Bu Yılın Dış Finansman Gereksinimi
Önümüzdeki bir yılın dış finansman gereksinimini hesaplarken iki büyüklüğe bakmamız gerekiyor: (1) Orijinal vade süresi ne olursa olsun önümüzdeki 12 ay içinde ödenme günü gelecek olan dış borç stoku. (2) Önümüzdeki 12 ayın olası cari açık tutarı.
Aşağıdaki tablo 2023 yılında
ödenmesi ve/veya yenilenmesi gereken dış borç stokunu gösteriyor (Kaynak: TCMB,
Kısa Vadeli Dış Borç İstatistikleri Gelişmeleri, Ocak, 2023.)
Buna göre bu yıl içinde vadesi
gelecek olan dış borç stok toplamı yaklaşık 196 milyar dolardır. Bunlar
arasında mevduatların (34 + 17 + 21 + 14 = 86 milyar dolar) yüzde 90’ının (77
milyar dolar) yenileneceğini varsayarsak ödenecek görünen miktar (196 – 77 =) 119
milyar dolara düşer.
2023 yılı cari açığının TCMB
Anketinde açıklanan beklentiye uygun olarak 36 milyar dolar olacağını kabul
edelim[i].
6 Şubat sonrası yaşanan deprem ve sel afetlerinin yarattığı tahribatın toplam maliyetini
de resmi hesaplardaki gibi 103,6 milyar dolar olarak alalım[ii]
ve bunun kabaca üçte biri kadarını (35 milyar dolar) dışarıdan borçlanarak
bulmamız gerektiğini varsayalım. Bu durumda 2023 yılının dış finansman
gereksinimini şöyle hesaplayabiliriz:
2023 Yılı Dış Finansman Gereksinimi = Vadesine Bir Yıl Kalmış Dış Borçlar – Mevduatların Yüzde 90’ı + 2023 Yılında Beklenen Cari Açık + Afetler İçin Gereken Dış Finansman = 119 + 36 + 35 = 190 milyar dolar
Sonuç olarak Türkiye’nin 2023
yılında yaklaşık 190 milyar dolarlık bir dış finansman bulması gerektiği
gerçeğiyle karşı karşıya bulunduğumuzu söyleyebiliriz.
[i] Merkez Bankası Piyasa Katılımcıları Anketi, Mart 2023.
[ii] TC Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı, 2023 Kahramanmaraş ve Hatay Depremleri Raporu s.130 tablo 66.
Hocam TCMB den aldığınız tablo 2023 Ocak verilerini gösteriyor. Yani 2024 Ocak'a kadar olan dış borç stoku mu oluyor 196 milyar dolar? Mesela Mart ayı verisi yayınlandığında o veri de 2024 Mart'a kadar olan dönemdeki kısa vadeli borç stokunu mu gösteriyor olacak?
YanıtlaSil2023 Ocak ile 2024 Ocak arasında vadesi dolacak olan miktar 196 milyar dolar demek. Mart'ta da Mart 2023 ile Mart 2024 arasında vadesi dolacak olan miktar açıklanack.
SilHocam milyon mu milyar mı? Dış borçla ilgili bir yerde milyon değerinde milyar ifadesi geçiyor.
Sil196 milyar dolar. Tablodaki ise milyon dolar. Ondan üç sıfır atarsanız o da milyar dolar olur.
SilHocam IMF ile ilgili, piyasa ve imf faiz oranı/ tr nin dış kaynak ihtiyacı ve imf nin verebileceği max finansman miktarı ile ilgili geçmiş yılların da ornekleyen bir çalışma vaktiniz olur ise çok faydalı olacaktır..
SilHaaa bide imf ye 5 milyar $ birc verdik ya kaç % faizle verdik geri aldık mı 😎😂😁
Hocam mevduatlarin yenilenmesi ne demek oluyor tam olarak? O kısmı anlayamadım biraz açar mısınız, teşekkürler.
YanıtlaSilBunlar bankalarda mevduat olarak duran paralar. Genellikle süresi dolduğunda bunların büyük çoğunluğu çekilmez uzatılır. Onu belirttim. Sevgiler
SilHocam durumu çok ayrıntılı ve her zamanki hibi anlaşılır şekilde anlatmışsınız. 190 milyar USD bulma zorunlulupu döviz kurları üzerinde çok büyük bir baskı değil mi?
YanıtlaSilTeşekkür ederim. Türkiye bu finansmanı bir şekilde buluyor ama her seferinde daha yüksek maliyetle buluyor.
SilHocam finansmanın bulunamama ihtimali var mı? Varsa ve bulunamazsa bizi neler bekliyor? Seçim sonrası herhangi bir ittifakın kazanması, bu finansman bulma konusunda ne gibi farklılıklar yaratır?
YanıtlaSilYüzde 10 - 12 dolar faizi vererek bulunuyor. Ama yük giderek ağırlaşıyor. Mevcut kadronun ve mevcut politikaların devamı halinde maliyet çok daha yüksek olur.
SilHer zamanki gibi yanıt verme nazikliğini gösteriyorsunuz. Teşekkür ederim değerli görüşleriniz için.
SilDeğerli hocam, bu yönetime yüzde 15 ile paramı vermem. Kimler nasıl verebiliyor yüzde 10-12 ile dövizi anlamam mümkün değil, ama uluslar arası hukuk garantili, devlet özel anlaşmalı borç olunca veriyorlar.
SilVergiden bile mükemmel kaçınıyorum bunlara vermek yerine, nereye gideceği belirsiz diye, bir de anaparayı borç diye vermek akıl alır gibi değil. Düzgün bir hükümet olursa ancak o zaman düzgün vergi veririm.
Hani, yokluğu varlığından değerli kimseler vardır ya, bu yönetim de ondan işte. Yüzde 12 verenler de sanırım, 7-8 yılda anaparayı kurtarırız diye düşünüyorlar sanırım. Borcu verenler bir yerden ucuz kredili borç alıp veriyorlarsa da çok büyük risk alıyorlar demektir.
Vergi vermek için düzgün bir hükümetin gelmesini bekleyenin yokluğu varlıgından hayırlıdır.
SilAlcapon vergi suçundan yakalandı, sizin akibet ne olacak bakalım.
Mahfi bey umarim iyisinizdir. 190 milyar dolar dis finansmani Imf harici bir kaynaktan bulmak ne kadar mumkundur. Ve politika faizinin artmasi ile bu kadar buyuk bir finansman ulkemize cekilebilir mi?
YanıtlaSilDış kaynağa ödenen faiz çok yüksek. Bu kadar para bulmak zorunda olduğunuzda faiz de yükseliyor tabii. Faiz yükseldikçe kaynak bulunuyor ama geleceğe devredilen yük daha da ağırlaşıyor. Politika faizinin hiçbir anlamı yok, sadece göstermelik bir faiz.
SilBulunabilir mi?
YanıtlaSilKatlanılacak maliyete bağlı. Dolar borçlanmaya % 12 faiz verirsek buluruz. Dünya ortalamasının yaklaşık 2,5 katı bir maliyet.
SilHocam her sene aynı muhabbet, bilmem şu kadar milyar vadesi gelmiş borç var para yok ödenmez kriz çıkacak diyorlar. Ama hiçbir şey olmuyor ve demek ki ödeniyor.
YanıtlaSilEvet ödeniyor ama her yıl maliyeti artıyor. Bu yıl da ödenecek ama dolar faizi maliyeti muhtemelen % 10'dan 12'ye çıkacak. Vatandaş konuya ödeniyor diye bakar iktisatçılar 'maliyeti nedir' diye sorarlar.
SilÖdendiği sürece maliyeti çok önemli değil. Nasıl olsa eşek değiliz ya öderiz.
Sil2001sonrasi Övdüğünuz IMF politikasi izlenirken her sene bu rakamdan daha fazlası bulunuyordu.ustelik piyasanın aynı şekilde 2-3kati alinmisti. enflasyonu ,kademeli olmadan doğal enflasyonun (işsizliği düşürmeyen enflasyon) altina düşürüp üstüne değerli TL sayesinde dolar bazlı alım gücü artıp ithalat uçtuğu için dis borckolik olundu.bu ilanihaye devam etmediği için sıkıntı başladı. Mesele borcu ne için aldiginizdir.maliyetli olup yatırım için alırsanız uzun vadede geri dönüşü olur lakin tüketim ve üretime dönük olmayan hizmet için alırsanız maliyeti az bile olsa uzun vadede sıkıntı yaşanır.
SilSevgili Adsız, IMF bir ekonomiye destek verip sorunları çözmesini sağlar ama sonsuza kadar onu ayakta tutamaz. Önceki dönemde yenilenler içilenler o dönemin siyasetçisine sorulacak yerde onların dolduruşuyla IMF'ye sorulursa tam da siyasetçinin istediği kurtuluş yolu açılmış olur. Aldığınız parayla inşaat yaparsanız bu IMF'nin değil öncelikle siyasetçinin sonra da bunun hesabını sormayan halkın sorumluluğudur.
Silİnsanlar yatırım istemiyor.tuketmek istiyor.en iyisinden ev,araba,telefon ,elektronik vs istiyor.hal böyle olunca tüketim borçlanmayi artırıyor ve kimse ne tüketimden ne de borçlanma gereğinden vazgeçiyor. Tüketemeyince alım gücü düşüklüğünden şikayet ediyor.siyasilerden bunu talep ediyor.hem tüketeyim hem de borclanmayayim enflasyon olmasın döviz artmasin demek için ya sınırsız diş borç kaynağınız olacak ya da yeraltı kaynakları zengini olacaksınız.sinirsiz kredi için müstemleke ya da uydu devlet olmalisiniz.
SilFaizler düşmeyecek artık.
YanıtlaSilPolitika faizini kastediyorsanız hiçbir anlamı olmayan bir faiz o.
SilHocam yazınız için teşekkür ederiz. Yazınızda durum tespiti yapıp bırakmışsınız. 190 milyar dolarlık bir açığın ülkemiz ekonomisine nasıl bir etkisi olacağına ise değinmemişsiniz. Sizce nasıl finansa edeceğiz? Büyük bir kur şoku yaşamayız umarım.
YanıtlaSilEğer aynı politikalarla devam edersek maliyet artar. zaten yüzde 10 gibi çok yüksek maliyetle yaptığımız dış borçlanmanın maliyeti yüzde 12 - 13'e çıkar. Sürekli daha yüksek dış faizle borçlanarak riski de artırmaya devam ederiz.
SilDeğerli Hocam,
SilMaliyeti artsa da ödenir bir şekilde yorumunuzu fazla iyimser buluyorum. Fed ve ECB fazileti bu yıl da artacak ve global durgunluk çok olası iken, CDS’ ilk 5’te bir ülkenin borcu seçimde farklı bir yaklaşım çoksa dahi döndürme olasılığı %5-10’u geçemez düşünülebilir.
Her yıl maliyetler artıyor ve borçlar da bir şekilde çevriliyor.
SilHocam maalesef ki ilk 2 ayın cari açık verisine bakarsak beklentileri çok iyimser olduğunu düşünüyorum. Depremin, kurun ve seçimin dolaylı etkileriyle açığın beklentilerin üzerinde gelmesini bekliyorum. Ne yazık ki finansman maliyetinin artması riskleri, risklerin artması da maliyeti arttırıyor. Umarım ülkemiz zamanla yeni bir rüzgar yakalayabilir.
YanıtlaSilEvet bu hesap daha artar, haklısınız.
SilDeğerli hocam, öncelikle yazı için çok teşekkürler. Acaba vadesi gelecek olan swap anlaşmaları da bu hesaba dahil edilmeli mi? Sonuçta, vadesi geldiğinde başka bir swap anlaşması ile kapatılmaz ise, cari kur ile vadesi gelen swap anlaşmasının karşılığının satın alınıp karşı tarafa gönderilmesi gerekecek. Ya da soruyu başka bir şekilde sormak gerekirse, TCMB'nin swap anlaşmalarının hacmi küçülmeye başlarsa bunun da kur üzerinde baskı oluşturacağını düşünmek yanlış olur mu? TCMB, birkaç yıl önce tam da bu sebeple bankalarının swap anlaşmalarına sınır getirmedi mi?
YanıtlaSilSwaplar dahil değil. Onların yenileneceğini düşünüyoruz. Ama kur ve faiz üzerinde baskı yaratacakları kesin.
Silhocam mevduatlar dediği mudilerin döviz mevduatları mı? neleri kasttediyor?
YanıtlaSilDöviz mevduatları.
SilHocam merhabalar. Bir hesap bazı firmaların dolar kurunu 19 liradan değil de 25 liradan esas aldığını ve buna göre maliyetlerini hesapladığını iddia ediyor. Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz.
YanıtlaSilOlabilir bu bir tahmin. Bazıları da 15 TL'ye düşeceğini tahmin ediyor.
SilKitlesel organizasyon sorunu yaşıyoruz. Bunu kabul etmiyoruz. Olduğumuzdan iyiymiş gibi yaşıyoruz.
YanıtlaSilTeşekkürler
Haklısınız. Toplumda gelir dağılımı iyice bozulduğu için bazılarımız gelişmiş ülke vatandaşı gibi bazılarımız da az gelişmiş ülke vatandaşı gibi yaşıyor.
SilÖdenecek faizler var mı burada acaba?
YanıtlaSilFaizler hariç.
Silİflas etmiş gibi
YanıtlaSilİflas yok. Devletler iflas etmez.
SilSAYIN HOCAM DEVAMLI OLARAK VARSAYALIM VARSAYALIM DIYORSUNUZ.VARSAYALIMKİ 2023 YILINDA BİR MUCİZE OLUYOR VE 100 MİLYAR DOLAR KARŞILIKSIZ PARA GELİYOR VE BORÇLAR BİTİYOR.SADECE VARSAYALIM DEDİM........
YanıtlaSilBilimde bir konuyu basitleştirmek için varsayımlar kullanılır ama mucizeye yer yoktur. Mucize, masallarda olur.
SilMahfi hocam, Yazılarınıza ve fikirlerinize çok değer veren biri olarak biraz konu dışı olmak ile birlikte şu soruyu affınıza sığınarak sormak isterim. Millet ittifakının HDP'ye yakınlaşmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizce bu yakınlaşma Kararsız olan Milliyetçi Seçmeni uzaklaştırmaz mı?
YanıtlaSilSaygılarımla.
Kürtleri görmezden gelerek sorunları çözmek mümkün değildir. Öte yandan görebildiğim kadarıyla millet ittifakında da HDP'ye uzak duranlar var. Ayrıca eğer milliyetçi seçmen HDP ile yakınlaşmayı sorun olarak görüyor ve bu nedenle millet ittifakından uzaklaşmayı düşünüyorsa Hüda Par ile işbirliği yapan cumhur ittifakı için ne düşünecek?
Silhdp kürtleri temsil etmez onlar kürtlerin arkasına saklanan pkk ypg militanları, eğer kürtleri görmezden gelmek istemiyorlarsa bölgeye gitsinler hdp ye değil.
SilKürtleri kimin temsil edip etmediğine biz değil Kürtler karar verir. O kadar oy aldıklarına göre demek ki temsil ediyorlar.
SilHocam döviz ve kurla ilgili bilgi vermekten özellikle neden kaçınıyorsunuz?
YanıtlaSil1) Aşağı ya da yukarı yön konusunda tam olarak bilgi sahibi olamadığınızdan mı
2) Yatırım tavsiyesi verip yanlış anlaşılmaktan kaynaklı mı
Döviz ve kurla ilgili bilgi vermekten kaçınmıyorum, bilgi verilebileceğini düşünmüyorum. Çünkü her an her şeyin değiştiği bir dünyada ve ondan çok daha hızlı değişimlerin olduğu Türkiye'de kur tahmini yapmak mümkün olsa da bunu paylaşmak doğru olmaz. Ya da her gün o tahmini revize etmek gerekir ki o da tahmin olmaktan çıkar. Doğru tahmin yapsak bile hükümetin dövizi satış yaparak, bankalara baskı yaparak, alış satış marjlarını açtırarak yaptığı müdahaleler bırakın kurların sağlıklı tahmin edilmesini, sağlıklı oluşmasını bile önlüyor.
Sil1) Yukarı gideceğini her zaman söylüyorum. Nokta tahmin vermiyorum çünkü dediğim nedenle bu tahminler sağlıklı değil. Türkiye'de bu ekonomi politikasında ısrar edildiği sürece kur yukarı gider.
2) Döviz almak yatırım olmadığı için burada bir yatırım tavsiyesi söz konusu değil.
Hazine Ekim ayında yayımladığı bültene göre 2023 için yaklaşık 10 milyar dolarlık bir dış borçlanma öngörmüş. Çok yüksek bir rakam değil. 270 milyar dolar ihracat olsa bunun %40'ı Merkez Bankasına satılıyor, o da 108 milyar dolar eder. Diğer hizmet gelirleri ile beraber toplam rakam rahatlıkla 150 milyar doları bulur. Bankalar ve ithalatçı şirketler de kendi borçları için önlemlerini çoktan almıştır.
YanıtlaSilSonuç olarak 2023 çok rahat geçecek diyebiliriz.
Bu boş vermişlik Türkiye'yi bugüne getirdi.
SilSayin Hocam, degerli görüslerinizi bizle paylastiginiz icin cok tesekkür ederim. Biz gurbetcilerde de para kalmadi, burada da hayat pahalilasiyor, lütfen hükümete söyleyin bize güvenmesin. Saygilar
YanıtlaSilBirçok yorumunuzda, faiz arttırılması gerektiğinden bahsediyorsunuz. Peki faiz arttırılınca ,düşecek dolar kurundan dolayı artacak cari açık nasıl finanse edilecek? Bunu söylemiyorsunuz.
YanıtlaSilFaizin arttırılması çözüm değil. Faiz öyle bir seviyede tutulmalı ki, cari açığın kapanmasına sebep olmalı ama öte yandan enflasyonu da düşürmeli. Öyle bir dünya yok. Birini düzeltseniz diğeri bozuluyor..
Enflasyon düşmeden cari açık düşmez. Geçen sene kıymanın kilosu 6 dolardı. Bugün 15 dolar. Ama yurtdışında hala 6 dolar. Böyle olunca Et toptancısı, eti, Türkiye'den almak yerine ithal ediyor böylece cari açık artıyor.
Ekonomi , faizle dolar kuruyla oynayarak düzelmez. Sadece düzelmiş gibi görünür. Ekonominin kurtuluşu için tek çözüm denk bütçeyle enflasyonu düşürmekdir. Denk bütçeyi yapabilecek parti Türkiye'de bulunmamaktadır. Çünkü bunu başaracak partiler, ilk seçimde seçmen tarafından gönderilir. Ülkemiz için ekonomik kurtuluş yakın değil maalesef. İktidara kim gelirse gelsin yakın değil.
Dolar kuruna bugün hükümetin yaptığı gibi baskılamayla müdahale etmezseniz faizi artırsanız da düşmez merak etmeyin. Bir yandan enflasyon düşsün deyip bir yandan faizi enflasyonun altında tutarsanız enflasyon düşmez. Faiz sebep enflasyon sonuç yanlışından, sebeple sonucu birbirine karıştırmaktan kurtulamazsanız takılıp gidersiniz.
SilEkonominin düzelmesi için enflasyonun düşmesi gerektiği konusunda aynı düşünüyoruz. Ancak sizinle ayrıldığımız nokta, yöntemle ilgili. Siz, faiz artışıyla enflasyonun düşürülmesinin mümkün olduğunu düşünüyorsunuz. Evet kısa vadeli olarak düşünüyorsak bunda haklısınız.
SilAncak uzun vadede enflasyonu nasıl düşürdüğünüz çok önemli. 2001-2010 yılları arasında , sadece faiz artışıyla enflasyon düşürüldü. Ancak bu yapılırken dolar kuru müdahelesiz olarak baskılandı , ciddi cari açıklar verildi ve bütçe açıkları verildi. Bunun bedelini 2010 yılından sonra devalüasyonlarla ve bununla birlikte enflasyonda yükselişle en ağır biçimde ödedik.
Eğer faizler, bütçe açıkları düşürülerek düşürülseydi,yüksek faize bağlı dolar girişi olmayacaktı ve dolar düşmeyecek, bunun sonucunda cari açık verilmeyecekti. Cari açık verilmeyince, dolar kuru ileriki yıllarda artmayacaktı ve cari açık-devalüasyon-enflasyon makasından kurtulmuş olacaktık.
Herşey devlette bitiyor. Eğer devlet, bütçe açıklarını düşürürse, borçlanma faizi düşer, ardından enflasyon düşer, faizler artmayacağı için dolar girişi olmaz ve cari açık düşer. Cari açık düşünce, devalüasyon olmaz ve enflasyon olmaz.
Ben hiçbir zaman faizle enflasyon çözülür demedim. Faizi yanlış belirlerseniz ekonomi bozulur enflasyon yükselir ama doğrusunu belirlerseniz tak başına faiz enflasyonu ilk anda düşürse de orada tutmaya yetmez. Doğru ekonomi politikası uygulamanız lazım. O bile yetmez. Örneğin hukukun alt üst edildiği yerde işler düzelmez. Onun için hep yapısal reformlarla başlıyorum. Faiz ilk adımdır. Çok söyledim bir kez daha söyleyeyim: Piyasa ekonomisindeyseniz ve faizi yanlış belirlemişseniz her şey yanlış gider.
SilFaizden önce Türkiye nin altın problemini çözmesi gerekiyor.Türkiye'de ithal edilen altınlar sistem dışına çıktığından daha fazla borçla daha fazla maliyetle daha fazla sistem dışına çıkacak altın alınıyor.tam bir kısır döngü.eger Türkiye halktaki altın rezervini gerçek olarak merkez bankasında tutabilse brüt rezervi çok yüksek olacagindan kredibilite orani da iyileşecek.hayali ithalat nasıl parayı hiç ederse altın da bunu yapıyor.Normal şartlarda rezerv 500milyar doları geçer.sadece bu sosyolojik mesele cozulse problem yarı yarıya çözülür.tam bir kara deliktir.
SilHocam bir konuyu çok merak ediyorum, bütün bu gidişatın temel sebebi doları 19, faizleri de düşük tutarak verilmeyen kredilerle piyasayı ayakta tutmak için mi? Cahilliğimi mazur görün, böyle hergün kötüye giderken ve daha kötüsü daha ne kadar kötüye gideceğimizi bilmeden yaşamak yerine, olması gereken neyse piyasayı serbest bıraksalar yeni fiyatlara göre kendimizi ayarlasak daha iyi olmaz mı? En azından iyileşme sürecine girmiş ve geleceğe umutla bakmış olmaz mıyız?
YanıtlaSilBütün bunların nedeni faiz takıntısı.
SilHocam, Ülkemizin ekonomik olarak hasta olduğunu kabul edip tedaviye başlamanın bedeli nedir ki yöneticiler hastalık halinin devamını tercih ediyorlar? tüm garabetin sebebi mevcut iktidarın seçimi kaybetme kaygısı mı? Şunu çok merak ediyorum, amaç iktidarda kalmaksa en iyi ekonomide refahı arttırmak hangi yol ile oluyorsa o yolları kullanmak kendileri açısından daha mantıklı olmaz mı? Neden doğru yolu kullanmayı tercih etmiyorlar? Eğer tüm mesele cep doldurmaksa mevcut maaşlarının 100 katını almaları ülkemiz için çok daha ucuz olmaz mı?
YanıtlaSilTedaviye başlamanın ilk adımı faizi artırmak olduğu için başlayamıyorlar. Faiz sebep enflasyon sonuç deyince geri dönüşü zor tabii.
SilTwitir Finans Fenomenleri diyor ki, Mahfi Eğilmez, faiz artırılsın dedi dedi, Arjantin faizleri artırdı, yine de battı.
SilFenomenin verdiği rakamlara bakıyorum, Arjantin batana kadar faizleri hep enflasyon altında tutmuş bizim gibi, reel bir faiz artışı yapmamış.
Kıssadan Hisse: Twitir Finans Fenomenlerine bakmayın. :)
SilHocam bugün medyada şirketlerin yurtdışı döviz transferlerinde %5 komisyon alınacağı yazıyor. Bunun anlamı nedir veya şuan uygulamada mı bu karar bilginiz varmı acaba ? Tüm ithal ürünlere %5 zam demek bu çünkü enflasyonuda etkiler.
YanıtlaSilZamanında bu bloğa yorum yazdım, istanbuldaki işyeri ve daireleri 4-5 sene öncesinden satılığa çıkardıydım, satılanların parasını dışarı aktardım, ordan kira alıyorum.
SilTürkiyenin kiracı-mülk sahibi yasaları ile, zorlama kira artışları ile, satmak istediğinde satamadığın malınla baş edilmez. Bir evi satmam 8 ile 10 ay arasında zamanımı alıyor.
Kirayı kötü niyetle ödemeyen kiracıyı çıkarmak 1 yıldan uzun sürüyor.
3-4 ayda bir yurtdışından para getiriyorum, kafa rahat.
Herkese tavsiyemdir, paranız varsa, ne olursa olsun yurtdışında dursun.
Bunun bir tek anlamı var: Türkiye sermaye hareketlerinin serbestliği ilkesini yani TL'nin konvertibilitesini terk etmiştir.
Silmerhaba hocam togg siparişi verdiniz mi ?
YanıtlaSilVerdik verdik heyecanla bekliyoruz.
SilBoğaza karşı parkedip içinde çay içicem,
fakirler dert edinsin.
Değerli hocam bu çalışmanızda KKM'de olan mevduatın da hesaba katılması gerekmiyor mu? TL mevduat olarak gözükse de aslında 90 milyar dolardan fazla bir ödeme yükümlüğü de eklenmiyor mu?
YanıtlaSilKesinlikle katılması gerekiyor.
SilHocam yayınlarınızdan faydalanıyoruz. Teşekkürler...
YanıtlaSilSağ olun.
SilKonudan bağımsız bir sorum olacaktı size.Sanayi üretim endeksinde 2015 yılının baz alınması nedenini paylaşır mısınız ?
YanıtlaSilKalıcı bir seçim değil, 5 - 10 yılda bir baz yılı yenileniyor. Çünkü üretimin yapısı değişiyor.
SilHocam merhabalar. Epeydir aklıma takılan bir soruyu size sormak istiyorum. Türkiye'nin dış borçları hesaplanırken neden kısa vadeli borçlarla cari açık ayrı ayrı değerlendiriliyor? Cari açık dediğimiz şey kabaca alımlarımız ile satımlarımız arasındaki negatif fark, yani ithalatımız ihracatımızdan daha fazlaysa zaten yurt dışı firmalara borcumuz var demektir. Cari açıktan kaynaklı borcumuz neden ülkenin 1 yıl içerisinde ödemesi gereken rakamdan ayrıştırılıyor? İthalattan kaynaklı borçlarımız 196 milyar doların içerisinde değilse 196 milyar dolarlık borç neyden kaynaklanıyor? Teşekkür ederim.
YanıtlaSilMerhaba hocam, finansman açıklarını açıkladınız iyi bilgi sahibi oldum. Ancak, bu açıkların üzerine gelecek, kısa vadeli hazine borçlanmaların yaratacığı sorun. Evet, bu gün bu kağıtlar üzerinden kısa vadeli borçlanmalar yapılıyor ( Bankalar silah zoruyla uyguluyor ). Yarın durum değiştiğinde yükselecek faizler ve ikinci ele düşecek kağıtların yaratacağı parasal bozulmalar bizi nereye götürecek?
YanıtlaSilHocam devlet bankaları vasıtasıyla kurları kontrol altında tutmak için satılan dövizler , mudilerin ilgili bankalarda mevduat olarak tuttukları paralar mıdır? Eğer öyleyse satılan bu dövizlerin yaklaşık tutarını bilmek mümkün müdür? Bu belirttiğiniz açığa bu tutar dahil değildir herhalde?
YanıtlaSilHocam, bu çalışmanızı güncelleme imkanınız olabilir mi? Saygılar
YanıtlaSilhttps://www.tcmb.gov.tr/wps/wcm/connect/5bf5b69f-2828-4c03-b3aa-39766325bb65/kv.pdf?MOD=AJPERES&CACHEID=ROOTWORKSPACE-5bf5b69f-2828-4c03-b3aa-39766325bb65-oByFyl9
Sil6 numaralı tabloda son durum var.
Hocam devletin dış borç ödeme tarihleri ve tutarları nereden bulabiliriz
YanıtlaSil