Teşvik Dosyası

Teşvik sistemi; şirketleri, çalışanları ve toplumu istenen işlere yönlendirebilmek için kullanılan araçların, verilen desteklerin tümünü ifade eden bir tanımlamadır. Böyle bir sistem oluşturmaktan güdülen amaç konulan hedeflere ulaşmak, mevcut işleyişi daha iyi ve verimli hale getirebilmek ve diğer ülkelerdeki uygulamalar ve sonuçlarla rekabet edebilmektir. Bu sistem içinde uygulanan teşvik unsurları; (1) Maddi teşvikler (parasal destekler, vergi indirimleri vb.), (2) Maddi olmayan teşvikler (takdirname, ödül töreni ve ödül belgesi vb.), (3) Diğer teşvikler (daha çok çalışma koşullarıyla ilgi destekler.)

Burada ele alacağımız konu şirketlere, üreticilere yönelik teşvikler olacağı için onların ayrıntısına bakalım. Şirketlerle ilgili devlet teşvikleri bu kuruluşların yatırımlarını, istihdam yaratmalarını, ithalat ikamesini sağlamalarını ve ihracatı artırmalarını desteklemeye yöneliktir. Bu şekilde bir yandan şirketler desteklenmiş ve belirli amaçlara yönlendirilmiş olurken bir yandan da ekonomik gelişmeye katkı sağlanmış olur.

Türkiye’de uygulanan yatırımları teşvik sistemi başlıca 4 kategori altında ele alınabilir: (1) Asgari yatırım tutarını sağlayan stratejik veya bölgesel desteklerden yararlanamayan yatırımlara destek sağlamayı amaçlayan genel teşvikler. Bunlar KDV istisnası ve gümrük vergisi muafiyeti olarak karşımıza çıkıyor. (2) Bu amaçla belirlenen 6 bölgeye, en düşük gelirli olana en çok olmak üzere, çeşitli destekler verilmesini öngören bölgesel teşvikler. Bunlar yatırım yeri tahsisi, KDV istisnası, gümrük vergisi muafiyeti, vergi indirimi, sigorta primi işveren payı desteği ve faiz/kâr payı desteği olarak belirlenmiş bulunuyor. (3) Cari açığın azaltılmasına katkıda bulunacak belirli tutarın üzerinde bir yatırımı kapsayacak ve yurtiçinde üretimi olmayan ya da ithalat bağımlılığı yüksek olan ürünleri üretmeyi hedefleyecek stratejik olarak nitelenen yatırımların teşviki. Genel ve bölgesel teşviklere ek olarak bu yatırımları yapan kuruluşlara sigorta primi işçi payı desteği, gelir vergisi stopaj desteği, nitelikli personel desteği ve bazı durumlarda enerji desteği sağlanmaktadır. (4) Savunma sanayisi yatırımları, demiryolu yatırımları, yenilenebilir enerji araçlarının üretimi için yapılacak yatırımlar gibi yatırımlara yönelik öncelikli yatırımlar teşviki. Bu grupta yer alan yatırımlar daha düşük gelirli bölgelerde yapılan yatırımların aldığı teşviklerden onlar gibi yararlandırılabilir. (5) Bu sayılan dört kategori teşvike ek olarak bir de proje temelli olarak uygulanan teşvikler vardır. Bunlar büyük ve stratejik yatırımlar için özel olarak belirlenir. Bu şekilde kapsama alınacak yatırımlara kurumlar vergisi istisnası, sermaye katkısı, alt yapı desteği, enerji desteği gibi destekler verilebilir.

Buraya kadar meseleye baktığımızda Türkiye’nin neredeyse her alanı en derinliğine kadar kapsayacak bir teşvik sistemi uyguladığı kanısına varılıyor. Ne var ki burada yazdıklarımızla ortaya çıkan sonuçlar birbiriyle örtüşmüyor. Ne cari açıkta ciddi bir azalma söz konusu ne ihraç ettiğimiz mallar içinde yüksek teknolojili ürünlerin payında ciddi bir artış var. Teşvik sisteminin başarılı göründüğü tek alan savunma sanayisi olarak karşımıza çıkıyor. Bu durumda şu soruyu sormamız gerekiyor: Türkiye’de ekonomik gelişmeyi sağlayacak, ülke ekonomisini dünya rekabetine daha fazla hazırlayacak bir teşvik sistemi nasıl olmalı?

Teşvikler, enerji, inşaat ve genel sanayi alanlarında verilmemeli, Türkiye’nin rekabete en fazla yatkın olduğu savunma sanayi alanıyla, mutlaka ileri gitmesi gereken yapay zekâ, yazılım geliştirme, biyoteknoloji, yeşil enerji gibi, katma değeri ve teknolojik içeriği yüksek ihraç ürünlerini üreten alanlara yoğunlaştırılmalı. Nitelikli personelin yurt dışına gidişini önleyecek ücret ve prim destekleri sağlanmalıdır. 

Güney Kore’nin gelişmesine büyük katkı sağlayan teşvik modeli bu şekilde seçilmiş sınırlı sayıda firma üzerinden uygulanmış ve seçilen firmalar belirli bir sürede dünyadaki benzerleriyle rekabet edecek düzeye gelerek birer uluslararası marka olmuşlardır (Samsung, LG, Hyundai, Kia.)

Teşvik verildikten sonra ilgili firma sürekli denetlenerek gelişme sağlayıp sağlamadığı izlenmeli takıldığı konularda destek sağlanmalıdır. Teşvik verildikten sonra firmanın o alandaki gidişi ve ulaştığı sonuç mutlaka denetlenmelidir.

Güney Kore’nin başarısında, teşviklerin finansal destek sağlamaktan öte ekonomik yapıyı dönüştürmeyi, dolaylı ithal ikamesine başvurarak ithalatı düşürmeyi ve çeşitli destek ve önlemlerle ihracatı teşvik etmeyi hedeflemesi etkili olmuştur.

Türkiye ile Güney Kore teşvik sistemlerini karşılaştırdığımızda şöyle genel bir tablo çıkarabiliriz:

Güney Kore örneğinden yola çıkarak teşvik sisteminin başarıya ulaşabilmesinin birkaç dayanağı olduğunu söyleyebiliriz: (1) Teşvikler genel değil özel ve yoğun olmalı. Dünya ile rekabet edilebilecek alanlar belirlenmeli ve o alanlardaki en başarılı firmalar seçilerek onların birer dünya markası haline getirilmesine odaklanılmalı. (2) Teşvik verilen firmalar sürekli izlenerek performansının nasıl gittiği, nerede tıkandıkları ve o tıkanıklıkların giderilmesi için neler yapılması gerektiği belirlenmeli ve gereken önlemlerin zaman geçirmeden alınması sağlanmalı. Amaca ulaşamayacağı anlaşılan şirketin teşvikleri kesilmeli. (3) İhracata yönelik teşvikler ve Ar-Ge destekleri öncelikli olmalı. (4) Teşvik uygulamaları şeffaf hale getirilmeli, sonuçları kamuoyuyla paylaşılmalıdır.

Türkiye bugüne kadar doğru bir teşvik politikası izleyemedi. 200 yıldır içinde bulunduğu tekstil sektöründe bu kadar süre içinde dünya markası yaratamayan ender ülkelerden birisi konumunda kalmaya devam etti. Bunun nedenlerinden birisi teşviklerin seçici değil siyasal nedenlerle genel tutulması olmuştur. Bu yaklaşımı değiştirmediğimiz sürece dünya markası yaratmamız mümkün görünmüyor. 


Yorumlar

  1. Hocam konu dışı bir sorum olacak.

    Nisan-2024 Arjantin enflasyonu yüzde 292.2
    Haziran-2025 Arjantin enflasyonu yüzde 39.4

    Bir ya da en geç iki aya enflasyon seviyesi bizim açıklanan resmi rakamlardan daha düşük seviyeye geliyor...

    Bunu nasıl yaptılar böyle birşey mümkün mü?
    Bizimkiler o sırada napıyor elma mı yiyor armut mu? Belki de ejder meyveli smoothie?


    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Son cümleniz bizim niye enflasyonu ciddi biçimde düşüremediğimizin yanıtı. Kamudaki, özellikle üst kademedeki israf öylesine büyük ki enflasyonu düşürmenin en önemli engelini oluşturuyor. Arjantin'de Milei o israfı kaldırdı.

      Sil
    2. Arsa alayım diyorsun: Biraz değer kazandı mı, arazi mafyası etrafında uçuşmaya başlıyor.

      Bir köşede mekan açayım diyorsun: Hapisten yeni çıkmış bir kaç çete geliyor haraç istiyor.

      Ev alayım diyorsun: Emlakcıların uçurduğu fiyatlar Amerikadaki evlerin seviyesinde.

      Hisse senedi alayım diyorsun: Sonuç malum.

      Fon alayım diyorsun: Öyle bir vergi konulmuş ki sana birşey kalmıyor.

      Müteahhitlik yapayım diyorsun: Belediyede ilişkilerin güçlü olmalı. Siyasi bağlantıların olmalı.

      Araba alayım diyorsun: İçi ahıra dönmüş arabaları, 0 km yeni fiyatından satmaya kalkıyorlar.

      Üniversite de kalayım hoca olayım diyorsun: Mobingle seni kovmaya çalışıyorlar.

      Neyse, boşver...Maaşlı çalışayım diyorsun: Torpille şef yapılmış, bilgisi ve ahlakı yetersiz bir yöneticiye eyvallah çekmek zorundasın.

      Yurtdışına gideyim diyorsun: Vize vermiyorlar.

      Yahu biz ne yapacağız?

      Ben teşvik istemiyorum. Yolumu kapamasınlar ben her türlü kendi teşviğimi oluştururum.

      Sil
    3. Şikayet etmeyi bırakın ve gereğini yapın.

      Sil
    4. Aslında şikâyet haklı çünkü gereğini yapması gereken kurum devlet.

      Sil
    5. Paranızı 5 Tl lik banknotlara çevirin ve gömün. İleride bulanların aklı şaşsın ne kadar da zenginmiş diye

      Sil
    6. 5 tl hiçbir zaman en büyük paramız olmadıki ileride zengin sansınlar. Ancak fakir olduğunu kanıtlamış olur. Ama 200 tl lik banknotlara çevirip gömerse belki haklı olabilirsin. zaten 200 tl,5 tl değerinde...

      Sil
  2. Yaratmamalidir da.

    YanıtlaSil
  3. Mevcut durum ve Sorunları:
    Teşviklerin kapsamı geniş ama etkisi sınırlı.

    Cari açık ve yüksek teknoloji ihracatı hedeflerine ulaşılamadı.

    Savunma sanayii dışında gözle görülür başarılar elde edilemedi.

    Teşviklerin dağıtımı siyasal saiklerle yapılıyor; seçicilik yok.

    Öneriler: Türkiye İçin Yeni Nesil Teşvik Modeli
    Seçici ve Odaklı Teşvik Yaklaşımı

    Tüm sektörlere değil, yüksek katma değerli ve rekabet gücü yüksek alanlara teşvik verilmeli.

    Yapay zekâ, biyoteknoloji, yeşil enerji, ileri yazılım gibi alanlar öncelik kazanmalı.

    Firma Bazlı Performans Takibi

    Teşvik alan firmalar düzenli olarak denetlenmeli.

    Gelişemeyen firmaların teşvikleri kesilmeli, başarılı olanlara fazladan destek verilmeli.

    Nitelikli İşgücü İçin Destek Paketleri

    Beyin göçünü önlemek amacıyla maaş ve prim desteği sağlanmalı.

    Ar-Ge ve inovasyon yapan personelin desteklenmesi öncelik olmalı.

    İhracat ve Ar-Ge Önceliği

    Ar-Ge faaliyetlerine verilen destek artırılmalı.

    İhracatçı firmalara performansa dayalı teşvikler verilmeli.

    Teşvik Sürecinde Şeffaflık ve Hesap Verilebilirlik

    Teşvik uygulamaları kamuoyuyla şeffaf biçimde paylaşılmalı.

    Başarılı ve başarısız örnekler kamu raporlarında yer almalı.

    Sonuç:
    Türkiye’nin bugüne kadar uyguladığı teşvik politikaları geniş ama etkisiz olmuştur. Güney Kore örneğinden ilham alınarak daha seçici, stratejik ve sonuç odaklı bir teşvik sistemine geçilmesi şarttır. Bu sadece ekonomik büyüme değil, aynı zamanda Türkiye'nin küresel ölçekte rekabet edebilen markalar yaratabilmesi için de zorunludur.








    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Beyin göçünü maaşı artırarak önleyemezsin. Gidenler ne diyor: Daha az maaş alıyoruz diyorlar.

      Gidenler maaş için değil, şehir planlaması ve düzgün sosyal şartlara gidiyorlar.

      Bak yurtdışına gidenlere dikkat et. İlk paylaştıkları fotoğraf ve videolar hep şehir planlamasıyla alaklıdır. Şehir Planlaması. Amerikada, Almanyada, Hollandada....v.b hep böyledir.

      Bugün kaldırımda yürürken bile motorsiklet üstüne geliyor. O kadar sıkış sıkış bir hale gelmişiz.

      20 km lik mesafeye arabayla 1,5 saatte gidiyorsun. Otobüsler, metrobüsler camlardan insan fışkırıyor. Adım atacak yer yok.

      O gidenlere aldıkları maaşın 5 katını ver, yine gelmezler. Önce şehir planlamanı düzeltmen lazım.

      Şimdi ben şehir planlaması deyince, birçok kişinin aklına sefer tası gibi 15 katlı, altında da spor salonu ve yüzme havuzu olan yüksek katlı evler akıllarına gelecek. Aidatı 5000 tl olacak...Güvenlikli felan olacak... :)))

      Tabi vizyonları bu kadarla sınırlı olanlara kızmamak lazım.

      Şehir planlaması nedir? Çoğu idrak edemeyebilir.

      Sil
  4. Aman hocam THY,LC Waikiki,Beko,Ülker bugün dünya markası değilse nedir?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dünya markası nedir biliyor musunuz? Benzer ürünü rakiplerinizden daha pahalıya satabiliyorsanız dünya markası olmuşsunuz demektir.

      Sil
    2. bu saydığın firmaları dünyanın hiçbiryerinde görmedim ben

      Sil
    3. Lcw başarılı bir bağcılar markasıdır. Beko avrupa da en ucuz beyaz eşyayı satan bir markadır. Ülker e girmiyorum bile, edirne den batıda zor görürsün, ama başarılı bir ırak markasıdır.

      Elde kalan Thy; o da vizesiz transfer durağı olmanın ekmeğini yiyor, aralarında tek öne çıkan o… tabi ki bir yandaş zengin etme aparatı olarak da iş görür.

      Sil
    4. Ülker in Godiva,Beko nun Grundig vb markaları alması markalarımızın ne kadar büyüdüğünü gösteriyor.

      Sil
  5. Bahsettiğiniz temel teşvik sistemi yaklaşık bir ay önce değişikliğe uğradı hocam artık genel teşvik uygulaması kalmadı ve başka kısıtlamalar ve yenilikler geldi. Ancak bunlar teknik detaylar tabi. Genel olarak teşvik sistemine ilişkin bilgilendirme için teşekkürler.

    YanıtlaSil
  6. Bence çok önemli bir konunun dosyasını hazırlamışsınız . Elinize sağlık. Teşekkürler.

    YanıtlaSil
  7. Birkaç yıl önce potansiyeli olan yazılım firmamiz için kosgebe gitmiştik kendileri dünyayla rekabet arge ve inovasyon için 15 bin lira o günün parasıyla 600 dolar gibi bir hibe verebileceklerini söylediler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Para vermeyi teşvik sanan bir yaklaşımla bir yere varmak mümkün değil.

      Sil
  8. Hafta'nın 7 günü, akşam 23:00'lara kadar milleti konfesiyonlarda 3 kuruş paraya çalıştırıyorlar.

    Halen ortada hiçbir şey yok. Dünya markası felan hiçbir şey yok. Vizyon yok. Hesap kitap yok. Ekonomi yok.

    Görüyorsunuz işte bu işler çok çalışmayla olmuyor.

    Bari akşam 17:00'a kadar çalıştırıp, hafta sonu tatillerini verin gariplerin.

    Fukaralar gidip parkta oturup bir bardak çay içsinler, hafta sonlarını çocuklarıyla geçirsinler. Bir iki top oynasınlar.

    YanıtlaSil
  9. Türkiye yönetimi bir veritabanlı her T.C. vatandaşının şeffafca inceleyebileceği analiz edebileceği web sitesi yapsın T.C. kurulduğundan beri verilen teşvik hibe vd.destekler ve firmaların desteklendikden sonraki durumları vergilendirmeleri sonra bunları inceleyelim ve sonuçlar çıkaralım yanlışları anlayalım çünkü bu paralar halkdan toplanan vergilerle veriliyor halk bu ödemeleri incelemek istiyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yapılması gereken ilk şey bu ama yapmazlar.

      Sil
    2. Aman hocam, o zaman halktan toplanan vergilerin hükümetin lüks yatlarında harcandığı ortaya çıkar. Hiç olur mu öyle şey ?

      Sil
  10. Enflasyon sadece maddi gücü düşük olan toplumun alım gücünü düşürürür hayatını zorlaştırır enflasyonu ise mali durumu iyi olan toplum yaratır ve enflasyon mali durumu iyi olan topluma refah sağlar mali durumu düşük olan toplumu yüksek enflasyonla istedikleri gibi rahatça yönetirler yönetim mali durumu iyi olanların elinde olduğuna göre neden enflasyonu düşürsünlerki sadece düşürücekmiş gibi yaparlar o kadar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Enflasyon hiç kimsenin işine yaramaz yalnızca ahlaksızların saklanmasını sağlar.

      Sil
  11. google da arama yapdım
    1-türkiyenin de kaç tane patenti var?
    cevap=Patent tescil sayısı 2021'e göre yüzde 2 oranında artarak 3 bin 407'ye yükseldi
    2-güney kore nin kaç tane patent i var?
    cevap=Kore patent sayısı:2,5 milyon adet patent-faydalı model var.

    YanıtlaSil
  12. Bizdeki teşvik, yandaşlara teşvik. Bunun haricindekiler ise teşviki veririm, amma verdikten sonra azıcığını yan cebime koyarım teşviki. Zaten işini iyi yapmaya çalışanlara asla olmayan bir teşvikimiz var. Gerisi hikaye...

    YanıtlaSil
  13. Sayın hocam iki adet yorumum olacak;

    Son tablonun ilk satırında, Türkiye hanesine “yandaş beslemeye yönelik” yazılabilir.

    Bir de yurtdışına göçün temel sebebi maddi değil, ülkenin geleceğine olan güvensizlik. Kimse adım adım geriye giden bir yerde çocuk yetiştirmek istemiyor. Savunma sanayinden çıkıp dışarı gidenlerin hepsinin maaş ve iş tatmini zaten yüksekti.

    Saygılarılma

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Demokrasi, hukuk, liyakat ve istikrar yoksa hiçbir şey düzgün olmaz.

      Sil
  14. Hocam baz senaryonuz nedir?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Senaryolarla çalışmayı 2018 sonrası bıraktım.

      Sil
  15. Şimdiye kadar hedefini tutturmuş bir tek teşvik görmedim, duymadım. Halbuki o kadar çok yapacak şeyimiz var ki neresinden başlayacağımızı bilemiyorum. İlkin eğitim ve öğretim alanında dünyada bir yerlere gelmiş bütün bilim insanlarını ülkemize bir bahane ile davet etmek ve onların bu konudaki önlem ve önerilerini dikkate alarak bir planlama yapmak gerekiyor. Yol haritası belirlendikten sonra Allah kerim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu teşvik sistemiyle göremezsiniz. Hiçbir konuda liyakate önem vermeyen bir siyasal yapıdan teşvikleri liyakate göre dağıtması beklenemez.

      Sil
  16. Bu ülkede bir çok kişi nasıl hibe, teşvik, destek alıp devleti kazıklarımın derdine düşmüş. Devletin kıt kaynakları maalesef ona buna peşkeş çekiliyor ve beklenen geri dönüşler olmuyor. Çiftci destekleri dahil Tüm teşvikler, hibeler ve destekler kesinlikle kaldırılmalı. Hizmet yeri olmaktan çıkıp tamamen it kopuk ve yandaş besleme yerlerine dönüşen ve ulkemin kaynaklarını bir hortum gibi yutan belediyeler kesinlikle kapatılmalı. Kamu kurumları kaynak tüketme yerleri olmaktan çıkacak şekilde yeniden yapılandırılmalı. Singapur devlet yapılanmasına benzer bir yapıyla tüm ülke baştan sona yeniden dizayn edilmeli

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Siyaseti düzeltmeden teşvik sistemini düzeltemezsiniz.

      Sil
  17. Bir ülkenin patent sayısı her şeyi anlatır patent arge neticesinde olur doğru kişilere arge desteği verirsen patent ortaya çıkar yanlış kişilere arge desteği verirsen patent ortaya çıkmaz.herkes anladı galiba.

    YanıtlaSil
  18. Teşvik sistemi değişti hocam
    9903 sayılı Cumhur bsk kararnamesine bakın lütfen. Yazdıklarınız suan uygulama da değil
    Keske yeni tesvik sistemi için bazı şeyler yazsa idiniz
    Yorumlarınız onemli

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşvik sisteminin değiştiğini biliyorum ama bu hiçbir şey ifade etmiyor. Zihniyet değişmediği sürece sistemin değişmesi sadece göstermelik olur.

      Sil
  19. Ayrıca yorun yapan arkadaşlar da gündemden bihaber
    Türkiye işte
    Selamlar

    YanıtlaSil
  20. Alişan Özdemir16 Temmuz 2025 00:26

    Hocam, yazdığınız gibi teşvikler konusunda çok geri devletimiz. Üretimde özellikle ithal ikamesi alanların teşvik edilmesi ve TAKİBİ gerekir.
    Ancak ben silah sanayisine karşıyım. Dünyada görülen savaşları silah tekelleri çıkartıyor (gizli servisler yardımcısı onların), olmazsa gerginlik yaratıyorlar. NATO'yu büyütelim diyerek Ukrayna savaşını destekliyorlar. İki kutuplu dünyayı yeniden yarattılar. Sonuçta çok pahalı olan silahları devletler yüksek meblağlar ödeyerek almak zorunda kalıyor, halka hizmete harcayacağına. vb.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısınız, savunma sanayisine harcanan paraya yazık ama ne yazık ki herkes bu harcamayı yapınca biz de mecbur kalıyoruz. Saçma sapan bir yarış.

      Sil
  21. teşvik veriş sistemi yanlış kurul sistemi yanlış teşvik veriş sistemi patent veya faydalı model müracaatı gibi olmalı ve bir sonuç almaya verimliliğe eğitilmiş AI(yapay zeka) kontrolünde olmalı bu eğitimde TBBM deki her partinin eşit sayıda gözlemcileri/yapay zeka eğitimcileri olmalı.

    YanıtlaSil
  22. Teşvik sistemini hangi kategoriye ayırırsanız ayırın, ülkemizde liyakat neredeyse unutulmuş, hukuk evrensel standartlardan kopmuşken (LGS sınavlarındaki güvenlik açıkları şüphesi, TÜİK’in hesaplama güvenilirliğine dair süregelen kuşkular gibi sayısız örnek bıkkınlıkla alışkanlık arasında salıncaklanırken), bu koşullarda verilen her türlü teşvik, sisin içine fener tutmak gibidir — ne yolu gösterir ne yön verir.

    Bu ahval ve şeraitte, metot tali ve ihtiyatidir, öncelikler bambaşkadır: nepotizm engellenmeli, bağımsız ve uluslararası normlara uygun hukuk sistemi özenle kurulmalı, liyakat kesin olarak güvence altına alınmalıdır.

    Aksi halde teşvikler akıntıya kürek, kör kuyulara mızrak ..!



    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Murat Bozdoğan16 Temmuz 2025 10:34

      Kürşat Tüzmen zamanında isim babasının da kendisinin olduğu Turquality programı başlatıldı. Hedef dünya markası yaratmaktı. Aradan 20 yıl geçmiş. Teşviğin pek bir işe yaramadığı görülüyor. Zira bir dünya markası kategorisine sokulabilecek Türk markası var mı bilmiyorum.

      Sil
    2. Murat Bozdoğan16 Temmuz 2025 10:40

      Güney Koreliler seçim işini nasıl yaptı acaba? Bizde yapılmaya kalkılsa nasıl olur? TOGG örneği var elimizde. Bence seçilen sektör çok yanlıştı ve proje bir müddet sonra satılacak. Şimdilik Reisten çekindikleri için gündeme alamıyorlar. Elektrik otomobil yerine uçan araba projesine destek verilmeli idi ki o bile riskli idi çünkü epey yol almış çokça rakip var artık.

      Sil
    3. Murat Bozdoğan16 Temmuz 2025 10:45

      Teşvik mevzuatını hazırlayan Bakanlık bürokratlarının da kafası çok karışık. Bir taraftan destek vermek istiyorlar diğer taraftan suistimalleri önlemeye çalışırken yönetmelikleri çok katılaştırıyorlar. Teşviği alamayan firma yukarıdan birilerine ulaşınca da bu sefer kendi yazdıkları Yönetmeliği kendileri çiğniyorlar. Komedi.

      Sil
    4. Herkese teşvik verdiğinizde aslında kimseye teşvik vermemiş oluyorsunuz. Türkiye'nin liyakat sorununu çözmesi lazım. Teşvik almaya kim layık? Bu soruya verilecek yanıt teşvikin kime verileceğini belirlemenin temeli olmalı.

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kapitalizm

Faizin Doğuşu ve Yasaklanışı

II. Abdülhamid ve Osmanlı Maliyesinin İflası