Faizi Artırsak Enflasyon Düşer mi?

Pek çok kişi çeşitli ülkelerden örnekler vererek ‘faizi artırdıkları halde enflasyon düşmüyor, demek ki faizi artırmak çözüm değilmiş’ gibi yorumlar yapıyor. Bu alanda son günlerde en çok verilen örnek faizi artırdığı halde enflasyonda yükseliş görülen Birleşik Krallık.

Birleşik Krallıkta 12 aylık enflasyon yüzde 10,4, Merkez Bankası faizi yüzde 4,25. Aşağıdaki grafiklerden soldaki Birleşik Krallıkta enflasyonun 2022 Nisan ayından bugüne kadarki gelişimini, sağdaki de Merkez Bankası faizlerinde aynı dönemdeki gelişimi sergiliyor

Merkez Bankası faizinin artırılmasının enflasyonu denetim altına aldığı grafiklerden görülebiliyor. Ne var ki yine grafiklerden görülüyor ki bu denetim yeterli değil çünkü enflasyon hala yüzde 10’un üzerinde ve son ayda da yeniden artışa geçmiş.

Enflasyon ile faiz ilişkisi konusunda bazı konuları netleştirelim: (1) Enflasyon yükselmeye başladığında faiz de aynı şekilde yükseltilmeyip beklenirse bir süre sonra enflasyon denetimden çıkabilir. (2) Eğer aradaki fark çok açılmışsa faizi enflasyonun üzerine çıkaracak bir karar alınmadığı sürece ani çözümler elde edilemez. Ne var ki bu kadar sert bir artış da büyüme ve işsizlik sorunları yaratabilir. (3) Ekonominin geleceğine ilişkin beklentiler olumlu değilse faiz artışı tek başına uzun vadeli çözümler getirmez.  

ABD, Avrupa ve Birleşik Krallık, resesyona yol açacağı korkusuyla enflasyondaki artışa göz yumarak faizleri düşük tutmaya bir süre devam ettiler. Oysa başlangıçta enflasyon yükselişe geçtiğinde faizi de o kadar artırsalardı bugün ne faizi o kadar hızlı ve yüksek artırmak zorunda kalırlardı ne de enflasyon bu kadar yükselirdi. Örneğin Birleşik Krallıkta enflasyon 2021 Mayıs ayında yüzde 2,1 idi. Aynı tarihte İngiltere Merkez Bankası’nın (BOE) faizi 0,10 idi. O tarihte enflasyonda kıpırdanmaya başladığında BOE faizi 0,10’dan 0,25’e çıkararak artırma sinyali verseydi enflasyon buralara varmazdı. BOE faizi 0,25’e çıkarmak için 2022 Ocak ayına kadar bekledi. O tarihte enflasyon yüzde 5,5 olmuştu. Benzer gecikmeler ABD ve Avrupa’da da söz konusu oldu.

Faizi hem düşük tutup hem de enflasyon arttığında artırmazsanız enflasyonu denetleyemezsiniz. Sonradan faizi yavaş yavaş artırmanın katkısı da hemen gelmez. Çinli bilgelerin dediği gibi: “Uçurumun kenarında atın yularını çeksen de fayda etmez.” Önemli olan atı uçurumun kenarına getirmemektir. Enflasyonla faiz arasındaki fark, faiz aleyhine açılmışsa faizi hızla yükseltmek de başka sorunlar yaratır. Bu kez büyüme düşer, işsizlik artar. Onun için uçurumun kenarına gelmeden önlemleri almak gerekir.

Türkiye'nin sorunu Birleşik Krallığın sorunundan çok daha büyük görünüyor. Çünkü Türkiye'de enflasyonla faiz arasında, faiz aleyhine, 50 puana yakın  fark var ve enflasyon, baz etkisinin düşüş yönünde yarattığı baskıya karşın, yükselişe geçmiş bulunuyor. Bu durumda faizi, enflasyonun üzerine çıkarsak ekonomi bir anda çöker, çıkarmasak hiper enflasyonla karşılaşabiliriz. Son iki yılda 'faiz sebep enflasyon sonuçtur' tezi çerçevesinde uygulanan yanlış yaklaşımlar, enflasyonu ikinci plana itip, faizi düşük tutarak, insanları paradan kaçarcasına harcamaya, tasarruf etmek yerine ikinci, üçüncü konutları almaya, tüketimi artırmaya yöneltti. Bütün bunlar büyümeyi yüksek tutmakla birlikte enflasyonun kalıcı hale gelmesine yol açtı. Bu durumda ekonomiyi küçülmeye itmeden, işsizliği artırmadan enflasyonu düşürmek için yapılacak şey; hızla yapısal reformları devreye sokarak yavaş yavaş faizi artırmak ve bir süre sonra iyileşen beklentilerle birlikte enflasyonun da düşüşe geçmesini sağlamaktır.  

Faiz, tek başına uzun vadede enflasyonu düşüremez ama tek başına enflasyonu azdırmaya yeter. 


Yorumlar

  1. Değerli Hocam, öncelikle yazınız için çok teşekkür ediyorum. Sizin yazılarınızdan çok şey öğreniyoruz. Kıymetli Hocam, sizden ayrıca kitap tavsiyelerinizi de bekliyoruz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sağ olun. Arada bir kitap önerisi yapıyorum.

      Sil
  2. Mahfi hocam, her şey doğru yapılır da dediğiniz gibi yapısal reformlar ivedilikle uygulamaya alınırsa bile, en az 2 sene daha senelik yüzde 50 dolaylarında bir enflasyonla yaşayacağız sanırım. (TÜİK değil de çarşıda marketteki gerçek enflasyon değerlerini düşünürsek), katılır mısınız ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Fahiş fiyat artışını engellemek istiyorsak öncelikle kayıtdışıni minimize edip, fahiş kazanç elde edenlerden yüksek vergiler alıp, sosyal devlet olarak ezilen kesimi sübvanse etmek gereklidir. Ayrıca toplumunda asgarî ahlaki değerlere sahip olması lazım.

      Sil
  3. Hocam ekonomide iç güçlerin oyununu nasıl bozabiliriz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kendimizden başka güç olmadığını ve irrasyonal davranışlar içine girmememiz gerektiğini kabul ettiğimizde bozarız.

      Sil
    2. Demokratik haklarinizi kullanabilirsiniz. Burada sadece oy vermeyi kastetmiyorum. Cevrenizdeki insanlari da bu ic güclerin oyunlari konusunda bilgilendirmeye calisabilirsiniz.

      Sil
  4. Yalın ve duru anlatım için teşekkürler sayın hocam. Şayet iktidar değişirse politikaların etkisi beklentiler nedeniyle daha hızlı sonuçlar verir demek doğru olur mu?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler. Evet hızlı sonuçlar alınabilir.

      Sil
    2. Alakası yok. Kazara kazanmış olsalar , o yılı tamamlayamazlar.
      Çünkü öncelikleri sistemi eskiye cevirmek olacak.
      Ekonomiyi dahada kötü hale getireceklerdir

      Sil
    3. Kim gelirse gelsin tufan. Özellikle de 6 lı masa…

      Sil
    4. Ümitsiz trolleme çabaları :))

      Sil
  5. Hocam ilk paragraf tekrar olmuş

    YanıtlaSil
  6. Hocam bilgilendirici yazınız için teşekkürler. Konu ile tam alakalı değil bir soru soracaktım. Yüzde 9 faizle tahvil alan kişi, vade sonu gelmede tahvil faizleri yüzde 15'e çıkarılırsa, vade sonunda yüzde 15 faize göre oluşan tahvil fiyatı + yüzde 9 tahvil faizini mi alır. Umarım doğru sorabilmişimdir. Saygılarımla.

    YanıtlaSil
  7. Her zaman ki gibi harika bir yazı , elinize sağlık.
    Teşekkür ederim kendi adıma..

    YanıtlaSil
  8. Mustafa Eroğlu24 Mart 2023 10:45

    Hocam 2002'de ki gibi yapılan yapısal reformlar sizce yeterli olacak mı? Yoksa bu sefer ekonomik seferberlik şeklinde yapılması mı gerekir? Ayrıca yapılacak reformların inandırıcılığının sağlanması yönünden neler yapılmalıdır? Teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok daha fazlası lazım. Esasen sistemin hala sıkıntıda olmasının nedeni 2001 sonrası yapılan reformların çok eksik kalması ve hatta son dönemde tersine dönmesi.

      Sil
    2. Mustafa Eroğlu31 Mart 2023 11:31

      cevabınız için teşekkür ederim hocam.

      Sil
  9. Dünyanın her yerinde enflasyon kötü ekonomi yönetiminin, kötü ekonomi yönetimi de kifayetsiz, çıkarcı, niyeti bozuk siyasetçilerin yarattığı bir sonuçtur. Enflasyon ne kadar yüksekse o ülkedeki siyasetçiler yukarıdaki nitelikleri o kadar yoğun taşıyorlar demektir...

    YanıtlaSil
  10. İktidarın ben yeni bir şey deniyorum dediği şey galiba şu:
    Hocamızın faizi düşük tutarsanız herkes kredi çeker harcama yapar bu da enflasyonu yukarı çeker kısmı doğru değil. Çünkü bankaya gidip ev alacağım bana şu düşük faizden kredi ver dediğinizde alamıyorsunuz zaten. İktidar bankaları kıskaca alıp kredileri sadece belirli sektörlere kanalize etmeye uğraşıyor. Eğer sektörler doğru tespit edilmişse orta-uzun vadede enflasyonun bir diğer ana sebebi cari açık kapatılabilir ve düşük faiz ortamında bile enflasyon düşürülebilir.

    YanıtlaSil
  11. Anladığım kadarıyla: "Ekonomiyi tamamen durdurmamak için uzun süre enflasyonun peşinden koşturmamız gerekecek. Enflasyonun makul düzeye inmesi ise çok uzun sürecek." Bu da elimizdeki en iyi senaryo.
    Önlem almayı erteledikçe ekonomi daha da içinden çıkılamaz hale gelecek.

    YanıtlaSil
  12. Hocam merhabalar, belirttiğiniz hususlara tamamen katiliyorum , bununla birlikte beklentiler ve guven tesisi ve bunu sağlayabilecek yönetim hem yapısal duzenlemeleri yapacak hem de yapisal duzenlemelerin etkisini karşıladığı beklenti ve guvenle karşılıklı olarak artıracaktır, tetikletecektir sanırım. Saygılarımla

    YanıtlaSil
  13. Yeni hükümetin (hangi taraf olursa olsun) odaklanması gereken ana konu bu olacak. Muhtemelen uzunca bir süre hepimiz bunun sıkıntısını yaşayacağız. Umuyorum ki bu sefer kalıcı bir stabiliteye yönlenebiliriz. Herkesin çok ihtiyacı var.

    YanıtlaSil
  14. Mahfi bey yapisal reformlar ulkemizdeki politikacilarin menfaatine olmadigini dusunuyorum. Dolayisi ile uzun yillar kalici enflasyon ile yasayacagimizi tahmin ediyorum. Gecmiste yapilan yapisal reformlar (24 ocak kararlari, kemal dervis vb) politikacilar ucurumun dibinde iken yapildi ve koltuklarini kaybettiler. Bugunun politikacilarinda koltuklarini kaybetme fedakarligi gorebiliyor musunuz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yapısal reformlar yalnız politikacının değil ilk ağızda fedakarlıklar gerektireceği için toplumun da işline gelmiyor. Ancak battıktan sonra bunlara razı olunuyor.

      Sil
  15. Üsküdar geçilmiş , hocam . Dip henüz görülmedi.

    YanıtlaSil
  16. Hocam yazınız için elinize sağlık ama ilk paragraf iki kere yazılmış ve 2. Madde de fark yazılacağını fak yazılmış. Bir de Türkiye nasıl bir yol izlerse enflasyonu kontrol altına alabilir. Şimdiden teşekkürler.

    Saygılarımla, iyi çalışmalar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Düzelttim, teşekkür ederim.
      Türkiye 2001 krizinden sonra enflasyon sorununu çözdü. Orada IMF eşliğinde hangi politikayı izlemişse aynısını izlemeli.

      Sil
  17. Elinize sağlık hocam. Bu tür yorumların sebebi her şeyi aşırı basite indirgemek sanıyorum. Ekonomiyi faiz, enflasyon ve dolar kurudan ibaret sanıyoruz. Demokrasiyi sandıktan ibaret sanıyoruz. Sadece para politikasıyla ekonominin yönetilebileceği gibi bir yanlış algı da oluştu son zamanlarda.

    YanıtlaSil
  18. hocam muhalefet kazanması durumunda geçiş sürecinde bizi bekleyen ne gibi ekonomik finansal sıkıntılar bekliyor olabilir? bu dağınıklığı düzeltmek için ödenecek bedelle ilgili neler söylenebilir? yoksa geçiş bahsettiğiniz "Bu durumda ekonomiyi küçülmeye itmeden, işsizliği artırmadan enflasyonu düşürmek için yapılacak şey; hızla yapısal reformları devreye sokarak yavaş yavaş faizi artırmak ve bir süre sonra iyileşen beklentilerle birlikte enflasyonun da düşüşe geçmesini sağlamaktır. " bu cümle ile kolaylıkla bir yük oluşturmadan normalleşme sürecini yaşayacak mıyız?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Türkiye, tarihinin en ağır ekonomik krizinin içinde bulunuyor ama insanlar henüz bu olayın farkında değiller. Onun için seçimden kim çıkarsa elinde inanılmaz boyutta bir enkaz bulacak.

      Sil
  19. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İslamda faiz haram. Yapısal reformun ilk adımı faizle başlıyor.

      Sil
    2. Bu yorum yazar tarafından silindi.

      Sil
    3. Allah'ın emrettiği bütün yapısal reformları bu iktidar 20 yıldır uyguluyor, ulaştığımız sonuç ortada...

      Sil
    4. Bu yorum yazar tarafından silindi.

      Sil
    5. lamek lamel, ülkemizdeki pek çok müslüman gibi kendinize göre bir islâm geliştirmişsiniz, öyle devam edip gidiyorsunuz. Bu şekilde mutluysanız sorun yok elbette ama lütfen bunu gerçek islâmmış gibi lanse etmeyin. Unutmayın ki "dünya barışına katkıda bulunun" dediğini iddia ettiğiniz Allah; yahudileri, hıristiyanları dost edinmeyin, müşrikleri gördüğünüz yerde öldürün de diyor. Elindekini paylaş dediğini iddia ettiğiniz Allah; kimine az, kimine çok rızık vererek gelir adaletsizliğini kendisinin yarattığını ve bunu dünyada düzeni sağlamak için yaptığını da söylüyor. İşinize geleni alıp işinize gelmeyeni bırakarak kendinize ütopik bir din yaratabilirsiniz ama islâm bir ütopya değildir, bin küsur yıldır devlet düzeni olarak onlarca kez uygulanmış ve sonuçları hep aynı olmuştur...

      Sil
    6. Sonradan uydurulan bir sistem olan kağıt basarak deger elde etme(fiat para) sonucu oluşan problemler bunlar. Bana göre bu sistemde faizi hep belirli seviyenin uzerinde tutacaksin ki insanlar israftan kacinsin, azla yetinmeyi bilsin ve tasarrufu ogrensin.

      Sil
    7. Bu yorum yazar tarafından silindi.

      Sil
    8. lamel lamel, senin mantığınla düşünürsek Amerika'nın o üç zenginini Allah zengin etmiş demek ki. Hikmetinden sual olunmaz de geç...

      Sil
    9. Allah şöyle demiş, böyle demiş. Yahu burası dini görüşleri paylaşma platformu mu? İsraf etmeyin, bölüşün, faize yatırmayın demiş. Allah da iktisatçıymış, öğrenmiş olduk. Ekonomi kitapları yeniden yazılsın.

      Sil
    10. Bu yorum yazar tarafından silindi.

      Sil
    11. Mahdut mesudiyeli.
      .
      Seni duyan da 20 yıldır ülkede şeriat sistemi var sanır.
      Tamam eleştirin ama b..kunu çıkartmayın😁
      .
      Ayrıca ülkede hiç bir zaman her şey güllük gülistanlık olmadı.
      .
      Son 10 12 yıldır ülkede yaşanan darbeler, ekonomik yaptırımlar/darbeler.
      Depremler afetler terör olayları covid vs bunların hepsinin ekonomiye direkt etkisi var
      hepsini yok sayamayız. Yani sn Erdoğan ekonomi dahil süper bir ülke devralıp batırdı demek insafsızlık olur.
      Bilakis sn Erdoğan devleti fetönün elinden kurtardı.
      Ülkede işgalci olarak bulunan PKK'yı
      Etkisiz hale getirdi.
      Bunların hepsinin ekonomiyi etkilediği gerçek.
      Savunma sanayiindeki gelişmelerin çok büyük masrafları olduğunu inkar edemeyiz.
      Artık bir çok teçhizatı üretiyoruz bu da gerçek.
      VE AYRICA
      BU TOPRAKLARDA YAŞAYANLAR HİÇ BİR ZAMAN RAHAT BIRAKILMAYACAĞINI BİLMELİLER BUNA GÖRE SAVUNMA ÖNLEMİ ALMALIYIZ
      ZİRA DÜNYANIN EN DEĞERLİ EN GÜZEL TOPRAKLARINA SAHİBİZ BUNU BİZDEN ALMAK İSTİYORLAR.

      Son söz
      (tahminim)
      İki yıl daha sıkıntı çekeriz
      Üçüncü yıldan sonra rahatlama olacaktır.

      Ne dersiniz
      sn M. Eğilmez?!






      Sil
  20. Düşük faiz ve üretim + istihdam odaklı politikalar görüyoruz hükümette , siz tüketimle büyüme derken ben ona katılmıyorum amaç tüketim değil sanayi üretiminin bozulan tedarik zinciri içinde avantajlı pozisyon almasını sağlamak tı. Küresel ve özelde Türkiye için yüksek enflasyon söz konusu olduğu zamandan bu güne ilk defa üretim istihdam odaklı yüksek faizin risklerimi belirtmemizi taktirle karşılıyorum. En azından bu da bir gelişme. Hülasa bu hükümet devam ettiği sürece düşük faiz krediye üretim odaklı kolay erişim ve istihdam odaklı büyüme modeli devam edecek. Kimse faizi artırın demesin artık . Zira artıranların durumu da ortada.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hayaller, gerçekler ortaya çıkana kadar sürer gider. Sonra birisi gerçek sayıları açıklayınca her şey anlaşılır. Yunanistan'da da böyle olmuştu. IMF geldi ve 'sizin bütün istatistikleriniz yalan' dedi.

      Sil
    2. Ya sen kimsin ki takdirle karşılıyorsun? M.Eğilmez'i taktir edebilmen için ondan çok daha üstün ve bilgili olman gerekir. Düşük faiz,üretim istihdam gibi laflar ederek saray rejiminin ekonomide yaptığı tahribatı örtmeye çalışıyorsun.

      Sil
    3. Adsız hangi üretimden bahsediyorsun? Türkiye'de üretim mi var? Dış ticaret açığında rekor kırarken mi düşük faiz, üretim ve istihdam odaklı ekonomik büyüme modelin işe yaradı?

      Sil
  21. Hocam bir de bütçe var evlere şenlik :) Bu ilüzyonun, bu çılgın deneyin sonu nerede bitecek merak ediyorum.

    Teşekkürler

    YanıtlaSil
  22. Faiz kötüdür ancak enflasyon hepsinden kötüdür. Bu saatten sonra hiçbir iktidarın faizi %50 seviyelerine çıkarabileceğine inanmıyorum çünkü bu siyasi intihar olur.

    Önümüzde yerel seçimler var o sebeple faiz artırarak enflasyonu duraklatmak çok zor gibi. Zannedersem yurt dışından kaynak bulup dövizi baskılamak en mantıklısı olabilir. Tabi dövizi baskıladıktan sonra yine cari açığı artıracak harcamalar yaparsak sorunu çözmek yerine ötelemiş oluruz.

    Ayrıca hocam, son cümleniz her şeyi özetlemiş.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu aşamada gecikilen her adım ülkeyi çok daha büyük sorunların içine itiyor.

      Sil
    2. Haklısınız hocam

      Sil
  23. Hocam IMF gelirse batarmıyız(misal Arjantin)?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ülkeler IMF ile anlaştıkları için batmazlar, battıkları için IMF ile anlaşırlar. Yanlış sebep-sonuç ilişkileri kurmayalım...

      Sil
    2. Çok doğru bir tespit, atasözü gibi.

      Sil
  24. Hocam bir şey soracağım, geçmiş bir yazınızda Türkiye'deki enflasyonun başlıca sebeplerinden birisini sürekli hareketli döviz kuru olarak yazmıştınız. Diyelim ki hükümet çıktı açıklama yaptı, dolar'ı 20'e sabitliyoruz dedi. Sizce böyle bir uygulama ileri dönemde enflasyonu düşürür mü? Yoksa sonuçları İran'daki gibi felaket mi olur?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Böyle bir şey yazmadım. Yazmışsam da yanlış yazmışım demektir. Türkiye'de enflasyonun başlıca nedenlerinden birisi yanlış ekonomi politikasının neden olduğu kur artışıdır. Bu artış ithal mallarının maliyetini artırarak bizde enflasyonun yükselmesine yol açıyor demişimdir.
      Doları 20'ye sabitlerseniz bunu destekleyecek rezerviniz olması lazım. İnsanlar al Türk Liralarını bize 20'den döviz ver dediğinde ne yapacaksınız? MB'nin swap hariç net rezervi - 44 milyar dolar.

      Sil
    2. Hocam evet tam olarak bunu demiştiniz ben direkt özetin özetini yazdım. Cevap için teşekkürler.

      Sil
  25. Hocam denize ilk girerken yavas yavas girer insanlar su soguk geldigi icin, aslinda tek seferde kendilerini suya biraksalar daha az aci cekerler. Bu ornekten yola cikarak ekonomide ilk basta yuksek ve etkili bir faizle yol alinsa daha verimli olmaz mi ? Yillarca yuksek enflasyonla yasayacagimiza 1 sene aci cekip daha hizli normale donsek ?
    Tesekkurler..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Faizi bir anda enflasyon düzeyine çıkarırsanız ekonomi yerle bir olur. Çünkü bizde enflasyonla faiz arasında neredeyse 50 puan var.

      Sil
  26. Hocam faiz uç bi senaryoda yüzde 50 ye getirilse bir anda konut fiyatları dolar bazında ne kadar düşer? 1 milyon dolarlık bir konutun 800 bin dolara düşmesi mümkün olur mu?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Faizi bir anda % 50 yaparsanız özel sektör, başta bankalar olmak üzere, elinizde kalır. Konut fiyatları 2 yıl önceki düzeyine düşüverir.

      Sil
    2. Zaten batması gerekiyor belki! Bu firmaların çoğu yanlış , hormonlanmış tüketim ekonomisinde bile zar zor ayakta kalabilen firmalar. Ya ucuz emek, ya ucuz, dampingli enerji ya aşırı tüketime zorlanmış ekonomi sayesinde rekabetten uzak yüksek kâr marjı veya ucuz para yoksa zaten çoğu batacak. Bu halde toplumun kanını emiyorlar!

      Sil
  27. İngiltere kendi içinde iki başlı canavar ile uğraşmak zorunda kaldı. Pandemi ve Brexit. Brexit onların kanayan yarası. Bizdeki NAS adı altındaki alakasız faiz enflasyon ilişkisi canavarı. İngiltere'ye bakıp baaak olmadı yerine kendi başına hayata bir canavar daha eklerseniz sonuç bu şekilde oluyor demek gerekiyor. İngiltere kişi başına milli gelir 31,814 pound, Türkiye kişi başına gelir 7,802 pound. Bir zahmet buradan bakalım.

    YanıtlaSil
  28. Faiz, tek başına uzun vadede enflasyonu düşüremez ama tek başına enflasyonu azdırmaya yeter. AZDIRMAMAYA

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Azdırmaya doğru. Yani faizi yanlış belirlerseniz başka bir şeye gerek kalmadan enflasyon azar.

      Sil
  29. Mahfi hocam, anlıyorum ki durumumuz önce kırk satır sonra kırk katır mı yoksa önce kırk katır sonra kırk satır mı. Gerçekten yeni hükümetin ortaya çıkan bu durumu düzeltme yoluna koyması için (tabi halkında acısını yavaş yavaş hissetmesi için) yapması gereken ilk üç şey nedir? İkincisi sizi yazılarınızı okuyarak öğrendiğim bu enflasyon faiz ilişkisini İngilteredeki yöneticiler bilmiyor mu da böyle hatalar (bence tercih) yapıyorlar, neden işin başında gereken önlemleri almakta zorlanıyorlar. Hele ki enflasyon oranları bu kadar düşük iken? Vereceğiniz cevaplar için şimdiden teşekkürler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bugün içinde bulunduğumuz durumdan acı çekmeden çıkmak mümkün değil. Bir kere bunu kabul edelim. Çıkmak için
      1.Hiç zaman geçirmeden yapısal reformlara girişilmesi(hukuk reformu, eğitim reformu öncelikli olarak)
      2. Faizin yavaş yavaş ama kararlı biçimde artırılması
      3. IMF ile bir program yapılması.

      Sil
  30. Hocam ekonomide yeni bir bilincin ortaya çıkması ne kadar sürer?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok uzun zaman alır. Çünkü Türk toplumu, çoğunluk itibarıyla bilimden kopuk olduğu için komplo teorilerine, safsatalar inanmaya çok yatkın ve daha da önemlisi neden - sonuç ilişkilerini genellikle kuramıyor. Bu durumda bilincin ortaya çıkması çok zor.

      Sil
    2. Hocam bankalar seçime kadar %0 la ihtiyaç kredisi dağıtıyor,sıfır faiz hayali gerçek oluyor?

      Sil
    3. Hocam eskiden de insanimiz cahildi ancak benim aklım ermez buna derdi, şimdi ise her yerde komplo teorileri mevcut ve insanlari çok etkiliyor. Daha da kötüsü bunlari dinleyen herkes çok çabuk icsellestirip bu teorileri savunur hale geliyor. Özetle bilmediğini bilmek bir erdemdir ve artik internetle birlikte bilmedigimizi de bilmiyoruz.

      Sil
  31. Kitaplarınızı okuyorum harika açık net ve sade bir anlatım tebrik ediyorum sizi hocam düşüncelerinize katılıyorum

    YanıtlaSil
  32. Avrupa ve ABD politika uygulamalarında gecikmeler sorununu minimize etme konusundan başarısız kaldı. Zamanında aksiyon almadıkları ve Daraltıcı para pol. uygulamadıkları için enflasyonla hala mücadele etmek zorunda kaldılar. Biz ise zıt şekilde hareket ederek hiperenflasyona mahkum olduk. Anayasal iktisatçılara hak veriyorum artık şu yaşadıklarımızdan sonra. Bence hükümetlerin mali yetkilerini kısıtlandıran anayasal ve yasal düzenlemeler şart.

    Sade ve güzel anlatım için teşekkürler hocam. :)

    YanıtlaSil
  33. Sizce akp seçime kadar doları tutmayı başarabilir mi? 200 bin tl civarındaki bir bütçe nasıl korunmalı. Kkm mi normal faiz mi yapılmalı? Arada baya fark var oran açısından. Kur şoku yaşar mıyız seçimden önce? Ayrıca seçimden sonra kılıçdaroğlu hükümeti doları ne kadar düşürebilir? Teşekkürler robert de niro hocam :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Elinde ne varsa kullanıp tutacak. Sonrası ise tufan.

      Sil
  34. Faiz artırmamak bir yana karşılıksız para basılmış bile olabilir mi sizce?

    YanıtlaSil
  35. Ara sıra "Keşke Avustralya, Yeni Zelanda gibi bir ülkede iktisatçı olaydım da bu kadar eziyet dolu Türkiye gibi bir ülkeyle uğraşmayaydım" dediğiniz oluyor mu kendi kendinize hocam?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İktisatçı olarak hiç olmuyor, oralarda sıkıntıdan patlar, yazacak bir şey bulamazdım diye düşünüyorum ama mesleği bir kenara koyduğumda diyorum. Hoşgörü, özgürlük, huzur. İnsan bunları arıyor tabii.

      Sil
  36. Mahfi bey, biraz aklı ve deneyimi olan birinin kolayca tahmin edebileceği bu sebep sonuç ilişkisi, yönetimde olanlar tarafından nasıl bilinemez? Bu konuda ne düşünüyorsunuz? Saygılar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu bir düşünce işi değil, koşullanmışlık işi. Koskoca insanların cahil cemaat liderleri çevresinde ne hallere girdiğini görünce sebep sonuç ilişkilerini anlayabilmenin o kadar da kolay olmadığı anlaşılıyor.

      Sil
  37. Murat Barçın24 Mart 2023 20:40

    Emeğinize sağlık hocam

    YanıtlaSil
  38. Mahfi Hocam elinize sağlık, okurlarınızı İktisat öğrencileri gibi eğitiyorsunuz. Bir de kitaplarınızı okusak, şirketlere CEO olarak alınacağız. 😂
    1-Seçim sonrası, yeni hükumet ciddi adımlar atacaksa enflasyon ENAG'a göre mi, TÜİK'e göre mi baz alınır?
    2-1950'den bu yana ülkemizde 10 yıllık, 20 yıllık muhafazakar hükumetler başta kaldı. Liberal uygulamalar uygulandı. Kamusal borçlanmalar, krizler... vs, ceremesini ardılları( sol +koalisyon) ödedi. (Kişisel tespitim) Bu süreçte daha öncekilerden farklı olarak KİT'ler de kalmadı. Normalleşme için 2 yıl çok iyimserlik olmaz mı?
    3-Dünyada da bankacılık sektörü küresel çapta kriz yaşarken, ülkemizin kredi bulması daha da zor olmayacak mı?
    Emekleriniz için teşekkür ediyorum. İyi çalışmalar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 1. Gerçek ortaya çıkar ve o alınır.
      2. Birçok sosyal konunun çözümü çok uzun zaman alacaktır ama ekonomi 2 yılda toparlanabilir.
      3. Zor olacak. Ama doğru adımlar atılıp dünya faizinin birkaç puan üstünde faiz verince bulunur.

      Sil
  39. Emeğinize sağlık hocam

    YanıtlaSil
  40. Mahvi hocam nerdeyse bütün dünyada sanal gerçeklik diye bir kavram gelişmeye başladı. Bu durum ekonomi alanında olduğu gibi siyasi, sosyal ve diğer bir çok alanda kendini gösteriyor.
    Örneğin faiz oranı şu kadar açıklama yapılıyor ancak, para talep ettiğinizde para yok ya da başka şartlarda.
    Sanal gerceklik, sanal para, sanal hisse sendi, sanal borsa, sanal işletme gibi daha doğrusu piyasa kararsız kararlı.
    Eylem var hızı belirsiz, hızı belirliyorsunuz istikamet belirsiz.
    Belirli belirsizlik.

    YanıtlaSil
  41. Mesele faiz arttırmak veya indirmek değil.Eger her alanda şeffaf reformlar yapılırsa Ülke olarak ucuz krediye erişilebilir.Bu sayede üretimi arttırırken tüketimi kısabiliriz.İlk etapta tabiki bu söylediklerim hayata geçinceye kadar yavaş faiz artışları ve kur artislariyla zaman kazanmak yerinde olacaktır.

    YanıtlaSil
  42. Hocam bir aydır takip edemiyorum sizi konudan alakasız bir soru sormak istiyorum. Belki yazmışsınızdır da bakamadım şuan için. Sorum şu ;
    ; "Baskılanmış doları serbest bırakmaya karşı mal ve hizmet fiyatları aynı oranda artar mı sizce?"

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynı oranda değil ama artar. Kimi mal ve hizmette daha az kimisinde daha çok artar.

      Sil
    2. Çok teşekkür ederim üstat. Aslında bendei durum şu. C. P kapsamında şuan daire fiyatları süreklı dolar bazlı artıyor. Baskı kalktığı zaman dolar bazlı az da olsa düşmesini istiyorum.

      Sil
    3. Düşer. Her ne kadar faiz artınca kur da düşer ama fiyatlar daha hızlı düşecektir diye tahmin ediyorum.

      Sil
    4. Çok teşekkür ederim. Bende böyle düşünüyordum. İyi çalışmalar hocam

      Sil
  43. Faizleri artırıp büyümeyi durdurup ekonomiyi soğutunca insanlar işsiz kalacak, harcama bitecek. Ama şimdi enflasyon yüksek ancak büyüme ve harcama sürüyor. Bunun nesi yanlış? Diğer türlü hem üretici hem vatandaş kaybedecek.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şöyle düşünün. Aralık ayındayız ve soğuk geçiyor siz kaloriferleri 30 dereceye ayarlamışsınız, sıcacık oturuyorsunuz. Hatta arada fazla sıcak gelince camları açıyorsunuz. Sonra ay sonunda doğal gaz faturası geliyor: 4.000 TL. Sonraki ay birden dereceyi 18'e düşürüp dengelemeye çalışıyorsunuz. Bunun gibi. Fatura gelene kadar her şey iyidir. Ama fatura bir gün gelir.

      Sil
  44. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  45. Hocam peki büyümeden taviz verip eksi büyüme ile gidersek cari açık sorunumuz olmadığı gibi kasaya biraz para girer zamanla ufak ufak faiz arttırsak 3 senede duzeliriz ama g 20 ye birdaha girmemiz zor oolur herhalde yada 2. Tercih bir şekilde ucuz döviz bulup politika faizini 30 lara ufak ufak çıkarıp anlık kur soklarinada rezervden doğrudan müdahale etmek ve yapısal reform ama muhalefetin yapısal reform konusunda başarılı olacağını zannetmiyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Büyümeden fazlaca taviz vermeye gerek. Yeter ki yapısal reformlara başlayabilelim.

      Sil
  46. Murat Topsakal25 Mart 2023 05:09

    Hocam öncelikle bilgilendirmeleriniz için teşekkür ederim. Gösterge faizi ile piyasa faizi arasında ciddi bir fark var. Yazınızdaki 50 puan fark gösterge faizi ile olan fark mi, piyasa faizi ile olan fark.midir? Bu durumda seçimlerden sonra doğru bir ekonomik programa geçirirse faizi hangi fark kadar arttırmak gerekecektir? Sağlıklı günler dilerim hocam.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazıdaki 50 puan fark enflasyonla TCMB politika faizi arasındaki fark. Tam olarak 46,68 puan. İyi bir ekonomik program yeterli değil. Sosyal ve siyasal sorunları da çözmeye yönelik iyi bir yapısal reform programıyla birlikte tamamen bağımsız hale gelecek olan TCMB faizi %13 yapsa beklentiler olumlu olarak değişeceği için olumlu sonuçlar alınmaya başlayacaktır diye düşünüyorum.

      Sil
  47. Faizi arttırırsak enflasyon düşermi? Eğer faiz artışı, cari açığa sebep olmuyorsa evet Enflasyon düşer . Ancak cari açığa sebep oluyorsa, önce düşer (2008-2012) sonra ,,2012 sonrasında olduğu gibi artar . Imf politikaları işte bu sebeple uzun vadede başarılı olamıyor.

    Imf, bütçe açığını ve cari açığı düşürtmeden faiz artışı yaptırıyor ilk başta Enflasyon düşse de, sonrasında bu yöntem hiçbir işe yaramıyor. Bakınız, Türkiye ve Arjantinin durumu.

    Çözüm nedir? Çözüm faiz artışını, car açığı arttırmayacak şekilde yapmak ve bunu denk bütçeyle desteklemektedir. Bununla birlikte para basımı durdurulmalıdır.

    Türkiye, liberal politikalara eninde sonunda geçiş yapacaktır.Bu geçiş seçimli değil,zorunlu olarak olacaktır. Çünkü ekonominin kurtuluşu için ,liberal politikalardan başka yol yoktur.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. IMF politikaları Türkiye'de daima başarılı olmuştur. Ama IMF gittikten sonra popülizme geri dönüldüğü için her şey tekrar bozulmuştur. Kötü sonuçlar politikacının eseridir ama faturayı IMF'ye çıkarıp halkı da o yönde ikna etmeyi başardıkları için çoğu insan IMF'yi sorumlu sanır. Türkiye'nin çıkışı liberal ya da sosyalist politikalardan çok halkın bilinçlenip hesap sorar konuma gelmesinden geçiyor. Bu olmadan ne yolsuzlukları, ne ahlaksızlıkları ne de popülizmi önlemek mümkün değil. O nedenle de sürekli batar çıkar halde gidiliyor.

      Sil
    2. 2001 dolar kuru 1.50. 2010 dolar kuru 1.50. bu sürede verilen 190 milyar dolarlık cari açık. Sonrasında kurda ve Enflasyonda sıçrama. Bunlar mı başarı?

      Sil
    3. Sonraki 9 yılda dolar kuru 1,5'dan 5,5'a çıktığı halde bu 9 yılda cari açık toplamının 351 milyar dolar olduğunu dikkate alırsak 2001 - 2010 arasındaki durum bayağı bir başarı sayılır.

      Sil
  48. Hocam seçimden sonra faizler artarsa konut fiyatları ne kadar düşer?Mesela şuan 100 bin dolar evin 50 bin dolara düşmesi mümkün mü?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Faiz artışı iki sonuç verir: (1) Tüketimi kısar, tasarrufu artırır. Bunun sonunda talep düşer, enflasyon gerilemeye başlar ve konut fiyatlarındaki artış da durur. Bir süre sonra geriler. (2) Buna karşılık kurlar da geriler, TL değer kazanır. O nedenle bu değerlenme bazı fiyatlardaki düşüşü hem frenler hem de azaltır.
      100 bin dolarlık bir dairenin fiyatının hemen 50 bin dolara düşmesini beklememek lazım. Asıl olarak faiz artışı o dairenin 150 bin dolara çıkmasını engeller.

      Sil
  49. Mahfi hocam bloğunuzu yıllardır takip ediyorum, finansal okur yazar olma konusunda bize çok şey kattınız,size teşekkür ediyorum, sayenizde kendi finansal birikimini eskisine göre daha mantıklı yönetebildiğime inanıyorum, konuyla alakalı değil ama cevaplamaya vaktiniz olursa iki soru sormak istiyorum, finansal birikimimin bir miktar kısmıyla seçimden sonra muhalefet gelirse önce bir kur artışı sonrası aklı selim politikalara geçilirse CDS de düşeceği için enflasyon üstünde getiri olur diye eurobonda değerlendirdim, kur artışı olup ardından CDS düşerse beklentim gerçekleşirmi, ikinci olarakta aylık 1,89 kredi faizinin kullanana yıllık maliyeti nasıl hesaplanır aylık kredi faizinin yıllık maliyetinin hesabı nasıl yapılır tam anlayamadım, Okan Arıöz

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim.
      Doğru bir değerlendirme yapmışsınız. Tabii seçim sonrası kim gelir kim gider onu bilemem ama tahmininiz gerçekleşirse CDS düşüşü beklemek mantıklı olur.
      Okan Bey, aşağıdaki linkdeki tabloyu kullanarak aylık 1,89 faizin yıllık bileşik faizini hesaplayabilirsiniz:
      https://bilesik-faiz-hesaplama.hesabet.com/

      Sil
  50. Hocam şöyle bir tez var bana göre mantıklı gelmiyor ama sizin fikrinizi merak ettim. Şudur;
    Eğer faizi 19dan indirmeyip artıysaydı, bankalar 20den alıp 40a satar gibi bir şey ve ekonomi şuanki durumdan cok daha beter olur gibi bir tez. Tez bile değilde işte...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Son cümleniz olayın özetidir. Bir şey söylemeye bile değmeyecek bir tez. Yaptıklarını haklı göstermek için uydurulmuş açıklamalar. Kimse faizi % 19'dan artırsaydı demiyor, orada tutsaydı hiçbir sorun olmayacaktı.

      Sil
  51. Nurullah Hava25 Mart 2023 18:22

    Sayın hocam yazınızı okudum, bundan sonraki yazınızı YAPISAL REFORMLAR olarak kaleme almaniz çok faydalı olur,kaleminize sağlık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu konuda birçok yazım ve bir de Remzi Kitabevinden çıkmış kitabım var.

      Sil
  52. Sayın Eğilmez sizi herhangi bir şeye yamamak için sormuyorum.

    Budizm veya yoga ile ilgileniyor musunuz, ritüellerini uyguluyor musunuz?

    Sakinliğinizi koruyabiliyorsunuz, bunun için sordum.

    YanıtlaSil
  53. Avcı-toplayıcı çağda "faiz" diye bir şey yoktu.

    Buna ne diyeceksiniz Mahfi bey?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yoktu, haklısınız.

      Başka sorunuz var mı Mahfi hocaya?

      Sil
    2. Avcı-toplayıcı çağda senin gibi "trol"ler de yoktu.

      Buna ne diyeceksin peki, Adsız kardeş?

      Sil
    3. İsterseniz faizden kurtulmak için avcılık ve toplayıcılığa geri dönebilirsiniz, mani yok.

      Sil
    4. Mahfi hocam gene lafı yapıştırmışsınız. Maşallah. Hak etti bu arkadaş. :)

      Sil
  54. Haliç'in derinliklerinde gömülü olan içi altın dolu küpleri çıkarıp Tahtakale - Kocamustafapaşa'daki kuyumcularda bozdursak, Türkiye kurtulur.

    "Hazine Müsteşarı" olmadığım hâlde benim bundan haberim var.

    Siz ise koskoca "Hazine Müsteşarı" olduğunuz hâlde bundan haberiniz yok.

    Sizde enteresanlık yok mu?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Olmaz olur mu? Var tabii ama Lozan'ın gizli maddeleri nedeniyle o altınları çıkaramadık. Bu yıl Lozan bittiği için artık çıkarabileceğiz. (İronidir)

      Sil
  55. ABD nin 0 enflasyonla başlattığı enflasyon ile büyümeyi arttırmanın amacı zenginin daha zenginleşmesi fakirin ise daha fakirleşmesi ve fakirin ezilerek yönetilmesi ile dünya nüfus artış hızının düşürülmesi amaçlanıyor şu anda 8 milyar olan dünya nüfusu bu artış hızı ile devam ederse 2080 yılında 10,4 milyar a ulaşacak yani 2.4 milyar insan daha dünyaya gelecek 8/2.4=3.33 yani kabaca şu andaki nüfusun 3 de biri kadar daha kalabalık olacak herşeyi 1.3 ile çarpın (örneğin Türkiye 84 milyonx1.3=109 milyon olacak) bu gelen kişiler için 57 yılda 1.2 milyar konut yapılacak ve 2.4 milyar kişi için diğer tüketim malları üretilicek (aşırı talep=aşırı arz ile pahalılık ve enflasyon) böyle hareketli ekonominin yarattığı enflasyon ve pahalılığı bence durdurmanın iki yolu var ya nüfus artış hızı sert bir şekilde düşecek (talep ve arz çok azalacak enflasyon çok düşecek pahalılık bitecek) veya kapitalizme elveda deyip bütün dünyada sosyalist ekonomi modeline geçilecek yada bu şekilde yaşamaya devam edilecek.
    @DoğrudanDemokrasi@

    YanıtlaSil
  56. Yazı için teşekkürler hocam. Ne oldu da bu hallere geldik. Herşey merkez e kaldı. üretim, tüketim kısmında hiç mi sorun yok. oralar gül bahçesi de bizim mi gözümüz görmüyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Faizi yanlış belirleyince üretim kısmı dahil her yer sorunlu olur.

      Sil
  57. Dünya enflasyon liginde Arjantin birinci Türkiye ikinci olduğu için Türkiyenin isminin enflasyon ligi birincisi olması için faizi devamlı düşürüp enflasyonu daha da arttırarak meşhur olup herkesin ülke ekonomi yöneticilerini birinciliklerinden dolayı kıskanması amaçlanmış olabilirmi acaba diye düşünüyorum?
    @DoğrudanDemokrasi@

    YanıtlaSil
  58. Merhabalar hocam. Keyifli ve bilgilendirici yazılarınız için teşekkür ederim. Hocam size konu dışı bir şey için danışmak istiyorum. Ben şehirlerin, eyaletlerin veya ülkelerin kapital verilerine nerden ulaşabilirim. Cobb Douglas kullanarak outputa etkiyi göstermeye çalışacağım. İyi çalışmalar, diliyorum hocam.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Bu verilere nasıl ulaşabileceğiniz konusunda ne yazık ki bilgim yok. Bilen varsa ve yazarsa sevinirim.

      Sil
    2. Bu konuda bende de veri ve bilgi yok. Bilen birisi yazarsa ben de sevinirim. Teşekkürler

      Sil
  59. Enflasyon nedir?Fiyatın artmasıdır.
    Fiyat=(Talep*maliyet)/Arz dır.

    Fiyatın artması için talebin veya maliyetin artması ya da arzın azalması gerekir (Pandemide üretimin durması gibi)


    Talebi arttıran en büyük unsur,. Bir ülkedeki en büyük tüketici olan devletin bütçe dengesini kuramamasıdır. Yani gelirinden çok giderinin olması demektir. Yine faizlerin düşürülmesi de talebi arttıracağı için fiyatları ve enflasyonu yukarı çeker.

    Şu durumda bütçe dengesi kurulmadan bir ülkenin ekonomik krizden çıkması mümkün değildir.

    Imf politikaları, bu sebeple işe yaramaz. Imf zaten bir ülkeyi krizden çıkartmak istemez çünkü varlık sebebi budur .Krizdeki ülkelerden para kazanmakdır.

    İşte ekonomik kurtuluş isteniyorsa, şu 4 unsurun dengede tutulması gerekir.aksi takdirde enflasyon artışı ve ekonomik krizler kaçınılmazdır.

    -Dolar kuru
    -Merkez bankası faizi
    -Cari açık
    -Bütçe dengesi

    Bir ülkenin bu 4 unsuru birlikte düzeltmesi gerekir. Mesela Almanya, Cari fazla veriyor. Bütçe fazlası veriyor. Ancak Amb faizleri düşük tuttuğu için, yine enflasyon yaşıyor.

    Arjantin'de ise faiz yüksek ancak bütçe açığı fazla cari açık fazla yine işe yaramıyor.

    Türkiye'de ise durum tam bir felaket. Düşük dolar kuru, bununla birlikte gelen yüksek cari açık, yüksek bütçe açığı ve düşük merkez bankası faizi. Sonuç olarak hiper enflasyon.

    Son 3yılda , Haydar Baş'ın para basmaya dayalı, düşük faizli milli ekonomi modeli uygulandı ve sonuç ekonomik felaket oldu.

    Şimdi 6lı masa anketlere göre ,seçimi alacak ve ekonomi yönetimi Ali Babacan'a verilecek. Ali Babacan, demeçlerinde söylediği gibi IMF ile anlaşıp, yüksek faizli ,yüksek cari açıklı modeli uygulayacak . Belki ekonomi 2-3 yıl görüntüde düzelecek ama 4unsur gözeltilmeyeceği için sonrasında tekrar döviz kuru-cari açık-enflasyon döngüsüne girilecek.

    Bu 4 unsur Yani
    Dolar kuru
    -Merkez bankası faizi
    -Cari açık
    -Bütçe dengesi
    Düzeltilmeden, orta uzun vadede Kurtuluş mümkün değildir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili Liberal, enflasyon tanımınız doğru değil. Enflasyon fiyatlar genel düzeyinin sürekli artmasıdır. Bir defalık artış ya da az sayıda mal ve hizmet fiyatının artışı enflasyon olarak tanımlanmıyor.
      IMF ile ilgili tanımınız da doğru değil. IMF, ülkelerden para kazanmaz, çünkü verdiği destek karşılığında aldığı faiz piyasa faizinin altındadır. IMF'nin kuruluş amacı ödemeler dengesine giren ülkelerin dünya ticaretinden çekilmesini önlemek için onlara destek sağlamaktır. IMF, ülkeleri krizden çıkarmak için gelir. Örneğin Türkiye'nin 2001 krizinden çıkmasını sağlayan para ve program katkısı IMF'den gelmiştir.
      Bu iki mesele dışında yazdıklarınızın hepsi doğru. Sevgiler.

      Sil
  60. Alınterimle kazandığım maaşımdan ilerde ev ya da araba alırım diye biriktirmeye çalıştığım para pul oldu gitti. Ya hükümet dedi ki çin modeli yapacaz kur yüksek olacak gittim ben de paramı dolara çevirdim 18 tl den 1,5 yıldır aynı kaldı ama herşey 5 kat arttı. Yahu tek istediğimiz biriktirdiğimiz para bari olduğu gibi kalsın, geçtim getiri sağlamayı. Lafa gelince biz ülke yönetiyoruz ülke demeyi biliyorlar, ama yemin ederim ki ne devlet yönetiminden ne de adaletten zerre anlamıyorlar. Enflasyonun ahlaki bozulmadaki etkisini düşünen yok.
    Bu ülkede doğruyu yapan vatandaş hep zararda. Ülkenin tasarrufa ihtiyacı vardır tasarruf edersin kazıklanırsın. Vergini tam ve zamanında ödersin gene salak yerine konursun çünkü ödemeyen kazançlı çıkar.

    YanıtlaSil
  61. Gelişmiş ekonomilerde evet faiz yükseltilirse enflasyon düşer ama diğerlerinde faiz yükseltirse de düşürülürse de sonuç aynı enflasyon yükselir yani simetrik değil asimetrik bir durum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Faizi yükseltirken vergileri düşürürseniz ya da kamu harcamalarını artırırsanız enflasyon elbette düşmez.

      Sil
  62. mahfi hocam merhaba, seçim sonrası hükümet değişir de gerekli ekonomik hamleleri yapıp, örneğin faizleri kararınca artırırsa kur çekilecek gibi bağıntı kuruluyor ancak doların reel değerinin şu anki değerden farklı olup 22-23 TL 'lerde olduğu hesaplanıyor. Ayrıyeten yüzde80-100 hisettiğimiz reel enflasyon devam ediyor. Hal böyleyken faiz artırılsa bile araba fiyatlarında hızlı bir çakılma söz konusu olur mu, yoksa saydığım sebepler(enflasyon + reel kur değeri) dolayısıyla artış daha devam eder mi ? Teşekkür ederim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kurun reel değerini düşük faiz ve yüksek enflasyona göre hesapladıkları için 22 - 23 TL olarak buluyorlar. Faiz yükselip de enflasyon düşmeye başlayınca kurun reel değeri bugünkü düzeyinin altına düşer.
      İşte onun için diyorum faizi yanlış belirlerseniz her ey yanlış olur diye. Faizi düşük tutunca kurun daha da artması gibi yanlış bir sonuç çıkıyor ortaya.

      Sil
  63. Mahfi Hocam çok güzel anlatmışsınız teşekürler, Birde enerji ve Tarımında anlattıklarınız çerçevesinde desteklenmesinin eflasyon üzerinde etkisi olaağını düşünüyorum

    YanıtlaSil
  64. Güzel yazınız için teşekkür ederim.faiz artırımı sonucunda fiyatlarda düşüş olucağını ısrarla belirtmişsiniz ama anlamadığım nokta şu enflasyon %1 bile olsa bu fiyat artışının aynı oranda olduğu anlamına gelmiyor mu fiyatlarda artış hızının düşmesi dememiz daha doğru değil mi.cunku fiyatın düşmesi negatif enflasyon anlamına gelmiyor mu aydinlatirsaniz sevinirim hocam

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Faiz artırımı olursa belirli alanlarda fiyatların mevcut durumdan geri gideceğini tahmin ediyorum. Bunlardan birisi konut. Konut fiyatlarında artış hızı durması bir yana mevcut fiyatlarda da düşüş bekliyorum. Öte yandan faiz artışı kuru da gerileteceği için otomobil gibi ithal araçlarda fiyat düşüşü olmasını bekliyorum. Buna benzer fiyat düşüleri olacak tahminimce ayrıca sizin dediğiniz gibi diğer alanlarda da fiyat düşüşü olamsa da enflasyonun hızı kesilecektir.

      Sil
    2. Hocam enflasyon devam ederken bile yine de düşüş olur mu çünkü en az iki sene daha yüzde 50 gibi bir enflasyonla yaşamaya devam etmek zorundayız tezini onaylayan bir cevabınız da olmuş yukarıdaki sorularda, ve olacaksa da bu düşüş yüzdelik olarak radikal büyük oranlarda bir anda mı gerçekleşir ? Teşekkür ederim

      Sil
    3. Bu sorunuzun yanıtı ne yapacağımıza bağlı olarak değişir. Eğer yapısal reformlara hakkıyla başlar ve faizi de makul oranda artırırsak enflasyonda hızlı bir gerileme yaşayabilir. Eğer sadece faizi artırıp sınırlı adımlar atarsak sınırlı ve geçici düşüşler olabilir. Eğer hiçbirini yapmazsak enflasyon iyice hızlanır.

      Sil
  65. Hocam bir kaç sorum var. Son çeyrek yüzyıldır teknoloji inanılmaz hızda gelişiyor. Üretim yöntemleri artık birim miktar başına birim maliyetleri inanılmaz düşürmüş vaziyette. Ekonomide istatistik çok önemli ama bu tarz teknoloji sıçramalarından sebep veriler çokta gerçeği yansıtmadığı kanaatindeyim. Sorum şu bir ekonominin başarılı olup olmadığı için geleneksel ve rasyonel istatistiki verilerle artık ne zamana kadar değerlendirme yapabiliriz? Bu gelişmelerden arındırılmış verilere ihtiyacımız yok mu? Ya da bir ülkenin ekonomisi değerlendirilirken baz aldığımız parametreler, mutluluk endeksi, insani yaşam endeksi, hukuk ve adalet endeksi, alım gücü endeksi gibi temel endeksler mi olmalıdır? Teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısınız daha sofistike ve net verilere ihtiyaç var. Bununla birlikte sözünü ettiğiniz endekslerin çoğu anketlere dayanıyor ve ne kadar gerçeği yansıttığı da en azından diğer veriler kadar tartışmalı.

      Sil
  66. Hocam Merhaba,
    Bir öncelikle yazınız için çok teşekkür ederim.Her zamanki gibi cok bizleri aydınlattınız.Lakin anlamadığım bir husus var, Yabancı ülkelerin merkez bankalarındaki adamlar bunları eminim biliyorlardır. Neden önceden müdahale edip doğru hamleyi yapmadılar? Bizdeki ile onların sebepleri farklıdır diye düşünüyorum. Açıklarsanız çok sevinirim. İlginiz için teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  67. Enflasyonu kontrol altına almak için faiz silahı geçici yarar sağlar.Faizi arttırsın talep kısılır işizlik artar devlet vergi kaybı yaşar.,Faizi düşürürsün enflasyon azar.Tüketim artmaya başlar,işsizlik azalır. Devletin vergi gelirleri çoğalır.Daha sonraları da ithalat patlar dış ticaret açıkları başlar.Enflasyonla başa çıkmanın çaresi; Başaralı kârlı dünyayla rekabet edebildiğin sektörlerde üretim artışından geçer. Türkiye turizm ve tarım alanında dünyayla rekabet edebilecek potansiyele sahiptir.Bu alanda üretimi teşvik etmek için gerekli destekler sağlanırsa enflasyon düşmeye başlar.Önemli olan ithal etmeden ihraç etmek enflasyonun kontrol altına alınmasında en önemli silahtır.

    YanıtlaSil
  68. Sayın Hocam gerçekten de çok basit şekilde anlatmışsınız. Çok teşekkürler. Faizler yükseltilirse kurda gerileme olacağı beklenir, peki kurdaki gerileme sonrası üretici fiyat endeksindeki düşüşle beraber mal ve hizmetlerin fiyatlarına da etkilenmez mi ? Bunun sonucu olarak da enflasyonda düşüş olmaz mı? Yani faiz artırımı hem yatırımcıyı yeniden paraya yönelterek enflasyonu düşürüyor hemde kurda düşüş yaşanmasından dolayı üretici fiyat endeksini gerileterek fiyatlarda bir double düşüş etkisi yaratmış olmuyor mu? Şuan Türkiye’deki fiyatların düşüşü gerçekten de hayal gibi geliyor hocam. Politika faizinin enflasyon oranına çekilmesi artık imkansız ve ütopik. Size sorum bu fiyatların eski haline dönmesi mümkün mü ? Değil ise bir sıfırın daha atılması konusu ne kadar gerçekçi olur. Lütfen değerli görüşlerinizi paylaşın. Teşekkürler şimdiden hocam!

    YanıtlaSil
  69. Hocam pandemi başında kapanmayan ve hiçbir önlem alınması gerekmez diyen hükumetler geldi aklıma ilk satırları okurken.. Sonrasında tüm dünyada önlemler hafifletilirken onlar en zor günleri yaşamıştı. Faizi resesyon korkusuyla gereken noktaya çıkaramayan ülkelerde - ki sanırım çoğu ülke böyle - ekonomik olarak benzeri bir durum yaşanıyor diyebilir miyiz?
    Ayrıca merak ediyorum gelişmiş ülkeler arasında COVİD sonrası yeterince şahin politika yürüten ülkeler var mı varsa hangileridir ?
    Yazılarınız için teşekkürler hocam :)

    YanıtlaSil
  70. hocam en iyisi ekonominin yakasını bırakmak, her şey birbirini öyle bir tetikliyor ki ( öyle bir sistem kurmuşlar) neyi tutsak diğerleri çivi gibi kafamıza çakılıyor. faizi tutsak enflasyon. vergiyi tutsak yine enflasyon. en iyisi ekonomiyi rahat bırakalımda bel ki kendi kendine rayına oturur. ( aşırı derece de serbest ekonomi tavsiyesi içerir, tabii ki devlet denetiminde, kontrolünde değil)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kapitalizm

Paradan Para Kaybetme Dönemi

GSYH’de Dünyada Kaçıncıyız?