Daha Ucuza Daha Çok Mal Satarak İhracatı Artırdık Diyoruz

İhracat birim fiyat endeksi; belli bir yılı baz alarak (100 kabul ederek) ihraç edilen mal ve hizmetlerin birim değerinde meydana gelen değişmeleri gösteren endekstir. İthalat birim fiyat endeksi; belli bir yılı baz alarak (100 kabul ederek) ithal edilen mal ve hizmetlerin birim değerinde meydana gelen değişmeleri gösteren endekstir. Türkiye’de her iki endeks için de baz yılı 2015’tir (2015 = 100.)

Dış ticaret hadleri; ihracat birim fiyat endeksinin ithalat birim fiyat endeksine bölünmesiyle bulunan bir orandır.

Dış Ticaret Hadleri = İhracat Birim Fiyat Endeksi / İthalat Birim Fiyat Endeksi

Dış Ticaret Hadlerinin baz alınan yıla göre eğer 100’ün üzerinde olması ihraç fiyatlarının ithal fiyatlarının üzerinde seyrettiğini, dış ticaretin ülke lehinde olduğunu gösterir. Buna karşılık dış ticaret hadlerinin baz alınan yıla göre 100’ün altında olması ihraç fiyatlarının ithal fiyatlarının altında seyrettiği, dış ticaretin ülke aleyhinde olduğu anlamına gelir.

Aşağıdaki grafik Türkiye’nin son dört yılda dış ticaret hadlerindeki gelişimi gösteriyor (Grafik, TÜİK dış ticaret verileri kullanılarak hazırlanmıştır.)


Grafik, Türkiye’nin dış ticaret hadlerinin son dört yılda inişli çıkışlı bir seyir izlediğini, bu dört yılda en parlak dönemini Covid 19 Salgınının ortaya çıktığı 2020 yılında yaşandığını, 2020 ortalarında oranın 104’ün üzerine çıktığını, sonra ivme kaybederek Ağustos 2021’den itibaren 90’ın altına geldiğini gösteriyor. Elimizdeki son veri Eylül 2021’e ait veridir ve buna göre dış ticaret hadleri 88,4’tür.

Eylül ayında ihracat birim değer endeksi yüzde 11,8, ihracat miktar endeksi ise yüzde 16,3 artmış. Eylül ayında ithalat birim değer endeksi yüzde 23,4 artarken ithalat miktar endeksi yüzde 9,2 azalmış. Bir başka ifadeyle daha çok malı daha düşük fiyatla satarken daha az malı daha yüksek birim fiyatla satın almışız, ihracatı artırdığımız halde dış ticaret aleyhimize dönmüş.

Ülke parasının değer kaybetmesi her zaman beklenen sonucu vermez. Marshall – Lerner Koşuluna bakmakta yarar var.


Yorumlar

  1. Apple'ın geçen seneki satış gelirleri 3,5 trilyon lira...Türkiye'nin ilk 500 sanayi devinin toplam satış gelirleri 1,2 trilyon lira...çok iyi bir örnek oldu hocam değil mi?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sayın hocam, sunduğunuz veriler dış ticaret haddi açısından olumsuz bir gösterge, ancak biliyoruz ki dış ticarete ilişkin veriler yalnızca had üzerinden değil, hacim üzerinden de ele alınmalıdır. Teklif eğrilerini anlatırken dahi ülkelerin kazancını yalnızca had üzerinden değerlendirmez, hacmin de önemli olduğunu vurgularız.
      Ayrıca Marshall-Lerner koşuluna baktığımızda, 0.884+0.234=1,118 elde ediyoruz ki, söz konusu koşula göre hala kurdaki düşmenin sonucu net ihracatta karlı durumdayız. Kastım kurun yüksekliğinin doğruluğuna ve yan etkilerinin görmezden gelinmesi gerektiğine vurgu yapmak değil, yönetenler istatistikleri tek taraflı okuyabilir, kastım ekonomistlerin tek taraflı anlatmaması gerektiğini vurgulamak. Teşekkürler hocam her anlamdaki bilgilendirmeleriniz için.

      Sil
  2. Sondan 2. Paragrafta bir hata var mı acaba?

    YanıtlaSil
  3. Hocam yazi icin teşekkürler. Katma degerli ürün ve hizmetler ihracatıni artirmadan ve ithalat bağımlılığını azaltmadan saglikli bir ihracat olmayacagini düşünüyorum. Yoksa yazinizdan anladigim kadariyla sadece sayisal goruntu degisir. Sonuc olarak yerimizde sayarız.

    YanıtlaSil
  4. İstatistik doğru fakat çıkarım değil. Yılbaşından bu yana satış fiyatı düşen ve ihraç edilmiş bir ürün neredeyse yok, belki de sıfır.
    Türkiye, inşaat demiri, çimento, mermer, esası beton veya çelik olan inşaat malzemeleri ihracatının artış miktarı rutin dönemlerden daha fazla arttı, bu dönemde.
    Bu ürünler de yükte ağır pahada ucuz ürünlerdir ve "kilo başına" istatistikleri bozuyorlar.
    İthalatta da, Türkiye'de üretilmeyen ve tüketilmesi zorunlu ürünler ön plana çıkıyor.
    Velhasıl daha ucuza değil, birim fiyatı ucuz (fakat geçen yıllardan daha ucuz değil) mallar ihracatı beklentilerin üzerinde artmış gözüküyor.

    YanıtlaSil
  5. Hocam merhabalar, özellikle yurt dışında TL ucuz olduğu için hammadde ihracatının yoğunlaştığını söyleyebiliriz sanırım. Bu yoğunlaşma yaşanan enflasyon artışında ne kadar etkisi var hesaplanabilir mi. Örnekle: kereste, sunta fiyatlar sonucunda iç piyasada mobilya fiyatlarının inanılmaz artışı

    YanıtlaSil
  6. faiz indirirsek sıcak para gelmez,cari açığı finanse edecek rezervimiz çok az demek ki cari açık verilemeyecek, bu da üretim ve tüketim azalacak büyüme azalacak demektir.

    YanıtlaSil
  7. Mahfi bey, sizi bunca yıldır doğru tanıdıysam; kavgacı biri değilsiniz.

    Ege Cansen'le aranızda bir husumet olduğu iddia ediliyor. Açıkçası, bu iddia bana inandırıcı gelmiyor.

    Not: Siz, Cem Küçük'le bile kavga etmediniz!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ege Bey benim son derecede sevdiğim, saygı duyduğum bir dostum. Aramızda hiçbir husumet yok, olmaz da ama fikir farklılıklarımız var ve olması da çok doğal.

      Sil
    2. 5 yıl aç yatalım soğan yiyelim,şu cari açık modelini terk edelim hocam,Ege Cansen hoca da bir huzur bulur 😊

      Sil
  8. Mahfi hocam bir yazınızın yorum kısmında dolar çok düşük seviyelere gelirse ihracatçı batar demiștiniz. Peki sizce ideal dolar kuru kaç TL olmalı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İdeal kur diye bir şey yok. İdeal durum var, kur ona göre şekillenirse iyi olur. İdeal durum risklerin minimize edildiği durumdur.

      Sil
  9. Mahfi bey

    Dolar/TL kurunun 9.8760'a kadar yükselmesinin sebebi ne olabilir?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ABD'de enflasyon yükseliyor, parasal sıkılaştırmanın daha da artırılması ve dolayısıyla faiz artırımı gündeme gelebilir.

      Sil
  10. Çok faydalı yazılarınız için öncelikle teşekkürlerimi sunuyor ve bu önemli bilgilerin hem kurum sınavları hem mülakatlar hem de günlük yaşamda olsun çok işe yaradığını/yarayacağını bildirmekten büyük bir bahtiyarlık duyuyorum.
    Saygılar

    YanıtlaSil
  11. Akliniza, bilginize, kaleminize saglik hocam

    YanıtlaSil
  12. Gördüğüm kadarıyla yöneticiler ve ekonomistler en büyük ihracat kalemimizin ne olduğunun farkında değil. Bütün bu, dolar artarsa ihracatımız artar saçmalıkları da bundan kaynaklanıyor. Türkiyenin en büyük ihracat kalemi işgücüdür. Emeğimizi ucuza sattığımızda daha fazla para kazanmak için işgücünü çok daha fazla arttırmamız gerekir.
    ikinci olarak farkına varmamız gereken şey ise gerçek ihracatımızın düştüğü gerçeğidir. ÜFE'nin %45 olduğu yerde ihracatımız aynı oranda artması gerekir ki ihracatımız yerinde saysın.

    YanıtlaSil
  13. Teşekkür ederiz hocam kaleminize sağlık. Yazılarınız binlerce kişi tarafından okunuyor, bir teşekkür etmeye bile üşenen insanlarımız var ne yazık ki

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Lozan Antlaşması 2023'de Bitecek, Biz de Madenlerimizi Çıkarabileceğiz!

Konut Fiyatları Niçin Eskisi Kadar Artmıyor?

Paradan Para Kaybetme Dönemi