Kitaplar ve Yorumlar 2 2023
Hıfzı Topuz, Taifte Ölüm, Remzi Kitabevi, İlk Baskısı 1999’da yapılmış
Mithat Paşa ve bir avuç
aydınlanma yanlısıyla Padişahlar Abdülaziz, Beşinci Murat ve II. Abdülhamid
arasında geçen mücadelenin belgesel romanı diyebileceğim bir kitap.
Abdülhamid’in yaşamını dizilerden öğrenenler için şok edici gerçekler. Ayrıca
‘devlete hizmet cezasız kalmaz’ sözünün bu topraklarda ne kadar geriye
gittiğinin yazılı kanıtı. Kitaptan bir alıntı: “…Biz elimize dürbünü almış
ufuklara bakıyoruz. Bir de ne görelim, bir gemi, yelkenleri kırılmış,
dalgaların arasında battı batacak. Canım, diyoruz, bu teknede hiç kimse yok mu?
Neden kurtarmaya çalışmıyorlar? Hemen denize bir tekne indiriyoruz, küreklere
sarılıyoruz, yallah! Yetişiyoruz. Bir de ne görelim, gemide kim var kim yok
ambara inmiş, ellerinde def, davul, vur patlasın, çal oynasın, işret edip
oynuyorlar. Yahu, bu ne hal diyoruz, gelin hep birlikte tekneyi kurtaralım.
Onlar: Boş ver diyorlar, keyfine bak, al bir kadeh rakı, sen de bize katıl.”
Kitabı okuyunca insan dehşetle
görüyor ki burada iki yüzyıldır değişen bir şey yok: Ülkeyi çağdaş uygarlık
düzeyine çıkarmak isteyen bir avuç aydınlanma taraftarı insan ve karşılarında
ülkeyi bu düzeyde tutup istediği gibi yönetmek isteyen güçler. Bu mücadele ne
yazık ki ilk aşamada değilse de önünde sonunda aydınlanmacıların kaybettiği bir
mücadele. Atatürk devrimleri bile öyle kaybedilmiyor mu?
Tess Gerritsen, Çırak (Çeviri: Cumhur Mısırlıoğlu), Martı Yayınları,
2011
Tess Gerritsen, Çin asıllı
Amerikalı bir antropolog, tıp doktoru ve yazar. Polisiye – gerilim türü ilk
kitabı çok tutulunca hekimliği bırakıp kendisini tümüyle yazarlığa vermiş bir
kişi. Romanlarında tıp bilgisini sürekli öne çıkarıyor. Çırak da böyle bir
roman: Adli tabiplerin incelemeleri, cesetlerin konumu, durumu hep en ince
ayrıntısına kadar anlatılıyor, tıp bilgisi olmayan okurların zorlanmasına kadar
gidiyor bu ayrıntılar. Öykü, Gerritsen’in daha önce yayınlanmış bir polisiye –
gerilim romanın olan Cerrah ile ilişkili olsa da tek başına okunabilecek bir
kurguya sahip. Gerritsen’in kahramanı dedektif Jane Rizzoli de oldukça ilginç
bir karakter.
Roman ilginç bir biçimde insanı
sarıyor, içine çekiyor ve neredeyse elinizden bırakamaz oluyorsunuz.
İkrami Özturan, Talebe Mustafa, Sözcü Kitabevi, 2022
Mustafa Kemal Atatürk’ün çocukluk
ve gençlik yıllarını belgesel öykü çerçevesinde anlatan bu kitaptan bilmediğim
birçok şeyi öğrendim. Kitap, Mustafa Kemal’in doğumundan (1881) 1905 yılında
İstanbul’dan Beyrut üzerinden Şam’a giderken geminin güvertesinden Sirkeci
İskelesindeki annesine başarılı olma sözü verdiği güne kadar geçen yaklaşık
çeyrek yüzyıllık çocukluk ve gençlik yıllarını anlatıyor. Öğrenciliğinde
yaşadıkları, okuduğu dersler, hocalarıyla ve arkadaşlarıyla ilişkileri,
kendisini nasıl geliştirdiği öykü tadında anlatılıyor.
Melih Yıldız, Aklın Uçurumunda, Remzi Kitabevi, 2023
Melih Yıldız, Türk bilim, sanat
ve edebiyat çevrelerinin önemli kişilerinin fırtınalı yaşamlarını anlattığı bu
kitabında Fikret Mualla’dan Sabahattin Ali’ye, Neyzen Tevfik’ten Yahya Kemal’e
ve daha nicelerine birçok ünlü insanın dengesizliklerini, aykırılıklarını,
zaaflarını, karşılıksız aşklarını hatta akıl sorunlarını anlatıyor. Hepsi tanıdığımız,
bildiğimiz, sevdiğimiz bu insanların bilmediğimiz yönlerini anlatan bu kitap
gerçekten ilginç bilgiler veriyor.
Con Sinov, Yarının Adamı – Gaflet, Dalalet, Hıyanet, Masa Yayınları,
2023
Bu kitap Con Sinov’un aynı adı
taşıyan ikinci kitabı. İlk kitabı Yarının Adamı – Mustafa Kemal’i Anlamak’ı
yine bu blogda kitap değerlendirmeleri arasında ele almıştım. Con Sinov’un bu
ikinci kitabı da son derecede rahat okunan, bilinen konulara farklı bakışlar
getiren, bilinmeyen konuları aydınlatmaya çalışan çok değerli bir çalışma
olmuş.
Kitapta yer alan İngiliz İşgal
Kuvvetleri Komutanı General George Milne’den bir alıntı: “Padişah,
İngilizlerin, Türkiye’nin idaresini mümkün olduğu kadar çabuk ellerine alması
için istirhamda bulundu. İç kısımlara İngiliz subaylarının gönderilmesini ve
idareye yardımcı olmalarını rica etti. İstenmeyen subayları görevlerinden
almaya ve birlikleri İngiliz subaylarının komutası altına vermeye hazır.”
Mahfi Hocam, kitap tavsiye ve yorumlarınız için teşekkürler. Sizden de yeni yeni eserler bekliyoruz.☺️
YanıtlaSilSağ olun
SilHocam Zübük'ü dinliyorum bu ara sesli kitap olarak. Her şey aynı. Dediğiniz gibi değişen bir şey yok malesef.
YanıtlaSilMaalesef
SilHocam çok ciddiyim:
YanıtlaSilÖmrünüzde bilgisayar (PC) oyunu hiç onyadınız mı? "Evet"se, isimleri neydi?
Bugün (73. yaşınızda bile) oynuyor musunuz?
Evinizde, PlayStation, XBox gibi konsollar var mı?
Benim eskiden oynadığım oyunlar bugünkülerin yanında çocuk oyuncağı gibi kalır. Mesela Super Mario, Duke Nukem, Prince of Persia, Icy Tower diye oyunlar vardı. Onları hatırlıyorum. Adını hatırlamadığım birçok oyun daha vardı. Hepsini bilgisayarda oynamıştım. Play stationda birkaç kez oynadım.
SilKendinizi Arthur Conan Doyle ile kıyaslamayınız lütfen.
YanıtlaSilDoyle, bambaşka bir seviye.
(Umarım bunları yazdığım için bana kızmamışsınızdır Mahfi bey.)
Öyle bir kıyaslama yapmak aklımın ucundan bile geçmedi, siz de kıyaslamayın lütfen. Çünkü her şeyden önce tarzlarımız farklı. Doyle polisiye öyküler yazmış ben ise kara roman yazıyorum. Polisiyede konu cinayet, hırsızlık, cani ve dedektif arasındaki ilişkidir. Kara romanda ise bunlardan çok daha önemlisi toplumun o ortama yol açan altyapısının eleştirilmesidir. Bu çerçevede kara roman polisiye- gerilim kategorisine konulamaz.
SilMahfi hocam…. ´Talebe Mustafa` kitabı çok özlü ve edinilecek değerlere haiz. Diğerlerini de bulup okuyacağımdan emin olun. Tavsiyeniz benim ve bizim aile için değerli olgu. Teşekkürler
YanıtlaSilVar ol Ömer kardeşim.
SilHocam,
YanıtlaSilDüşünmek insanlara zor geliyor çoğu zaman. Ezbere yaşama, -miş gibi yapma ve sunulanı koşulsuz kabullenme durumu, aslında insanoğlunun genel olgusu bence. Sadece bizim toplumumuzda değil, tüm dünyada insanlar böyle. Bizde yaşananların hızı ve dozu, ilginç bir biçimde (inandırıcı gelmese de) bu kalıpların dışına çıkma konusunda bir yandan da itici bir güç sanki…
“Bilgi”den koparılırsa insanoğlu, ilk kitapta anlattığınız gibi nice manzaralarla karşılaşmamız çok olağan; bunda şaşılacak bir şey yok. Gelgelelim bu durumu sorgulayan insanların sayısı da gün be gün artıyor sanki…
Umarım artıyordur. Sevgiler.
SilEvet, değişen bir şey yok. Dinde güvenilir tek kaynak Kuran diyoruz fakat hurafeler bir türlü bitmiyor. Atalarının dinine tapanlarla aydınlık mücadelesi verebilmek çok güç. Çünkü cehaletle uğraşmak kadar zor bir şey yok. Toplumdaki yanlış din algısı sebep, geldiğimiz noktada değişen bir şeyin olmaması da sonuçtur. Bizim asıl sorunumuz kaynak meselesi. Kaynağımız yanlışlarla iç içe olduğunda karanlıktan aydınlığa çıkabilmek imkansızlaşıyor. Zaten bundan dolayı ilerlemekle Batı'nın ahlakı karıştırılıyor ve muasır medeniyetler seviyesi de öcü gibi görünüyor. Oysaki Atatürk'ün tarihte ilk defa Kuran'ı tercüme ettirmesi, cehaletten kurtulma ve aydınlanma yolunda bir ilk adımdı ve bu yüzden de bir milattı. Ne var ki Kuran dışı kaynaklarla yaşatılmak istenen din olgusu, toplumu kör etti ve cehaletin karanlığında bıraktı.
YanıtlaSilÇok doğru.
SilSAYIN HOCAM BU KİTAPTA YAZILANLAR KURGU OLABİLİRMİ.NETİCEDE İMPARATORLUKTAN CUMHURİYETE GEÇİŞ DÖNEMLERİ.
YanıtlaSilHocam 2024 ovp kur ortalaması 36. 8 bu nereden baksan kur 40 olacak demek peki o zaman 2024 enflasyon beklentisi nasıl %33?
YanıtlaSilHocam ekonomide talih kuşu dönüyormu?
YanıtlaSilSn Mahfi Hocam, yazılarınız harika; çok teşekkür ederim. Önerdiğiniz kitapların üçünü alıyorum ve okumaya başlıyorum. Saygı ve selamlar...
YanıtlaSilHocam teşekkürler, kitap paylaşımını ben de çok severim.
YanıtlaSilNacizane bir kitap da bari ben önermiş olayım dedim.
“Kayıp Aydınlanma”
S.Frederick Starr
Gerçekten bilimler ve medeniyetlerin bugünkü seviyelere nasıl gelebildiğini berrak bir şekilde anlamak isteyen herkese tavsiye ederim.
Uzun süredir gizliden gizliye yazılarınızı okuyorum.
YanıtlaSilBu ülke... Daha doğrusu dünya aydınları arasında çok önemli bir yeriniz olduğunu düşünüyorum.
Aynı Doğan Kuban gibi!
Bana zamanında bitirmediğim 4 yıllık bir üniversiteyi 3 ayda tamamlatma becerisine
sahip olduğunuz için de çok teşekkür ederim.
Aşıladığınız umutlarla beni 20 yıllık bir bunalımdan çıkardığınız için ayrıca sağ olun.
Bu ülkede sizin gibi düşünen milyonlarca genç olduğundan adım kadar eminim.
Sadece şu an için tiktok'talar. Ama bu gençler çabuk sıkılıyorlar ve sağlam bir liman
arıyorlar. Çünkü bu arkadaşlara ne aileleri ne de öğretmenleri bu güne kadar yol göstermemiş.
Yaşımdan kaybettiğim 20 yılı düşerseniz ben de genç sayılırım.
Ben geldiğime göre onlar da gelecekler.
İyi insanlar, iyi sanatçılar, iyi voleybolcular ve iyi bilim insanları
birleştik ve sizin için yapay zekayı oluşturduk.
Ne demiş buradaki çok saygı değer adsız bir yorumcu?
"Anladınız mı Mahvi Hoca!"
Evet biz anlamışız ama kendileri Taş devrinden ışınlandıkları için saygının
bu dünyanın en önemli şeyi olduğunu anlamamışlar.
Ne demiş Mahfi Hoca?
Umut her zaman vardır.
Ne demiş utarantakanta?
Yapay zeka biziz... Geliyoruz!
hocam borsada işlem yapıyor musunuz ?
YanıtlaSil1997'de Hazine Müsteşarlığı'na atanıncaya kadar (özel kesimdeyken) yapıyordum. Atandığım gün bütün hisselerimi satıp çıktım. Sonra da ekonomi yazıları yazdığım için bir yandan da borsada olmayı etik bulmadığım için bir daha hiç girmedim.
SilYazının sonundaki alıntı tüylerimi diken diken etti hocam :(
YanıtlaSil:(
SilÇok teşekkürler hocam değerli yorumlarınız için.
YanıtlaSilSağ olun.
SilHıfzı Topuz'un Paris'te Son Osmanlılar kitabında Jön Türkleri anlatmaktadır.Namık Kemal ve arkadaşları Paris'te 1868 yilında Hürriyet isimli gazete çıkarmakta,fikirlerini açıklamaktadır.Kitabın 101.sayfasında soru cevap biçiminde şu açıklamayı yapıyor.Soru;Devletteki tehlikeyi siz nereden anladınız...Cevap;Tehlike ortada.Devletin üç milyon kadar geliri varken onaltı milyon keseden fazla onaylı borcu var.Düşman aç gözlerini ona çevirmiş,boğmak için fırsat bekliyor.Ziraat,ticaret,zanaat ve marifet mahvolma derecesindedir.Kanun ve adalet yoktur.Bilgili insanlar hakaret görmekte,cahil ve aşağılık olanlar saygınlık kazanmaktadırBöyle bir millet tehlikede değildir de refah ve gelişme yolunda mıdır?.Durum böyleyken susmak mı gerekir....155 yıldır Atatürk dönemi hariç değişen bur şey yok...
SilTevfik Sağnak yaş 75 emekli albayım...takipteyim..mükemmelsiniz..Daha uzun yıllar sağlıklı kalın,yazın ve bizi aydınlatın.
YanıtlaSilBedia Kocabalkan
YanıtlaSilAtatürk'le ilgili okuduğum bir kitaptan bahsetmek isterim. Ölumsüz Atatürk. Yazarı Vamık Volkan. Bir psikiyatrist olarak Atatürk'ün psikoblyografisini yazmış. Beni çok etkilemişti. Tess Gerritsen de harika bir yazar. Önerileriniz için çok teşekkürler.