Merkez Bankası Aslında Ne Yaptı?
Gün sonlarında ödeme sistemlerinde ortaya çıkabilecek sorunların önlenmesi için bankalara geçici nitelikteki likidite ihtiyaçlarını karşılamaları için sağladığı geç likidite imkânını saymazsak TCMB’nin bankalarla borçlanma ve borç verme ilişkisine yön veren iki uygulaması var: Gecelik borç verme, borç alma ve haftalık repo ihalesi yoluyla borç verme.
TCMB, 21 Mart 2025 tarihine kadar
akşamları ellerinde kalan likidite fazlasını kendisine gecelik olarak borç veren
bankalara yüzde 41 faiz veriyor, bankaların kendisinden gecelik vadeyle aldığı
borca da yüzde 44 faiz uyguluyordu (bu oranlar yıllık oranlardır, gecelik fazi
bulmak için bu oranı 365’e bölmek gerekiyor.) Bu ikisi arasında oluşan aralığa
faiz koridoru deniyor. TCMB bir ay öncesine kadar gecelik borç verme
uygulamasını kullanmıyor, yalnızca haftalık repo ihalesiyle borç vermede bu iki
faiz oranının arasında hareket edilmesini (alt ve üst limitler olarak)
sağlıyordu.
TCMB’nin asıl borç verme imkânı olan
haftalık repo ihalesi yoluyla borç verme imkânı, tek taraflı olarak yalnız borç
verme yönünde işliyor, bir başka ifadeyle TCMB, bankalardan haftalık olarak
borç almıyor. TCMB’nin bu yolla verdiği borca uyguladığı faize politika faizi
deniyor. TCMB’nin piyasa faizlerine yön verdiği asıl faiz oranı bu. Örneğin
dünyadaki merkez bankalarının faizleri listesine girdiğinizde karşımıza bu oran
çıkıyor. Politika faizi 21 Mart itibarıyla yüzde 42,5 idi (bu oran yıllık orandır,
haftlaık fazi bulmak için bu oranı 52’ye bölmek gerekiyor.) TCMB, borç verme
uygulamasını bu yolla yürütüyor, hareket noktası olarak alınan yüzde 42,5’luk
politika faizinin, faiz koridoru içinde (yüzde 41 ile 44 arasında) oluşmasına
izin veriyordu.
TCMB Para Politikası Kurulu, 21
Mart günü olağan dışı bir toplantıyla gecelik borç verme faizini yüzde 41’de bırakırken
borç verme faizini yüzde 46’ya yükselttiğini, haftalık repo ihalesi yoluyla borç vermeyi
askıya aldığını, gecelik borç verme uygulamasını asıl uygulama haline
getirdiğini açıkladı. Böylece TCMB, borç verme faizini yüzde 46’ya yükselterek dünyanın
politika faizi olarak bildiği yüzde 42,5 oranını rafa kaldırıp, gecelik yüzde
46 faizini bir çeşit politika faizi yapmış oldu. Ne var ki dünya listelerinde TCMB
faizi yüzde 42,5 olarak kalmaya devam etti.
Ben bu konuyu eleştirdim, başkalarına
faizi artırmamış görünmeye çalışmak TCMB’ye itibar kaybettirir diye yazdım, ısrarla
haftalık repo ihalesi uygulamasına geri dönülmesini ve onun faizinin yüzde 46’ya
yükseltilmesini savundum.
TCMB Para Politikası Kurulu 18
Nisan günlü toplantısında gecelik borç alma faizini yüzde yüzde 44,50’ye,
gecelik borç verme faizini de yüzde 49,00’a çıkardı. Böylece faiz koridorunu hem
daha yüksek düzeye taşıdı hem de aralığını genişletti. Asıl önemlisi, aynı
toplantıda, haftalık repo ihalesiyle borç verme faizini yüzde 46’ya yükseltti.
Bu düzenlemeden anladığım kadarıyla TCMB, gecelik borç verme uygulamasından vazgeçerek
yeniden asıl borç verme uygulaması olan haftalık repo ihalesiyle borç verme
uygulamasına geri dönmüş oldu. TCMB, bu kararı açıklar açıklamaz dünya
listelerinde TCMB politika faizi yüzde 46 olarak düzeltildi. Bir başka ifadeyle
görüntü ile gerçek arasındaki fark kalkmış oldu.
Pek çok yorumcu TCMB faiz artırdı
diye yazdı ve yorumladı, oysa tam tersi oldu. TCMB gecelik borç vermeyi
kullanır ve ona yüzde 46 faiz uygularken bu karar sonrası haftalık repo
ihalesiyle borç vermeye geçecek ve yüzde 46 faiz uygulamaya başlayacak. İlk
bakışta faiz oranı değişmemiş sadece uygulamanın adı değişmiş gibi görünüyor.
Oysa gerçekte faizde hafif bir düşüş oldu. Çünkü gecelik yüzde 46 faiz yıllık
bileşik olarak hesaplandığında haftalık yüzde 46 faizden daha yüksek bir
faizdir.
Bununla birlikte faiz oranındaki
bu çok küçük düşüşün bankaların faiz oranını etkilemesini beklememek gerek.
Bence TCMB, politika faizi olarak
açıkladığı faiz hangi borç verme yönetiminin faiziyse uygulamaya o yöntemle
devam etmelidir. İkide bir yöntem değiştirip faizi değiştirmemiş görünmek
TCMB’ye itibar kazandırmaz tam tersine kaybettirir. Çünkü merkez bankalarının
sürpriz yapmaması, yapacağı değişiklikleri önceden açıklaması ve ileriye dönük
rehberlik yapması (forward guidance) para politikasının temel kurallarından
biridir. Dolayısıyla bu son düzenlemeyle doğruya dönüş yapılmıştır.
Hocam genel olarak gidişatı nasıl görüyorsunuz. Ekonomi düzelecek gibi durmuyor. Merkez Bankası biriktirdiği rezervleri de eritti. Her şey başa sarıyor.
YanıtlaSilEkonomi bitik durumda. Toplumun ahlaki yapısı bozuldu. Demografik yapı bozuldu. Ortalama zekâ seviyesi sürekli düşüyor. Ekranlarda sürekli aynı yüzler hiçbir vasıfları olmadan her konuda gündem yorumluyor. Liyakatin yerini sadakat aldıktan sonra ülkenin çöküşü başladı. Bu gidişat nasıl duzelecek