızı da bir gün anlarsınız belki.

      Sil
    14. Adsiz 11:55, yani niye cevap veriyorum bilmiyorum acikcasi ama oyle bir konusuyorsunuz ki, goren de hakkaten var bildigini de onu paylasiyor sanacak.

      Turkiye zaten BM'nin ambargo kararina bile karsi cikmis bir devlettir. Aynen dediginiz gibi Iran bizim komsumuz ve ticarete devam edecegizi o zaman basbakan olan Recep Tayyip Erdogan dile getirmistir. Arastirip bulabilirsiniz, yani sizin beklediginiz tepkiyi gosterdi, sanirim takdirinizi kazanmistir. Bakin ne demis Erdogan;
      http://www.bbc.com/turkce/haberler/2012/12/121205_us_turkey_gold.shtml

      "“Bu (İran doğalgazı) bizim için stratejik bir ürün olması hasebiyle biz bunu alırız ve takas noktasında da yapmamız gereken takas neyse bu takası da yapacağımızı yine kendilerine söyledik. Her ülke kendi çıkarlarını çok rahat düşünüyor. Türkiye de kendi çıkarlarını tabii ki düşünecektir."”

      Dedikten sonra da Gezi ve 17-25 Aralik oldu bu arada, not olarak duseyim. Haydutluk ariyorsaniz hani, uluslarasi iliskilerde haydutluk nasil olur ornek olsun diye.

      Zarrab yarin ABD'de beraat eder, o zaman sanmiyorum ama belki utancinizdan konusamazsiniz. O yuzden boyle siyasi davalarda cok da ust telden konusmayin. Simdiye kadar oldugu gibi ABD karsisinda egilip bukulmeyen bir tavir gordugunuz icin sasiriyorsunuz ama gordugunuz gibi olabiliyor.

      Ingilizceniz varsa su yaziyi okuyun;
      https://www.bloomberg.com/news/articles/2015-09-10/iran-gets-ready-to-sell-oil-to-the-world

      Su kisim dikkatinizi cekebilir;
      Uc yil once yaptirimlarin en son halkasi devreye girmeden once, Iran 21 ulkeye petrol satabiliyordu. 2012 ortasinda (BM silah ambargosu 2010'da kararlastirildi), bu sayi altiya indi: Cin, Hindistan, Japonya, Guney Kore, Tayvan, ve Turkiye.

      Yani anlayacaginiz, size verilen algi ile Cin, Hindistan, Japonya, guney Kore, Tayvan ve Turkiye haydut ulkeler.

      Anlamamak da israr edeceksiniz biliyorum ama Turkiye'nin yaptigi uluslarasi hukuka aykiri hicbir sey yok. ABD de bunu bildigi icin yapabildigi tek sey birilerini alip tutuklamak, sonunda hakim karsisina bile cikartamamak. Bu hukuksuzluga da sirf muhalefeti elestirecegim diye sarilanlara Allah utanma ve adalet duygusu ihsan etsin.

      Sil
  2. Hocam elinize sağlık güzel bir özet olmuş. Bir şeyi merak ettim. Brezilya ve Hindistan'da enflasyon ve MB faizi arasındaki fark neden bu kadar açık? Enflasyon daha hızlı düşsün diye mi bu şekilde? Teşekkür ederim hocam sağolun

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Insanlar ya da bankalar 3% dolardan "kazanacagina" MB reel faizi yuksek tuttugu icin 6% mevduat faizinden kazaniyor. Peki bunun bir bedeli olmaz mi sizce? Buna basari degil, milletin gelecegine ipotek koymak denir.

      MB'nin su an Turkiye'de neden elestirildigini anlamiyorum zaten, anliyorum aslinda, elestirenleri de biliyorum da, bankasi olmayan vatandaslarin buna niye sarildigini bir turlu cozemedim. Ne kadar kolay aldaniyorsunuz.

      Sil
    2. düşük faiz ile birlikte tl'nin değer kaybetmesi faiz maliyetinden daha mı ucuz ?

      Sil
    3. Adsiz 14:32, tabi ki daha ucuz. TL'nin deger kaybetmesinin faiz ile alakasi yok, uretmemekle var.

      Sil
  3. Brezilya doğru olanı biz doğru olmayanı yapmışız tablodan anladığım budur hocam

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Brezilya'nin yaptigini 90'larda biz de yaptik, ne kadar dogru oldugunu gorduk sonra.

      Sil
    2. 11.16 daki arkadaş dalga geçiyor sanırım. 1990larda enflasyon kaçtı biliyor musun brezilyada enflasyon yüzde 5 zeki arkadaşım!

      Sil
    3. Kisaca Brezilyanin onunde kacis noktalari var. Enflasyonu dusuk faizi yuksek. reel faizi yuksek en olasi ihtimal enflasyonlari biraz daha dusmeye gorsun kademeli faiz indirimleri yaparak buyumeyi hizlandirabilirler.
      Turkiyenin boylesi birsansi yok varsa da cok faydali olacagini sanmiyorum.

      Sil
    4. Adsız@14:16

      Orada kastedilen şey, Brezilya'nın bugün yaptığı şeyi bizim 1990larda yapmamız ve sonucunu görmemiz. Brezilya'nın 1990larda ne yaptığı değil.

      Sil
  4. Teşekkürler hocam.

    Yüksek enflasyon, yüksek faiz, hızla değer kaybeden kur. Kırılgan beşlinin en kırılganı Türkiye.

    YanıtlaSil
  5. Hocam merhaba,
    öncelikle elinize emeğinize sağlık.
    müsadenizle sorum olacak:
    Ortalama fonlama maliyeti neden sürekli geç likidite faizine yakınsıyor ?
    bankalar gereksinim duydukları para miktarını mı doğru hesaplayamıyorlar ?
    bu grafiği tam olarak nasıl yorumlamak gerekir ?
    teşekkürler,
    Halil

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çünkü MB politika faizini hiç kullanmıyor. Yani faiz artırmamış gibi faiz artırımı yapıyor. :(
      Halil İbrahim ÖZCAN

      Sil
  6. Mb faizi ile usd arasında demekki doğru orantı kuramıyoruz bu grafiğe göre.

    YanıtlaSil
  7. 2006 dan 2016 yılına kadar Türkiye nin net dış varlıklarının üzerinden cari açıgın sürdürebilirligi nedir?cevap verirseniz sevinirim hocam.

    YanıtlaSil
  8. Hocam öncellikle ellerinize sağlık bizleri aydınlattığınız için çok teşekkür ederiz bu görünümde USD/TL kurunun geleceği hakkında neler söyleyebiliriz yardımcı olursanız çok sevinirim işin FED tarafında faiz arttırımı 2 kez daha olucak gibi ne dersiniz bir de bu sene tahminde bulunmuyorsunuz ama sizi takip ettiğim için bir haberde yıl sonu dolar tahmininizi 3.90 olarak söylemiştiniz görüşünüz hala geçerli mi hocam ? Saygılarımla.

    YanıtlaSil
  9. 1914 yaz aylarında 1 Türk lirasının karşılığının 3.7 Dolar ve 18.45 Mark'a tekabül ettiğini biliyor muydunuz ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 2005 yilinda 1 liranin satin alma gucu bakimindan reel olarak 1960 yilindaki 1 lira bazi urunler bazinda 1958 deki 1 lira ile esit oldugunu biliyor muydunuz
      2010 yilindaki 1 liranin 1969 yilindaki 1 lira ile esit oldugunu
      2017 de su an kullanilan 1 liranin 1974 agustos ayinda kullanilan 1 lira ile esit oldugundan haberiniz var mi

      Sil
    2. Yanlis. O para olsa olsa Osmanli lirasi olabilir. Turk lirasi ancak TC'den sonra bu ismi alabilir. Ayrica Osmanli parasinin kurunun o zamanlarda yuksek olmasi neyi gosterir? Osmanli'nin cokusune mani olabildi mi?

      Sil
  10. 2006 dan 2016 yılına kadar Türkiye nin net dış varlıklarının üzerinden cari açıgın sürdürebilirligi nedir?

    YanıtlaSil
  11. Brezilyanin faiz indirmesi sart

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu yıl 2 kez indirdi. 13,75 idi.

      Sil
    2. Daha alani var mevcut. Adim atabilir. Enflasyonlari dusuyor. Reel faizleri cok yuksek. Kademeli olarak buyumeyi ve issizligini goz ederek en fazla 10.00 en dusuk 8.00 civarina getirmeleri lazim. %7 reel faiz cok yuksek. ortalama %3-3.5 reel faiz yeterli olur sanirim. Reel faizi +%3 alarak enflasyona bagli olarak nominal MB faizlerini dusurmeye cikarmaya sabit tutmaya calismalari lazim.

      Brezilya gibi bir ekonomi icin %3.5 enflasyon +3.5 reel faiz toplamda %7 nominal MBfaizi uygun atmosfer yaratir.

      Sil
  12. Bilimselliği bir kenara bırakıp siyaset derdine düşerseniz olacağı budur.

    YanıtlaSil
  13. Hocam, bu grafiklere göre MB dövizin peşinden koşuyor. Doların DXY ile paralel hareket eder hale gelebilmesi için faiz'in 3 puandan fazla artması gerekmiş. Bu kadar istikrarsız bir ülkede şimdilik zar zor sağlanmış bu istikrarın en ufak bir değişiklikte tekrar bozulacağı açık. 3,90'lı seviyeleri görmüş doların kısa sürede tekrar aynı seviyelere ve üstüne çıkma olasılığının çok yüksek olduğu bilinirken, döviz rezervleri de duruma doğrudan müdahale için yetersizken MB'nın bu bekle gör-dolar yükselince faiz artır politikasından başka seçeneği yokmuş gibi görünüyor. Arada net hata noksan kaleminden kaynağı belirsiz 10-15 milyar dolar girerse MB ne kadar süreceğini kendisinin de bilmediği bir süre nefes alabiliyor o kadar. Enflasyon ise "saldım çayıra, mevlâm kayıra" durumunda.

    Sizce şu ortamda başka ne gibi çözümler üretilebilir, ya da üretilebilir mi?
    Saygılar...

    YanıtlaSil
  14. hocam saygılar, yine çok basit ve cok açıklayıcı tablolar paylaşmışınız, kelimelerle anlatılamayanı grafiklerle çok güzel anlatıyorsunuz. sizden halkbank gmy nin tutklanması ile ilgili değerli görüşlerinizi bekliyoruz.

    Teşekkürler, iyi çalışmalar.

    YanıtlaSil
  15. tamam da bu benzer olan ulkelerin benzer olmayan baska bir sorunlarin olabilir butce aciklari.........
    ve bunlardan hicbir bizimki gibi 2016 yi zor gecirmedi hicbirinde darbe girisimi omadi , umarim bir gun darbe girisiminin maliyeti hakkinda da bir yazi yazarsiniz cunku bu olay epeyce MB dan rezerv yedi diye dusunuyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Adsız 13:06
      Cumhurbaşkanımız 15 Temmuz darbe girişimini "Allah'ın lutfu" olarak nitelediğine göre demek ki bu darbe girişiminden kaybımız değil kazancımız olmuş. Son 1 yılda TMSF'ye devredilen holdingleri, şirketleri falan düşünürsek aslında Cumhurbaşkanımızın pek de haksız olmadığı anlaşılıyor. F/K açısından oldukça avantajlı bir darbe girişimi gibi duruyor.

      Sil
    2. Her şeyi yüzlerine gözlerine bulaştıranlar, ekonomiyi batma noktasına getirenler, şimdi bir mazeret bulmuşlar,darbe girişimi. Bu memleket gerçek darbeler yaşadı, onların acısını çekti ama, hiç bir darbe, darbe girişimi değil, başarılmış gerçek darbe, ekonomiyi bu hale getirmedi ve hiç bir zaman her ekonomik soruna gerekçe olarak bu darbeler gösterilmedi.

      Ekonomimizin içine düştüğü berbat durum 15 yıldır uygulanan kötü ekonomi politikaların sonucudur ve uygulanmaya devam edilen kötü ekonomik politikalarla her gün daha da kötüleşmektedir.

      Bir ekonomi kanalında pek muteber bir katılımcı, haziran ayındaki kötü bazı rakamlara gerekçe olarak, temmuzdaki darbe girişimini göstermişti. İzleyicilerin biri Twitter'den uyarınca da, hiç yüzü kızarmadan konuşmasını sürdürmüştü.

      Ekonomiyi ve kendilerini ciddiye alan insanlar, güdümlü TV'lerden izledikleri nutuklardan değil bu blog gibi, daha güvenilir kaynaklardan bilgi almaya çalışmalı,abuk sabuk "fikirlerle" kendilerini komik duruma düşürmemelidir.

      Sil
    3. Kaya Ersoy, bir soluklanin yahu, hayat o kadar da onemsenecek bir sey degil. Kimse sizin dusmaniniz degil. Bakin bu blogun yazari 15 yildir kotu ekonomi politikasi oldugunu soylemiyor, ilk 8 mi 7 mi ne seneyi cok begeniyor. Ne zaman 'bu faiz basimiza dert olacak' denildi o tarihten sonrasini kotu ilan ediyor. Yani tavsiye ettiginiz blog yazari da sizinle ayni fikirde degil. O yuzden bir durun soluklanin, kendi dusunduklerinizi, "emin olduklarinizi" da bir sorgulayin, sorgulamaktan vazgecmeyin.

      Sil
    4. Adsız 1 Nisan 2017 15:11 Hayat zor, gerçekten de soluk soluğayım. Kim bilir, belki de henüz biraz soluk alabiliyorken, olabildiğince soluklanayım diyorumdur. Yarın ne olur bilinmez. Gene de, tavsiyelerinize teşekkür ederim. Sorunlarımızın biri, hiç bir şey bilmeden her konuda konuşanlar, ama sizin gibi bu guruba girmeyenler de, okuduklarında yeterince dikkatli değil.

      “Tavsiye ettiginiz blog yazari da sizinle ayni fikirde degil.”demişsiniz. Kuşkusuz bu bloğun yazarıyla her konuda ayni fikirde değilim. Gene de sizin sözünü ettiğiniz konuda çok farklı düşündüğümüzü sanmıyorum.

      Azıcık ciddiye alınabilecek her ekonomist, Son 15 yılda ekonomik görünümün iki farklı dönemi olduğunu, sizin deyiminizle ilk 7- 8 yılın iyi olduğunu, sonraki yıllarda giderek kötüleştiğini söylüyor. Bunu biliyorum. Ama “şeytan ayrıntıda gizlidir” derler; dikkatli bakarsak ekonominin iki farklı dönemi olduğunu söylüyorlar, o dönemlerin ekonomi politikalarının farklı olduğunu söylemiyorlar.

      Uygulanan ekonomik politika aynıdır. Neoliberal politikadır ve 2001 krizi sonrasında, Kemal Derviş’in İMF ile birlikte oluşturduğu politikanın sürdürülmesidir. İlk mutlu! yıllarda, dünya konjonktürü çok iyi olduğu için, piyasalardaki çok bol paranın bir bölümü, “Gelişen Ülkeler”e, bu arada Türkiye’ye de aktığı için, yüksek büyüme oranları görülmüş, emanet parayla sağlanan bir sahte cennet yaşanmıştır.

      İkinci dönem, kötüye gidiş dönemi, dünyada para musluklarının kısılmaya başladığı, paranın akış yönünün değiştiği, eskisi gibi, bol ve ucuz para bulmanın zorlaştığı dönemdir. Bu dönemde ekonominin yaldızları dökülmeye başlamış, ekonomik durumumuzun çirkin yüzü ortaya çıkmaya başlamıştır.

      Her ciddi ekonomist, bu arada bu blogun yazarı, İlk mutlu yıllarda uygulanan politikaların yanlış olduğunu, dünya konjonktürünün çok iyi olduğu, “Gelişen Ülkeler”e, bu arada Türkiye’ye bol para girdiği bu dönemde, fırsatı değerlendirip, ekonominin yapısal sorunlarını çözmek gerektiğini, ama bunun yerine gelen paraların, alınan borçların, taşa toprağa yatırıldığını bu önemli fırsatın kaçırıldığını söyler.

      Özetle yanlış ayni yanlıştır, ama ilk dönemin olumlu dünya koşulları, yanlışı o dönemde gizlemiş, koşullar değişince yanlış politika bütün çirkinliğiyle ortaya dökülmüştür.

      Bilmem derdimi anlatabildim mi? Ayrıca sevimli üslubunuzu sevdim.
      Saygılar.

      Sil
    5. Kaya Ersoy, ben de farkli bir bakis acisi sunayim.

      2002-2008 arasinda izlenen politika yuksek faiz, dusuk kur politikasiydi. Dusuk kur zaten yabanci "yatirimci"nin gelmesi ile mumkun olacagi icin yuksek faiz aslinda yabanci cekmek icin olan faiz olarak da algilanabilir.

      Rakamsal olarak bakarsak 27% *reel* faizden bahsediyoruz. Para musluktan degil, sizinti olarak gelse 27% reel faize gelirdi.

      Kaldi ki 2008 yilindan sonra para azalmadi, aksine artti. 2008 yilindan sonra Fed'in piyasaya dagittigi para 3 kat artti, birakin para bulmanin zorlasmasini cok daha kolaylasti. Ancak 2008 sonrasi 2015'e kadar reel faiz 6% olunca para gorece daha fazla faiz veren ulkelere gitti, onlar da gelismekte olan ulkelerdi.

      Yani para coktu retorigi cok zayif kaliyor.

      Ikinci konu ise "para bolken yapisal reform yapilmadi". Bu kadar yuksek faizin oldugu bir ortamda yapisal reform yapamazsiniz. Yapisal reformlar maliyetlidir. Butceye yuk getirir. Mesela bu blogun yazarinin "yapisal reform" olarak kabul ettigi egitim reformuni ele alalim. Bilimselleselim diyelim. Yeni yapilan okullar, labratuarlar, ogretmenlerin egitimi bunlarin hepsi parayla oluyor, bunlar butceye ek yuk getirecektir. Bu yuku bu kadar yuksek faiz ile finanse edemezsiniz, batarsiniz. Yapisal reformlarin geri donusu 1-2 senede olmaz, olsa adi reform olmaz. Eger bu kadar yuksek maliyetle bu yatirimlari yaparsaniz, geri donusumunu alana kadar, coktan yaptiginiza yapacaginiza pisman olursunuz.

      2008 sonrasi mucadele iste buradadir. Faizi dusurelim, yatirim yapalim. Dini etki felan isin sulandirilmasi. Iktidar sonradan imana gelmedi herhalde. Ilk 7 sene dini hassasiyetleri mi azdi? Nitekim 2002 yilinda 100 liralik verginin 86 lirasi faize giderken, simdi 100 liralik verginin 11 lirasi faize gidiyor. Geri kalan 89 lirasi okullara, koprulere, alt yapiya, ekonomiyi canlandirmak icin kredilere felan gidiyor.

      Simdi siz boyle bir durumda, 100 liralik verginin 11 lirasinin faize gittigi bir modeli mi daha dogru buluyorsunuz, yoksa 100 liralik verginin 89 lirasinin faize gitti bir modeli mi dogru biliyorsunuz?

      Mesela buradadir, 89 lira faize giderken, o 89 liranin komisyonunu kim yiyorsa bugun ekonomiyi elestirenlerin buyuk bir kisminin o komisyonu yiyenlerden maas ya da fayda sagladigindan hic supheniz olmasin.

      Ben de saygilarimi sunarim.

      Sil
  16. ☺☺☺☺ böyle gereksiz şeylerle ne diye ömür çürütün, , ,ben doğa bilimeri dışında bilim tanımam, shikago okulu bunu bize yutturmaya çalışıyor, , ,

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. iyi de ne isin var burada o zaman? omur curutmeye mi geldin? Senin curumen kafanin icinden baslamis. Benim de disim curumustu cektirdim belki senin kafana da benzeri bir yontem uygularlar ne bilim?

      Sil
  17. Faizlerin derhal inmesi lazim piyasa cok kotu bu faizler yuzunden. Rizkimizi faize kaptiriyoruz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. faizi boşver asıl dolar'ın düşmesi lazım telefonsuz kaldım. Adamlar 385 dolar verip alıyor ben 2200 liraya bile alamıyorum aynı parayı. Ben niye 5kati para veriyorum aynı şeye ?? Bana da yazık günah değil mi?

      Dolar acilen 2 liraya inmeli....!!!

      Sil
    2. Dolar 5 TL olsun ben sana bedava telefon vereyim. Dolardaki birikimlerin degerlensin benim icin onemli olan bu. Telefon hediyesi olsun.

      Sil
    3. Mig.29 ne dolar 5 TL olsun ne de senin sadakan kabulüm olsun.

      Sil
    4. Faiz Lobisine #HAYIR
      Dolar Lobisine #HAYIR

      Sil
    5. Faiz lobisi yoktur, faiz fobisi vardır.
      Dolar lobisi yoktur, dolar hobisi vardır (Hocam, ikinci bölüm benden :) ).

      Sil
  18. Sondakika.... Cumhurbaşkanı açıklama yaptı: "Faize karşıyım, faizin iyice düşmesi lazım." evet düşürebiliyorlarsa düşürsünler herkes için hayırlısı bu ama.... İşte ama'sı koşullara bağlı

    Bende dolara karşıyım !!! doların iyice düşmesi lazım 300 dolarlık telefona ben niye ben vergisi ile 1200 lirayı aşan bir para veriyorum ???

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de yetkili olduğu halde gereğini yapacak yerde demeç verenlere karşıyım. Biz mi düşüreceğiz faizi?

      Sil
  19. Şunu anlamadığınız için tablonuzda hata var Mahfi bey:

    Türkiye'de enflasyon kasıtlı olarak yükseltiliyor. Çünkü enflasyonun sebep faizin sonuç olduğunu bilen odaklar, enflasyonu kasıtlı olarak yükselterek, TCMB'yi faizi yükseltmeye zorluyorlar, böylece faizden istifade edip zenginleşiyorlar.

    Şimdi anladınız mı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İki olasılık var: (1) Yazılanların hepsini okumuyorsunuz arada bir okuyorsunuz o nedenle faiz kazanç ilişkisini tam olarak anlamamışsınız. (2) Daha kötüsü okuduğunuzu tam anlamıyorsunuz.
      Çünkü bankalar ve onlar üzerinden buraya gelen fonlar, faiz yükseldikçe değil düştükçe para kazanırlar.

      Sil
    2. Kim neyi anlıyor,kim neyi anlamıyor,baya bi karışmış kafalar Hocam.İzninizle bir örneklendirme yapayım anladığımı.

      Bir dükkanın var.Satışların ve gelirin düşerken giderlerin artıyor.Paran kalmadığı için toptancılardan nakit mal alıp %20 kar koyup satmak yerine konsinye mal vermelerini istiyorsun,%3 prim bıraksa yeter diyorsun.(cari açık yani kur artışı).Artan giderlerin karşısında,daha az kazanır hale geliyorsun(Enflasyon).Bankacı geldiğinde,hesaplarına bakıp "senin yolun yol değil kardeşim,sana eski oranla para veremem"(faiz artışı) diyince,Bankacıya saldırıyorsun.Ne enflasyon,ne faiz sebeptir.Hepsi sorunu anlamamanın sonucudur.

      Sil
    3. Sanırım göremiyorsunuz Mahfi bey:

      TCMB'yi faizi yükseltmeye zorlamak ve bundan istifade etmek amacıyla Türkiye'deki enflasyonu kasıtlı olarak yükselten odaklar, bahsettiğiniz 'bankalar' ve onlar üzerinden Türkiye'ye gelen 'fonlar' değil. Siz, mali tablolara, istatistiklere, TÜİK, TCMB, IMF, The World Bank, OECD, TBB vb kurumların verilerine yoğunlaştığınızdan, hayatta dönen dolapların ne olduğunu ıskalıyorsunuz.

      Bakınız:

      TCMB ortalama fonlama oranını %11,33'e yükseltmeye mecbur bırakılırken, bahsettiğiniz 'bankalar'da, bahsettiğiniz 'fonlar'da hiçbir kıpırdama yok, yani 'yanlış' yerlere bakarak, yanlış sonuçlara ulaşıyorsunuz. Bu ortalama fonlama oranı düşmeye başladığında ise, kıpırdanma (kâr realizasyonu) az olur. Niçin? Çünkü bahsettiğiniz bankaların ve fonların hacmi küçük, adeta kısa pantolonlu çocuk gibiler.

      Pastadaki (yani faizin yüksek olmasının yarattığı pastadaki) dilimin büyüğünü alanlar, istatistiki tablolarda bilerek gösterilmeyen, isimleri bilerek gizli tutulan odaklardır. Bu odaklar, istedikleri ülkelerin piyasalarına sessiz sedasız girip enflasyonu kasten yükseltirler, o ülkelerin MB'lerini faizi yükseltmeye mecbur ederler, yüksek faizle ceplerini doldurup, o piyasalardan saniyeler içinde çıkarlar, ruhunuz duymaz.

      Umarım şimdi daha net anlamışsınızdır Mahfi bey?

      Sil
    4. 3- anlıyor ama işine gelmiyordur :=)))

      Sil
    5. Evet ben komplo teorilerini anlamıyorum haklısınız. Ona diyecek bir şeyim yok.

      Sil
    6. Hocam, anlamamakta direniyorsunuz. Arkadaş üst akıldan bahsediyor. Bu üst akıl gündüz ülkeyi karıştırıyor, akşamları da MB kasalarını boşaltıp paraları çuvallara doldurup götürüyor. Hazinedeyken rastlamadınız mı? Gözünde siyah maskesi var, enine çizgili bir t-shirt giyiyor, mesaiye kaldığınızda mutlaka koridorda karşınıza çıkmıştır.

      Sil
    7. Bu komplolarla kafası çok karışık arkadaşın yazdıklarını (eh biraz) rasyonalize etmeyi denersek, acaba şu soruları sormak ne kadar doğru olur? (Mahfi hocam sorularım size.)

      'Sıcak para' diye bir terim var iktisat literatüründe.

      1. Acaba, faizlerin yüksekliğinden yararlanan odaklar hakikaten varsa, bunlar 'sıcak para sahipleri' olabilir mi? Bankalar aracılığı ile ülkeye gelen 'fonlar' işte bu 'sıcak para' denen şeyse, düşük faizi niye istesinler? Bu 'sıcak para', yüksek faizi seviyor diye biliyorduk, yanlış mı biliyoruz?

      2. Sıcak paranın bir ülke piyasasına ne kadar miktarla girdiği, ne kadar süreyle piyasada kaldığı, çıkarken ne kadar miktarla çıktığı izlenebiliyor mu? Paranın fiyatı 'faiz' olduğuna göre, bu 'sıcak para', içinde dolaştığı piyasada uygulanan faizin yüksekliğinden yararlanıp kârını arttırdıktan sonra o ülkeyi/piyasayı terk etmiyor mu? Mekanizma bu şekilde işlemiyor mu?

      3. Acaba şu '11,33' orandan istifade ettiği savı ortaya atılan odaklar 'sıcak para sahipleri' mi? Yoksa, komplolara inanan arkadaşımız, yanlış faiz türüne mi bakıp yazıyor sürekli?

      4. Bütün bunlar olurken, 'sıcak para sahipleri'nin ilgilendiği şey sadece 'faiz oranı' mı? Yüksek faizinden yararlanmak istediği ülkedeki/piyasadaki enflasyonun da yüksek olması, 'sıcak para sahipleri'ni hiç ürkütmüyor mu?

      Yoksa, 'Ne de olsa dünyada piyasa çok. Bir ülkeden çıkıp başka ülkelere çok çabuk girebildiğim için adıma sıcak para demişler. Bu nedenle, piyasalarında gezdiğim ülkelerin enflasyon oranları beni (sıcak para sahiplerini) hiç ilgilendirmiyor. Çünkü hızlıyım, o piyasaları terk edip, yüksek faiz veren başka piyasalara hemen geçebilirim.' diye mi düşünüyor? Kısaca, enflasyon oranları, 'sıcak para sahipleri' için önemli değil mi?

      Sil
    8. Finans yatırımcısı yabancı ülkeye girişinde, dövizini bırakır yerel para birimine geçer.
      Yerel piyasada kazanç sağlaması için girişte dövizini yüksek kurdan bozdurmaya çalışır yerel para birimine geçer. Çıkarken cazip kuru bekler.

      Düşünün dolar kuru 3,9 seviyesindeyken TL piyasasına giren yatırımcı, aldığı pozisyonu bozdurup şuan 3,65 seviyelerinden usd alarak yüksek kar elde ediyor kısa zamanda.

      100 usd getirdi 390 TL karşılığında borsaya girdi.Hissesini yüzde 10 kazançla sattı. Eline geçen 429 TLyi 3,65 den dolara çevirdi. 117,50 usd aldı. Kısa sürede yüzde 17,50 dolar bazında kazanç.

      Peki bu işlemde kimin borcu/yükümlülüğü arttı? Biz bu artış karşısında ne satın almış olduk? Bilgisayar, cep telefonu?

      Sil
    9. Timur Cimen, eger ciddi bir hacimden basediyorsaniz 3.9 seviyesinden satinca tum parasiyla 3.9'dan dolar alamayacagi gibi 3.65'den dolara cevirmek istediginde tum parasiyla 3.65'den dolara ceviremez.

      Bu dediginiz senaryo ancak cipali kur sistemi ile mumkun olabilir, dalgali kur bu tip bir ticarete izin vermiyor.

      Sil
    10. "Anlamıyorsunuz Mahfi Bey" diyen adsız. Ben sizin bile anlayabileceğiniz bir şey söyleyeyim:

      Yüksek faiz kötüdür, enflasyonun sebebidir, faiz lobisi faizi yükseltiyor, ben düşük faizden yanayım falan diyen, sana ve benzerlerine ilham veren kişi, bugün fiilen her şeye yetkilidir. İstediği Kanun Hükmünde Kararname'yi çıkartarak her istediğini yapıyor. Milyarlarca dolarlık dev şirketlere el koyuyor, binlerce kişiyi işten atıyor. Bir Kanun Hükmünde Kararname çıkarsın ve ekonomimize yararlı olduğuna inandığı şeyi gerçekleştirsin; faizi istediği seviyeye düşürsün ve hepimiz görelim iyi mi oluyor, kötü mü oluyor? İyi oluyorsa hepimiz sevinelim, siz de böyle, laf anlamazlara laf anlatma zahmetinden kurtulmuş olun.

      Ve eğer bu olmuyorsa, bir zahmet nedenini anlamaya çalışın; belki anlayabilirsiniz.

      Sil
    11. 12.ocak.17 usd kuru 3,84 , 31.mart.17 usd kuru 3,63.

      Demek ki olabiliyormuş. Bu illaki dolarda olacak diye birşey yok. Euro, sterlin de de oluyor.

      Yabancı yatırımcı da sürü tarzında hareket etmiyor. Uygun zamanlarda pozisyonlarını kapatıyorlar, açıyorlar.

      Yoksa salt TL de kazanç sağlamak için riske girmezlerki.

      Sil
  20. biraz açıklar mısınız mahfi bey...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben aciklayayim, cok kolay, cozum icin imam hatipler kapatilmalidir.

      Sil
    2. Açıkla oyunu,

      istikrara EVET mi
      yoksa
      kaos için HAYIR mı vereceksiniz

      Sil
    3. Siz kendi sorumluluğunuzu alıp kendi oyunuzu kullanın. Ben de kendi oyumu kullanayım. Herkes de birbirine saygı duysun.
      Sizin istikrardan anladığınızla benim anladığım aynı şey olmayabilir. Sizin kaos dediğiniz şey benim için kaos olmayabilir.

      Sil
    4. ne abidik gubidik şeyler yazıyon sen mahfi hoca ya

      tatava yapma evet'e bas geç...

      Sil
    5. adsız 21:26 hayırda hayır vardır. Şer ile işimiz olmaz. Ülkemiz hiçbir zaman tek kişiye boyun eğmedi. Bundan mütevellit egemenliğini asla devretmeye evet demez.

      Akıl tutulmasına #HAYIR
      Egemenliği teslim etmeye #HAYIR
      Darbeye #HAYIR
      Teröre #HAYIR

      Sil
    6. Hocam sabrınız çok insanca... Saygıyla eğiliyorum... 2016 2,9 büyümüş ekonomi... Ancak bu kadar büyütü... büyük bunalım dönemine girdik... recep ayını hayırla geçelim.... sanki felaket yeni başlıyor gibi... baksanıza kitleye... insan para karşılığı bile bazı işleri yapmaz...

      Sil
  21. Hocam Merkez Bankası'nın bankalara yaptığı fonlama bankaların parasal kaynaklarının ne kadarını teşkil eder? bunu neye veya nelere bakarak öğrenebiliriz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bunu öğrenmek için BDDK sitesinden bankaların toplam mevduat ve fon toplamına ve MB'nın sitesinden MB'nin bankalara kullandırdığı kaynaklara bakmak lazım. MB'nin kullandırdığı tutar kabaca toplam kaynakların yüzde 10 - 15'i arasında değişiyor.

      Sil
  22. Çok ince bir detay yakaladım :
    "mış gibi ekonomi" sms atarken türkçe karekter düzeltilip karşı tarafa "mis gibi ekonomi" olarak düzeltiyor.
    Hocam Çoğu kişiyle Ekonomi algımız bu yüzden farklı :=))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de ayni seyi 15 Temmus darbesi icin dusunmustum. O da uymadi, "mış gibi darbe" mis gibi darbe oldu. Gerci birileri bundan memnun cunku Alah'in lutfu dedi ama, belki ikisi de ayni kapiya cikmis oldu sonucta.

      Sil
  23. merkez bankasının yaptığı fonlamayı anlamak için piyasa verilerinden A1+A2 ye mi bakıyoruz hocam?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. http://www.tcmb.gov.tr/wps/wcm/connect/TCMB+TR/TCMB+TR/Main+Menu/Istatistikler/Piyasa+Verileri/Acik+Piyasa+Islemleri/

      Sil
  24. Merhabalar saygdeger hocam.

    Bende sizin bir zamanlar gectiginiz yoldan geciyorum. Devletin a kadro sinavlarina giriyorum ve bugune kadar girdigim 9 sinavin 7sini kazandim ve ayrica girdigim tum mulakatlardan elendim.

    Girdigim ust kurul mulakatlarindan yaptigim onemli bir tespiti size duyurabilmek istiyorum.
    Bizler mulakata gittigimiz zaman elimizdeki dosyalari teslim ederken diplomamizi da teslim ederiz. Bu mulakatlarda hic bir zaman galatasaray, bogazici gibi bir diploma gormedim. Ve size soyleyebilecegim en onemli tespit ise kamu, personel secerken alacagi personelin zeka seviyesine bakmiyor, mulakat puaninda zeka seviyesi bir parametre olarak yer almiyor. Ulkemizin guzide, zeki cocuklari devletimizin onemli kademelerinde gorev almaktan kactigi acik bir sekilde belli oluyor. Daha iyi bir devlet icin bu cok onemli sorunu olabildigince daha cok duyurmanizi, bu zeki cocuklarin neden devlete gelmedigini sorgulamanizi, zeka seviyesini puanlamada bir parametre olarak kabul etmemenin olasi sonuclari hakkinda kamuoyunu bildigilendirmenizi saygilarimla arz ederim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Önemli bir tespit. Paylaşım için teşekkürler.

      Sil
    2. Zeki çocukların kamuda çalışmak istememesini açıklamaya çalışayım:

      Alternatifler arasında karar verirken ortalama getiriyle ve getirilerin gerçekleşme ihtimallerinin çarpımına bakabiliriz. Burada kamuda çalışmak ile özel sektörü karşılaştıralım.

      Mevcut ülke koşullarında ve yukarıdaki denklem ile aşırı riskten kaçınmacı (irrasyonel seviyede) kişiler hariç imkanı olan kimse kamuyu seçmez tezini savunmaya çalışalım.

      Eskiden özel sektör daha yüksek getiriyle işten atılma ihtimalini (belirsizlik) sunuyordu. Kamuda ise görece düşük maaş ve iş garantisi vardı (bir de kamunun farklı bir prestiji vardı ki bu da getiri sayılabilir, mesela Bakanlık'ta DPT'de ya da Hazine'de çalışmak çok prestijliydi. Ek olarak yurtdışı eğitim fırsatı vardı. Son dönemde devlet aygıtının keyfi kullanım şekli ve kadrolaşma bu prestiji ortadan kaldırdı. Yurtdışı eğitimine memur yollama olayı da sanırım YÖK bursu gibi kalktı).

      Günümüzde durum değişti, kamu artık düşük maaşa karşın belirlilik sunmuyor. Yeni nesil adam kayırma ve torpil ile iş yapıldığını düşünüyor (yaygın bilgi diyelim buna). Yani işini iyi yapsa bile karşılığını alamayabilir( terfi). Üstüne bir de (Darbe sonrası) çok sayıda memurun işten atılması durumu var. Özü, kamu iş garantisi sağlasa da getirinin belirsizliği artmış oldu. Özel sektöre karşı bu avantajını kaybetti.

      Şimdi seçenekler arası belirsizlikler birbirine yakınken (eşdeğer belirsizlikte olduklarını varsayalım)daha yüksek getirili olan seçeneği yüksek kabiliyetli gençler seçerse geriye kalan seçeneğin de daha düşük kabiliyetlilere kalacağı sonuncuna ulaşabiliriz.

      Konu Akerlof'un "Limonlar Piyasası" çalışmasına örnek olabilir belki. Bir de kamu maaş garantisi sununduğundan özel sektörde iş bulamayacağını düşünen düşük kabiliyetliler için kamu daha da cazip hale geliyor haliyle. Bir süre sonra kamu kurumlarının kültürü değişebilir ve bunu durum kurumsal kabiliyet azalışına dönüşebilir.

      Sil

    3. Zeki çocukların kamuda çalışmak istememesini açıklamaya çalışayım:den sonrasını okumadım

      Sil
    4. Bu tespit çok güzel bence de. Benim dusuncem kamu alım sistemini değiştirmediği müddetçe bu tarz kişileri göremeyiz.

      Sil
    5. "Zeki çocuklar Kamu'da çalışmaya neden başvurmuyor?" Soru buymuş. Bunun cevabını bilememeyi de ben anlayamadım.

      Bir kere, sorunun cevabı içinde. Zeki çocuklar Kamu'da çalışmaya başvurmuyor, çünkü zekiler.

      Azıcık kafası çalışan biri, alınmayacağını bildiği bir işe başvurmaz. Eğer bir yanlışlık olsa, işe alınsalar bile, orada kendilerine hayat hakkı tanınmayacağını da bilirler ve orada kendilerinden istenecek "hizmeti" yapacak kadar çaresiz ve kişilik kusurlu da değillerdir.

      Benim anlayamadığım bir şey de: Bu tür soruları soranlar, nerede yaşıyorlar? Uzaydan falan mı geldiler? Yeni ayak bastıkları Dünya dediğimiz bu gezegendeki, bir sorunlu ülkeyi tanımaya mı çalışıyorlar?

      Sil
  25. hocam şu kavramları açıklayabilirseniz çok aydınlanmış olacağım..teşekkürler

    A1 İhale yoluyla Fonlama
    A2a.BIST O/N Repo, Kotasyon Repo, Piyasa Yapıcı Repo
    A2b.TL Depo
    A2c.GLP Depo, GLP Repo
    A2.Toplam Kotasyon Yoluyla Fonlama
    A.Toplam Fonlama(A1+A2)
    B1.İhale yoluyla sterilizasyon
    B2.kotasyyon yoluyla sterilizasyon
    B.Toplam sterilizasyon
    TCMB Net Fonlama

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gercekten bunlari ögrenince cok aydinlanacakmisiniz.Bu Kadar aydinlanma ile ne yapacaksiniz cok merak ettim dogrusu. Ne is yaptiginizi da bir o Kadar merak ettim. Bu Kadar teknik, cesitli ve karmasik kavramlarla adeta bir Matrix seklinde bu sorulari hazirladiginiza göre bircok seyi zaten biliyorsunuz. Bence siz burada Show yapiyorsunuz. Bence üniversite sinavina girin ve iyi bir iktisat fakültesine devam ediniz, cevabi orada bulursunuz.
      A2a.BIST O/N Repo, Kotasyon Repo, Piyasa Yapıcı Repo.A2b.TL Depo
      A2c.GLP Depo, GLP RepoA2.Toplam Kotasyon Yoluyla FonlamaA.Toplam Fonlama(A1+A2)

      Wwuuaaauuw.. suraya bak.

      Aga bunlar ne yaa.. sanirsin uzay mekiginin Mars a inis kodlari.

      Sil
    2. Buraya bakın: http://www.tcmb.gov.tr/wps/wcm/connect/TCMB+TR/TCMB+TR/Main+Menu/Istatistikler/Piyasa+Verileri/Acik+Piyasa+Islemleri/

      Sil
  26. Mahfi Eğilmez'e:

    Gel ha gönül havalanma
    Engin ol gönül engin ol
    Dünya malına güvenme
    Engin ol gönül engin ol

    Şu dünyanın hali böyle
    Yalan yahşi geçer şöyle
    Söyledikçe engin söyle
    Engin ol gönül engin ol

    Gökde uçar huma kuşu
    Bilmeyenler atar taşı
    Enginlik gönülün işi
    Engin ol gönül engin ol

    Teslim Abdal özüm Hak'tır
    Sözümün yalanı yoktur
    Engin söyle büyüklüktür
    Engin ol gönül engin ol

    Teslim Abdal (Sivas, Şarkışla)

    YanıtlaSil
  27. Gorsel sunuma gorsel yorum. Soldaki Mahfi hocanin yazisi icin, sagdaki Turkiye'nin durumu icin (umarim sag neresi sol neresi biliyorsunuzdur). Asagidaki link'i tiklayin
    (virus yok merak etmeyin).

    https://www.thepetroc.com/wp-content/uploads/2012/12/Thumbs-Up-Thumbs-Down.jpg

    YanıtlaSil
  28. Yorumlarda verilen linkler çalışmıyor(telefondan giriş yaptığımızda).kopyala yapıştır yapmak gerekiyor.teknik olarak bir çözümü yok mu?

    YanıtlaSil
  29. olay ekonomi kitabinizi okudum.

    YanıtlaSil
  30. Bir miktar param var dolar yılda %20 artışla kaç yıl sonra 2 katına çıkar?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Elindeki paranin %20 sini hesapla.
      cikan rakami 2 ile carp
      elde ettigin rakama 365 ekle
      sonraki rakamin kare kökünü bul
      cikan rakami 12 ile carp 24 e böl

      yeni cikacak rakami türkiye nüfusuna böl. issiz sayisini ilave et.
      TBMM deki milletvekili sayisini cikar.

      sonuc elinde.

      Sil
    2. Eskiden biz bu sorulara orta okulda cevap verebiliyorduk. Egitimin geldigi son nokta bu iste. Imam hatiplerle devam edersek olacagi bu. Once paranin hangi para birimi ile oldugunu soyle adsiz. TL ile baska (kur farki ve enflasyon isin icine girer) dolar ile baska.

      Sil
    3. İkiye katlamak için gereken zaman = 72/% büyüme oranı (genel formül)
      İkiye katlamak için gereken zaman = 72/20
      İkiye katlamak için gereken zaman = 3,6 yıl

      Sil
    4. Büyüksün Ihsan Abi.

      Sil
    5. ihsan abi selam

      Sil
  31. Hocam 2011 de ozellikle yaz basindan itibaren buyumenin yuksek seyretmesi ozelinde insaat sektorundeki yukari yonlu ivmelenme butun bunlarla parelel zamanli hatta hemen akabinde ABD para basmasina ragmen dovizdeki yukselislerin olmasi cari acigin rekor seviyede yukselmesinde Merkez bankasini deneysel gevsek para politikasi ve reel faizlerin negatif olmasinin rolu var midir. Lutfen yanitlarsaniz sevinirim.
    not...Bu sorum 2011 icin gecerli ozellikle 2011 birinci ceyrekten itibaren yasananlarla ilgili

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle vardır ama sadece bu değil. Türkiye'nin dış politikasını bir kavga ekseni üzerine kurması, içeride uygulanan benzer siyaset, yapısal reformların yapılmaması gibi etkiler de var.

      Sil
  32. Dolar endeksi düşüş gosteriyor. TCMB fonlama faizini yükseltiyor. Ama 2016 sonuna göre bugün itibariyle değer kaybeden tek para birimi bizim paramız. Tamam Fed faiz arttırımına gitti ama bundan bütük kırılgan ülkeler etkilendi . Neden diğer ülkelerin parası değer kazanırken bizim paramız bu kadar değer kaybetti? Fonlama faizini diğer ülkeler bizden daha çokmu arttırdı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu ülkeler arasında fonlama faizini artıran bizden başka ülke yok. Brezilya mesela iki kez faiz indirdi. Demek ki Dolar dışında bazı konular var: (1) Bizim faiz enflasyonla uyumlu değil, (2) Bizde siyasal riskler görülenden daha yüksek. Başlıca bu iki nedenle Dolar / TL diğer para birimlerine göre yükseliyor.

      Sil
  33. Hocam , 16 nisan secimleri icin usd, ne zaman fiyatlanmaya baslar ?

    YanıtlaSil
  34. Hocam benim yazilarinizdan anladigim su

    Merkez bankasi ozerk olmadikca hukumetler reformlari yapmadikca ozellikle tarim sanayi vergi egitim demokratik yasalar gibi bir de bunun ustune yanlislar yaparak ulkenin turizmi de darbe yiyorsa

    siz hangi ekonomi siyasasnini uygularsaniz uygulayin sorun cozemezsiniz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aşağı yukarı budur. Faiz vb gibi ayarlamalar sadece zaman kazandırır.

      Sil
  35. Merhaba. Konu ile pek alakalı değil fakat bankacılık ve finans öğrencisiyim ve güncel ekonomik olayları yakından takip edip olaylara hakim olmak istiyorum. Ekonomiyi düzenli takip edebileceğim bir uygulama veya internet sitesi hakkında yardımcı olabilir misiniz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bloomberg HT ve http://www.newsnow.co.uk/h/World+News/Asia/Turkey/Economy

      Sil
  36. A ulkesinde

    MB bankasi faiz orani %200
    Enflasyon orani % 250
    Buyume orani %8
    Issizlik %1.5
    olan bir ekonomide ne olur

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Böyle bir ekonomi olmaz.

      Sil
    2. Afrika da var böyle ülkeler,halkı açlıktan ölüyor.

      Sil
    3. Böyle bir ekonomi olmaz OLSUN

      Sil
  37. Avrupa ile vizeler ne zaman kalkacak haberiniz var mi hocam
    vizesiz Avrupa AK partinin sozuydu AK parti sayesinde Avrupali olacaktik.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Avrupa maceramız onarılması çok zor yaralar aldı. Bırakın Avrupalı olmayı giderek uzaklaşıyoruz.

      Sil
  38. Sayın hocam,sunum için çok teşekkürler...3.90 dan usd almıştım Ocak ayı sonunda...malesef çıkış imkanı sunmadı.3 aya kadar vade sıkıntım yok.bekleyim mi referandum fiyatlamasında kaç olursa olsun zarar kes yapayım mı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Acelen yoksa cikma bekle. Eli mahkum gene yukselecek. Evet cikarsa Mayista satarsin. Hayir cikarsa Haziran Temmuz'u bulur (eger bankalardaki dovizlere o zamana kadar el koymazlarsa).

      Sil
  39. Sayin Mahfi Hocam,

    KOSGEB kredilerindeki yuksek artisla ilgili ne dusunuyorsunuz? 15 günlük sürede 64 binin üzerine işletmeye kredi kullandırıldığını, inceleme aşamasında olan 40 bine yakın dosyaya ilişkin kararın da kısa sürede tamamlanmasının beklendiğine iliskin haberler yer aliyor. Problemi cozmek yerine surekli kendimizi kandiriyor ve sorunu oteliyoruz gibi geliyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bunların pek çoğu (piyasa tahminine göre dörtte üçü) mevcut kredilerin döndürülmesi için kullanılmış. Kalanlarıyla da yeni yatırım yapıldığına ilişkin bir veri yok.

      Sil
    2. Sonuçta bankaların tahsil edemeyecek noktaya geldiği krediler Hazine garantisiyle yenileniyor ve ileride batarsa bankalara değil hazineye yük olacak.

      Sil
  40. Hocam turiste ihtiyaç duyduğumuz bir dönemde onların hızlı, rahat ve güvenilir bir biçimde rezervasyon yapmalarını sağlayan ve ülkemize turist yani döviz girişine büyük desteği olan booking.com sitesine "Türkiye yasağını" kendi kendimize getirmemiz hakkında ne düşünüyorsunuz?

    Bence hakkımızı yemeyelim çünkü kendi ayağımıza sıkma konusunda son yıllarda epey yol katettik değil mi hocam?:))

    Saygılarımla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim bir sözüm var yılların deneyiminden damıttığım bir söz: "Ben Türkler kadar kendi kendine sorunlar yaratıp onları çözmeye çalışmakla yaşamlarını harcayan bir toplum görmedim."

      Sil
    2. Hocam bunu tweet olarak atın da retweet'leyelim :)

      Sil
  41. Mahfi Bey benim için internet ne güzel şey dedirten bir siteniz var. Yüzeysel, hiçbir bilgi içermeyen binlerce yazı arasında sizin yazılarınızı çıktığı gibi okuyorum. Biyografi okumaya meraklı bir insan olarak şu anda "light günlük" kitabınızı okuyorum. Kendim de genç bir baba olarak, baba figürünün insan hayatında ne kadar önemli olduğunu sizin kitabınızda görüyorum. Saygıyla anılacak bir babanız var. Belki de o bisikleti zararına satmasaydı bugün bu yazılardan istifade eden binlerce kişi olmayacaktı.

    Sizden küçük bir ricam var, malum yeni nesil sıkılgan, nasıl bir hayatınız olduğunu öğrenmek için kitap okumak zor gelebilir. Geçnlere ilham vermesi açısından nasıl çalıştığınız ile ilgili bir yazı hazırlama fikrine ne dersiniz? Yurtdışı sitelerde "how i work" şeklinde çok fazla örneği var.

    Emekleriniz için teşekkürler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim.
      Bu dediğinizi düşüneceğim. Gerçi blogda gençlere kendi deneyimlerinden yararlanarak bir takım tavsiyeler yapıyorum ama toplu bir şeyler yazma fikrini bir düşüneceğim.

      Sil
  42. Temel gıda maddelerinin tedariki ithalat ile değil yerli üretim ile yapılmalı,büyükbaş hayvan ithalatı pirinç ithalatı,nohut ithalatı gibi "basit" ve temel kalemler ithalatın değil ihracatın konusu olması gerekli Türkiye için.Tarım'ı ikinci plana atıyor olmamız bize müthiş arge ve katma değer yaratan kuruluşlar kazandırmadı , şu anda gelinen nokta teknik ürünlerin yanında tarım ürünlerinde de ithal edilir halde olduğumuzu göstermekte.
    Saygılar Mahfi bey ; yazılarınız var olan sorunları başka açılardan tekrar tekrar görmemizi sağlamakta.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim.
      Ne yazık ki izlenen yanlış tarım ve hayvancılık politikası bizi her şeyi ithal eder konuma getirdi. Bunu tersine çevirmek yıllar sürecek.

      Sil
  43. Turizm Bakanligi verilerine gore yabanci ziyaretci sayisi Subat ta yillik %6.5 azalarak 1.16 milyon oldu. Ocak-Subat doneminde ziyaretci sayisi %8.12 azalarak 2.22 milyon oldu.

    YanıtlaSil
  44. Hocam teoriye göre bir ülkenin enflasyonu diğerinden yüksekse rekabetin sağlanması için enflasyonu yüksek ülkenin parasının değer kaybetmesi gerekir. Bu teoriyi ortaya atanlar bunu hangi mekanizmayla açıkladılar. Şu mudur: Enflasyonu yüksek olan ülkenin dış ticaret açığı artar, Bu açığı kapatabilmek için enflasyonu düşük ülkenin parasını daha fazla talep eder ve kendi parası değer kaybeder.
    İkincisi, bu teorinin sahibi kim ve ne zaman ortaya atıldı?
    Teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynı malın arbitraj nedeniyle aynı fiyata satılması gerekir farklı iki ülkede o yüzden enflasyon sebebiyle malın fiyatı bir ülkede artıyorsa eşitliği sağlamak için o ülkenin parasının değer kaybetmesi gerekir.

      Sil
    2. The law of one price

      Sil
    3. Bu teorinin ya da yaşam gerçeğinin bir sahibi var mı bilmiyorum. Sermaye hareketlerinin serbest, kurların dalgalı olduğu bir dünyada paranın iç ve dış değeri birbirine yaklaşır. Para içeride değer kaybetmişse dışarıda da değer kaybeder. Bunun tek istisnası sabit kur rejimidir. O da bir süre direnir ve sonunda devalüasyon yapılması zorunlu olur.

      Sil
  45. "Dünya ekonomisinin genel görünümü" konulu yazınızı, yılın ikinci yarısında yazacağınızı söylediniz. Bir mahsuru yoksa gerekçelerinizi açıklar mısınız, niye bu kadar geç?

    Haziran ayı içinde mi yazacaksınız?

    Önümüzü göremiyoruz, çatlamak üzereyiz Mahfi bey!!!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bazı verilerin daha netleşmesini bekliyorum. Bir de bütün dünyayı birlikte görebilmek için IMF'nin World Economic Outlook'u yayınlamasını bekliyorum. Çünkü orada bütün dünya verilerinin güncellenmiş hali oluyor. Sanırım Mayısa doğru yazacağım.

      Sil
    2. Hocam soyle genis tanimli bir yazi hatta 2 yazi ustuste olursa super olur.

      ABD AVRUPA son durum olasi durumlar
      Cin
      GOULER
      toplam bir son durum analizi ve gelecekte olabilirligi yuksek durumlar dunya ekonomisi icin.

      Sil
  46. Selamlar mahfi hocam enflasyonun iki hanelere gelmesi fakat mevduat faizinin 300 baz puan Aoff artışına rağmen sabit görünmesi reel faizin mb nın gerektiğinde sıkılaştıracağını ilan ettiği para politikasıyla çelişmesine neden olmuyor mu özetle reel faiz enflasyonu düşürmek için düşük değil mi biz eğer şu anda bu reel faizle bu kadar büyüyorsak ( potansiyelin altı) sizce bu bize potansiyel büyümenin düştüğünü gösterebilir mi ( tabii ki büyüme için sadece faizin düşük olması yetmez güven ve istikrar ortamı şart ama latin Amerika Doğu Avrupa ve ortadoğu ülkelerinin her zaman ibreyi ters yöne çevirecek bir öngörülemezliği mevcut yabancı yatırımcıların bu riski fiyatlamayacak kadar iyimser ya da ülkeye güvenlerinin olduğunu söylemek makul olmaz yani demek istediğim bizde işler ne kadar iyi giderse gitsin herzaman rüzgarı tersine döndürecek ( sudden stop ) riskler barındırıyoruz komşumuz 5 yıldır savaşta ülkede ne kadar Suriyeli misafir ediyoruz bu insanların açık maliyetleri olduğu kadar gizli maliyetleri de var onların yerini aldığı işsizlerimiz sosyal yardım almak zorunda kaldı artan kiralar belki gıda fiyatları yani ülke olarak zor durumdayız allah sonumuzu hayır etsin

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. guzel bir yorum kardes. AKP ilk donemlerde ozellikle dunyada krizin olmadigi buyumenin oldugu 2003-2009 arasinda cok yuksek reel faiz vermesine ragmen ulke ciddi buyume ivmesi yakalamisti.
      AKP, MB bankasi araciligyla deneysel para politikasi dahilinde kriz sonrasi ozellikle 2010 ve 2012 de arasinda reel faizleri 0 hatta negtif yaparak yine buyume refleksi ivmesi yakalamisti. Bu buyume hatta 2003-2009da yasanan buyume gibi de degildi istihdam arttirici issizligi dusurucu isgucune katilimi arttiran bir ozelligi de vardi. Nitekim 2012 ortasinda issizlik ciddi oranda dusmustu. Hatta avrupada 2010-2012de en fazla istihdam yaratan ulke konumundaydik.Bunda MBnin uyguladigi dusuk reel faiz hatta negatif reel faizli deneysel para politikasinin onemi cok buyuk. Bu politika ile piyasaya ucuz yoldan giren para basta tuketim olmak uzere insaati kismende olsa imalat sektorune can suyu oldu. Ki bugune kiyasla o donemlerde daha fazla huzurlu ic ve dis baris ortamina sahiptik. Ancak o donemde Turkiyenin gerekli degisimleri yapamamasi bu sureci tersine cevirdi. bu surec 2013 ilk ceyregine kadar gitti. sonrasinda negatif reel faizlerin artik bir pozitif etkisi olmadi ekonomiye cunku ekonominin reform ihtiyaci vardi gedikleri oldugu icin. Hatta tam tersi mbnin deneysel negatif reel faizli politikasi ters tepti bile diyebiliriz ozellikle 2013 sonlarina dogru artan enflasyon pahallilk kur istikrarsizligi ve yasanan doviz artislari sonra gelen ciddi faiz artisi ve yuku. Kisaca Turkiyede gelinen kosullar dahilinde gerek multecilerin ekonomik sosyal maliyeti gerek de ekonominin yapilan uygulamala neticesinde bogulmasi nedeniyle ne enflasyonda ne buyumede ne de issizlikte bir basari soz konusu tam tersi zayiflama ciddi anlamda bozulma soz konusu. Hukumet bu zayiflamayi yine bildik soylemle guyya dusuk faiz uygulayarak negatif ve ya 0 reel faizle enflasyonu isiszligi yenecegini buyumeyi arttiracagini saniyor. En buyuk yanilgida burada sakli. Su an gelinen noktada ekonomi negatif ve ya o sifir faizle cozum bulamaz en fazla mali disiplinden biraz taviz verevrek buyume arttiralabilir o kadar o da riski buyuk.Yapilsa yapilsa ciddi reformalar yapilmasi lazim ki bunu da bu hukumetin yapmasi zor/
      Mahfi hocam siz ne dusunuyorsunuz yukarida arkadasa verdigim bu cavbim hakkinda.

      Sil
    2. Başka faktörler de var devrede. Baştan beri kuşkulandığımız ama emin de olmadığımız bir konuda Varlık Fonunun en tepe yöneticileri bir tv kanalındaki söyleşide açıklama yaptılar ve dövize fon kaynaklarını kullanarak müdahale ettiklerini söylediler. Bu müdahale nasıl, ne aralıklarla ve hangi boyutta yapılıyor bunları bilmeden sadece MB nin açıklanan verişleriyle analiz yapmak mümkün değil.

      Sil
    3. Varlık fonu'nun piyasaya dolar sürme misyonuna bürünmüş olma ihtimali , ilk icraatta yanlış yola sapmak değil midir Mahfi bey?

      Sil
  47. 40 katır mı 40 satır mı. Öyle bilime önem vermeyip üretim yapmazsak böyle ikilem arasında kalırız. Aslında olan yine gariban halka oluyor. Faizi yükseltip enflasyon aşağı inerse halktan faiz adı altında dünyanın parası vergi diye çıkacak. Faizi indirirsen enflasyon artacağı için olan yine gariban halka olacak parasının değeri düşecek her şeye zam gelecek. Bu cephede yeni bir şey yok hocam.

    Peki Mahfi hoca ne diyor? Bilime gerekli önem verilip üretim yeterli ölçüde yapılırsa,gerekli yapısal reformlar yapılırsa faizi istediğin kadar indir enflasyon artmaz ve büyüme de artar. Çoğu gelişmiş ülkenin yaptığı da budur. Bu reçete için Aya, Uzaya gitmeye de gerek yoktur.

    YanıtlaSil
  48. hocam bu varlık fonuna aktarılan bankalarla ilgili ilerisi için risk söz konusu mu? malum son olay da halk bankası gmy.si tutuklandı.kişilerle ilgili yorumunuzu değil de genel olarak bu durum ekonomimizi ve türk bankalarına olan güveni ve mevduatları nasıl etkiler? saygılar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Varlık Fonunun nasıl ve ne amaçla kullanıldığının kamu oyuna açıklaması yapılmadığı sürece bu konuda benim yorum yapmam mümkün değil.

      Sil
  49. Acaba bizim AKP'liler, revizyonist liberallerin savunduğu ittifak kapitalizmini uygulayarak mı kalkınmaya çalışıyor..

    YanıtlaSil
  50. hocam ÇİN- ABD- RUSYA- KUZEYKORE sarmalında yakın zamanlı siyasi kriz ve bu bağlamda ekonomik kriz öngörüyor musunuz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kuzey Kore ayrı bir dünya. Rusya sanki toparlanma yolunda ilerliyor. Çin de geçen yılın son aylarındaki kadar tehlikeli görünmüyor artık.

      Sil
  51. mahfi bey kandiliniz mübarek olsun...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Geç okuduğum için ancak yanıtlıyor: Sizin de kandiliniz kutlu olsun.

      Sil
  52. hocam, anladığım kadarıyla dolar endeksi küresel çapta 100 ün az altında syrediyor yani esasen güçlü bir dolar yok yüksek olasılıkla biz çok kırılgan hale geldiğimizden ve özellikle de politik ve jeo-politik negatifliklerden ötürü ve faiz silahını zamanında kullanamadığımız için bizde dolar ve euro bu kadar güç kazandı. yani en çok bizim kendi hatalarımız kurları zıplattı diyebilir miyiz hocam?. saygılar...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 100'ün üstünde gidiyor 2 gündür.
      Evet aynen böyle diyebiliriz. Yani Dolardaki toparlanma (çünkü son 3 ayda 97'den 100'e geldi) mutlaka etkili oldu ama bizde bunun yanında kendi sorunlarımızın da etkisi fazla.

      Sil
  53. hocam gecelik faiz için parayı bugün yatırıp yarın mı alıyoruz yoksa 1 tam gün bekliyor mu faizde

    YanıtlaSil
  54. mahfi bey,
    Analiz ve tahminlerinize major durumları dahil eder misiniz ?
    Görseller için teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  55. Hocam konuyla pek ilgili değil ama sizce gerçekten sömürme haddi diye bişey var mıdır ? varsa bunun katsayısı nasıl hesaplanır ? Türkiye'de ve dünya da ne kadardır ? yanıtlarsanız çok seviniirim.

    YanıtlaSil
  56. Hocam bize bir yazıda Brezilyayı anlatır mısınız? Şu an neden tüm portföy yatırımları Brezilya'ya akmıyor mesela? Kuvvetle muhtemel Brezilya bankaları yıllık %14 civarında faiz veriyordur. Bu faiz marjında kurun artması da beklenmez.

    YanıtlaSil
  57. Mahfi Hocam Selam,
    Merkez bankası bilançosu okumasıyla ilgili bir makale de kaleme almanız çok faydalı olacaktır.

    YanıtlaSil
  58. Turkiye ekonomisi 2016 nin son ceyreginde %3.5, 2016 nin tamaminda %2.9 buyudu. Beklenti 4. ceyrek buyumesinin %1.9 olmasi yonundeydi. 3. ceyrek buyume verisi de % 1.8 dususten %1.3 dususe revize edildi.

    YanıtlaSil
  59. büyüme 2.9 geldi rakam gerçekçimi? yoksa balon mu? balon daha ağirlikta gibi ilk iki çeyreği eski hesaplama dur olmadi yeni hesaplama

    YanıtlaSil
  60. Istikrar olursa evet cikarsa bu veriler degisecek guclu turkiye icin AVAT

    YanıtlaSil
  61. Hocam 2016 Büyüme rakami %2,9 olarak aciklandi.

    Bu rakam bir büyüme midir.?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hocam,büyümemiz büyülüyor..

      Sil
  62. hocam mevcut sistemde cumhurbaşkanı sadece vatan hainliğinden yargılanıyor... yeni anayasa ile ne olacak

    YanıtlaSil
  63. Mahfi bey lütfen söyler misiniz:

    Siz bir smartphone'a "4999 TL" verir misiniz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sen daha arz-talep meselesini anlayamamışsın.

      Sil
    2. Diyelim ki verir. sana ne.?

      Sil
  64. Hocam yazılarınızı ilgiyle takip ediyorum. Yazılarınız vesilesiyle çok şey öğrendim, çok teşekkür ediyorum kendi adıma. Borç yönetiminin(iç borç yönetimi +dış borç yönetimi) önemi, ekonomiye etkileri hususlarında değerli bilgilerinizi içeren bir yazı paylaşabilir misiniz? Bu konuda yaptığım araştırma neticesinde genellikle rakamlar üzerinden yorumlara yer verilmiş.

    YanıtlaSil
  65. S.Sayek Böke:
    "Sanayisizleşme sürüyor, inşaat sektörü
    şişiriliyor. İnşaat sektöründeki büyüme,
    imalat sanayiinin 2 katı. Üretim yok,
    yatırım yok, iş yok. Üretim ve istihdam sağlayacak
    yatırımlar yerine, inşaat balonu
    büyütülüyor. İnşaat yatırımları, makina
    ve teçhizat yatırımlarının 4 katı. Azalan ihracat 2016 büyümesini
    olumsuz etkiledi. İhracat Şubat'ta da
    azaldı. İhracattaki azalma yüzde 1,9. Enerji bağımlılığı artıyor; enerji ithalatı
    şubat ayında yüzde 43 arttı. Yüksek
    teknolojili ürün ihracatı sadece yüzde
    3. Avrupa Birliği'ne ihracat yüzde 3,2
    daraldı. En fazla ihracat yaptığımız ülke
    Almanya: Almanya'ya ihracat 1,1
    milyar dolar. Dış borcumuz 1 yılda yüzde 2 arttı ve
    404,2 milyar dolar oldu. Kamunun brüt
    dış borcu yüzde 5,4 arttı ve 119,2
    milyar dolar oldu. Özel sektörün brüt dış borcu yüzde 0,9
    arttı ve 284,1 milyar dolar oldu. Dış
    borcun yüzde 70'i özel sektöre ait. Dayatılan rejim değişikliğinin sonuçları
    görülüyor: Türkiye ekonomisi hızla
    gücünü kaybediyor. Üretim yok,
    yatırım yok, iş yok. Borç çok!"
    http://m.gercekgundem.com/ekonomi/264727/selin-sayek-bokeden-inanilmaz-rakamlar

    O yüzden 16 nisanda bu gidişe #HAYIR diyerek dur demek gerek.

    Tespitlere katılmadığınız ya da eklemek istediğiniz nokta var mı hocam?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Insaat ihrac ediyoruz herhalde, Mart ayinda ihracat bir onceki yila gore 19% artti. Tabi ki diyin bu gidise bir dur yoksa tarih olacaksiniz.

      http://www.tim.org.tr/tr/basin-odasi-gundem-ihracatta-bahar-bereketi.html

      Sehirlerden cikamiyorsunuz, insaatlara laf ediyorsunuz, o da garip dogrusu.

      Sil
    2. ben tespitlere katilmiyorum turkiye buyuyor istikrar suruyor

      Sil
    3. Diyelim ki 16 Nisan da Hayir cikti.. Ne olacak.? 17 Nisanda yukarida yazilanlar yok mu olacak.

      1- Biz Treni 2002 de kacirdik. Asla O Trene binemeyecegiz.
      2- yukaridaki yorumlari yazanlar Hala %50 yi olusturuyor ve bikmadan usanmadan 15 yildir ayni Hatayi yapiyorlar. Adim gibi eminim birkac yil icinde Deniz bittiginde onlar yine utanmadan seni suclayacaklar. Beter olsunlar diyecegim de diger tarafta olan bu güzel ülkenin diger insanlarina olacak. ona yanarim.

      Bu da bedelin en büyügü olsa gerek.

      Sil
    4. Adsiz 00:05, derdiniz ekonomi olsaydi boyle konusmazdiniz. Derdiniz baska bir sey. Bunda da sizin sucunuz yok, sizi yetistiren ideololojinin sucu var. Gelecek nesiller icin degismesi sart.

      Sil
  66. A- 10 Yillik devlet tahvillerinin bazi avrupa ulkelerinde 0.4 faizli olmasi iyi bir sey mi kotu bir sey mi

    B- 10 yillik devlet tahvillerinin faizinin yuksek olmasi devletin piyasadan para cektigine mi dalalettir.

    C- 10 yillik devlet tahvilleri faizin yukselmesini daha cok neler etkiler.

    D-10 yillik devlet faizinin gerceklesen enflasyon ve cekirdek enflasyon oranlarindan rakamsal olarak dusuk olmasi iyi bir sey midir
    mesela Enflasyon %2.8 Cekirdek Enflasyon %2.1 10 Yillik Devlet Tahvil Faizi % 1.5

    YanıtlaSil
  67. Sirkte cambaza baktık ,birazdan eve gelince cüzdanın yerinde yeller estiğini görecek çok insan.

    YanıtlaSil
  68. saygılar mahfi bey
    dolar referandumda çıkabilecek sonucun evet / hayır olma olasılığını mı yoksa çıkabilecek sonucun "belirsizliğini" mi fiyatlar ?
    teşekkürler

    YanıtlaSil
  69. hocam kkdf paraları genel bütçeye gelir mi yazılıyor

    YanıtlaSil
  70. Ekonomiyi okuma ( ekonomik gidişatı anlama) konusunda ülke olarak durumumuz nedir ?

    YanıtlaSil
  71. Hocam merkez in
    1) TL basma yetkisi var midir?
    2) Varsa limiti var mı para basmanin ?
    3) limitinin üstünde basarsa bunun Uluslararası mueyyidesi var mı dir ?
    Saygılarımla

    YanıtlaSil
  72. neymiş türkiye 2016 genelinde %2,9 büyümüşmüş. hele ki son çeyrek nasıl olduysa %3,5 lik bir büyüme göstermiş üstelik 3.çeyrelkte %1,8 daralmışken. belli ki tüik fazla mesai yaparak şişirmiş de şişirmiş. madem iyiyiz de neden varlık fonu kuruldu. neden istihdam seferberlikleri ilan ediliyor. neden bankacılık sistemine geri dönmeyen kredi hacmindeki artık yükseliyor. neden güven endeksleri büyümeyle paralel değil o zaman düşük değerlerde seyrediyor. yahu bunların her şeyi yalan ve şişirme politikası üzerine kurulmuş!!!!.. pes... ayrıca bence şu artık açıktır ki; tıpkı 2001 krizinden önceki gibi herşey siyasal-politik gelişmelere göre belirleniyor özellikle vde kurlar!!!!!!!...

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kapitalizm

Paradan Para Kaybetme Dönemi

Faizin Doğuşu ve Yasaklanışı