Asgari Ücret 2026
Her yıl bu zamanlarda olduğu gibi aktüel konu asgari ücret ayarlamasının nasıl yapılacağı meselesi. Bu konuda emekçi kesim temsilcilerinin açlık ve yoksulluk sınırlarını, işveren temsilcilerinin üretim maliyetlerini ve hükümet temsilcilerinin de bütçe imkânlarını dikkate alarak ortaya attıkları görüşleri var. Hiç kuşkusuz bu görüşler ortaya konulurken taraflar 2025 yılında yaşanan enflasyonu ve 2026 yılının enflasyon tahminlerini göz önünde bulunduruyorlar.
Öncelikle açlık ve yoksulluk
sınırları kavramlarını tanımlayalım:
Açlık sınırı; dört kişilik bir ailenin, sağlıklı ve dengeli
beslenebilmesi için bir ayda gıda için yapması gereken asgari harcama tutarını
tanımlamaktadır.
Yoksulluk sınırı; dört kişilik bir ailenin, gıda, giyim, konut
(kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için
yapması zorunlu aylık harcamalarının toplam tutarını ifade eden yoksulluk
sınırı, yeterli hayat standardında yaşayabilmek için gerekli olan minimum
gelir miktarı olarak kabul ediliyor.
Hesabı doğru yapabilmek için
konuyla ilgili verileri gözden geçirelim: (1) 2025 yılında asgari ücret 22.104
lira olarak belirlendi ve yıl boyunca hiç değiştirilmedi. (2) 2025 yılsonu
enflasyonu tahminen yüzde 30 olarak gerçekleşecek. Bu, yılbaşında 22.104 lira
olan asgari ücretin 2025 yılında yüzde 30 yani 6.631 lira satın alma gücü (SAG)
kaybına uğradığı anlamına geliyor. (3) 2026 yılı için Orta Vadeli Programda
(OVP) tahmin edilen enflasyon yüzde 16. Bu da asgari ücretin bu kaybı
karşılayacak şekilde belirlenmesi gerektiği anlamına geliyor. (4) Her ay
TÜRK-İŞ tarafından hesaplanan açlık sınırı Kasım 2025 için 29.287, yoksulluk
sınırı da 97.159 lira olarak belirlendi. Bunları da gösterge olarak kabul
edelim.
Bu durumda 2025 yılı için belirlenen 22.104 liralık asgari ücrette 2025 yılı süresince ortaya çıkan satın alma gücü kaybını giderebilmek için 22.104 lirayı % 30 artırmak gerekir. Ardından elde edilen tutarı, 2026 yılında yaşanması beklenen yüzde 16’lık enflasyon kadar artırmak gerekir ki asgari ücretli, 2026 yılı başında alacağı ücrette, yıl süresince yaşanacak enflasyon nedeniyle ortaya çıkacak satın alma gücü kayıplarından etkilenmesin.
Bu hesaplamaların sonuçlarını aşağıdaki
tabloda gösterelim:
Buna göre asgari ücretin 33.333
liradan aşağı belirlenmemesi gerekir. 2026 yılında enflasyon yüzde 16’yı aştığı
andan itibaren de yeni artışlar hemen gündeme alınmalıdır. Bu hesaplamada bile eşlerin
ikisi de asgari ücretle çalışsa ellerine geçecek gelir (33.333 x 2 = 66.666
lira) 4 kişilik ailelerinin yoksulluk sınırını aşmasına yetmemektedir.
Mesele asgari ücretin
düzenlenmesiyle bitmiyor. Emeklilerin maaşları da var. Mevcut durumda en düşük
emekli aylığı 16.811 lira. Bu ücret, açlık sınırının yarısı düzeyinde bulunuyor.
Bu maaşların da yeniden düzenlenmesi ve asgari ücrete yakın bir düzeye çıkarılması
gerekiyor.
Kuşkusuz bu düzenlemelerin
yapılması yalnızca asgari ücret alanları değil diğer ücret sahiplerini de
ilgilendiriyor. Çünkü asgari ücrette yapılacak artışlar asgari ücretin
üzerindeki ücretlere de aynı oranlarda yansıtılmak zorunda. Aksi takdirde bütün
ücret yelpazesi bozulur.
Türkiye'de açlık sınırı 29828 TL, yoksulluk sınırı 97159 TL, bekar çalışanın yaşam maliyeti 38752 TL, ortalama kira 24898 TL'dir. Yıllık enflasyon %31,07, 12 aylık ortalama enflasyon %35,91'dir. Büyüme %3,7'dir. Toplam nüfus 85 milyon 664 bin 944 kişidir. Mevsim etkilerinden arındırılmamış toplam çalışan nüfus 33 milyon 162 bin kişidir. Hane halkı büyüklüğü 3,11 kişidir. Hanede 1,2 kişi çalışmaktadır. Gini katsayısı 0,413'tür. Ben yapay zekaya tüm bu verileri verdim hatta başka verilere ihtiyaç duyarsa bunları da araştırıp değerlendirmesini isteyerek asgari ücretin ne kadar olması gerektiğini sordum. Akademik bir cevapla bana çok uzun bir sürü detay verdi ve sonunda yüksek enflasyon, Gini katsayısı gibi birçok parametrenin etkisiyle asgari ücretin Ocak’ta optimum 45000 TL olmasını ve 3 aylık periyotlar ve şu formülle asgari ücretin güncellenmesi gerektiğini söyledi: Yeni Ücret = Eski Ücret × (1 + TÜFE_3ay + (0.5 × Reel Büyüme) / 4) Fakat ana kriteri asgari ücetin bekar çalışanın yaşam maliyeti 38752 TL ile 66734 TL arasında olması gerektiğiydi. 66734 TL’yi şöyle buldu. Kira ortalamasını dikkate alıp 3,11 kişilik hane için yoksulluk eşiğini ayda 80081 TL olarak hesapladı ve hanede 1,2 kişi çalıştığı için de hanedeki 1 çalışanın bu eşiğe ulaşabilmesi için 66734 TL gelirinin olması gerektiğini söyledi.
YanıtlaSilDaha sonra ‘’Peki, Türkiye’nin ana hedefi enflasyonu tek haneli rakamlara indirmekse bu durumda asgari ücret ne kadar olmalı’’ dediğimde 40000 TL olmalı dedi ve yine her 3 ayda bir, son 3 aylık enflasyon + reel büyümenin dörtte birinin yarısı kadar artırılması gerektiğini söyledi. Tek haneli enflasyon hedefine rağmen asgari ücreti, bekar çalışanın yaşam maliyeti olan 38752 TL’nin altına düşürmedi, bunun biraz üstünü önerdi ve bu değeri de yıl boyunca güvence altına aldı.
YanıtlaSilMehfi bey iyi hoş diyorsunuz ama piyasada konuşulan rakamlar hep %25-30 bandında. Sizce yüzde kaç zam yapacaklardır?
Hiçbir fikrim yok. Çünkü bu konular bilime göre değil rastgele gidiyor.
Silbu hesaba göre asgari ücrete gelmesi gerekli olan %50 zam işletme giderlerini büyük oranda yükseltiyor ve bunu işletmeler sattıkları ürünlere veya hizmete ekleyerek maliyetlerini kurtarmaya çalıştıklarında tekrar enflasyon %16 dan çok daha fazla yükselmez mi?
YanıtlaSilYükselebilir ama enflasyonu emekçinin sırtından çözmeye devam edersek zaten kaybolmuş olan orta sınıf iyice kaybolmaz mı?
SilHocam faizlerin indirilmesi süreci devam eder mi sizce?
YanıtlaSilEder gibi görünüyor.
Sil