Bütçe Fazlası, İşsizlik Azalması

Ocak - Kasım 2011 dönemi bütçe verileri açıklandı. Yılın 11 ayının toplamında bütçe 436 milyon TL fazla verdi. Bu, küresel krizin yayıldığı bir ortamda son derecede güçlü bir kamu maliyesine işaret ediyor. Geçen yılın ilk 11 ayında bütçe 23,5 milyar TL açık vermişti. Bütçe gelirlerinde geçen yılın aynı dönemine göre % 17,4, vergi gelirlerinde % 21,6 artış gerçekleşmiş. Özellikle vergi gelirlerindeki enflasyona göre iki kat artış çok dikkat çekici. Faiz dışı giderlerde geçen yılın aynı dönemindeki verilere göre ortaya çıkan artış oranı ise % 10,5 ile aşağı yukarı enflasyonla aynı düzeyde kalmış görünüyor. Vergi gelirlerinin enflasyonun iki katına çıkmasına karşılık faiz dışı giderlerin enflasyon düzeyinde kalması kamu maliyesinde çok parlak bir görünüme işaret ediyor.

Kuşkusuz bu olumlu gelişmede bir dafaya özgü gelirlerin büyük katkısı söz konusu. Bütçedeki görünümden biri olumlu biri olumsuz iki farklı sonuç çıkarmak mümkün: (1) Bütçenin dengelenmesine yolaçan gelirlerin bir defaya mahsus gelirler olması olumsuz, (2) Bütçenin hangi yolla olursa olsun fazla vermesi borçlanmanın düşüşüne ve dolayısıyla borç stokunun inmesine yol açtığı için olumlu. Bu gelişme hükümete yapısal dönüşümleri gerçekleştirmek için zaman kazandırıyor. Bütçenin dengeli olması, vergi reformunu artık hayata geçirmek ve kayıt dışılığı önlemek için büyük fırsat sağlıyor. Başlangıçta bir miktar vergi kaybını göze alarak bu reformları yapmak Türkiye’yi ileriye götürecektir.
.
Eylül ayı istihdam ve işsizlik verileri açıklandı. Bu veriler de son derecede olumlu bir gelişmeye işaret ediyor. İşsizlik oranı % 8,8’e düşmüş bulunuyor. Geçen yılın aynı döneminde bu oran % 11,3 idi. Geçen yılın aynı dönemine göre işsiz sayısında 536 bin azalma olmuş görünüyor. Yani istihdam edilenlerin sayısında artış gerçekleşmiş. İşsizlik açısından en önemli verilerden birisi tarım dışı istihdam ve işsizlik verisi. Çünkü kalıcı istihdam tarım dışı istihdamda görülüyor.

Tarım dışı işsizlik oranı geçen yıl % 14,3 iken bu yıl % 11,3 olarak gerçekleşmiş durumda. OVP’de yılsonu için öngörülen işsizlik oranı % 10,5 olarak alınmıştı. Uluslararası kuruluşların tahminleri de aşağı yukarı aynı orandaydı. Son çeyrekte istihdamda daralma gibi sorunlar yaşanmadıysa, ki buna ilişkin bir endikasyon görünmüyor, yılsonu işsizlik oranı tahminlerin altında gerçekleşebilir. Buna karşılık 2012 yılında beklenen küresel bozulmanın da etkisiyle işsizlikte bir miktar artış olmasını doğal karşılamak gerekir.

2011 yılının sonuna yaklaşırken ekonomimizin durumu özetle şöyle görünüyor: (1) Kamu maliyesi son derecede iyi bir görünüm çiziyor. Bir defaya özgü gelirlerin yarattığı olumluluğun yarattığı fırsattan yararlanıp vergi reformunu yapmak gerekir. (2) İşsizlik düşüyor ve bu Türkiye’ye diğer ülkeler karşısında üstünlük sağlıyor. (3) Sanayi üretimi ve buna dayalı olarak büyüme canlılığını sürdürüyor. Bunun olumlu ve olumsuz yanları var. Olumsuz yanı cari açığa dayalı olmasından kaynaklanıyor. (4) Cari açık hız kesmiş olsa da hala yüksek bir düzeyde devam ediyor. (5) Enflasyon, bir yandan TL’nin değer kaybetmesi bir yandan da gıda fiyatlarındaki artışlarla yeniden iki haneye doğru yola çıkmış bulunuyor.

Önümüzdeki dönemin sorunu olmaya aday olan göstergeyi enflasyon olarak görüyoruz.

Yorumlar

  1. bir ekonomi dusun gsmh si 10 bin dolarken 8 bin dolara dusuyor ve ayni zmnda issizlik orani da dusuyor ne yapilmis olabilir ki istihdamda artis yasanmasina sebep olmus

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kapitalizm

Paradan Para Kaybetme Dönemi

Faizin Doğuşu ve Yasaklanışı